• sahiplenerek doğalarına uygun davranıyorlar. çünkü akp'yı akp yapan herşeyin asıl kurucusu özal'ın ta kendisidir.

    hukuksuzluk (bkz: anayasayı bir kere delmekle bir şey olmaz)
    adam kayırmacılık (bkz: benim memurum işini bilir)
    oldubitticilik (bkz: alışırsınız alışırsınız)
    devlette tarikat yapılanması (bkz: turgut özal'ın nakşibendi olması)
    ağzı bozukluk (bkz: onlar küçük turgut'la uğraşsınlar)
    dış politikada saldırganlık (bkz: bir koyup üç alacağız)
    seçim rüşvetciliği (bkz: seçimden önce zam yapacak kadar enayi miyim)
    yoksul düşmanlığı (bkz: ben zenginleri severim)
    din tüccarlığı "islâm dini fakirliği değil, zenginliği öne çıkartır, allah zengini sever"
    komünist düşmanlığı (bkz: demiryolları moskof işidir)
    amerikancılık (bkz: fifty fifty kardeşim)
    piyasa seviciliği "ekonominin tabii kanunları vardır. bu kanunların dışına çıkarak nehri tersine akıtmayalım"
    darbe seviciliği (bkz: turgut özal'ın darbe için kenan evren'e teşekkürü)
    kenan evran seviciliği "sayın evren'in türkiye'yi 12 eylül ile beraber bir yıkıntıdan, çöküntüden kurtardığına canıgönülden inanıyorum"
    ....
  • özal "motif"i her sağcının zor zamanlarda sığındığı bir söylem limanıdır.

    türk siyasî hayatında kendisini "muhafazakâr" ve "sağ" kavramlarıyla tarif eden her oluşum menderes - özal eksenini asgarî düzeyde sahiplenir. (bkz: sahiplenmek). ama burada belki de anlatılmak istenen "asıl" nokta bu sahiplenmenin dozajı ve zamanlamasıdır.

    kurulduğu 2001 yılında kendisini "muhafazakâr demokrasi" kavramıyla tanımlayan akp'nin o günlerde özal'a verilen referansları reddetmediği, ama çok sıcak karşılamadığı anımsanıyor.
    bugün ise cumnhurbaşkanlığı seçimi, meşruiyet tartışması ve tsk tarafından yüksek sesle belirtilen eleştiriler karşısında özal limanı tekrar açıldı.

    sağcının sözlüğünde özal demek, "cesaretiyle icraata -kırıp dökme pahasına- kalkışmış ve milletin sevgisini kazanmış lider" demektir. dillendirmediği gizli tümleç ise "askere rağmen" kısmıdır.
  • tam isabet bir sahiplenmedir. aksi beklenemezdi. özal bu ülkenin kapılarını dincilere sonuna kadar açan adamdır. bunun ispatı ise şöyle: ben o zamanlar küçücük bir çocuktum. annem ise mesleğinin ilk yıllarındaydı. ilk tayini de bir imam hatip lisesine çıkmıştı. ilk başlarda orada okuyan küçük kızların başları kapalı değildi, verilen eğitimin diğer okullardan tek farkı din ağırlıklı olmasıydı. fakat özal'ın iktidara geçtiğinin ertesi günü kız öğrenciler birden kapanıverdi. bakın hiç abartmıyorum, hemen ertesi sabah kızlar okula başları kapalı geldi. derken aradan kısa bir süre geçti, sabahları istiklal marşı okunmamaya başladı. dersliklerden atatürk resimleri indirildi. erkek hocalar sınıflara hacımis sürerek giriyordu. dersin hocası erkek oldu mu kızların da tavırları değişiyordu. annemse idealist bir öğretmen olarak tüm bunlara karşı çıktı, ders anlatırken hiçbir kızın başının kapalı olmasına izin vermedi. elini bile sıkmaktan aciz erkek hocaların üzerine yürüdü. sonuç ne mi: sürüldü!
  • su anda akp'de bircok eski anap'li milletvekili ve bakan bulundugunu bilmeyenlere garip gelen durum...

    sahi, anap genel baskani erkan mumcu eski akp milletvekili degil miydi?
  • turgut ozal'in vakt-i zamaninda msp'den milletvekili adayi oldugunu bilmeyenlere garip gelen olay.
  • akp bugun eski refah partisi yeni fazilet partisi halefinden ziyade anap'ın mesut yılmaz döneminde başarılı bir şekilde edilgen hale getirdigi ve o donem takunyalı tabir edilen kesiminden oluşmaktadır. bu bağlamda akp duruş olarak batıya dönük yüzü ile araplara hayran tavrı ile özal'lı anap'ın devamıdır. nasıl özal devrimci dönüşümü gerçekleştirmiş müthiş bir lider olarak algılanıyor ise recep tayyip erdoğan da aynı takdirle değerlendirmektedir, soz konusu eşhasa muhalif kişiler de aynı iddia ve tezlerle karşı durmaktadır. tavır doğaldır, garipsenmemelidir... tabi bülent arınç'a verilen demokrasi onur ödülünü tam anlamadım ama...
  • ansızın gerçekleşmiş olay.

    akp iktidarının 5. yılını idrak ettiğimiz 2007 yılında kendisine bilumum akp'li tarafından methiyeler düzülüyor, "cumhuriyet mitingi kalabalıktı, ama özal'ın kocatepe camii'ndeki mevlidinde de 150.000 kişi vardı" gibi "kel başa şimşir tarak" nevinden iddialara mesnet olacak şekilde bir sevgi depreşmesi bu. bu ilgi karşılıksız da değil üstelik, turgut özal düşünce ve hamle derneği'nin bülent arınç kişisine "demokrasi onur ödülü"* verilmesiyle taçlanıyor.
  • turgut özal'ın nakşibendi olduğunu bilmeyenlere garip gelen durum.
hesabın var mı? giriş yap