• zayıflıyor, şişmanlıyor, şarkı söylüyor, dans ediyor, alakasız rollere giriyor, yobaz bir ülkede dini eleştiriyor, kardeşlik mesajı veriyor, engelli çocukları ve çocukları anlatan kalp ısıtan filmler yapıyor, aşkı anlatıyor, milliyetçi unsurlar olsa da filminde yolsuzluk yapan politikacıyı öldüren idealist gençleri övüyor, cinsiyetciliği eleştirip kadın sorunu temalı filmler yapıyor ve hindistan ın mahsun kırmızıgül ü diyor ekşici yazar, bu adam daha ne yapsın ben 10 dakika da dikkati dağılan biriyim ama aamir khan filmleri için özel hazırlık yapıyorum 3 saat izliyorum zerre sıkılmıyorum, ağlayan adam değilim gözlerim nemleniyor, evet doğrudan bir politik mesaj veren tarzı var anlaşılmak için yaptığını düşünüyorum ben bu adamı seviyorum bu adam bir de salman khan ikiside harika işler çıkarıyor.
  • hindistanlı aktör amir khan çok alışılmadık bir bağışta bulumuş. kişi başı 1 kg un..
    sadece 1 kilo un olduğu için pek çok insan un almaya gelmemiş.
    bu yardımı kabul eden herkes 15.000 rupiyi, un paketlerinde bulmuş.

    yani gerçekten ihtiyacı olanlar almış.

    kaynak
  • 21. yüzyılın en büyük sanatçılarından olmaya aday mükemmel bir adamdır. "sanatçı ne yapmalıdır?", "hassas sanatçı ne yapmalıdır?", "neyi nasıl yapmalıdır?", "sanatı topluma faydalı hale nasıl getirmeli?" sorularının cevabıdır aamir khan. oyunculuğunun ve yönetmenliğinin mükemmelliğinden bahsetmeyeceğim. yapmaya giriştiği iş, yüklendiği misyon olağanüstüdür bu yoz dünya için. iki büyük hassasiyeti var, hindistan bağımsızlık mücadelesi, britanya sömürge yılları ve çocuklar, çocuk istismarı, eğitim sistemi.

    çok cesur bir adam aamir khan. biz 90 yıldır altı üstü 80 milyonluk memlekette sanatıyla toplumu dönüştürmeye çalışan bir avuç sanatçı çıkaramazken, bu adam milyarlık hindistan'da, geçmişinde britanya sömürgesi olmak gibi ağır bir yükü taşıyan, türkiye'dekinden 10 kat fazla mezhebin, dinin, ırkın, siyasi çatışmanın, toplumsal bölünmenin olduğu milyarlık hindistan'da toplumu dönüştürmeye çalışmaktadır. kayda değer işler de başarmıştır, bildiğim kadarıyla hindistan'da çocuk istismarı yasası'nın çıkmasına ön ayak olmuştur. dileğimiz dünyayı daha güzel bir yer yapabilecek böylesine parlak insanların değerinin bilinmesi ve bu insanlara kulak verilmesidir. artsınlar, eksilmesinler.
  • hakkında kişisel bir girdi yazmak istemedikçe yazılanları okuyup daha fazla dayanamadığım aktör.

    birincilikle girdiğim sinema mektebini üçüncü yılında terk etmiş büyük bir boşluğun içinde debeleniyordum. herkesten ve her şeyden kaçma arzum beni dibe doğru çekiyordu ve ben dibe vurursam en azından ayaklarım yere sağlam basar, yükselebilirim diye düşünüyordum. sonra (bkz: rang de basanti) çıktı karşıma inanılmaz bir keşifti, bir adam alabildiğine estetik alabildiğine politik bir film çıkarmıştı ortaya. sonra filmin etkilerini okudum, yönetmene verdiği cesareti, ülkede neleri değiştirdiğini.

    kıvılcımlar yandı yandı söndü, sanat buydu ya değiştirebilirdi dünyayı, etkileyebilirdi insanları. e güçtü işte, güçlü olmaktı bu da. üretmek mutlu kılardı insanı. sekiz ay boyunca hiç gitmedim okula, her gün gidiyorum diye çıktım evden o yıl sınıfta kaldım. ertesi yıl okula geri döndüm kimi gördüysem yapışıp koluna "hiç aamir khan filmi izledin mi" dedim "yok" cevabına istinaden "izle!" deyip yoluma devam ettim. ülkede böyle seveni olduğundan habersiz bir tutkuya dönüşmüştü üretimleri ve biliyordum ondan öğrenebileceğim bir şey vardı. arkadaşlarım artık beni görünce şaka yollu takılıp "naber, aamir khan napıyor" diyorlardı.

    aynı çağda yaşadığım, üretimlerine ve kişiliğine saygı sevgi beslediğim bir sinemacıyla tanışmak üzere mumbai konsolosluğuna bir mektup gönderdim. mektubu gönderdikten sonra hindistan uçak biletlerine bakıp "umarım çağırmaz nasıl giderim" dedim, günler ilerledikçe araya bayram vs girdi, unuttum gitti. zaten kime hindistan desem "yirmi yaşındasın o ülke güvenli değil" vb cümleler kuruyordu. ama birgün konsolosluktan mail aldım. sayın aamir khan "yalnız benim için mi gelecek öyleyse güzel bir takvim ayarlamalıyım" diyor, takvimini ayarlayıp iletecek dediler ve iki ay sonra da ben kendimi onlarca sorunu aşmış bir şekilde hindistan'da buldum.

    ülkeye indiğim ilk andan itibaren bizzat kendi menajerini bana devretti. ben setini görmek isteyen bir çocuktum, o karavanda zorla yemek yedirmek isteyen bir "baba" sete geçtiğimizde yönetmene "türkiye'den arkadaşlarım" diyip yönetmenin yanına oturtacak kadar tevazu sahibi suriyelileri soracak kadar ilgili. o set dangal'ın setiydi. sette çocukların enerji kaynağıydı ama start verildikten sonra da bir o kadar ciddi. o sette ilk mesaj göndermişti türkiye'ye. aynı akşam otele giderken arabanın içinde "hindistan yoksul bir ülke ama benim memleketim ben başka bir yerde yapamam hem bakmayın emekçidir burada herkes, her iş gelir ellerinden" demişti. yol kenarında kendisini bekleyen hayranları için arabayı durdurup fotoğraf çekinmeden evvel. dangaldaki karakterini anlatırken güç versin istiyorum demişti, gözleri dolarak. o akşam otelde bir video daha çektik ve türkiye'ye geleceğini söyledi. kendisiyle aynı otele yerleştirmişti beni ve yanımda gelen arkadaşımı. kendisinin toplantıları olduğu için menajerine vizyondaki filmleri sorup onlara bizi götürmesini istemişti. menajeri o gün bizi dolaştırırken de her an arayıp nasıl olduğumuzu sormuştu. o akşam hediyelerle döndü otele. şallar, küpeler... ödev için çektiğim kısa filmlerimi ilgiyle inceleyen, okul bitince ne yapacaksın diye soran ve uğurlarken dahi menajerini tren kalkana kadar peronda bekleten...

    şimdi "aamir khan kim amk" cümlelerini okudukça bilinmemesini normal karşılarken küçümsenmesine inciniyorum.

    aamir khan özgürlük savaşçısı maluana ebul kalam azad'ın yeğeni; britanya sömürgesine karşı yaptığı lagaan filmiyle oscar'da ülkesini temsil eden bir yapımcı; 3 idiots filmi eğitim fakültelerinde izletilen taare zameen par filmi çocuğu sorunlu ailelere eğitim amaçlı şart koşulan bir aktör; üç sezon boyunca yaptığı satyamev jayate (doğru daima kazanır) programıyla ülkesindeki birçok soruna somut çözümler üreten bir aktivist.

    ilk aklıma gelen: 6 mayıs 2012’de yayımlanan bölümünde kız bebeklerin anne karnında kürtaj edilmesi konusunu işledi. (çünkü hindistan'da kız çocuk sahibi olmak zor mesele, evlendirirken dahi başlık parasını kızın ailesi ödüyor)

    aamir khan'ın bu programından sonra insanlar kız çocuk kürtajına tepkilerini göstermek için sokaklara taştı. joudhpur’da mühendislik öğrencileri insanlardan bir zincir yaptı. jaidpurda kız öğrenciler mumlarla bir yürüyüş düzenledi. insanlar ganj nehri etrafında toplanıp kız çocukları koruyacaklarına dair yemin ettiler. haryana’da kadınlar protesto için yürüyüş düzenlediler. ahmedangar’da kadınlar yürüyüşler düzenledi. haryana bölgesinde devlet hamile kadınlara destek hattı açtı.

    200 den fazla aşiret reisi bir bölgeye toplandı ve orada kız bebeklerinin kürtaj konusu tartışıldı. hükümet 65 tane kürtaj merkezini kapattı.

    bu satyamev jayate yalnız bir örnekti. aamir khan çektiği tüm filmlerde aslında çektiği demek doğru çünkü evet yönetmen farklıydı belki ama hindistan'da aktör sineması vardır ve bir aktörün bir filme dahil oluşu o filmin temel belirleyici yanıdır. aamir khan'ın 2000 sonrası sineması devrimci sinema niteliği taşır. rang de basanti, lagaan, taare zameen par, mangal pandey, 3 ıdiots, pk, dangal. bu filmlerin her biri kendi içinde neden sonuç tartışması yürüten değişime dönüşüme öncülük eden filmlerdir. ki pk filminden sonra hindu'ların aamir khan'ın evinin önünde fotoğraflarını yaktığı da google'dan edinilebilir.

    aamir khan şuan türkiye'de. iki yıl önce götürdüğüm ince memed kitabını okuduğunu a haber'de söyledi. turkuvaz medya grubu'nda yaşar kemal'i gözlerinin içi parlayarak söyleyen birini görmek bu ömre bir daha nasip olmayabilir. onu aamir khan yaptı. kendisini ülkemde görmedim. çünkü o birçok farklı kesime hitap eden bir aktör; havalimanında çığlık kıyamet, söyleşilerde çığlık kıyamet. ben hiç yadsımıyorum bu tabloyu normal karşılıyor insanların sevgisine saygı duyuyorum. aamir khan kültür bakanlığı davetlisi olarak geldi ve yarın ankara'da bambaşka görüşmelerde de bulunabilir. dünya görüşü bambaşka olan bir insan olarak bunu da yadsımayacağım. fakat onlarca kifayetsiz muhterisin hiç sebepsiz kendisine hakaret edişini anlayamıyorum. kalbim kırılıyor çünkü o benim için "sen turistsin sakın girme o sokağa" denilen sokağa girdiğimde hindistanlı bir çocuğun "he's a real hero. real hero" dediği kişidir. bize sakın girme denilen sokaklarda o gerçek kahramandır.

    böylesi uzun bir entry bana girdirip ifşa olmama sebep olan kötücül sözlük yazarlarına kırgınlıklarımı iletip bitiriyorum.
  • ihtiyaç sahiplerine yardım konusunda gerçekten mükemmel bir işe imza atmış hintli ünlü oyuncu.

    ünlü oyuncu, ihtiyacı olan herkese 1 kg un dağıtacağını duyurmuş. yardımı az bulan birçok kişi ilgilenmemiş ve almak için gelmemiş.

    sadece, gerçekten ihtiyacı olan insanlar gelmiş ve un poşetlerini alıp gitmişler. ihtiyaç sahipleri, evlerine gidip un poşetlerini açtıklarında ise 15000 rupi (yaklaşık 1375 tl) bulmuşlar. *
  • oyunculugunun ve yönetmenliginin disinda gercekten büyük bir saygiyi hakeden insan. hindistanda yaptigi son programl su anda bütün hindistanda konusuluyor. yaklasik bir senelik bir calisma sonunda, her hafta baska bir sorunu ortaya koyuyor ve gerek canli baglantilarla, gerek yasanmis hikayelerle, gerek bire bir olay kahramanlariyla reportaj yaparak aslinda her ülkede olan sorunlari ama hindistanda uzun süre söz dahi edilmeyen sorunlari ortaya cikartiyor. ilk yaptigi programda (yaklasik bir ay önce olmasi lazim) cocuk istismarinin ne kadar büyük oranlarda oldugunu, bazi bölgeler cocuklarin %50'den fazlasinin cinsel tacize ugradigini ve bunlarin büyük cogunlugunun da erkek cocuklar oldugu ile ilgili bir program yapmis ve ilk defa bu programdan bir hafta sonra bu konu meclise yatirilmis ve bir yasa tasarisi hazirlanmak üzere calismalara baslanmistir. bu olaz hindistanda ilkdir. gecen hafta olmasi lazim, sirf bu konuyla ilgili konusmasi icin kendisi, bizzat meclise cagrilmis ve konusma yapmistir. isledigi konulardan bir tanesi, kadina siddet ve bunun ne kadar yaygin oldugudur. ve en son yaptigi programda ise, engelli insanlarin hindistanda karsilastigi sorunlar üzerine idi ve o da baya büyük bir yanki yaratti.

    her konuyu, en ince ayrintisina kadar, abartmadan, duygu sömürüsü yapmadan bütün ciplakligi ile ortaya koymaktadir. sirf su yaptiklari icin bile büyük bir saygiyi haketmektedir kendisi.

    yanilmiyorsam showun ingilizcesini youtube'da bulabilirsini. showun adi satyamev jayatje (dogruluk her zaman kazanir gibi bir anlami var.)

    http://www.youtube.com/watch?v=mxg6usdjl5c

    düzeltme icin naalakasivar tesekkürler. : ilk programin konusu female foeticide idi. meclise davet edildigi konular ise generic medicine ve medical malpractices. tum bolumlere ingilizce altyazili olarak satyamevjayate.in adresinden ulasilabilir.
  • oynadığı/yönettiği filmlerindeki sistem eleştirisini varoş havası olarak yorumlayanı da gördü ya bu gözler... garip.

    sen;

    3 idiots'ta hem eğitim sistemini hem de kast sistemini;
    taare zameen par'da eğitim sistemi ve çocuk sağlığına yaklaşımı;
    pk'de dinciliği (evet hem de hindistan gibi bir ülkedeki dinciliği);
    dangal'da spor sistemini;
    talaash'ta suç dünyası ve fuhuş yapısını;

    eleştir. sonra varoş ol.

    1,5 milyarlık ülkede birşeyler değişsin diye harcadığı çabanın sonucunun bu olması üzücü.
  • 3 idiots filmindeki performansıyla gönlümde taht kurmuş aktör.
    (bkz: all is well)
  • 3 idiots filmi seyredildiğinde " oha lan hintlilerden erkek star da mı çıkarmış" denilmesine neden olan aktör. adam oldukça sağlam, mutlaka seyredilmeli.
  • çağırsın hindistana yerleşirim, orada üniversiteye girer ilk senemde son sınıflara atar yaparım.

    tanım : 1965 doğumlu olup benden genç olan yegane insan.

    not : 3 idiots izledikten sonra yazılmıştır.
hesabın var mı? giriş yap