• sms ile sürekli spam reklam fışkırtan ve kurtulmak için defalarca aramak zorunda bıraktırmış bir sistem (halen kurtulamadım o ayrı)
    kıskanç bir sevgiliniz olsa kabus yaşayabilirsiniz yani durup dururken

    *di dit di dit*

    - kim o canım?
    - benetton da %10 indirim..

    *di dit di dit*

    - kimmiş?
    - divarese de 5 taksit.. kampanya

    *di dit di dit*

    - eeehhh???
    - beymen den yaz fırsatı.. almayanı sikiyolarmış
  • pek yakında kendisini aseton ve benzin karışımı ile yakıp işeyerek söndüreceğim.
    yok lan vazgeçtim yansın kül olsun.
  • bugün bu kartı kullananların çoğu üniversitedeyken almış olanlardır.o dönemlerde öğrenciye kredi kartı vermiyolardı.en azından bana vermiyolardı.2001 yılından sonra kampüslere dalıp önüne gelene dağıtmaya başladılar ama ne fayda.bi kere ben bi ayakkabı beğenmiştim ama peşin alamayacağım için kredi kartı alıyım da taksitli alırım demiştim herkese gittim ama kimse vermemişti.çok koymuştu bana.
    ama bu kartı ilk alanlardanım.ilk çıktığında öyle herkese vermiyolardı.bi form vardı başvuruda, sorulardan biri yılda kaç kez uçağa binersinizdi.kilit soru.45 puan değerinde.5-6 seçeneğini işaretledim.anında verdiler.o zamanlar nerde uçağa binmek heyvan gibi pahalıydı.2003 onur air uç türkiye uç kampanyasına kadar uçak yüzü görmedim aslında.neyse onu siktiret de artık istediğim yerden taksitli alışveriş yapabiliyordum.istediğim yer derken onların anlaşmalı oldukları yerler arasında tabi.yine de güzel yerlerdi, çarşıda herşey vardı benetton falan takılıyoduk.hatta kartı olanlar tek tük olduğundan arkadaşlarım da benim karttan alışveriş yapar taksitlerini öderlerdi.burak bi taksidi atlamıştı vay ibne bak hatırladım şimdi.kıyafet falan tamam da markette geçmiyordu, yemek olarak da bi burger king bi de boğaziçinin karşısında wonderland diye biyer vardı orda geçiyodu.para yokken az yemege gitmedim oraya.

    sonra hsbc alınca kredi kartı oldu bilindiği üzre.artık bu zamanlarda diğer bankalar da önüne gelene kart vermeye başlamışlardı.kampüste finansbank tek tek peşinden koşuyodu öğrencilerin.gimada yakalıyolardı gel verek diye.
    kaçtım hepsinden.tek bunu kullanıyodum.sonra iş bankası işte üniversiteli diye adıma kart çıkartıp yollamış.onu da kullanmaya başladım.

    haa bu kartın en güzel özelliği puanları 4le çarpıp uçak bileti almaktı.puan biriksin diye tüm harcamaları bundan yapıyor ve arada uçak bileti alıyodum.

    geçen öğrendim ki 1 eşittir 1 olmuş.

    benim yapmadığım levis-bilkent1/ankara isimli işyerinden 120 ytl'lik (alışveriş yapıldığında ytl vardı) alışveriş yapılmış itiraz ettim sonuç da alamadım.bu da tuzu biberi oldu ve iptal ettirmeye karar verdim kendisini.

    telefon açtım dedim böyle böyle, hayır efendim olmaz bak şu kadar puan veriyim kart ücretini iptal ediyim ama sen etme dedi.çok kararlıydı.iyi peki dedim.kart ucretini iptal ettiler.biraz da puan yatırdılar.

    iki gün sonra aradım kartımı çaldırdım ben dedim.hemen kullanıma kapandı.yeni kartı nereye yollayak dediler, istemezuk dedim.
    10 yıldan sonra böyle ayrılmak istemezdim ama kendisi istedi.
  • en azından sadece gündüz vakti spam sms gonderen taksit card. mesele gecenlerde opel gerçek'ten gece yarısı 12.00'de bir mesaj geldi, neymiş bakım ve yedek parçada %20 indirim yapıyolarmış. benim bey hemen yataktan fırladı ve promosyondan yararlanıp bi eksoz borusu alıp gereken yerlere monte etti. hem de %20 eksik odedi.
  • beni 230 lira dolandırmış bankamsı. kullanmadığım kartıma aidat geçirip üstüne faiz uygulayıp sike sike bana ödeten, kartı kapattıktan sonra da defaten arayıp "size kart verilim üstüne bonus monus" diyen tefeciden beter yer. nasılsa kullanmıyorum deyip kartı kontrol etmeyen beynimi de ayrıca sikeyim çok afedersiniz.
  • ilk kredi kartım.

    üniversiteyi kazandığım yıllar, ihtiyaç olursa babamın kredi kartını kullanıyordum ama alınan şeyler ekstreye yansıyor, yani istesem de gizli saklı bir şey alamıyordum. zaten biliyorsunuz herkesin uyguladığı “baba korku indirimi” vardır, alınan şeylerin fiyatları ederinde olması lazım, eğer ederinde değilse, baba kızmasın diye, indirim uygulanır. örneğin kotların ortalaması 250 lira civarı, bunu 500 liraya aldıysam, normal olarak pahalı ve bunu 250 liraya aldığımı söyleyip, yarısı babadan, yarısı yaradandan yani bayram harçlıklardan falan karşılıyordum. üniversitede ister istemez harcamalarım artmaya başladı, her köşe başında hsbc bu kredi kartı formunu doldurtuyor, “ulan bizim gibi hint fakirine kim kart verir” diye diye başvurduk. kredi kartı 1000 lira gibi bir limitle geldi baya sevindim, tabi artık istediğimi rahat rahat alıyordum, fakat her şey taksitli olunca, ömrüm taksit ödemekle geçiyordu. meslek sahibi olana kadar kullandım, sonra banka türkiye’den ayağını çekti, para yatırması falan zor olduğu için kapattırdım. az kahrımı çekmedi, levi’s, ykm, adidas, sinema salonları neler neler, gençliği beraber geçirdiğim ingiliz bankası kartı.

    şimdi ise levi’s almayalı yıllar oldu, 507 alıyordum, o bile üretimden kalkmış, biz mi kalkmayacağız. hayatınızın, gençliğinizin, giydiğinizin, yediğinizin kıymetini bilin, doya doya yaşayın.

    bu baston vişne ağacından mı sağlam oluyor, kızılcık ağacından mı?
  • simgesi avast antivirüsle aynı kredi kartı.
  • hiç bir avantajı olmayan kart.
  • 1 ocak 2009'dan itibaren 1 nakit puan=4 tatil puan özelliğini kaybedecek olan kart. 1 nakit puan 1 tatil puana eşit olacakmışşşş. advantage club lounge'a da 50 ytl giriş ücreti almaya karar vermişler.
  • bugün gelen ekstremde gördüğüm; gönderdikleri sms'lerden, atm'den alınan bilgi fişlerinden ve üye kuruluşlardan yapılan borç ödemelerinden alınacak masrafları bildiren açıklamadan sonra kendilerine "yuh" diyor, yarın vakit geçirmeden en yakın şubeye gidip borcumu kapatacağımı ve kartımı iptal edeceğimi de banka yetkililerine bildiriyorum.
hesabın var mı? giriş yap