• amerikalı bir psikiatrist ve madde bağımlılığı merkezinde çalışıyormuş. aynı zamanda bir haham.
    kimyasal bağımlılık, stres, özgüven vb konularda 60'dan fazla kitabı varmış.

    facebook'ta dolaşan videolarını görünce meraklanıp biraz bakınayım dedim.
    dede güzel konuşuyor.
    altyazılı bulabildiğim örnekler:
    stresle başa çıkma- ıstakoz örneği
    sevggimiz balık sevgisi gibi

    youtube'da çok daha fazlası var. 3-5 dakikalık videoları izlemek keyifli..

    şurada da haberi ve bazı bilgiler var.

    unbeknown the black uktesiydi.
  • rahatlatıcı konuşmalar yapan bir bilge. insanların "sevginin anlamı" konusundaki yanılgısını çok güzel ifade etmiş:

    sevgi bizim kültürümüzde anlamını neredeyse kaybetmiştir.
    kotzk hahamı hakkında çok ilginç bir hikâye vardır:
    haham, açık bir şekilde yemekte olduğu balıktan büyük bir keyif alan bir gençle karşılaşır. ona sorar: "genç adam, bu balığı niçin yiyorsun?"

    "çünkü balığı seviyorum." diye cevaplar genç adam.
    "ha, yani balığı seviyorsun bu nedenle onu sudan çıkardın, öldürdün ve pişirdin.
    bana balığı sevdiğini söyleme" der haham.
    "sen kendini seviyorsun." diye ekler.
    "çünkü balığın tadı güzel geliyor. bu yüzden onu sudan çıkardın, öldürdün ve pişirdin."

    sevgiden anladığımız çoğunlukla bu balık sevgisi gibidir.
    genç çiftler birbirini sever. genç adam ve genç kadın birbirini sever. bu ne anlama gelir? bu adam, bu kadının onun tüm fiziksel ve duygusal ihtiyaçlarını karşılayabileceğini düşünüyor. ve bu kadın da bu adamda benzer şeyler görüyor. buna sevgi diyoruz.
    ancak herkes kendi ihtiyaçlarını gözetiyor. bu, ötekine duyulan sevgi değildir. diğer kişi benim doyumum için bir araç hâline geliyor. bu yüzden sevgiyi balık sevgisi gibi algılıyoruz.
    gerçek sevgi, ne aldığımla değil ne verdiğimle ilgilidir.
    haham desler şöyle der: "insanlar sevdikleri kişilere bir parçalarını verdiklerini düşünerek hata yapıyorlar. aslında doğrusu şu: bir parçanızı verdiğiniz kişiyi seviyorsunuz."

    yani eğer sana bir parçamı verirsem kendimi sende değerlendiririm.
    ve benlik sevgisi verili olduğundan herkes kendini sever. artık bir parçam sende olduğu için sende sevdiğim şey kendimden bir parçadır.
    yani gerçek sevgi özverili sevgidir. karşılığını alabildiğin sevgi değildir.
  • hayatım için büyük bir karar alacağım vakit bana ıstakoz videosuyla ilham vermiş kişi. ne zaman strese girsem artık bunu bir fırsat olarak görüyorum. teşekkürler abraham.
  • başlığı altında da link verilen tanrı’yı bulmak isimli 1.04 dk’lık youtube videosu ingilizce’dir. zaten youtube’da da finding god adıyla geçen videoyu buraya türkçe ismiyle yazıp türkçe bir açıklama dahi yazmadan “üstat ince görmüş” tarzı yorum yapmak ingilizce biliyorum havası atmaktan başka bir şey değildir kanaatimce. neyse, videoda söyledikleri şunlar:

    “i think that if a person is concerned about a belief in god and makes a serious effort at looking form i happen to believe because i believe in god that god will show them the way. that’s how jewishness began because the template says that our ancestor the patriarch abraham looked at around the world he said now how could it be that a universe like this it’s operating without anybody conducting it. and at that point god spoke to him and says you’re right and i am the one who’s conducting and that was his revelation well i don’t expect to have a revelation from god in that way that was a one historical thing but i do think that if a person is going to look like there’s a good chance that he’ll have a divine inspiration to be led to the belief in god that may happen it may not happen. the mistake is that we don’t look.”

    çeviri de şöyle, artık olduğu kadar:

    “eğer biri tanrı’ya inancından endişe duyar ve (ona) kanıt aramaya ciddi bir çaba sarf ederse tanrının ona yolu göstereceğine inanıyorum, çünkü ben tanrı’ya inanıyorum. yahudilik böyle başladı çünkü kutsal metinler atamız olan patrik abraham'ın dünyanın dört bir yanına baktığını söylüyor, ve o şöyle sordu: böyle bir evren kimse kontrol etmeden nasıl çalışıyor? ve o zaman tanrı onunla konuştu ve haklı olduğunu söyledi: “idare eden benim” ve bu onun vahyiydi. tanrı’dan bu şekilde bir vahiy almayı beklemiyorum, bu tarihi bir olay ama eğer bir kişi böyle bir yoldan ona bakarsa, ilahi bir ilham alması için tanrı ona bir şans verecektir. hata şu ki, bakmıyoruz.”
  • günümüzde sevgi dediğimiz şeyin genç çiftlerin birbirlerine aşık olması peki bunun anlamı nedir? bu aslında şu demektir aralarından biri diğerinin fiziksel, duygusal ihtiyaçlarını karşılayabileceğini düşündü yani durum hem erkek hemde kız için aynıydı. bu sevgi değildir kişinin kendini tatmin için bir araçtır.
    dışa dönük bir sevgi, ben ne elde edeceğim ne vereceğim değildir. dessler'ın bir sözü vardır: insanlar önemli bir hata yaparlar. sevdiklerine verdiklerini sanırlar, ancak gerçek cevap verdikçe sevildiğinizdir. asıl önemli nokta sana bir şey verdiğimde sendeki bana yatırım yapıyorum. kendini sevmek doğuştan beri var olduğuna göre herkes kendini sever. şimdi benim bir parçam sende olduğuna göre benim sevdiğim bir şey sendedir.

    gerçek sevgi almak değil vermektir.
  • 10 haziran 1930 milwaukee, wisconsin doğumlu ; kariyerinin sonunda ailesine de seslenerek herkesi kudüs'e dönmeye çağırmıştır. kudüs'de ; israil'deki covıd-19 salgını esnasında yakalandığı koronavirüs nedeniyle 90 yaşında ölen hasidik hahamı ve bilim insanı.

    5 erkek çocuklu ailenin 3. sırasındadır. 16 yaşında liseyi bitirdi. university of pittsburgh da lisans eğitimine devam etti. doksandan fazla kitap yazdı.

    öfkeyi nasıl kontrol ederiz

    sevgi üzerine

    karar verme süreci

    stresle başa çıkma yöntemi

    asla pes etmeyin

    depresyon hakkında

    mutluluğun sırrı

    ön edit : yazarların eski linklerinden bir kısmı ölmüş ; yenilemiş olduk.
  • narin ve yumuşak bir hayvan olan ıstakoz, sert ve genişlemeyen bir kabuğun içinde yaşıyor.
    tabii ıstakoz büyüdükçe bu sert kabuk da onu sıkıştırmaya başlıyor.
    bu sert kabuk, ıstakozun kendini fazlasıyla baskı altında ve rahatsız hissetmesine neden oluyor.
    ıstakoz kendini avcı balıklardan korumak için bir kaya oluşumunun altına gizleniyor.
    gizlendiği kayanın altında kabuğunu çıkarıp atan ıstakoz, kendine yeni bir kabuk üretmeye başlıyor.
    ıstakoz bir süreliğine kabuğun baskısından kurtulsa da, zamanla büyüdükçe bu kabuk da ıstakozu sıkmaya başlıyor.
    tekrar kayanın altına giden ıstakoz, bu kez kendine daha büyük bir kabuk üretiyor.
    bu döngüyü devam ettiren ıstakoz, birçok kere kendine kabuk üreterek büyümeye devam ediyor.
    abraham j. twerski, "ıstakozun büyümesine imkan sağlayan tetikleyicinin onun rahatsızlık duyması olduğunu" söylüyor.
    "eğer ıstakozların doktorları olsaydı hiçbir zaman büyüyemezlerdi. çünkü ıstakoz rahatsız hisseder hissetmez doktora giderdi ve doktor ona antidepresan verirdi, ıstakoz iyi hissederdi. ancak kabuğunu hiçbir zaman çıkarıp atamazdı."
    ayrıca "stresli zamanların büyümenin bir işareti olan zamanlar olduğunu" da vurguluyor abraham j. twerski.
  • hasidik, amerikalı bir psikiyatri doktoru. içini dolduramadığınız kavramlar hakkında size doyurucu bir bakış açısını, huzurla aktaran adam. önyargıları bırakıp dinleyiniz derim...
  • bu adamın aslen rizeli olmadığına beni kimse inandıramaz.
  • wordporn da sevgiyi çok güzel tanımlayan insandır.
    insanlar, sevdiklerine vermezler, verdiklerini severler. çünkü gerçek sevgi, almak değil vermektir.
hesabın var mı? giriş yap