• yurtdışında yaşamış biri olarak “38 derece ateşle hastanenin aciline gitme” kısmında çıktım. 39 derece ateşle 2 gün geçirmeden aile doktoruna bile gitmeniz bildiğin yasak olsa, öncesinde telefon açmak zorunda olsanız ve red yeseniz o aciller boş olurdu. basit hastalıkları evde battaniye altında tavuk suyu çorbayla geçirme becerisini geri edinmek için her türk bir ya da iki sene avrupalılığı tatmalı. o deneyimden sonra hala iki saat iki derece fazla ateşiniz olduğunda tam teşekküllü hastanede yatmadan rahat edemezseniz, lüks olduğunu bilip para istendiği için ağlamazsınız.
  • "çevre dostu" olarak tanımlanamayacak olan, zenginlere hizmet etmek amacıyla açılmış olan ultra lüks ticarethane.

    inşa edildiği alanda kesilen ağaçların diyeti midir bu leed sertifikası? ağacın kendisini kes, yerine iğrenç binalar dik ama bu iğrenç binaları dikerken leed sertifikası al ki seni çevre dostu zannetsinler.

    yemezler.

    ufak not: koşuyolu halkı çevre, doğa düşmanlığınızdan ötürü size şimdiden küfür etmeye başladı.
  • yakın diye gitmeniz gerekir, aman ha araçsız gidin. minimum beş bodrum katı, iki hamleden aşağı dönmenin mümkün olmadığı u yollardan inmeyi başarırsanız geçmiş olsun iyisiniz, boşuna hastaneye gelmişsiniz. ayrıca otopark girişinde biletmatik yok diye şaşırırsanız, çıkışta süpriz olarak 15 liraya şaşkınlığınızı gideriyorlar, müsterih olun.
  • marmara üniversitesi'nin eski tıp fakültesi binasının bulunduğu yere inşa edilmiştir. etrafındaki binalara ve belediyenin yönetmeliklerine bakarsak, o kadar büyük bir binanın imar izninin çıkmaması gerekirdi ama burası türkiye amk. parasını, rüşvetini, hissesini, payını bastıran istediğini yapıyor.
  • otoparkı paralı burayı geçtim zaten çokça yazılmış
    böyle bir hastane yapıp nasıl oldu da asansörlerini bu kadar işlevsiz yapabildiniz her gidişimde hayret ediyorum, dakikalarca bekliyorsunuz gelmiyor, gelince tıklım tıklım.
    birkaç ayrı polikliniğine gittim muayene için hepsinde aynı şey, bankoda çalışan hanım kızlarımız birbirinden suratsız, adeta bir devlet hastanesindeyim de kendilerinden haddim olmayarak bir iş istemişim gibi davranıyorlar. acaba bu ticaret pardon hastahane benden bu kadar yüksek rakamlar alırken bu ablalara para vermiyor da mı bu kadar mutsuzlar? soru soruyorum saçmasapan yüzüme bakıyor, kayıt açıyor doktora haber vermekten aciz ben hatırlatmasam çağıracağı yok vs.
    allah hastalık vermesin de bu tiplerin eline düşmeyelim diye dua ettim resmen bugün, otel görünümünde hastane yapıp hizmet kalitesini bu kadar alt seviyelerde tutmak ayrı bir beceri gerektiriyor kesin.
  • bu hastane ile ilgili olumlu yazan hiç kimseye inanmayın kardeşim çok net.

    tam bir ticarethanedir ve cebinizdeki son kuruşa kadar söker alır. üstelik hasta getirdiğiniz hastane sizden 15 lira da otopark parası alır utanmadan.

    ulan avm'lerde bile otoparklar ücretsiz. allah sizi nasıl biliyorsa öyle yapsın.
  • daha once acibademde 30 bin dolara kanser ameliyati olmus ve eve ciktigi gun hastane mikrobundan enfeksiyon gecirerek kirmizi alandan acile giris yapan anneme gerekli tektiklerin yapilmasi icin para istemis, kagida imza atmadan mudahale etmemis hastanedir.

    akabinde ameliyati yapan doktoru arayip durumu anlattigimizda acilen atakent acibademe getirmemizi soylemis ve ancak transfer icin kullanilacak ambulanstan yine ucret istemislerdir.

    kisacasi annem can cekisirken beni para pazarligi yapmak mecburiyetinde birakmislardir.

    ortalik gerilince basima guvenlik dikmislerdir

    akabinde hastaneye ruhsatli silahli adam yiginca sike sike transferi yaptirmislardir

    allah korusun bebeginiz dogumda sikintiya duserse mudahaleden once size maddi mesuliyet kagidi imzalatmaya calisacaklardir. gidin bag bahcede dogurun daha iyi.

    allah dusurmesin.
  • dün kızımın ameliyatını bu hastanede gerçekleştirdik. hastane lüks bir otel, gösterişli bir avm standartında tasarlanmış. hastane koridorlarında bile arp çalan müzisyen var ama asıl işi sağlık hizmeti olan kurumun yaptığı anlamsız uygulamadan bahsetmek istiyorum. daha önce acıbadem hastanelerinde iki ameliyat geçirmiş birisi olarak ameliyat süreçlerine hakim olduğumu söyleyebilirim.
    bizi sabah 7' de ameliyat için hastaneye davet ettiler. yatış işlemlerinin akabinde odamıza alınmadık ve yeni icat ettikleri multidisipliner bakım ünitesinde ameliyata hazırlanacağımız iletildi. bizde daha özenli bir uygulamaya geçtiklerini düşünerek kabul ettik. bahsedilen bakım ünitesi bildiğiniz acil servis. sıra sıra yataklar ve perdeler ile diğer hastalardan ayrılıyorsunuz. tüm ameliyata giden hastalar önününüzden geçiyor.
    üç gün önceden planlanan ameliyatımız gerekli ilaçlar multidisipliner bakım ünitesinde tedarik edilmediği için ameliyat saatimiz gecikti. sabah 7 den 10 buçağa kadar acil servis görünümlü bir yerde ameliyat saatimizi bekledik. artık kızımızı zaptedemiyoruz biz odamıza çıkalım ve biz oradan alın dediğimizde de hastaların taburcu olmasını bekliyoruz. şuan boş odamız yok cevabını veriyorlar. sizin anlayacağınız hastane artık otel konseptine geçmiş. odaya giriş saat 14 , odadan çıkış en geç 12 olmuş. acil olarak bile gelseniz, ameliyat dahi olsanız saat 14 den önce oda yok.
    sonra ne mi oldu? biraz bağırınca 5 dakika içinde oda ayarlandı.
    hastane yönetimine ise mesajım şudur; koridorlarda arp çaldırmanıza gerek yok. ameliyat olacak hastalarınıza oda ayarlayın yeter.
  • arkadaşın tansiyonu düştü diye acile girdik, beyin cerrahından 700 küsür lira hesapla çıktık. ama itiraz edince geri vites yapıyolar
  • 4. katında muhteşem adalar manzarası ile denizin dinliğinin bulunduğu ve evet ticarethane, evet otel gibi hastane. starbucks olması ayrı güzel. gidem de kahve alem
hesabın var mı? giriş yap