• basit bir mantigi var bu isin.
    akp ozelinde degil...
    kultur ve refahin gelismedigi ulkelerden, daha ziyade totaliter rejimlerde; halk ne zengin olsun ne de acliktan ölsün ister yonetenler.

    zira karin doyduktan sonra yuzyillar, bin yollar once felsefe gelisti, insanlar sorgulamaya kas gucunden ziyade beyinlerini kullanmaya basladilar.
    ha keza millet acken iktidar sahipleri ve din adamlari varsillik icinde yuzerken isyan edip fransiz devrimi gerceklesti...

    simdi de ayni insan temel gereksinimlerini karsiladiktan sonra dusunmeye, sorgulamaya basliyor.

    ve iktidarin istedigi de malesef bu degil; istenen millet bi kosusturma icerisinde cok dusunmesin.
    aklinda gecim derdi ve karnini doyurma, cocugunu okutma derdi olsun...

    ufak hediyelerle de - makarna, komur olsun, 1000 tl ateslesin- kalbini caldin mi al sana sonsuz iktidar.

    halkin adami, fakirlerin babasi...
  • ezilmişlik psikolojisi daha da manipüle edildiğinde ortaya biraz bu durum çıkıyor. kendilerini solcular tarafından dışlanmış olduğunu düşünen akp iktidarı öncesinde kendine yer edinemediğini düşünen vatandaş kendisi de çekse de diyor ki "çalıyor ama yapıyor bizden biri" yani onlardan biri olduğu yanılgısına inanmaya ve dolaylı yoldan üstün(?) olmaya ihtiyaç duyuyorlar. hastalıklı bir yaklaşım evet ama toplumsal psikolojimiz epey bir sağlıksız. yaklaşık dört beş yıl önce daha ılımlı düşünüyordum bu tabanın seçmenleri hakkında . ancak şimdi kasten "kötülüğü" seçtiklerini düşünüyorum . şiddetli bir gövde gösterisi buradaki şiddet sadece psikolojik değil . sorunları çözme yöntemi çoktan kaba kuvvet , yasak ve tehdit oldu.
    kötülüğün cehalet adı altında sinsice örgütlülüğüdür benim gözümde bu olan biten ve bu durumu masumlaştırmaya çalışanlar sonunda pişman olacaktır. kaypaklığa lüzum yok . bir gün insanların kendilerini daha iyi ifade olanakları bulacağı günler için bugün gerekirse onlarla çetin kavga etmek gerek , onlar için de.
  • türk yoksulu aslında isviçreli bilim insanları tarafından laboratuvar ortamında itinayla incelenmelidir.

    bilim dünyası için yepyeni, bambaşka keşiflerin kapısı aralanabilir. *
  • ihtimaller, bi umut, bir de kaybetse de vazgeçememek,

    takım tutar gibi parti tutarsan, dönemezsin yansan dahi

    edit: gelen mesajlar üzerine kontrol etme ihtiyacı duydum, bakın chp çok iyi ona atalım demiş miyim diye, nedense chp ye sallayanlar mesaj atıyor sanki chp daha iyi, chp fanatizmi vs
  • akp, orta-sınıfı eziyor, üstüne basıyor. orta-sınıftan arta kalanları oy deposu olan yoksul kesime ve zengin yandaşlarına paylaştırıyor.

    mavi-yaka veya beyaz-yaka işçi statüsünde çalışıp da akp'ye oy verenin 1 gram aklı yoktur.
  • ya bırakın arkadaşlar.
    bi çoğu cehaletinden. bir çoğuda “köylü kurnazlığından” veriyor.

    akp bu milleti o kadar iyi çözdü ki; tamda hakettiği gibi yönetiliyor.

    kimse türkler şereflidir,akıllıdır,çalışkandır,dürüsttür bu mevzulara girmesin.

    türkiye’de yaşayan vatandaşların çoğu üç kağıtçıdır.

    kimisi gider devletin arabasından mazot çalar,kimsi hayvan desteği almak için diğer köylünün hayvanlarını kendi ağırında gösterip kredi alır,kimisi ekilemeyecek arsayı gösterir,kimsi bi turist buldumu anında nasıl yaslarım diye düşünür.

    bu benzetmeleri saymakla bitiremeyiz.
    salgın olur maske,dezanfektanlar fırlar,deprem olur ev fiyatları uçar,havaalanı basılır taksiciler pirana gibi saldırır.

    milyonlarca çalışan asgari ücret üzerinden sigortalı. hükümetin bunu bilmeme şansı var mı?

    her yerde kaçak sigara satılıyor ulu orta devlet neden müdahele etmiyor arkadaşlar.

    ben size söyliyeyim.
    çünkü bilerek ve isteyerek insanları yozlaştırıyor. çıkarcı hale getiriyor.
    herkeste çıkarına bakıyor.

    bu ülkede popülist olan toplumsal ahlak çöküşü lafıda son zamanlarda bu sebeplerden peydah oldu.

    şu bi gerçekki bizim toplumumuzun mayası bozuktu (bkz: laleli esnafı)

    maalesef her geçen gün daha fazla haysiyetsiz ve onursuz bir toplum oluyoruz.

    aynı aç köpekler gibi bir parça çıkarın başına üşüşüyoruz.

    (bkz: eminönü’de balık ekmek izdihamı)
    (bkz: rte’nin dağıttığı çay için kavga edenler)

    yani anlatmak istediğim cahillik tabiyki başka bir şey ama inanın bu millet sandığınız kadar cahil değil.

    sadece çıkarı oldumu babasını bile satar.

    edit: anında hakaret mesajı geliyor. ben olmayan bir şeyi yazmıyorum. 36 yaşındayım ve hayat tecrübem gerçekten biraz fazladır.
    14 yaşında başladım ben hayat kavgasına arkadaşlar.
    boş yapmayın iyi analiz yapmazsanız hastalığa doğru tedavi yapamazsınız.

    ekleme: başörtüsü mağduriyeti yoktu arkadaşlar bunuda bilinçli bir şekilde provake ederek insanlara empoze ettiler.
    fetö gibi bir sürü oluşum gerçeği varken hala böyle bir mağduriyet olduğuna inanıyorsanız kusura bakmayın ama çok iyi niyetlisiniz.

    ben kasımpaşada büyüdüm bahariye caddesinde.
    bilen bilir haliç sahiline kadar boylu boyunca askeriyedir buralar.
    ordu evinde düşün olduğu zaman başörtülü kadınlar “teşhis” edilmeden alınmazdı salona.
    bizzat özel yer bile yaptılar bunlar için rencide olmasınlar diye. bunun nesi yanlış ?

    asker diyorki kimlikteki kişi sizmisiniz teşhis edemiyorum diyor. işte siz bu disiplini elden bırakırsanız böyle dağıtırlar askeri.

    ilk okulda bırakın başörtüsünü kızlarının kafalarına taktıkları tokalar,taçlar kurdelalar bile tek renk olmuştu bir ara.
    sebebi karmaşıklık oluyor diye. tek düze olmasını istiyorlardı..

    üniye gidenlere sadece başörtü değil. hemen herşey yasaklanıyordu bu ülkede. dövme,bere,şapka,hızma,pircing yani bunları görmezden gelmeyin arkadaşlar.
    olay başörtüsü değil. hha hiçmi yoktu elbette vardı ama bu kadar hangi ideolojide yokki..

    bugün bana bir alevinin,bir kürt’ün rahat olduğunu kim söyleyebilir.

    bu tip olaylar her ülkede var olmaya devam edecek.
    toplumsal olarak bir arada yaşamanın bedelidir bunlar.

    adalet ve hukuk düzenini “insanlar” için düzenlemezseniz hiç bir şey elde edemezsiniz bu dünyada.
    sömürgeden öteye gidilemez.

    edit: ordu mensubu çocuğu olan bir kullanıcı mesaj attı.

    başörtüsü konusunda yanıldığımı söylüyor başlarına gelenlerden dolayı. haklı mı dibine kadar haklı.

    ben bu konuda anlatmak istediğimi yeterinde ifade edemedim demek.

    çok kısa ve net olarak şunu söyleyebilirim.
    fetö dediğimiz oluşumun emrinde kimler vardı arkadaşlar ?

    bakan mı yoktu ?
    valimi yoktu ?
    paşamı yoktu?
    iş adamı mı yoktu ?

    her kurumda üst düzey karar merciileri vardı.
    ve iktidarı ele geçirebilmek için her türlü provakasyonuda yaptılar. etkili olması için bunu uyguladılar. genel kurmaylıktan bir talimat geldimi herkes ona uymak zorunda.

    aynı provakasyonu gezi olaylarında yürüttüler.
    maalesef gene başarılı oldular. hep bu toplumdaki saplantıları kullanarak yaptılar bunları.

    gezi olayları için hiç uzaha gitmeyin tek bir isme bakın yeterlidir. dönemin valisi ve süreci yöneten en yetkili kişi (bkz: hüseyin avni mutlu)

    bu başörtüsü mağduriyetinide bu şekilde yarattılar. bilerek isteyerek kaşıyıp tırmandırdılar. her kılığa girdiklerini söylememize gerek yok.

    bende esas olarak bunu anlatıyorum.

    sistemi insanların kılığına kıyafetine inancına göre kurarsak bu tip sorunlar hiçbir zaman bitmez.

    yarın birisi çıkar şalvarıma dokunma der. öbürü çıkar burası bizim burda anadilimizi konuşmak istiyoruz der.

    oysaki adalet ve hukuk sistemini bütün insanlığa göre kurmak gereklidir.

    bazı bedeller ödeniyor bunu bütün halklar ödüyor. bir arada yaşayabilmenin formulü bu maalesef bazılarını sineye çekmek gerekiyor.

    siz bugün bu ülkede rte aleyhine bir tivit atabilirmisiniz ? atamazsınız.

    italyada tek bir savcı (bkz: temiz eller) operasyonu başlattı devletin içinde ne kadar mafyavari oluşum varsa yargıladı.

    tek bir savcı trump’ın ve yiğenin ifadesini aldı.

    fransa başkanı devletin uçağıyla maça gitti diye yerin dibine sokuldu ve her vatandaş gibi yolcu uçağını kullandı şahsi işlerinde.

    merkel otuz bin mülteci aldı diye oyları eridi bir daha aday olmayıp çekileceğim dedi.

    italyada,fransa,ispanya,çin,arjantin ne bileyim aklıma gelmeyen başka ülkeler.
    hadi orda bir gün kalkın diyin ki.. elektriğe-doğalgaza yada benzine artık her neyse %20 zam yapın. bakın bakalım ne oluyor.
    yaparsınız ama “yusuf,yusuf” yaparsınız.

    işte bizde toplum olarak bu bilinç seviyesine ulaşmadığımız sürece o imrendiğiniz adalet sistemini hiçbir zaman kuramayacağımız kanaatindeyim. adalet ve hukuk sistemini kurmadan gelişmek mümkün değildir bence.

    yarın dinciler gelir öbürgün dinsizler. bi menzil gider bi postal gelir bu kısır döngü sürer gider.
    emin olun içinde yaşayan toplum dışında ne varsa hepsinin işine gelir.

    niyetim kimseyi rencide etmek değil bu yazdıklarım tamamen bir birey olarak benim şahsi görüşlerim ve fikirlerimdir. herkese saygılar sevgiler..
  • akp yoksulu eziyor tespitini yapan 1980 den bu yana bu ülkenin ekonomi / politik ve sosyolojisini susam tanesi kadar bilmeyen adamdır.

    uzun uzun siyasal ıslamcılık ve sağcılık, milliyetçi mukkadesatçılık, milli cephe, anti-comitern hakkında yazabiliriz ilgili başlıklarda çok çok daha iyi analizler yapan insanlar mevcut gidip okuyun.

    ez cümle; akp yoksulu ezmez, yoksulu yoksul bırakır. yoksul adamın cebine geçici para sıkıştırır, memuriyet bağlar, af çıkarır vergi almaz vs. ve der ki; bak ben bu orta sınıf okumuş seküler orospu çocuğunun cebindeki parayı ve geleceğini çaldım. sana kıyak olarak dağıttım. sen okumadın imkanın yoktu kafan basmıyordu ya da yetersiz sosyal ve aile ortamında doğdun ve hayatın boyunca bir üst seviyeye çıkamayacaksın vs. ama benim sayemde onlar gibi yaşayacaksın. onları da senin seviyeye indireceğim.

    işte bu sayede sadistçe bir manyaklıkla kendisinin acısının giderilmesine değil herkesin aynı acıyı yaşamasından dolayı yoksuldan oy alır.
  • akp sadece yoksulu ezmiyor, kendi tarafında olmayan herkesi eziyor, yoksulu kendine muhtaç bırakıyor. tabi haliyle mamasını da eksik etmiyor.. oy almasının en buyük sebebi bu. geçen yine bir seçim anketi röportajında adama soruyolar hangi parti ak parti diyor, adamı görseniz daha 30lu yaşlarda, yüzünde sub zero maskesi, giyimi salaş durununun iyi oldugu belli, elinde araba anahtarları vardı... soruyorlar neden akp, ee daha nolsun ne güzel yönetiyor, yardımlarımızı falan alıyoruz ne güzel diyor. bu anlattığım tip yardım alıyor düşünün ne profiller var böyle senin benim ödediğimiz yüksek vergilerle geçinen.
  • yoksulu ezmiyor sadece yoksul kalmasını sağlıyor. bu yüzden anlamsız bir tespit olmuş bence. akp bu ülkeye üretmeden, çalışmadan doyabileceğini gösterdi. bu da tam bizim mayamıza uygun bir olay. adam köyde yaşıyor ekmiyor, biçmiyor, hayvan otlatmıyor ama tarla parası, mazot parası, buzağı parası... adı altında paraları alıp rahat rahat yaşıyor. şehirde sgk ya kayıt yaptırmadan muhtardan bir kağıt alıp geçinebileceği yardımı alıyor. fakir daha ne ister ki?
hesabın var mı? giriş yap