• üst edit: dünyada hiv pozitif insan sayısı azalırken, türkiye'de tam aksine %465 artış sağlıyor. hal böyle iken bilinçlenmemiz şart.
    bu farkındalık için yapılmış, gerçek hayat hikayesi içeren video: aids oldum: hiv pozitifle mücadele

    *sanırım kanser oldum...

    insan şikayetlerini internete yazınca direkt kanser belirtileri çıkar ya karşısına. bir doktora görünmek için çapa'ya gittim. doktorun yanına girdiğimde daha önceki muayenede istediği tahlil ve ultrason sonuçlarımı gösterdim. doktor hepsine baktı inceledi ve bana kanser olduğunu düşünmüyorum dedi kan tahlillerim çok normal çıkmış meğer.

    ee peki benim neyim var o zaman?

    doktor bana tekrar kan tahlilleri yazdı , ama bu tahlilleri temel bilimler binasında vermem gerekiyormuş. annem yanımda, temel bilimler binasına yürüyoruz yolda giderken hangi tahlilleri verdiğini okumaya çalışıyorum gözüm hiv’e çarptı. ne alaka dedim içimden.

    kan verme işleminden sonra eve geldik sonuçlar 1 hafta sonra çıkıyormuş. o süre boyunca aids belirtileri, hiv belirtileri nelerdir diye araştırma yaptım. 1 hafta zor zar geçti bu sefer anneme benimle gelmemesini söyledim. ama beni dinlemedi tabi.
    atladık arabaya tekrar çapaya geldik. tahlil sonuçlarımı aldım, annemle ikimiz tahlil sonuçlarını inceliyoruz, hepatit b negatif, hepatit c negatif ,vdrl negatif, elisa hiv labratuvarda görüşülecek....

    işte her şey böyle başladı.
    biri sanki kafama balyozla vurdu, gözlerim karardı tekrar okudum… labratuvarda görüşülecek. annemle birbirimize bakıyoruz. sanırım kanım yetmedi tekrar yapacaklar deyip geçiştiriyorum. ama bunu söylerken kendim bile inanmıyorum tabi.

    doktor test sonuçlarımı alıp, bakıyor, bana hiv pozitiflikten bahsediyor. ama ben hiç bir şey duymuyorum sanki kafamı bir akvaryumun içine sokmuşum ve doktoru suyun altından dinliyorum. bana artık hiv’in bir şeker ya da tansiyon hastalığı gibi olduğunu her gün 1 hapla çok uzun bir süre sağlıklı yaşayabileceğimi hayatın sonu olmadığını falan söylüyor.

    ben o sıra rüya gördüğümü düşünüyorum içimden. hani bazen kötü rüya görürüz de bu kadar kötü olamaz hayır, kesin rüyadayım deyip uyanmaya çalışırsın ya, işte aynen öyle kendimi uyandırmaya çalışıyorum. ama uyanamadım.

    ağlıyorum… hem de ilk defa bir yabancının karşısında. bana hastalığını kimseye söyleme diyor toplumun ön yargılarından bahsediyor. elimi tutuyor şaşkınlıkla elime bakıyorum.*

    bu hikaye 2014 yılında hiv pozitif'e yakalanmış ve anılarını "aids oldum" isimli bir blog sayfasında paylaşmış birine aittir. kendisi yalnızca hastalığını değil insanlar tarafından nasıl dışlandığını da anlatmış. bunu da en iyi: "beni aids değil, insanların ön yargısı öldürür." cümlesinden anlıyoruz.

    hiv pozitif kesinlikle ve kesinlikle dokunmayla, tokalaşmayla, öpüşmeyle ve aynı bardaktan su içmeyle bulaşmaz. yalnızca kan yolu ve cinsel ilişki ile bulaşır.

    onları dışlamak, çalışabilecekleri işlerden çıkarmak hak ettikleri tavır değildir.

    bugün bir başkası, yarın belki de siz...

    edit: bu arada blog sahibi en son 2015 yılında yazmış. bir çok hiv pozitif gibi tedaviyi reddedip aids evresindeyken hayatını kaymetmemiş olduğunu umuyorum. blog sayfasını da şöyle bırakayım:
    aidsoldum.blog
  • “avrupalılara bulaşmadığı” söylenen aids ile ilgili bir video. şu tanımı koyalım da bunu yazan küçük bir latife yapmıyorsa ciddi anlamda gerizekalıdır.

    aids’e yol açan hiv avrupa’da çok yaygındır ancak artık ilişki öncesi de kullanılan ürünler sayesinde yayılma hızı hızla düşmektedir. batı avrupa ülkelerinde hivin bulaşmasını engelleyen ilaçlar riskli gruplara bedelsiz verilmektedir.
  • aids ve hiv virüsü ile ilgili yazmak istediklerim var.

    öncelikle istatistiksel olarak dünya genelinde bulaşma hızı düşerken türkiyede sürekli hatta yanlış değilsem son 5 yilda yüzde yüz otuz bir artış gösteriyor. anal, oral ve vajinal yolla bulaş gösteriyor.

    hiv virüsü taşıyanların büyük çoğunluğu erkek. ( yuzde 79.9) sünnetsiz erkekler sünnet olanlara oranla daha fazla risk altında.

    en fazla görülen yaş gurubu 30-34 yas arası daha sonra ise 25 ila 29 yaş arası.

    bildirilen vakaların yüzde 49.9'u cinsel yolla bulaşıyor. bu yüzdelik dilimin de yüzde 70'i heteroseksüel ilişki yoluyla bulaşmakta. yüzde 48 'ın ise bulaş yolu bilinmiyor. kalan yüzde 1 gibi küçük kısım ise damar ici madde alınırken bulaşan kisimi kapsıyor.

    maalesef bulaş yolunun bilinmemesi çok ciddi bir tehlike içeriyor. bunu ise toplumsal stereotiplerden çekinen insanların bulaş yolunu saklamalarina bağlıyor istatistikler.

    dünya geneli ile kıyaslandığı zaman ülkemizdeki kayit disi aids ve/veya hiv hasta sayısı 10 kat daha fazla.

    dünya ülkeleri aids/hiv konusunda, cinsel sağlık, üreme sağlığı konusunda bilinclenirken ülkemizde hala seks tabu olduğundan cinsel sağlık, üreme sağlığı hakkında da konusulmuyor. ınsanlar bilinclendirilmiyor. bu da cinsel yolla bulaşan enfeksiyon ve hastalık sayısını çok ciddi oranlarda etkiliyor.

    hiv/aids gibi hastalıklar sadece bulaş gösterilen kişide değil, napmasi gerektiğini bilmeyen hasta iken ureyen bireylerin sonraki nesilleri ile de taşınıyor.

    korunmak için başlıca öneriler ise şunlar:

    çok sayıda partner değiştirmemek.
    kondom kullanma, önerme ve nasıl kullanılacağını öğretme.
    riskli davranışları azaltma. (az alkol, hiç uyuşturucu. )
    cinsel eşlerin birlikte eğitilmesi.

    eğer hiv/aids taşıyıcısı iseniz;

    erken ve doğru tanı.
    eşle beraber uyumlu tedavi.

    hastalığı yok etmese bile bu hastalıkla yaşamayı, riski bir üst seviyeye tasimamayi öğrenebilirsiniz.

    hepimiz sevisiyoruz. lütfen cinsel sağlıkla ilgili, kurum ve kuruluslardan bilgi alalim. ogrenelim. öğrendiğimiz bilgileri çevremizle paylaşalım. devletin onlem almadigi ve umursamadığı ciddi bir sorun cinsel yolla bulaşan hastalıklar.
  • hiv, frengi, bel soğukluğu. hadi bunlar en bilinenler. hpv ortalıkta kol geziyor, ve çevremde bu korunmasız seks yapabilme rahatlığına bizzat tanık olmak beni dehşete düşürüyor.
    geçen sene bir kız arkadaşım bana geldi, ya hamile olabilirim falan dedi. yeni bir ilişkisi vardı, daha 1 ay olmuştu başlayalı. doğum kontrol hapı kullanıyormuş, fakat regli gecikmiş. birlikte gittik doktora, hamilelik yok, hapın böyle etkileri olabilirmiş falan.
    eliza testi yaptırdınız mı kondomsuz ilişkiye girmeden önce dedim. yoo dedi. peki hamile olsaydın ne yapacaktın dedim. bilmem ki doğururdum heralde dedi. e daha ilişkin çok yeni, erkek arkadaşının işsiz kaldığından ve ciddi ailevi kriz yaşadığından bahsediyodun geçen gün dedim. ya işte ne bileyim bilmiyorum falan dedi ebleh ebleh baktı suratıma. boynundaki havalı beats kulaklığı duruyordu muayeneye girerken. sonra funkyzone niye hipsterlara giydiriyor. ben bu kadar janjanlı ambalajlı cahillik görmedim vallahi. neyse yani, bu kadar cahil mal sayesinde pek çok cinsel yolla bulaşan hastalık hiç olmadığı kadar arttı gibi geliyor bana. ben sivrisinekten bile bişey bulaşır diye her yıl eliza testi yaptırıyorum.
    kadınlar smear testi yaptırmayı ihmal etmemeli.

    hayatınız korunmasız ilişkiye girecek kadar ucuz ise eğer, bari karşınızdakini uyarın geçmiş ilişkilerinize dair. cinsel yolla bulaşan hastalıklarda bile kondom yüzde yüz koruyuculuk sağlamıyor maalesef.

    hiv kapan arkadaşlar da moral bozmasın ve bilinçli olsun. yeni nesil ilaçlar bildiğim kadarıyla gayet de etkili hale geldi. başlığı görünce şunları yazayım dedim açıkçası, videoyu izlemedim
  • farkındalık yaratan bir video bana asker arkadaşımı hatırlattı. kendisi hiv + olan arkadaş gatada incelenen raporların sonucunu beklerken yaklaşık 20 gün beraber askerlik yaptık. sonra sonuçlar gelince terhis oldu.

    o süreç içinde hemen hemen bütün bölük tarafından hastalığı duyulduğu için aidsli diye anılmaya başladı.ve sonra malum cehalet devreye girdi. çocukla sohbeti kesmeler. yemekhanede masaya oturunca toplu halde masadan kalkmalar.tuvalete girmesini istememeler.zşna yapmış haketmiş diyenler zaten düşük olan çocuğun moralini iyice düşürdü.

    sonra gitti ne oldu yaşıyor mu haber alamadık.
    hala hatırlar üzülürüm.
  • tokalaşmayla aids bulaştığını zannedenlerin olduğunu da gösteren başlık.
    sevgili cahiller hiv bulaşma yolları şunlardır:

    -anne sütü
    -kan yolu (kan nakli, uyuşturucu kullananlarda aynı enjektör kullanımı, merdiven altı güzellik merkezleri, hijyenine dikkat etmeyen kuaför, dişçi, aklına ne gelirse...)
    -makat, vajina ve penisten gelen salgılar

    aids vakaları hiç de az rastlanılan bir olgu değil, hele ki istanbul’da insidansı ve prevalansı (yani görülme sıklığı) çok ama çok fazladır. henüz bilinen tedavisi olmamakla birlikte antiviral ilaçlarla hastanın normal yaşantısına devam edebilmesi sağlanabilmektedir. öyle kondom kullandım kafam rahat demeyin. tek eşliliği yobazlık olarak görmeyin. her allah’ın günü bir başkasıyla takılıyorum havalarına girmeyin. benim bedenim benim kararım derken seçici olun. hepatit c, hıv+ ve aids reçetelerinin sayısının fazlalığını bilseniz hepiniz birer rahibe-peder olursunuz. çok ama çok dikkatli olun!
  • tedavisi kesinlikle 10 yıl içinde bulunmayacak virus. türkiye’de hiv ile ilgili hiç bi bilinçlendirme çalışması yok ve bu yüzden herkesin çok dikkatli olması lazım. sayılar giderek artıyor. kanını bilmediğiniz kişiyle korunmasız cinsel ilişkiye girmeyin.
  • hiv testi istendiğinde “ne alaka?” demiş olmasına takıldım. cinsel olmayan bir yolla bulaşma ihtimali çok az. hiçkimseye sevişmediysen tamam da biriyle seviştiysen “ne alaka?” değil “acaba?” demen gerekir. “ne alaka?” bana bu konuda bilgisiz ya da bilinçsiz olduğu izlenimini verdi.
  • kısa not :en yakın aile hekimliğinde kolayca hiv testi yaptırabilirsiniz
hesabın var mı? giriş yap