• vay anam vay ya, kimse tanımıyor neo liberal programın asıl mimarını, tüisad'ın sevgili paşasını. patronların cunta meclisindeki temsilcisini. nasıl bakanlıkları boşaltıp, özal ve diğer liberal şürekayı bir günde doldurduğunu, nasıl ülkenin içine sıçan 24 ocak kararlarının sadık bir hizmetkarı olduğunu.

    öyle unutuldu gitti adam.

    aslında önemli bir şey bu, 12 eylül bugün sadece bok yedirmesiyle, işkencesiyle, fiziki baskısı ile hatırlanıyor ve bu noktada kenan evren figürü öne çıkıyor, oysa ki "24 yıl işçiler gülmüş, patronlar ağlamıştı ve sıra patronlara gelmişti" öyle severlerdi bugünün demokrat/darbe karşıtı sermaye sınıfı. unutulması, darbe karşıtlığının bile manipüle edildiği bir dönemde şaşırtmıyor.
  • mgk'nin unlu genel sekreteri.

    turkiye'nin bern buyukelciligi'ne atanmasindan sonra diplomasi tarihimizde ilk kez yasanan bir vaka gerceklesmisti.
    ilk kez bir turkiye buyukelcisi, gorevli bulundugu ulkenin halki tarafindan istenmiyordu.
    7071 isvicreli, haydar saltik'in ulkeyi terk etmesini isteyen dilekcelerini disisleri bakani pierre aubert'in onune koyduklarinda, bati kamuoyu da saltik'in gercek kimligiyle tanismis oluyordu.

    isvicre halki, orgeneral saltik'in cuntanin emir eri bir subay degil, kiyimlari iskenceleri dogrudan yoneten bir darbeci oldugunu dile getiriyorlardi.
    ayni bicimde, isvicre'ye dinlenmeye degil avrupa'da yasayan turkiyelileri denetlemeye, bu konudaki calismalarin esgudumunu ve gelisimini saglamaya geldigi one suruluyordu.
    netekim, saltik'in isvicre'deki ilk isi de bu dogrultuda oldu: gelir gelmez "turk-islam dernekleri"ni bir federasyon catisi altinda birlestirdi.

    belki bu federasyon catisi nereden nereye geldigimizi, nicin ve kimlerin yedeginde geldigimizi biraz daha acikliga kavusturur.

    aktaran: erbil tusalp ("eylul imparatorlugu", 1990, "ol dedin de, olmedim mi ben? / zaman tunelinden gecercesine...", sf. 149)
  • hem ali hem haydar hem saltık.
    gülbank gibi ismi vardır.

    sırf alevi kökenli olmasından dolayı,
    alevilerin bir kısmının da olsa saygısına ve sevgisine mazhar olmuştur.
    alevi paşa falan denmiştir. iyidir denmiştir.

    sırf balkan kökenli diye benim kenan paşa'ya (üsküps kökenli netekim) saygı duymam, sevmem gibi bir şeydir.
    aptalcadır.

    saltık ismi bağlantısını merak edenler için...
    (bkz: alevi türkmen tarihi ve saltuklular)
  • 12 eylül'ün hazırlanması, kamuoyunun alıştırılması ve oluşturulması, tatbikatı ve bu darbeyle arzu edilenlerin büyük bir başarıyla gerçekleştirilmesi sırasında, fazla gözönüne çıkmadan, emir ve komuta zincirini aşıp taşmadan gösterdiği üstün yararlılıklardan sonra emekli olmuş, hemen sonra da isviçre'ye büyükelçi olarak atanmış, bu ülke uzun süre cuntacıolduğu gerekçesiyle kendisini akredite etmemişse de sonuçta 4 yıl boyunca türkiye'yi bu ülkede büyükelçi olarak temsil etmiş kudretli ve emekli general. bundan sonraki yaşamı da cunta sırasındaki ön plana çıkmama tavrı ve tarzı gibi devam ettiğinden olsa gerek ki, halen ne yaptığı bilinmemekte ve yaşadığı sanılmaktadır.
  • mehmet ali birand'a yaptığı açıklamaları umur birand neden yayınlamaz merak ediyorum.
  • 12 eylül'e giden günlerde, herkes kenan evren'in yerinde haydar saltık'ın olacağını düşünürmüş. lakin kenan evren, makamını kullanıp haydar saltık'ı devredışı bıraktı, derler. ancak gölgesinin hep evren yönetimiyle birlikte olduğu da söylentiler arasındadır...
  • 12 eylül'ün bütün sorumluları gibi uzun yaşayıp sonunda ölmüş dikatatörlük komutanı. bu ülkeye namuslu bir iktidar gelip de evinden sabahın köründe toplayıp polis arabasına kafasına bastırarak göz altına alamadı. gazetecilerden sıra gelmedi.
  • 12 eylulun gizli mimaridir.11 eylulde vakitsiz sokaga cikmis bir tank bölügü görur.böluk komutanina ne oluyor burada diye sorunca boluk komutani nato tatbikati var da komutanim der.cok ironiktir ki bu bahaneyi siyasetcileri uyandirmamak amacli kendisi uydurnustur
  • 12 eylül'ü esas organize eden kişinin general saltık olduğunu, 32. gün belgeselindeki röportajlarını dinleyen herkes anlar fakat ne yazık ki çekimler tamamlandıktan sonra kendisi bu röportajların belgeselde kullanılmamasını istemiştir.

    aslında bu sınırlama, kenan evren'in ölümünden sonra geri alınabilirdi. kim bilir belki de 12 eylül askeri müdahalesinin 40. yılında açıklanır.

    tersinide söyleyeyim. kenan evren'i 5 dakika dinleyen herkes onun darbe organize edemeyeceğini, darbe zamanı hasbelkader genelkurmay başkanı olduğu için darbeci generaller tarafından lider olarak vitrine konduğunu anlar.

    zaten kenan evren'de anılarını anlatırken "bir anda kendimi organizasyonun başında buldum" der.
  • adı öylesine solcuya çıkar ki alparslan türkeş onun ismi yüzünden darbenin sol bir darbe olduğunu düşünür. hatta ´´ülke o komünist saltık’a mı kalsın´´ demistir.
hesabın var mı? giriş yap