• 31 mart 2019 yerel seçimlerinde akp'nin istanbul ve ankara başta olmak üzere pek çok yerde belediye başkanlıklarını kaybetmesiyle yaşananları kayıt altına almak istiyorum. ileride derli toplu olarak görür, lazım olduğunda dönüp bakabiliriz.

    koronolojik olarak veremeyeceğim, sözlüğün de doğası gereği arada atlananlar, gözden kaçanlar filan eklenir. pek zamanım olmadığı için haber linklerini ekleyemiyorum, buyrun aşağıya ekleyin, her şeyi devletten beklemeyin.

    31 mart akşamı anadolu ajansı verileri bütün ulusal basında dolanır, istanbul'da akp'yi önde gösterirken önce binali yıldırım çıkıp 3 bin civarı oyla kazandıklarını söyledi.

    aynı akşam chp adayı ekrem imamoğlu defalarca basın toplantısı yaparak bunun doğru olmadığını, anadolu ajansı'nın verileri doğru göstermediği söyledi. önce kutlamalara başlayan akp ve tv'lerdeki gazeteci vs. titrli kadroları, ilerleyen saatlerde sessizliğe büründü.

    anadolu ajansı gece yarısına doğru tv'lere veri aktarmayı durdurdu. takip eden günlerde chp cephesi ajansın tavrıyla birlikte hangi verileri aktardığını sorguladı.

    ysk başkanı, sorulan bir soru üzerine "anadolu ajansı benim müşterim değil benden veri almıyor" diyerek, ajansın topladığı data üzerindeki şüpheleri arttırdı.

    yeterli saha elemanı olmadığı, ysk'dan resmi verileri almadığı konuşulan ajans'ın akp'nin kendi kurup idare ettiği sistemden veri aktardığı izlenimi güçlendi. şu tarihe kadar ajansın nereden nasıl data aldığı, ulusal kanallara hangi datayı aktardığı belli değil. açıklandıysa ben kaçırmışım, eklersiniz.

    ilerleyen saatlerde ve günlerde erdoğan "bunlar topal ördek" diyerek başkanlığı kaybetseler de il meclislerinde çoğunluk olduklarını ve başkanı meclis yetkileriyle ksııtlayacaklarını ima etti.

    istanbul'da 31 mart gecesini 1 nisan'a bağlayan sabah saatlerinde billboard'larda "gönül belediyeciliği kazandı" temalı afişler asıldı. günün ilerleyen saatlerinde afişlerin bir kısmı toplandı, bir iki gün içinde yeniden asıldı.

    bu mevzu sorulduğunda akp'liler " ne var tüm türkiye'de 1. çıktık, teşekkür etmeyecek miyiz" gibi tuhaf yanıtlar verdi. bu afişerin ne zaman bastırıldığı, billboard'ların ne zaman kiralandığı, seçim sonucu resmen ilan edilmemiş, gayrıresmi olarak ekrem imamoğlu kazanmış görünürken istanbul'a yayılmasına düzgün cevap veren olmadı.

    seçim gecesi, iç işleri bakanı ve akp adayı binali yıldırım'ın sabah saatlerinde bir araya geldiği dedikoduları çıktı. ikili "aynı partinin üyesiyiz, aynı hükümette görev yaptık" gibi garip bahaneler uydurdu.

    akp sayım işlemine pek çok yerde itiraz etti. reddedilen kimi itirazları için doğal olarak il kurulu ve ysk'ya gittiler. akp lehine çıkan yeniden sayım/geçersiz oyların yeniden sayımı gibi kararlara bu kez chp itiraz etmeye kalktı. ancak akp itirazlarını değerlendiren kurullar daha yazılı ve resmi yanıt vermeden sandıklarda sayımların yeniden başladığı, chp'nin ise yazılı karar gelmediği için itiraz edemediği haberleri çıktı. yani yazılı karar olmadan başlayan sayımlara chp'nin itirazı değerlendirilse de ysk "başlayan sayım durmaz" gibi bir ilkeden hareketle sayımları devam ettirdi.

    akp'nin gayrıresmi kadrolu sosyal medyacıları, twitterdan "sandık kurulu başkanları gözaltına alınıyor" gibi garip ve yalan haberler yaymaya kalkıştılar. ilgili valilik ve emniyet birimleri kısa sürede yalanlayarak bu ne idüğü belirsiz "haberleri" bitirdi.

    akp taraftarı bir kısım "gazeteci", takip eden günlerde istanbul'un kaybını "fethullahçı komplosu"na bağlayan üstü kapalı yazılar yazdı. öte yandan basında akp komiserliği ile ünlenen kimileri de bütün bu olan biteni eleştirerek parti çeperi içinde bir hizip çatışmasını göz önüne serdiler.

    henüz çeşitli sayımlar devam ederken gazetelerde erdoğan hükümetinin belediye kanunda düzenleme veya c.başkanlığı kararnamesiyle, belli miktar üzerindeki belediye ihalelerinin cumhurbaşkanı onayına sunulacağı haberleri çıktı. erdoğan belediye başkanı yetkilerini kısıtlama planını işletiyor söylentileri yayıldı.

    öte yandan koalisyonun küçük ortağı bahçeli, "milletin kafası karışıyor, ilçe belediye başkanı seçimi kalksın, il belediye başkanı seçilince ilçe belediye başkanlarının atamsını yapsın" gibi, yerel seçimleri kökten değiştirmeyi öneren, ilçe seçimlerini adını koymak lazımsa kaldırmayı öneren garip laflar etmeye başladı.

    akp itirazlarına konu olan büyükçekmece ilçesinde polisin kapı kapı dolaşarak insanlara neden orada oturup başka ilçede çalıştıklarını sorduğu haberleri çıktı. bbc'ye konuşan bir yurttaş, kapıya gelen polise, evdeki hanımın eşi olduğunu ispat etmek zorunda kaldığını söyledi. bu "soruşturmanın" hangi savcı emriyle, hangi kanuna dayanarak hangi yetkiyle yapıldığına dari haber görmüş değilim, varsa eklersiniz.

    hdp'nin adaylarının kazandığı kimi belediyelerde, adayların ysk tarafından seçilebilme yeterliliğinde olduğu tasdik edilmesine rağmen, khk ile atıldıkları için belediye başkanı olamayacakları söylendi. ysk, khk ile atılan ve belediye başkanlığı kazanan hdp adaylarına mazbata teslim etmeyip, sanki at yarışındaymışız gibi ikinci gelenleri belediye başkanı ilan etti. birinciler, seçim öncesi ysk tarafından seçilebilme yeterliliğine sahip bulunmalarına rağmen seçilmeleri yasaklanmış oldu. bu belediyelerde de seçimler tekrar edilmedi.

    mardin belediye başkanlığını kazanan ahmet türk için akp il örgütü, "yaşlı ve hasta" diye itiraz ederek, belediye başkanlığının ikinci gelen kendi adaylarına verilmesi adına ysk'ya başvurdu. tabii ki kabul edilmedi.

    bir kaç yıl önce kayyum atanan bazı belediyelerde akp kaybedince, yeni seçilen belediye başkanları, kayyumların teslim aldığı belediyelerin ne halde olduğunu teşhir etmeye başladı. diyarbakır'da kayyumun, belediye başkanlığı makamına son derece rüküş ve lüks, içinde koskocoman özel banyosu olan bir oda yaptırdığı ve döşettiği ortaya çıktı. bazı belediyelerin mali yapılarının berbat halde olduğu, kar veya düşük borçla teslim alınan kimisinin milyonlarca lira borç ve cüzi banka mevcudu ile terk edildiği haberleri yayıldı.

    son olarak ise bugün, akp genel başkan yardımcılarından ali ihsan yavuz, seçimde neden "organize usülsüzlük" olduğunu açıklamaya çabalarken "khk ile atılanların oy kullanmaması" gerektiğini söyledi. (dayanağı 298 sayılı yasanın 8. maddesi).

    atladığım unuttuğum çoktur ama 15 gündür istanbul seçimleri konusunda olan bitene bakınca, türkiye tarihinde "açık oy/gizli sayım" sonrası en büyük seçim kepazeliğinin yaşandığı kanaatindeyim. memleket tarihinde "şaibe" şüpheleri olan seçim illa vardır ama böyle rezalet görülmediğine eminim. resmen koca ülke akp'yi istanbul'u kaybettiğine ikna etmeye çalışıyor. seçim sonuçlarını, akp'nin kaybettiğini kabul edip etmemesi belirleyecekmiş gibi bir sonuca doğru gidiyoruz. buna serbest seçim mi deniyordu?

    önümüzde başka seçimler de olacak., katılım hep yüksek oluyor. bir gün parlamento veya cumhurbaşkanlığı seçimini kaybetmeleri halinde allah hepimize sabır sağlık versin.
  • başından beri diktatör tartışmalarının ne kadar da cuk oturduğunu pratikte ne de güzel kabak gibi gösteren yaşanmışlıklardır. ha! ilk değildi son da olmayacak, bizde bu kafa olduktan sonra.
  • "a haber'de canlı yayına bağlanan mhp genel başkan yardımcısı yaşar yıldırım, "chp'nin asıl hedefi istanbul'u yönetmek değil, tek adam rejimini devirip demokrasi getirmek. bu da olur mu olur. buna müsaade etmemek gerekir" ifadelerini kullandı."

    https://twitter.com/…ber/status/1118807428659843072

    (bkz: yaşar yıldırım'ın a haber'e yaptığı açıklama)
    (bkz: chp'nin asıl hedefi demokrasi getirmek)
  • allah söyletti sanırım
  • akp'nin seçim öncesi kayyım atadığı bazı belediyelerde ufak ufak ortaya çıkanlar ve mali tablolar korkunç ötesi. insan şaşırıyor. "belediye meydanı ve yolu devretmiş" ne demek lan? 6 milyon lira geliri olan sular idaresi 600 milyon lira borçlandırılmış mardin'de. belediyelerin taşınmazları başka kamu birimlerine devredilmiş, takaslanmış. yokluk içinde terk edilen belediyeler kaynak bulamasın, kredi çekmek isterse taşınmazlarını teminat gösteremesin istenmiş gibi bi fotoğraf var:

    "mardin büyükşehir belediyesi’nin hdp yönetimine geçmesinin ardından gerçekleştirilen ilk meclis toplantısında belediyenin borcunu açıklayan ahmet türk, “tüm gelirlerini toplasak 6 milyon tl geliri olan bir yerde karşımıza 620 milyon borç çıkıyor” dedi. türk, belediyenin 63 milyonluk borcunun 406 milyona çıkarıldığını aktardı.

    türk, sözlerinin devamında mardin halkının bilmesi amacıyla bir takım faaliyetleri açıklayacaklarını belirterek, “kayyum atandığı sırada belediyemizin kasasında 93 milyon nakit paramız vardı. kuruluş aşamasında ilçelerinde bütün borçları büyükşehir belediyesine yansıtılmıştı. sonuç olarak ayrıldığımız gün 63 milyon borçla biz belediyeyi devrettik” ifadelerini kullandı. belediyenin bugünkü borcunu açıklayan türk, “belediyemizin birimlerinin borcu bugün 406 milyon. eski para ile 406 trilyon. marsu’ya (mardin su ve kanalizasyon işleri) bakıyoruz; marsu’nun borcu 620 milyon tl. yani eski parayla 620 trilyon. aklın kabul etmeyeceği bir borçlanmaya gidilmiş. bunun nasıl yapıldığını çözmekte zorlanıyoruz. tüm gelirlerini toplasak 6 milyon tl geliri olan bir yerde karşımıza 620 milyon borç çıkıyor” ifadelerini kullandı.

    türkiye’de hiçbir belediyenin böyle bir borçla hizmet yapma şansı olmadığını dile getiren türk, “öyle bir belediye bırakılmış ki; hiçbir iş yapmayalım diye, halkın tepkisini alalım diye böyle bir şey yapılmış. bu halka yazıktır. bu siyasete yazıktır. bu demokrasiye yazıktır” dedi

    ma’da yer alan bilgilere göre; kayyımın, 22 mart’ta ihaleye çıkardığı mardin büyükşehir belediyesine ait en değerli arsanın değeri altında ve seçimlerden hemen önce satıldığı ortaya çıktı. merkez ilçe artuklu’ya bağlı yalım mahallesi’nde bulunan ve kentin en işlek bölgesi olan mardin park avm’nin hemen bitişiğinde yer alan 1513.84 metrekare genişliğindeki arsanın değeri 3 milyon tl iken 2 milyon 250 bin tl’ye gerçekleşti.

    batman belediyesi'nde kayyım, 2 buçuk yıllık süre içinde batman belediyesini toplamda 240 milyon borçlandırarak belediyenin toplam borcunu 307 milyon 328 bin 305 tl’ye çıkardı.

    önceki aylarda sayıştay raporları ile belgelere yansıyan borcun 131 milyon tl olduğu tahmin ediliyordu, ancak 31 mart seçimlerinde seçilen hdp’li eş başkanlar songül korkmaz ve mehmet demir’in görevi devralmasıyla gerçek borç rakamları da ortaya çıktı.

    eş başkan songül korkmaz, “önceliğimiz yolsuzlukları ortaya sermek olacak. 307 milyon borç yaratılmış. belediyenin taşınmazlarının akıbetini araştırıyoruz. önümüzdeki günlerde net tablo iyice ortaya serilecek” dedi.

    şırnak'ın silopi belediye eş başkanları adalet fidan ve süleyman şavluk da belediyenin borç durumu ve devredilen taşınmazlarına ilişkin basın toplantısı düzenledi. kasasında 11 milyon 435 bin tl bulunan belediyeyi 133 milyon 453 bin tl borçla devraldıklarını aktaran fidan, belediyeye ait 19 bin metrekarelik alanın devredildiğini de açıkladı.

    borcun büyük bölümünün iller bankası’na ait olduğunu belirten fidan, belediye kasasında ise şu an 118 bin tl’nin bulunduğunu duyurdu.

    borcun yanı sıra, belediyeye ait kadın dayanışma merkezi’nin içerisinde bulunan 532 taşınmazla birlikte hazineye devredildiğini belirten fidan, ayrıca toplamda 19 bin 542,20 metrekarelik alanın bedelsiz bir şekilde diyanet ve milli eğitim gibi kurumlara devredildiğini söyledi.

    söz konusu durumu, “kredi çekmemize engel olmak ve hizmet vermemek için yapılmış” şeklinde yorumlayan çimen, belediyeye ait taşınmazların asla başka kurumlara devredilemeyeceğine ve bunun takipçisi olacaklarına dikkat çekti.

    silopi belediye eş başkanı süleyman şavluk, 133 milyon tl borçla devraldıkları belediyeye ait taşınmazların 3 kişilik "suni meclis'le devredildiklerini aktararak, "hukuk ayaklar altına alınmış" dedi.

    devredilen taşınmazların en değerli alanlar olduğuna dikkat çeken şavluk, kayyım tarafından oluşturulan "suni meclis"le devirlerin gerçekleştirildiğini kaydetti. belediyenin taşınmazlarının seçilmiş meclis üyeleri olmadan yapılamayacağının altını çizen şavluk, "kayyım, yazı işleri müdürü ve mali hizmetler vekili'nden oluşan 3 kişilik ekiple bedelsiz bir şekilde taşınmazlar devredilmiş. kanunlara göre bu 'meclis'in bir vasfı yok. hukuk ayaklar altına alınmıştır" dedi.

    öte yandan 31 mart seçimleriyle beraber akp’ye geçen artuklu belediyesi'nin ilk meclis toplantısında hdp'li üyelerin kayyım döneminden kalan borçları açıklaması için ısrar ettiği başkan abdulkadir tutaşı, “size de halka da açıklamak zorunda değilim” yanıtını verdi.

    akp’nin kazandığı kayyım yönetimindeki artuklu belediyesi 5 gün sürecek olan ilk meclis toplantısını 8 nisan’da yapmaya başladı. önceki gün yapılan toplantıda hdp’nin meclis grubu adına söz alan grup sözcüsü mehmet ali amak, kayyımın borçlarını, akp’den seçilen belediye başkanı abdulkadir tutaşı’ya sordu.

    ma’nın hdp’li kaynaklardan aldığı bilgiye göre; sorular karşısında sinirlenen akp’li tutaşı, hdp grubuna dönerek, “bunları sizlere açıklamak zorunda değilim” diye cevap verdi. hdp grubunun “bizler bu belediyenin meclis üyeleriyiz, hem bizimle hem de halkla paylaşmak zorunluluğunuz var” itirazları üzerine tartışma büyüdü. tartışmanın sonunda tutaşı bu defa “kimseye açıklamak zorunda değilim. halka da açıklamak zorunda değilim” dedi. yoğun itirazlar üzerine tutaşı, konuyu meclisin son gün oturumunda gündeme almayı kararlaştırdıklarını açıklamak zorunda kaldı.

    hdp'nin devraldığı cizre belediyesi'ne ait binanın kayyım tarafından kaymakamlığa devredildiği öğrenildi.

    belediye kaynaklarından alınan bilgilere göre çarşı merkezinde bulunan belediyeye ait hizmet binasının kayyım tarafından bir süre önce cizre kaymakamlığı'na devredildiği öğrenildi. devir işleminin hangi prosedüre göre yapıldığı hakkında ise herhangi bir bilgi elde edinilemedi.

    kasasında 36 milyon tl olan belediyeyi 220 milyon tl borçla devreden cizre kayyımının, seçimlere 4 ay kala aralarında belediye hizmet binasının da bulunduğu pek çok taşınmazın yanı sıra ilçedeki cumhuriyet meydanı ile birlikte iki yolu da devrettiği ortaya çıktı.

    hdp’li belediye eş başkanları mehmet zırığ ve berivan kutlu, kayyım atandığı sırada kasasında 36 milyon tl bulunan belediyenin 220 milyon 793 bin tl borçla devir alındığını ve kasasında sadece 20 bin tl kullanılabilir limit olduğunu duyurdu. yapılan incelemelerde kayyım tarafından bırakılan borçların yanı sıra aralarında hizmet binası, 2 yol ve cumhuriyet meydanı'nın da bulunduğu en az 12 belediye taşınmazının ilçe emniyet müdürlüğü ve milli eğitim müdürlüğü gibi kurumlara devredildiği ortaya çıkarıldı.

    diyarbakır bismil’de akp’nin atadığı kayyım, belediye binasını emniyete hibe etti. yüzde 71,4 oranında oy alarak seçimi kazanan diyarbakır bismil belediye başkanı orhan ayaz, yeni belediye hizmet binasının kayyım kerem süleyman yüksel tarafından 1 ay önce bismil emniyet müdürlüğüne "takas usulüyle" tahsis edildiğini açıkladı.

    diyarbakır'da yenişehir belediyesi kayyımı serdar kartal, seçimlerden 3 gün önce belediyenin makam aracı ve 3 aracını kaymakamlığa tahsis etti.

    yenişehir belediyesi’ne ilk önce kaymakam mehmet özel, daha sonra serdal kartal kayyım olarak atanmıştı.

    yenişehir kaymakamı serdar kartal, yenişehir belediyesi başkan yardımcısı hacı cebe ile imzaladığı protokolde, yenişehir kaymakamlığı sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakfı başkanlığı’nın 1 mart tarihli ve 194 sayılı talep yazısı ile yenişehir belediyesi’nin 8 mart tarihli ve 47 sayılı meclis kararına istinaden makam aracıyla birlikte 3 aracı 10 yıllığına bedelsiz tahsis etti.

    şırnak idil'de, hdp'li songül erden ve murat şen'in devraldığı belediyenin 48 milyon tl borçlandırıldığı öğrenildi.

    kayyım atandığı sırada kasasında 578 bin 868 tl bulunan belediye şuan 48 milyon tl borçlu. kasasında 100 bin tl kullanılabilir limitle devredilen belediyeye ait söz konusu borcun 33 milyon 579 bin tl'si ise iller bankası'na ait. belediyeye ait 36 araçtan ise sadece 3'ü kullanılabilir durumda. geriye kalan araçların ise tamirlerinin yapılmadan ortada bırakıldıkları öğrenildi.

    sokağa çıkma yasağı sırasında yıkılan belediye hizmet binasının bulunduğu alan ve üzerindeki taziye evi, 5 mart tarihinde milli emlak müdürlüğü'ne devredildi.

    belediyeye ait nissan navara (jeep) marka aracın da 8 mart tarihinde şırnak il emniyet müdürlüğü’ne devredildiği tespit edildi. kayyım atanmasının hemen ardından belediyenin muhasebe müdürünün görev yerinin değiştirildiği ve belediyeye gelen paranın ilk olarak ilçe mal müdürlüğü’nden murat aşkan’a bağlandığı ortaya çıktı. aşkan'ın, daha sonra belediye kasasına parayı aktardığı aktarıldı.
    https://www.evrensel.net/…yelerin-borclari-ne-kadar
hesabın var mı? giriş yap