acımasızlık
-
acıma duygusunun yitirilmiş olması hali...
-
(bkz: acimasiz)
-
-
genelde canı çok acımış olan kişilerde görülen hastalıklı bir durum.
-
kartopunun içine taş saklamaktır.
-
bir insan hastalığı. zira, hayvanlarda acımasızlık ya da zalimlik diye adlandırabileceğimiz bir davranış biçimi gözlemleyemedim bu yaşıma kadar [nüfus kağıdı yeterince eski]. uygarlığın -sözümona- ilerlemesi, postmodern zamanlar, ilişkiler, yaşamlar... hepsi acımasızlığı körükleyen etkenler. ve insanoğlunun da işine geliyor böylesi. üstelik, herhangi bir körüğe ihtiyacı bile olmamasına rağmen. hamurunda, emdiği çiğ sütte var zaten bu.
acımasızlık, yedi ölümcül günah'tan da tehlikeli, azgın bir sel ruhumuzdan taşmaya çalışan. barajı kurmayı becerebilen [esasen, bunu yapmayı samimiyetle isteyen] kendini (ruhunu) kurtarıyor; geri kalanlara geçmiş olsun!
son olarak, acımasızlıkla bir yerlere varmayan çalışanlara ya da böyle davranmayı bir marifet sayanlara gelsin şu özlü söz:
"zulm ile âbâd olanın âkıbeti berbâd olur!" -
zamanında birileri yüzünden canı çok yananların hayata/insanlara karşı koruma kalkanı.
-
çağımızın vebası.
-
bencil olduğunu kabul etmiş kişinin, kibrinden kurtulduktan sonra, kendisinin ve başkalarının çektikleri acıya karşı takındığı tavra ilişkin niteleme. böyle bir kişi umut aracılığıyla gerçekleri ötelemediği için işkence yapmayandır.
-
insanın olduğu her yerde vardır. (bkz: kötülüğün sıradanlığı)
ancak kimi örnekleri insana, "bir insan bunu nasıl yapabilir?" dedirtir:
(1) (bkz: osman pamukoğlu /#23830921)
(2) http://askerleranlatiyor.blogspot.com/…cinayet.html
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap