adli sicil kaydının silinmesi
-
yasal sürelerin bitip bitmemesine bakılmaksızın yedi sülalenize kadar uzandığı ve uzanacağı tecrübelerle sabit olduğundan mümkün olmayan eylem.
sicil bir yerlerde bir şekilde kayıt altında tutulur. ota boka olmasa bile "derin" mevzular söz konusu olduğunda önünüze ya da gerekli makamlara servis edilir. hımm! zamanında büyük büyük dedeniz hiç de rahat durmamış, diye torunlarınıza yad ettirilirsiniz! -
adli sicil bilgileri ;şartların oluşması ile adli sicil kaydından silinir. yani suç ''sabıka kaydınızdan'' silinir. ama devlet arşivlerinden siz ölene kadar ya da kaydın girildiği tarihten 80 yıl sonra silinir.
hatta adli sicil bilgilerinizi sabıka kaydınızdan ,devlet -şartları varsa, ki yukarıda var tekrar etmeyelim- kendiliğinden siler. hızlandırmak için başbakanlık bimer'e mail atmanız yeterlidir. ama arşivde saklar. sebebi ise gayet açıktır, gerektiğinde aleyhinize kullanabilmek. suçun mağduru sizi affetse bile devlet affetmez. fişleme esastır.
adli sicil kanunu
adlî sicil ve arşiv bilgilerinin silinmesi
madde 12 - (1) arşiv bilgileri, ilgilinin ölümü üzerine ve her halde kaydın girildiği tarihten itibaren seksen yılın geçmesiyle tamamen silinir.
(2) fiilin kanunla suç olmaktan çıkarılması halinde, bu suçtan mahkûmiyete ilişkin adlî sicil ve arşiv kayıtları, talep aranmaksızın tamamen silinir.
(3) kanun yararına bozma veya yargılamanın yenilenmesi sonucunda verilen beraat veya ceza verilmesine yer olmadığı kararının kesinleşmesi halinde, önceki mahkûmiyet kararına ilişkin adlî sicil ve arşiv kaydı tamamen silinir. -
adli sicil kaydı asla silinmez. şayet bir yerde silinmişse, o takdirde bilgiler bir başka yerdeki kayda aktarıldığı için silinmiştir. bu böyle biline.
özal zamanında da 12 eylül dönemindeki kitlesel boyutlu fişleme uygulamasının kaldırılması gündeme gelmişti. artık darbe dönemi bitti, vatantaşın sicilini temizleyelim diyorlardı. adını şu anda hatırlamıyorum (ama cemil çiçek olabilir), anap'lı bir bakan şöyle demişti: "fişleme belgelerini mutlaka imha etmeliyiz. bu, ülkemizin demokratikleşme süreci açısından çok önemli bir adım. ama önce hepsinin birer fotokopisini almamız lazım. onca birikimi, onca emeği bir çırpıda çöpe atamayız. yazık."
hele ki bir kez kayıtlara geçmişsen çıkış yok. kayıtların silinmesinin mümkünatı yok.
yok.
hiç mi yok?
hiç yok.
.
niye yok? harvard hukuk profesörü arthur raphael miller'ın* ta 1971'de yazdığı, bakın bir daha söylüyorum sene 1971, ona göre okuyun, boru değil, ve bugün geçerliliğini dipdiri koruduğu için kehanet niteliğinde saymamız gereken "the assault on privacy: computers, data banks and dossiers" (kişisel gizliliğe saldırı: bilgisayarlar, veri bankaları ve dosyalar) adlı kitabında geçen ve artık bir alıntı klasiği haline gelmiş sözlerini adli sicil kaydının silinmesi bahsiyle de ilgisi olduğunu düşündüğüm için, bu vesileyle paylaşmak isterim. üstelik, aşağıdaki sözlerin 1971'de henüz dijital kayıt diye bir mefhum yokken yazıldığını dikkate alın lütfen.
--- alıntı ---
sizi uyarıyorum. ben tescilli bir kişisel gizlilik manyağıyım.
[...]
bu dünyada dosyanız sizden önce gideceğiniz yere ulaşmadan pek uzağa gidemezsiniz.
uçuş rezervasyon sistemleri sizin var* olup olmadığınıza karar verir. eğer size ait bilgi veritabanlarında yoksa, o zaman hiçbir yere gitmiyorsunuz demektir.
[...]
insanlar, kendilerine ait verilerin üç boyutlu temsillerine indirgenmiştir.
araba kullanmanıza avis oto kiralama'nın wizard sistemi karar verir. şayet bilgisayarları onay vermezse, sheraton oteli'nde başınız yastığa değmez.
[...]
bu bilgi bir kalıcı "dosya" oluşturur. bu artık onlara* ait bilgidir.
adını, adresini, telefon numaranı, kredi kartı numaralarını, "sigorta işlemleri açısından" arabayı senden başka* kimlerin kullandığını ve sürücü belgesi numaranı biliyorlar. massachusetts eyaletinde, sürücü belgesinin numarası, şayet o amaçla da kullanılmasına itiraz etmezsen, aynı zamanda sosyal güvenlik numarasıyla aynıdır. o durumda, sana farklı bir numara tahsis edilir ve artık sonsuza kadar "massachusetts eyaletinde sosyal güvenlik numarasını ifşa etmek istemeyen tuhaf insanlar" listesinde ikamet edersin.
[...]
bu kayıtların bir kopyasını alamazsın. özel kurumlarının çoğu durumda bildiklerini sana söylemelerine zorlayan bir yasa yoktur.
[...]
veriler de insanlara oldukça benzer. doğarlar. gelişirler. başka verilerle evlenirler, boşanırlar. yaşlanırlar. yapmadıkları yegane şey, ölmektir. sadece [birisi tarafından öldürülürlerse] ölürler.
[...]
aynı zamanda veri, insanlıktan çıkarıcı bir nitelik taşır. örneğin bir bireyi ele alın, etiyle kemiğiyle yaşıyor, bir hukuk fakültesine girmek istiyor. altı sayfalık bir form dolduruluyor ve bir bilgisayar tarafından öğrenci belgesi ve üniversite giriş sınavı sonuçlarıyla birlikte "işleniyor."
[...]
nihayetinde diğer uçtan bir "endeks numarası" çıkıyor. bu numara, benzer birçoklarıyla birlikte "duvardaki büyük tablo"ya yerleştiriliyor.
hayattaki tek suçu bir hukuk fakültesine gitmek olan bu kişi, değerlendirmeyi beklemek üzere duvarda bir "nokta"ya indirgenmiştir.
[...]
bütün bunlara ilişkin ne yapmalıyız? mevzuatı biraz düzeltmeliyiz.
[...]
sadece, o andaki iş için gerekli olan bilgi toplanmalıdır.
insanlar kendilerine dair verilere erişebilmelidir. hatalara, tutarsızlıklara itiraz edebilecekleri bir mekanizma oluşturulmalıdır.
o anda görülen iş için bildirilen ancak "talep üzerine" başka yerlere gönderilen verilerin nihai kullanımı konusunda daha fazla denetim olmalıdır.
eskiyen veriler, yararlı oldukları ömür sona erince öldürülmelidir.
veriler, istismar edebilecek kişilerden korunmalıdır.
--- alıntı ---
.
yukarıdaki metnin bir tekrarı ile birlikte çeviride gözden kaçan hususlara itiraz etmek isteyenler için ingilizce orijinali şurada: (bkz: #17564727)
. -
2 üstteki arkadaşa iyice bi güldüm
sonra hatırladım ki bende aynı ülke de yaşıyorum bi girip bakayım ne göreyim sicil var sözlük inanmazsın..
ben doğuduğumda gariban anamla babama uyuz olan padişah önce düşünce sucu vermiş , sonra kyk gelir vergisi gss borcu ve daha neler neler ulan gariban anam...
ustunede ben bu adli sicil kaydını eklemişim cok sükür, gelelim sadede..
%100 kesin bilgi , hükmü 6 ay hapis cezası altı olan para cezaları ödendikten sonra yazılan dilekçe ile (tuik) tarafından kaldırılıyor ancak dur bakalım kardeş hagb yi kabul etmedin sucsuz olduguna inanacagını sanıp temyize gittin delikanlılık yaptında burası türkiye booolm dediler
laps cezamız adli arşiv kaydında e baba nolcak simdi? nolcak alkollü araba sürmekten memuriyet mülakatında karşılaşıcaksın bu durumla , hemde park halindeki arabada şöför koltugunda olmasanda..gelde acıklada inandır :)) , cezanın tamamlanmasından sonraki dönemde arşiv kaydına aktırıldıgı andan itibaren 5 yıl süreyle arşivde bulunuyor ceza.
özet ; 6 ay altı cezalar ödendigi(yerine getirildiği) taktirde adli sicilden kaldırılarak , adli arşive geçer.
geçtigi tarihten itibaren 5 yıl sonra silme hakkına sahipsiniz.
tavsiye:hagb yi ben kabul etmedim ama siz sucsuzda olsanız kabul edin sucsuz hakkını burada aramak zorunda kalıyor gördügünüz gibi..
dip not:hagb de(hükmün ertelenmesi kararını kabul ederseniz,kaydınız oluşmaz kücük suclar icin geçerlidir)elinizi kaldırsanız mahkemeye düşseniz 2 davanızda aynı şekilde yargıyla yüzleşiyor ve ben bundan daha cok korktum. hükmün ertelenmesi beni tereddüte düşürdü , arabanın aynasının insanlara çarpmama şansının olmadıgı bir şehirde yaşıyoruz her an her şey olabilir.
edit: bu bilgiler 6 ay altı ceza alanlar icin geçerlidir. -
gerekli şartlar (bkz: 5352 sayılı adlî sicil kanununun 9. maddesi) oluştuğu takdirde bir dilekçe ile mümkündür. kendiliğinden silinmesi gibi bir durum var sanırım lakin yoğunluktan mıdır başka şeyden mi bilinmez, dilekçe mühimdir, gereklidir.
silindiği vakit ise aslında yok olmaz, geri dönüşüm kutusuna gider, yani arşive.
özel işler için adli sicil alacaksanız gözükmez arşivdeki kayıt fakat resmi işler için alacaksanız; arşivli almanız gerektiğinden gözükür. arşiv kaydının silinmeyeceğine dair yorumlar yapılmış ancak o da silinebilir. (huğughçu değilim, kayıt sildirdim oradan biliyorum).
cimer'den şöyle bir dilekçe yazdığınızda:
merhabalar,
t yılında x neticesinde; tarafıma, q mahkemesi'nde w esas numarası ile dava açılmış, t+5 yılında w2 karar numarası'yla 1 yıl, 1 ay 10 gün hapis cezası, cezanın ertelenmesi koşuluyla çıkmış ve dosya kapanmış, w3 karar numarası'yla yargıtay tarafından onanmıştır ve 'q;y.aslcm 1y1a10g h.' sicili kaydıma işlenmiştir.
cezanın infaz edildi fişi ile yaptığım başvuru sonucunda:
yasal şartlarının oluşması nedeniyle 5352 sayılı adlî sicil kanununun 9. maddesi uyarınca adlî sicil kaydından çıkartılarak, anılan kanunun 10. maddesi gereğince istenildiğinde verilmek üzere arşiv kaydına alınmıştır.
aynı kanunun 12. maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinde belirtilen yasal sürenin dolması sebebiyle ekte görülen ilgili kaydın arşivden çıkarılarak silinmesini rica ederim.
saygılarımla,
herbokologbey
cevaben:
adlî sicilde bulunan kaydınızın silinmesi istemine ilişkin cimer'e yapmış olduğunuz ve ilgisi
nedeniyle genel müdürlüğümüze iletilen t tarihli başvurunuz incelenmiş olup;
söz konusu kaydınızın, yasal şartlarının oluşması nedeniyle 5352 sayılı adlî sicil kanununun 12.
maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi gereği silindiği hususu,
bilgilerinize sunulur.
denerek, isteğiniz yerine getirilir. -
hem adli sicil kaydının hem de adli sicil arşiv kaydının sonsuza denk silinmesi gayet de mümkündür. burada dikkat edilmesi gereken husus bir makama silinmesinin talep edilmesinden önce silinmesini talep edenin; talep öncesi yerine getirilmesi gerekenlerdir. zira ilgili kurum çok küçük suçlar dışında önüne koyduğunuz belgelere göre karar verir.
-
adli sicil kaydının silinmesi işlemleri adli sicil kanunun 9. 12. ve ek geçici 2. maddeleri ile adli sicil yönetmeliğinin 10. ve 12. maddeleri uyarınca gerçekleştirilir. buna göre adli sicildeki bilgileri:
ceza veya güvenlik tedbirinin infazının tamamlanması sonucu
ceza mahkumiyetini bütün sonuçlarıyla sonlandıran şikayetten vazgeçme yahut etkin pişmanlık halinde
ceza zamanaşımının dolması ve genel af hallerinde silinir.
devamında arşiv kaydına alınır. burada adli sicil kaydı sildirme ve arşiv kaydına taşıma işlemlerini adli sicil ve istatistik genel müdürlüğü kurumu gerçekleştirir. bunun yanında adli sicil kayıtları ilgilinin ölümü ile sicilden tamamen silinir. ancak her ne kadar kanunda kendiliğinden silineceğinden bahsetse de bu uygulamada böyle değildir. adli sicil kaydı sildirme işlemi için adli sicil ve istatistik genel müdürlüğü’ne başvuru yapmak gerekecektir. kaynak : https://mihci.av.tr/adli-sicil-kaydinin-silinmesi/
arşiv kaydının silinmesi düzenlemesi ve şartları adli sicil kanunu m. 9’da yer almıştır. hükme göre arşiv bilgileri;
kişinin ölümü sonucunda
anayasa ile türk ceza kanunu haricindeki kanunlarda bir hak kaybı doğuran mahkumiyet kararlarına ilişkin kayıtların arşive transferi için gerekli şartların oluşmasından itibaren; yasaklanmış hakların iadesi kararı verilmesi koşuluyla 15 yıllık sürenin geçmesi halinde, yasaklanmış hakların iadesi kararı almak gerekmeksizin 30 yıllık sürenin geçmesi ile,
diğer mahkumiyet kararı kayıtlarının arşiv kaydına transfer edilmesi şartlarının oluşmasından itibaren ise 5 yıllık sürenin tamamlanmasıyla tamamen silinir. kaynak : https://mihci.av.tr/arsiv-kaydinin-silinmesi/ -
-
sabıkanızı sildirseniz dahi arşiv kaydında gözükme ihtimali yüksektir. mahkumiyet sonucunda her ne olursa olsun sildirdikten sonra sabıkalı olmayacaksınız fakat arşiv kaydınıza not düşülecektir.
-
tahminimce ekşi sözlük entry silme gerekçe bölümünün silinmesine benzemeyen silinme durumu.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap