• http://www.afife.org/ da hayati su sekilde anlatilmis..

    afife, orta halli bir ailenin kızı olarak 1902 yılında istanbul'un kadıköy semtinde dünyaya geldi. 10 kasım 1918 günü darülbedayi'ye talebe olarak kabul olunan beyza, refika, behire ve memduha adlı beş kızdan biriydi. afife ve refika hariç öteki kızlar daha fazla dayanamamış ve "nasılsa sahneye çıkamayacakları" gerekçesiyle tiyatroyu bırakmışlardı.(azuth:burda afifenin mukemmel yada deli dolayisiyla yine mukemmel bir kadin oldugu anlasiliyor) aynı yılın 18 aralık günü refika tiyatronun süflör, afife de "mülazım artistlik" (stajyer oyuncu) kadrolarına alınmışlardı.

    afife bir yıl süreyle bütün provalara devam etti, ama bir türlü sahneye çıkamadı. öte yandan refika, sahne gerisinde görev alan ilk müslüman türk kadını oldu. 1919 yılının 13 nisan gecesi premier'i yapılacak olan, hüseyin suat'ın "yamalar" adlı oyununda, emel rolü, eliza binemeciyan'ın paris'e gitmesiyle ortada kaldı. darülbedayi yöneticileri ister istemez rolü afife'ye oynatma kararı verdiler.

    böylelikle afife, 22 nisan gecesi, kadıköy'deki apollon sineması'nda (sonraki hale, şimdiki reks) emel rolünü oynayarak sahneye çıkan ilk müslüman türk kadını oldu. o gece tiyatroya gelen zaptiyeler, yöneticilere bir uyarıda bulundularsa da genç sanatçı bir hafta sonra da "tatlı sır" oyununda yeniden sahneye çıktı.

    sanatçı polis tarafından tutuklanmak istenince, kınar hanım tarafından arka bahçeye kaçırılarak polislerin elinden zor kurtuldu. üçüncü piyesi olan "odalık" oynanırken polis tiyatroyu bastı. afife bu kez de makine dairesinden kaçırıldı. 1921'de dahiliye nezaretinin bir buyruğu ile belediye 27 şubat günü 204 sayılı bildiriyi darülbedayi yönetim kurulu'na gönderdi. bildiride müslüman kadınların kesinlikle sahneye çıkamayacakları yazılmıştı.

    bu bildiri üzerine afife, tiyatronun kadrosundan çıkarıldı. tiyatrosuz kalması afife'nin zaten zayıf olan sinirlerini alt üst etmiş, kaçışı haplarda ve uyuşturucularda bulmaya başlamıştı.(azuth:nedense her mukemmel insan hayatta umdugunu bir sekilde bulamayinca buna basvuruyor (bkz: janis joplin)) sonradan aşık olduğu bir doktorun,(azuth:aslinda doktora bir ask yok burda doktorun sundugu guzelliklere bir ask var..ayrica doktorda turk tarihindeki ilk nuri alcodur) yaptığı iğneler de onda bir alışkanlık başlatmıştı. ortalık biraz durulunca, birkaç yıl sonra burhanettin tepsi kumpanyası ile anadolu'da turneye çıkmış, yeni tiyatro topluluğu ile kadıköy'de oynamış, daha sonra da fikret şadi'nin milli sahne'siyle çeşitli kentlerde temsiller vermişti. zaten 1923'ten sonra türk kadınları atatürk'ün emriyle sahneye çıkmaya başlamıştı. gün geçtikçe bozulan sağlığı ve uyuşturucu alışkanlığı, tiyatroyu ister istemez bırakmasına neden oldu. bu onu büsbütün çileden çıkardı. 1928 yılında bir arkadaşıyla, kuşdili çayırında hafız burhan'ın bir konserine gitmiş, orada sanatçıya tamburuyla eşlik eden selahattin pınar'la tanışmıştı. kısa bir sürede pınar, genç kadına deliler gibi aşık oldu. 1929 yılında evlendiler ve selahattin pınar "nereden sevdim o zalim kadını" gibi birçok ölümsüz şarkısını onun için besteledi. bir süre sonra, pınar karısının morfin bağımlılığı ile başa çıkamamaya başladı. tiyatrodan uzak kalmak, sahneye çıkamamak, afife'yi mutsuz kılıyor, kurtuluşu yalnız "iğne"de buluyordu, 1935 yılında boşandılar. bundan sonra afife içine düştüğü girdaba büsbütün batarak sefalet içinde sürünmeye başladı. darülbedayi'deki dostlarının yardımıyla, bakırköy akıl hastanesi'ne yatırıldı ve 1941 yılının 24 temmuz günü kimsesiz bir halde yaşama veda etti.(azuth:selahattin pinar ayrildiktan sonra bir daha gormemis afifeyi..onu anlayabiliyor insan..sevdigi,deliler gibi sevdigi insanin gozleri onunde boyle erimesini izlemek onu gormekten daha az bir aci..)

    tiyatronun ve devrinin bu büyük fedaisi böylece sessiz sedasız yok olup gitti. uzun yıllar onun adını bile anan olmadı.
  • sahneye çıktığı için karakola götürülüp;
    hayat kadını olsa büyük ihtimalle müşterisi olmak için sıraya girip bekleyecek komiser tarafından "dinini, milliyetini, namusunu unutarak tiyatroda oyun oynayan sen misin?" diye azarlanmıştır.
    geçtiğimiz yüzyılın başlarında yaşanmış bu yavşaklık, o günün koşulları düşünüldüğünde bir yere kadar kabul edilebilir, ama bu yüzyılın da başlarında olduğumuz 100 sene sonraki şu günlerde hala çok yakınımızda olması ne derece kabul edilir buna birşey diyemiyorum...
  • can dündar' ın yazısından okuduğum kadarıyla kendini morfin bağımlısı yapan eczacıyla, selahattin pınar ile evliyken morfin temin edebilmek için birlikte olmuş, selahattin pınar bunu dahi gözardı ederek kendisiyle evliliğini devam ettirmiştir. ancak giderek kendisi de morfin girdabına kaptırınca afife' nin onu korumak adına yaptığı yoğun baskı üzerine ayrılmışlar.

    okuduğumda içim cız etti. ne büyük tutku, ne büyük aşk, ne hazin bir son.
  • yanlış tedavi sonucu morfine bağımlı hale gelmiştir ama "esrar, eroin ve kokain müptelasıdır." diye lanse etmek yanlış anlaşılmalara neden olur, hoş değildir.

    hatta direkt yalan haberdir. zira morfin çok etkili bir ağrı kesicidir ve yanlış kullanıldığında böyle sonuçlara yola açabilir. diğer maddelerin ise bununla alakası yoktur.

    edit: imla.
  • yaklasik 80 yas buyuk olsada bu gece hayatini ogrenmem ile beni buyulemis kadin..

    turkiyede tiyatro sektoru ermenilerin elinde iken afife hanim kalkip ben de vardim demis..sonra da dislanmis hayatta ugruna ailesini feda ettigi tiyatrodan uzaklastirilmis..gerci sonralari "ne var afife de sahneye cikiyordu" denerek onlarca kadin tiyatorcu cikmis hatta mustafa kemal "afife olmasaydi hilafeti kaldiramazdim" demis ama afife coktan hayattan gecmis..

    bu haliyle kendisini kamikazeye benzettim ben..belki turk kadininin tiyatroda var olmasi konusunda bir mucadelesi yoktu sadece sahsiydi sorunu ama genede kendini yoketmis inandigi sey ugruna..

    sonra talihsizlikler yasamis..selahattin pinar gibi muhtesem bir insanla karsilasmis talihi sayesinde ve mutlak son biraz daha gecikmis..cumhuriyet doneminde ise kadinlar sahneye cikarken tekrar denemis sahneye cikmayi ama uyusturucu gecmisi onu engellemis aptal roller almasina neden olmus horlanmis hakki yenmis tiyatrodan daha da sogumus..

    oyle buyuk bir kadinmis ki selahattin pinara "beni birak selahattin" demis..beni birak demesi afife hanimin sokaga dusmesi anlamina gelmekteymis..ki sonrada bi sekilde ayrilmislar..afife hanim parklarda uyumus ve orda olmus..

    hayatin boktanligi uzerine guzel gozlu,cesur bir kadin..ve insana 80 sene once dersaadette dogup elinden tutma istegi uyandiriyor..
  • müjde'nin ilginç bir kompozisyonu da budur.

    bir sahnede, "insan kendi kaderini çizebilir mi?" diye sorar afife jale (müjde ar). kastettiği kadınların kaderi ve yaşam çizgisidir elbette. yanlış bir çağda doğduğunu etraflıca anlaman için biraz daha vakit tanı kendine afife.
  • sahneye çıkan ilk müslüman tiyatro sanatçısı.
  • evet tiyatro sanatını icra etmiş ilk müslüman türk kadın olduğunu bilyordum bugüne kadar. ama sadece bu kadarını biliyordum açıkçası. bugün onun hayatıyla ilgili bir tiyatro oyunu izledim. başından geçenler, buhranlı hayatı, unutulması, tiyatroya duyduğu aşk gerçekten çok etkiledi beni. aynı zamanda bazı güzel türk sanat müziği eselerinin onun için yazıldığını öğrendim. unutulmuş ve hala da unutlmaya da devam ediyor bence. onun adına ödüller veriliyor filan biliyorum ama onun ismini duymaktan başka bir bilgiye sahip olmayan pek çok insan vardır ve kesinlikle de böyle göz ardı edilmemesi gereken bir insan. çok üzücü bir hikayesi var. insanın içi burkuluyor.
  • efsanevi bir hayat yaşamış , "ben düşüyorum, seni de çekerim" diyerek eşine "beni terket" diyebilmiş, kayıp bir hayat yaşamış, bakırköy mezarlığında "bilinmeyen bir yerlerde" yatan tiyatrocu. uğruna şarkılar yazılmış kadın. 17 yaşında, tiyatrocu olmak isteyince, "fahişe" diye evlatlıktan reddedilmiş küçük kız. söndüremediği ateşi morfinle körüklemek zorunda kalmış sanatçı. uyuşturucudan harap olmuş vaziyette, bir cesetten farksızken son nefesini vermiştir.
  • kadıköy doğumludur kendisi sahneye çıkan il müslüman kadın tiyatrocu ünvanına sahiptir 16 yaşında sahneye çıkmıştır ve 1997 yılından beri anısına tiyatro ödülleri dağıtılıyor ( afife jale tiyatro ödülleri adı altında..) afife hanımcım müslüman kadınların sahneye çıkması yasaklandıktan sonra depresyona girip uyuşturucuya başlamış idir
    kocası için (bkz: selahattin pinar) ama afife hanım 33 yaşında boşanmıştır kocasından ve 39 yaşında da buradaki yaşama veda etmiştir.
hesabın var mı? giriş yap