• şimdi olayın buraya kadar özeti şöyle:

    -amerika salak saçma bir iran ambargosu koyuyor. iran petrol altın doğalgaz dolar satamaz alamaz vs.

    -rıza zerrab ve iranlı ortağı bir hiçkimse olarak iran devlet adamlarına rastgele faks ve mektup yolluyor "biz sizin petrolünüzü altınınızı birşeylerinizi el altından türkiye'ye satarız. ekonomik cihad yaparız" tabirini kullanıyorlar. birileri bu rastgele faksa cevap veriyor.

    -rıza zerrab türk devlet adamlarına gidiyor "iran sizinle el altından ticarete hazır" diyor.

    -bir garip ticaret dönüyor. altınlar halk banka dövizler özel uçaklarla irana falan. misal türkiye doğal gaz alıyor. ama iran a ödeme yapmak yasak. altınla ödüyor. irana altın transferi yasaklanıyor. zerrab uçakla altın taşıyor... dönen ticaret rıza zerrab a komisyon, iranlı ve özellikle türk bakanlara rüşvet olarak dönüyor... akan paraların bir kısmına el tutuyorlar. bir yandan da çok vatansever bi iş yaptıklarını sanıyorlar falan. havadan oturdukları yerden 100lerce milyon dolar kazanıyorlar. ki bunun adı benim kitabımda ahlaksızlık. pislik.

    -amerika, sen benim ambargomu deldin diyor. amerikaya seyahat edecek kadar gerizekalı zerrabı tutukluyor. hadi o bu kadar gerizekalı tamam, halk bank ceo su nasıl amerikaya gidecek kadar şey? onu da tutukluyor.

    -bu rüşvetin döndüğü halk bankta işler karışıyor. sonuçta sen amerikanın soğuk savaşını umursamamışsın, götünden kan alırlar. ben olsam alırım :
    https://www.law360.com/…ran-sanctions-case-feds-say

    hala ortalığı bulandırmaya çalışan bazı aktroller var. ak partiden para yiyen. ya da akrabası ak parti nin halktan topladığı paraları yemekte olan yarasalar var. yakında onlar da gelir bu başlığa.

    edit: lütfen türkiye'nin yerini ve abd nin yerini karıştırmayalım.

    bir de lütfen süpergüç kavramını sorgulayıp hazmadip öyle yorum yapalım. misal dünyada bir süpergüç olmalı mı. dünyada abd den daha fazla süpergüç olmaya aday bir çok yönlü ülke ya da oluşum var mı vs vs. bir de ambargolara sikim girsin.. ama nereye kadar?

    bir de dış politikada gerizekalı yiğitlikten başka bildiği olmayanlar (buna türkiye politikacılarının en tepe kademeleri de dahil) milleti standart "yüreksiz vatan hainleri" diye suçluyor.

    son 3 senedir söylüyorum, türkiye'yi yani batan gemiyi fareler bastı aga, artık akıl mantık yok dangalaklık, gerzekli, kabadayılık, akılsız çıkışlar var. bu da tam tepeden bütün ülkeye akıyor.

    edit2: anladığım kadarıyla tuğçe kazaz usulü "bırakalım şu amerikayı ya" kafasında baya insan var ülkede.
  • parayı kim yediyse onlar şahsi hesaplarından ödesin denilecek hede. reza denen hayırsever iş adamı ve hayrına ortak olanlar ödeyebilir.
    devlete ait bankalara ceza kesileceği göz önünde bulundurulursa böyle bir durumda faturanın vatandaşa kesileceği açıktır.
    devlet bankaları
  • hukuki anlamda iki etkisi söz konusu olacaktır 1) ilgili bankaların yurtdışından çevirdikleri sendikasyonlar var ise bunlardaki temerrüt hükümleri işletilir. zira lma standart sendikasyon sözleşmelerinde ambargo düzenlemelerine uymamak bir temerrüt nedenidir 2) para cezası kesilir ve ilgili bankaların abd’de bulunan varlıklarına el konulur. abd dışında bulunan bankaların dolar transferi yapabilmesi için abd’de yerleşik bir dolar muhabiri kullanmaları zorunlu. (book to book transfer denilen kendi hesapları arası bir işlem yapılmıyor ise ki bunu yapan kurum da azdır) dolayısıyla bu muhabir nezdindeki paralara, kesilen cezayı ödemediğiniz takdirde el konulması mümkündür.

    bu saydıklarıma ek olarak uluslararası bankacılık işlemlerinden dolaylı olarak dışlanmak gibi bir durum da söz konusu ki bu durum adı geçen bankaları ya batırır yahut da halkın sırtına yükler.

    gerçek olmamasını umduğum durumdur. ceza yargılamasında bu kadar ciddi bir ülke dışı yargı uygulamasını bir hukukçu olarak sorunlu bulmakla birlikte, kapitalist sistemde ekonominiz güçlü değil ise asıl aktörlerin sizi rahatça dövebildiği bir gerçek.
  • akçomarlar yine karşı argüman üretmekten geri kalmamışlar.
    "abd, avrupa bizi ekonomik olarak vurmaya çalışıyor, demek ki hükümetimiz doğru işler yapıyor". bravo valla. gerçekten böyle düşünüyor gibi gözükmek için para mı alıyorsunuz yoksa harbi gerizekalı mısınız? para alıyosanız da içinize siniyor mu, herşey bu kadar aleni, ortadayken, sadece bizimle değil, siz yandaşlar ile de taşak geçilirken? nasıl oluyor, nasıl kabul ediyorsunuz bu hayatı?
  • 4 yıl önce bankacılığı bırakmış birisi olarak şunu söylüyorum..sen adamların sermayeleriyle adamların istemediği yönde yatırımlar ve ticaretler yaparsan katlanmak zorunda olduğun cezalar yersin..hemen hemen bankaların hepsinde amerika ortaklığı,alt yapısı ve sermayesi var..sen adamların boru gibi parasını kullanıp adamlara sen kimsin yaaa diye rest çekersen adamlar senin donuna bile ceza keser!!
  • daha geçtiğimiz 2 yıl içinde dünya’nın en büyük bankalarından biri olan bnp paribas’a benzer amborgaları deldiği için, tam olarak hatırlamıyorum ama 9 milyar dolar ceza kesmişlerdi. tıpış tıpış ta ödemişlerdi. öyle “yok ödemeyiz olur biter, ne olacak” diyebileceğin işler değil, bu işler. dün akşam bankacı arkadaşlarla bu ceza işini konuşuyorduk. amerika sistematik olarak ülke ekonomisi üzerinde depremler yaratacak. bakalım ülke ekonomisi ne kadar sağlam. tayyip ile işleri kesin bitti, diyebiliriz. ancak tayyip erdoğan direnmeye çalışıyor, galip çıkması imkansız. dua edelim de bizlere bir şey olmasın.
  • altın ile ucuzdan petrol aldılar iran'dan normalde taktir edilesi, ülkesi adına iş yapan insanlar gibi gözüküyor fakat bu sevgi pıtırcıkları o parayı ailecenek yediler, yandaşlarına peşkeş çektiler. halka harcanmadı o paralar ama yedikleri boku gizleyememelerinin cezasını halk ödeyecek elbette.
  • 2017 ekonomik krizinin tek eksik parçası olan bankacılık krizinin de başlamasına neden olacak gelişme.

    bankalarda paranız varsa çekin, en az dört küçük banka batar. büyükler de sendikasyon kredisi bulmakta zorlanır, hepsi için risk büyük.

    yatırım tavsiyesi değildir. ( spk isimli suç örgütüne selamlarımı sunarım.)
  • "yabancı ülke nasıl başka bir ülkenin bankasına ceza keser" demiş arkadaş. bir de eklemiş "kağıt üzerinde kalır". he canım he... kağıt üzerinde kalır eminim. umarım yanılırım ama üzücü bir haber vereyim, pek kağıt üzerinde kalmaz o cezalar.

    bence asıl tehlikeli olan şey tam olarak bu. neyin ne olduğunu ve nelere sebep olacağını ülke olarak görmüyor, bilmiyor, dolayısıyla her attığımız adımın sonucunu adımı attıktan sonra değerlendiriyoruz, değerlendirmek zorunda bırakılıyoruz.

    tanım: olumsuz etkilerini ülkece yaşamak zorunda kalacağımızdan korktuğum durum.
  • en basit yaptırım o bankaların dolar lisansını iptal etmek olabilecek hamledir. uyuşturucu paralarını akladıkları tespit edilen hsbc'ye böyle bir tehditle gitmişlerdi ve hsbc ne denirse yerine getirmişti. epey bir süre kontrol altında kaldılar. son 3 yılda ülkemizde küçülmeye gitmelerinin sebebi budur. atmlerin kapatılması, şubelerin azaltılması vs. hep bu sebeple ile ilgiliydi. bu uyuşturucu hadisesinden canları öyle yandı ki hala hesaplara yüklü meblağlar yatılırken epey bir teferruat istiyorlar normal prosedürün fazlasında. bizimkilere gelince dolar lisansı iptali ihtimali ve itibar geyiğiyle bu mesele bence kapalı kapılar arkasında halledilecektir. bir şekilde istenirse alırlar yani. o yüzden fazla takılmayın alamazlar meselesine. bir de dava hadisesi var o iş bambaşka ama bugün önemli mevkidekilerin alenen vatanı satarken belgelere imza atarken sesli kayıtları bile olsa montaj olduğunu düşünecek ardında büyük resmi gören bir çok insan olacağından ona da inanmamak lazım. herşey olacağına varır.
hesabın var mı? giriş yap