albız

• eski türklerin inanisina göre yeni dogum yapan kadini rahatsiz eden bir seytan ..
  aslında logusa kadinin hormon dengesizligi
• `elf` kelimesinin kökeni proto-germence albi-z kelimesiymiş (bkz: wikipedia) insan bizim albızla alakası var mı acaba diye merak ediyor doğal olarak...
  
  edit: kelimenin kökeni arapça'dan iblismiş: http://www.nisanyansozluk.com/?k=albız
• yeni doğum yapan kadınların başına kırmızı kurdele bağlanır. bu kırmızı kurdele anne ve bebeği albız'a karşı korur.
• (bkz: albız alsın)
• anadolu medeniyetleri müzesi'nin bekçi köpeklerinden biri. diğeri tamu'dur.
  müzede sergilenenler şeylerden geneline açıklama yapılmışken köpeklerde ihmal edilmemiş. kulübelerinin üzerinde isimleri, cinsleri^*, doğum tarihleri,cinsiyetleri gibi bilgilerle içerdeki moruk turist topluluğu ve onlara bağırarak bir şeyler anlatan rehberlerden sıkılan, bahçede sigara içen genç türkler için eğlenceyi ihmal etmeyen bir müze olduğunu göstermiştir. albız yaklaşınca havlıyor ayrıca.
• evet bu çok ilginç annanemin annesi bu albız olayını bizzat yaşadığını ve albızın çocuğu almak için kendini kandırmaya çalıştığını anlatırdı, sözde albız başkasının (sanırım annesi idi) kılığında odanın kapısından kafasını uzatıp onu yataktan kalkmaya ve odadan çıkmaya bir bahane ile ikna etmeye çalışmış, eğer büyük ninemiz buna kanıp odadan çıksaymış çocuğunu albız alacakmış.bu şekilde inanarak, "yaşadım" diyerek anlatırdı.
  çocuk yaşımda çok önemsemedim dinlerken, ancak sonra muazzez ilmiye çığ'ın sümerlerle ilgili bir kitabında okudum sümerlerde de böyle bir inanış olduğunu, ve bu inancın bin yıllardır yaşıyor olmasının şoku tüm bedenimi sardı.
  evet kökeni orta asya falan değil, bildiğin sümerdedir...tabi orta asyadan sümer'e geçmediyse.
• annemin ettiği beddualardan birisine konu olan tnarı. kendisi onun hosuna gitmeyen bir şey yapıldığı zaman " albız alsın canını" der. ^*
• türklerde lohusa olan kadınlara ve balalarına saldıran ve kötülük eden tinsel varlıklardır. adı “albız, albıs, albas ve albastı” olarak süreçlenmiş ve tamamı günümüzde kullanımını sürdürmektedir.
  
  kötülük ile eş anlamlı olup görünmezdirler. kadını ve balasını bunlardan uzak tutmanın ve korumanın en önemli yolu ise onun korktuğu ve çekindiği bir renk olan ala ve kızıl renk türevlerini ona karşı kullanmaktır. bu nedenle lohusa olan kadınlara ala ve kızıl renklerde taç, bez, örtü vb. nesneler takılır yada bulunduğu yere konulur.
  
  iyilik ile eş anlamlı olan ve bir ikinci tinsel varlık konumunda bulunan kutlu umay dan da hem lohusa kadın hemde balasını korumak için yardım dilenilir. umay çok daha güçlü ve ıduk sayılmış olan iyiliğin gücüdür. doğum öncesi, doğumda ve doğum sonrası kadınların ve balalarının en güçlü koruyucusu durumundadır. her önemli ve güçlü kadın bir umay benzeridir. onun el verdiği kadına kötülük uğrayamayacağı gibi, güçlü, bereketli ve sağlıklı bir doğurgan olacaktır. bu nedenlerle umay için adaklarlar adanır, çaputlar bağlanır. işte albız ise bu tinselliğin tam karşısında yer alır.
  
  kaynak: https://onturk.org/2014/06/30/albiz/
• (bkz: hay canını albızlar alası)
• (bkz: alkarısı)
  (bkz: albastı)