• canımdan can alan film olmuştur.

    --- spoiler ---

    dün akşam gurbet ellerde, gavurcam azıcık gelişsin diye televizyonu fişe taktım, kültürleneyim diye de arte kanalını açtım, açmaz olaydım. kültürünüz batsın sizin. bir de baktım, ağzı gözü beyaza boyanmış çekik gözlü birkaç teyze (bkz: geyşa) gencecik kızın elini ayağını tutmuşlar, kuş biçiminde (kuyruğu uzun) boyalı bir zıbığı (bkz: zıbık) kızcağızın edep yerlerine dühul ediyorlar. tüh sizi, reziller. baktım yanı başımdaki sevdiceğim de kısa süreli şaşkınlığından sonra uykusuna geri döndü, sesi kıstım tekrar açtım bu arsızlar memleketinin olmaz olasıca kültür kanalını. (bkz: merak) bu sefer de başka bir kadın, kedi bıyklı bir herifin köpek şeyi gibi kıpkırmızı tenasül organını tutmuş, sanki bayramda dedesinin elini öper gibi öpüyor, ağzına yüzüne sürtüyor. dedim, nalet olsun size de kültürünüze de gavurcanıza da. neymiş efendim kültürmüş, buralarda artık böyle şeyler aşılmışmış. ya hu kuş diyorum, zıbık diyorum, prime time diyorum, bu hansların çoluğu çocuğu yok mu diyorum. dedim ben yine kitap okuyayım, müze gezeyim, böyle kültür düşman başına. sarıldım sevdiceğime uyudum.

    --- spoiler ---
  • bir festivalde savcılık tarafından el konulan ilk filmdir aynı zamanda. ki o festival bugün siyasi duruşuyla öne çıkan ve sürekli kişisel ve kamusal özgürlükleri gündeme getiren berlin film festivali'dir. bir sanatçının inanılmaz yalnızlığı. sartre, bulantı'da "yapayalnızım ama bir kente yürüyen ordu gibiyim." diye yazıyordu. nitekim filmin yönetmeni oshima, değeri zamanla anlaşılacak filmiyle birlikte ne denli güçlü bir sanatçı olduğunu kanıtlamıştır. "iyi" eserlerin anlaşılması için zaman gerekir, sözü bir kez daha kanıtlanmış olur böylece.
  • nagisa oshima’nın japonya'da yaklaşık 30 yıl yasaklı kalan filmi.

    pornografik bir film midir, erotizm ile porno arasındaki ucu belirsiz çizgide gezinen popüler bir film midir, yoksa trajik bir öyküyü konu alan bir sanat yapıtı mıdır, bugüne dek çokça tartışılmıştır.

    bir uluslararası sinema festivalinde yasaklanan ilk film olmuş ve doğal olarak sanat sineması ile ticari sinema tartışmalarını yeniden alevlendirmiştir. filmin yönetmeni ise porno çektiğini zaten röportajlarında birçok kez dile getirmiştir.

    ai no corrida, yaratıcısının da mimlediği gibi, pornografik niteliği öne çıkan bir yapıttır. oshima’nın asıl başyapıtı ise kuşkusuz ai no borei'dir. bu filmde erotizm o denli naif, natürel bir biçimde takip edilmiştir ki, erkek ve dişi doğal bir motivasyonla birbirlerini arzularlar ve doğal içgüdülerinin yönlendirmesiyle birbirlerine sahip olurlar. işte, bu iki film bile konumuzu yeterince açıklığa kavuşturuyor. şöyle ki: her iki oshima filminde de erotik ayrıntılar tasvir edilmişse de erotizmin nerde başlayıp nerde bittiğini, pornografinin nerde bitip nerde başladığını saptamak handiyse olanaksızdır. bu bağlamda şu yargıya varıyoruz: erotizm ve okunuş tarzı kültürden kültüre haliyle değişebiliyor. bunun altını iyice çizmek gerekiyor. çünkü cinsellik ve görüngüleri evrensel düzeyde ve tek genel anlama gelecek şekilde okunması imkansız parametreleri barındırıyor.

    bugünden geriye bakıp filmi yeniden izlediğimde filmin pornografik, dolayısıyla uyarmaya/orgazm olmaya dönük niteliklerini kabul etsem de düpedüz tecimsel amaçlı bir porno filmi olduğunu kabul edemiyorum. oshima porno amaçlı çektiğini söylese de ulaştığı nokta ucuz uyarma fantezileri değildir. hem zaten yönetmenlerin kendi filmleri hakkında çoğu kez yalan söyleidklerini unutmamalıyız. onlardan öğrenebileceğimiz fazla bir şey yok. filmlerin kendisine bakıp sadece filmleri okuyalım yeter. filmin sinematografisi bile kitshc olanı dıştalar. ai no borei'nin de benzer bir görsel yapıya sahip olduğunu düşündüm hep.

    her şeye rağmen öyküde cinselliğin kırılgan doğası, iğdiş edilme, obsesyon gibi freudyen kavramlar tartışmaya açılmıştır. seviyorum bu filmi.
  • isminin hakkını fazlasıyla veren, ikinci dünya savaşı öncesi japonya'sında gerçek bir hikayeden esinlenerek çekilen 1976 yapımı japon filmi.yönetmen nagisa oshima.

    yaklaşık bir buçuk iki aydır japon kültürüne karşı özel bir ilgi duyan ben, filmi izlemeye başladığımda şaşırdığımı belirtmeliyim. tamam hisler diyarındayız,eyvallah ama 70'li yıllar japonya'sında bu denli cüretkar sahnelerle dolu bir film cidden şaşırtıcı, filmde sevişme sahneleri dışında herhangi özel bi kare çarpmıyor gözümüze. o kadar kitap, makale okudum geyşalar üzerine ama anladım ki bir bok öğrenememişim, kadınların kıyafetlerine bakıyorum; hıh tamam bu geyşa, bu fahişe, bu adamın karısı heralde diyorum... ama yok tutmuyor... anlayacağınız pek bir karışıktı ilişkiler...

    kısaca özetlemek gerekirse, hikaye evinden kaçıp bir eve sığınan (ama bunun okiya olup olmadığını algılayamadım) ve hizmetçilik yapmaya başlayan -ancak bir yandan da başka adamlarla yatıp kalkan- bir kadının evin sahibine ilgi duyması, adamın kadına karşılık vermesiyle , hisler diyarına dalmalarını anlatıyor. adamla kadın arasında cinsel çekim o denli güçlü ki bir süre sonra birbirlerine zevk vermek adına türlü türlü işlere girişiyorlar. bulundukları muhitte isimleri "preverts" * e çıkıyor ama aldırmıyorlar, sabah akşam sadece sevişiyorlar ve başlarına ne geliyorsa bu zevk düşkünlüklerinden geliyor. tabi film sadece porno olarak ele alınmamalı, kadının ve adamın birbirine duyduğu kıskançlık öle güzel ele alınıyor ki , kimi sahnelerde napıcak şimdi bunlar diye düşünüyorsunuz. çok da fazla ipucu vermek istemiyorum filmle ilgili. bir gün bir yerde rastlarsınız alın izleyin derim ben...

    olayın gerçekten yaşanmış olması da filmi ilginç kılan unsurlardan biri...
  • quincy jones'in 1981 yili yazinda patlayan super hiti. arka vokallerde michael jackson'in sesini hemen farkedebilirsiniz. quincy produktorluk i$ine girince, michael'in bu kiyagini es gecmez ve bir ara onu superstar yapar.

    ai no corrida

    i hold you, i touch you
    in a maze can't find my way
    i think you, i drink you
    i'm being served you on a tray
    you see girl
    that's what i go through every day
    is this the way it should feel?

    pinch me, i'm dreaming
    but if it is don't let me know
    i'm drowning, don't save me
    it's just the way i'd like to go
    you see girl
    you thrill me, half kill me
    that's what you do...

    ai no corrida, that's where i am
    you send me there
    you dream is my command
    ai no corrida, i find myself
    no other thought
    just you and nothing else
    you and nothing else

    before my heart saw you
    each day was just another day
    night, the lonely interlude
    just came, then blew away
    you know girl
    everything was come what may
    until you fell in my life

    this spell i'm under
    has caught me, i'm in a daze
    your lightning and thunder
    sets my poor heart ablaze
    you see girl
    you thrill me, half kill me
    that's what you do

    ai no corrida, that's where i am
    you send me there
    you dream is my command
    ai no corrida, i find myself
    no other thought
    just you and nothing else
    you and nothing else

    ai no corrida, that's where i am
    you send me there
    you dream is my command
    ai no corrida, i find myself
    no other thought
    just you and nothing else
    you and nothing else

    ai no corrida, that's where i am
    you send me there
    you dream is my command
    ai no corrida, i find myself
    no other thought
    just you and nothing else
    you and nothing else

    i hold you, i touch you
    in a maze can't find my way
    i think you, i drink you
    i'm being served you on a tray
    you see girl
    that's what i go through every day
    is this the way it should feel?

    pinch me, i'm dreaming
    but if it is don't let me know
    i'm drowning, don't save me
    it's just the way i'd like to go
    you see girl
    you thrill me, half kill me
    that's what you do...

    ai no corrida, that's where i am
    you send me there
    you dream is my command
    ai no corrida, i find myself
    no other thought
    just you and nothing else
    you and nothing else...
  • pekçok erotik filme taş çıkartacak kadar açık olmasına rağmen insanda herhangi bir uyarma yaratmayan, baştan sona gerilerek izlenilen ve "aceba nereye varacak sonu" diye sürükleyen, sadanın saplantısı büyüdükçe sizi daha bir ruhsal boktanlığa sokan, son sahnesi ile de topluca"aaaayy" çektiren film...
  • tahrik gücü çok yüksek bir film olmakla beraber;insanı amazon.com'dan geisha siparişi verme isteğiyle yanıp tutuşturur.
  • vermek istediği mesajı pek bir güzel yansıtan soft porno nitelikli bir yapıttır; lakin kopardığı fırtınalar ve gerçek bir hikayenin beyazperdedeki izdüşümü olması nedeniyle onu bir belgesel olarak nitelendirmek mümkündür. belgesel gerçekliğine bürünmüş son sahnesi bunu yapan insan olamaz tadındadır. sağlam sinir yapısı ve mide kondisyonu gerektirir.
  • ispanyolca "no way out", yani cikis yok.
  • bir porno yaftası ki almış başını gitmiş. tamam, gırla sevişme, hatta "pompa" var, aletler ayak altında dolanıp duruyor fakat; ölçüsüz tutkuyu ve cinselliği (diğer her şey gibi) sanatsal bir süzgeçten geçirerek çok güçlü bir şekilde perdeye yansıtan bu filme "porno" deyip kesip atmak biraz ayıp kaçmıyor mu?

    tanım niyetine: adı ai no korida olup, moderatör tarafından; quincy jones'un tezgahından geçtikten sonra daha da dehşet bir şeye dönüşmüş olan şahane chaz jankel bestesi "ai no corrida" isimli şarkı ile karıştırılarak, başlığı buraya yönlendirilmiş olan filmdir.
hesabın var mı? giriş yap