• 1989'lu genç bir yönetmenin elinden çıkmış. ilk filmi. bu nedenle ayrıca tebrik edilmesi gerekiyor. yönetmenini hiç bilmeden izlesem, yeni gerçekçi filmleriyle ünlü bir iranlı yönetmenin filmi sanabilirdim.
    (bkz: saeed roustayi)

    spoiler sayılmaz;
    hikaye yoksul bir iranlı ailenin evinde geçiyor. aile üyeleri arasındaki bağlar ve kendilerine biçilen roller arasındaki çatışma, kabulleniş ve reddedişler. bu denklemden bir kişinin eksilme ihtimaliyle aile üyelerinin bağları arasında yaşanan problem. iyi, kötü, doğru, yanlış; her koşulda aynı mıdır? makul olanın ardındaki niyetle kirlenen ve sorgulanan kararlar.

    iran filmlerini, yeni gerçekçi tarzı sevenler mutlaka izlesinler ve yönetmeni kenara not etsinler.
  • iran'ın yoksul bir ailesinde, ailenin en genç kız üyesi sümeyye'nin evlenmeye karar vermesi akabinde ve bu karar bağlamında gelişen süreçte, o ailenin her bir ferdinin takındığı tavırları, kendince yaptıkları hesapları ve genel olarak birbirleri arasındaki ilişkileri irdeleyen nefis bir iran filmi.

    asghar farhadi filmleriyle tanıyıp sevdiğimiz ve oyunculuğuna müptela olduğumuz peyman moaadi abimiz nedeniyle izlemeye karar vermiştim; uzun uğraşlar sonunda izleyebildim filmi ama beklediğimden de iyi çıktı kesinlikle. o kadar gerçekçi bir filmdi ki, filmin çoğu yerinde kendi ailemi düşünmeden edemedim, aile arası ilişkilerdeki çıkarcılıklar, hasetler, herkesin kendine göre bir hesabının olması falan, nefis anlatılmış.

    peyman abi kusura bakmasın ama filmin yıldızı kesinlikle, uyuşturucu müptelası ve satıcısı erkek kardeş rolündeki navid mohammadzadeh idi. ben uzun yıllardır böyle bir oyunculuk izlemedim arkadaş. sırf bu aktörün destansı performansı için bile izlenir bu güzel film.
  • 2016 iran yapımı 115 dakikalık saeed roustayi filmi. baş rollerde peyman moaadi, navid mohammadzadeh ve parinaz izadyar yer alıyor. iran sinemasına düşkün biri olarak filmi çok beğendim, iranlı oyuncu ve yönetmenler fazla gerçekçilikleri ile beni öldürecek! ya arkadaş bu kadar mı hayatın içinden özünden olunur? hollywood ne kadar fantastikse, iran sineması o kadar gerçektir. imdb'de 8.4 puan almış, şimdilik fazla insan tarafından bilinmiyor. en azından ekşide durum böyle.
  • bazi filmleri izlerken icimden "20 saat de surse izlerim" diye geciyor. bu film de onlardan biri.
  • coğrafya kaderdir ama sınıf coğrafyaları da aşan bir kader. bi taraftan bizim memleketin hikayesi, diğer taraftan shameless türevi. hepsi aynı tabakta sırıtmadan duruyor, güçlü bir toplumsal eleştiri ortaya koyuyor.

    --- spoiler ---

    güzel film. planlar çoğunlukla tiyatro sahneleri gibi tasarlanmış, kamera aynı mekanda sabitken, oyuncular sahneye girip çıkıyor. seyirci olarak hikayenin en gün görmemiş yerlerine giriyoruz. anlatım dilinde ashgar farhadi'den aşina olduğumuz sadeliğin olduğunu söylemek güç, ama hikaye twistlerle güzel bir sona bağlanıyor. zaten bir hikaye güzel başlayıp güzel bittikten sonra iyi bir his bırakıyor insanda. oyunculuklar kusursuza yakın. şu son dönemde, bizden ve iran'dan nasıl olup da bu kadar muhteşem oyuncular yetiştiği açıklamaya muhtaç ayrı bir fenomen benim gözümde.

    yönetmenin özgün bir sinema üslubuna dönüşebilecek yeterince malzemesi olduğunu hissettiriyor. bununla birlikte, film yer yer yeterince düşünülmediğini de hissettirdi bana. çeşitli simgesel anlatım girişimleri film toplamına yeterince bütünsel yansıtılmamış gibi duruyor. ya da belki yönetmen de, fotoğraf makinası, makas vs. gibi objelerin üstlenmekle üstlenmemek arasında durdukları simgesel anlamın tereddütünü anlatıyor bilemiyorum. kimi sahnelerin farklı tasarlanıp biraz yönetmenin amatörlüğüne kurban gittiği de hissediliyor. misal evden uyuşturucuların temizlenmesi sırasında evdeki kaotik acelenin pek istendiği gibi yansıtılamamış olabileceğini düşünüyorum. ama 89'lu bir yönetmen için çok iyi bir başlangıç, çok güzel bir film.

    --- spoiler ---
  • her aileden duyulan feryatlar var filmde , film o kadar gerçek ki nefes alıyor . ama size nefes aldırmıyor izlerken. bir polis araması sahnesi var. 4 max jurassic park izlerken bu kadar gerilmedim.
  • asghar farhadi'den izlerin çıplak gözle görülebileceği filmdir. fakat bu izlerin ne bir taklit, ne de bir kademe altı, özenti sonucu gözlendiğini iddia ediyorum. taklit etme ve benzerini kendi yorumlamasını ekleyerek icra etme arasında, başka bir ara kavram varsa, öyle sıfatlandırılabilir. örneğin, benzerini icra ederken kattığı yorum gayet kısıtlı, sözgelimi toplamda beş sahnede yorumu var diyelim, fakat bir yandan, bu yorumların oldukça kendine has olduğunu varsayalım, o zaman eseri taklitten sıyrılmış olur, ama çok taklit ve kendine has da olsa az yorum olduğu için, benzerini kendi yorumlamasını ekleyerek icra ettiği de söylenemez, ara kavramda tıkanıp kalır.

    sonu haricinde filmi beğendim. navid mohammadzadeh'in oyunculuğu epeyce iyi. yaratılan curcunalar, asghar farhadi'ninkilere neredeyse eşdeğer. komik olan birtakım diyaloglar var, fakat samimiyetiyle komik; doğrusu bu pek tercih ettiğim bir tür değil. gene de güldüm, o benim hıyarlığım.

    tam teşekkürle olmasa da, öneriyorum. yönetmenin tam bir umut vaat eden yönetmen olduğunu düşünüyorum. gerçekçiliğin ayarını iyi tutturmuş. mevcut birtakım şeylerle ilgili kıvamlar gayet iyi.

    --- spoiler ---

    filmin bir yerinde geçen -bu kapıya bir delik açıp, sefil hayatını gözleyeceğim- sözü, efsanevi bir söz arkadaşlar. bu sözü ancak goethe edebilirdi, tiradın tam ortasına, bir oyuğa oturtur gibi oturturdu.
    --- spoiler ---
  • daha yarısında durdurup 4-5 belki 6 sigarayı peş peşe içtim. sayma ihtiyacı bile duymadım. son zamanlardaki depresif halime tuz biber oldu. ikinci yarıyı izlemeye gidiyorum.
    film sonu editi : izlemeden ölmeyin. bu arada düzeniniz, paranız, adetleriniz batsın. yorumlarıma gelirsek aşırı bizden,fazla bizim bir yapıt olmuş doğuda yaşayan o kültürü gören herkes kendinden bir parça bulacaktır. gece izlerseniz bir de modunuz uygunsa gözlerinizden ufaktan yaşlar akar *. 1 paket sigarayı nasıl bitirdiğinizi anlayamazsınız. filmin her parçası yerli yerinde. hiçbir karakterin hiçbir hareketi sırıtmamış. küçüğünden büyüğüne oyuncular yarın yokmuş gibi oynamış.söyleyecek söz bulamıyorum. son olarak
    --- spoiler ---

    muhsini zorla alırlarken biraz sinirden biraz dramdan dolmaya başladım. nevid berberden çıkarken sümeyyeyle beraber başladım ağlamaya. ama usulca. nevid topuyla eve giderken iyice açıldım. 1 paket kesmedi şimdi ikinci paketimi açıyorum.
    --- spoiler ---
  • peyman moaadi’nin oynadığı çoğu film gibi bu film de çok güzel. film, ortadoğu’da yoksul bir aile trajedisini kadın karakter üzerinden aktarıyor; diğer kardeşlerin hikayelerinden çok kadın olarak sümeyye’nin çaresizliğine, arada kalmışlığına, vericiliğine yakın hissedip hikayeyi bu tarafından okumuş da olabilirim. evin avlusunun bir kenarında siz de varmışsınız gibi, fazla dramatize etmeden sarsan bir film; küçük kardeş ile olan bazı sahneler beni çok duygulandırdı. izlenebilir bir film.
  • 2016 yapımı bir iran filmi. ingilizce adı "life+1day".

    imdb: abad va yek rooz (2016) / saeed roustayi
hesabın var mı? giriş yap