• dincilerin kafa keserken, sevgilileri recm ederken, üniversite öğrencilerine bıçak, satır ve sopalarla saldırırken, aydın ve sanatçıları otellerde yakarken çıkarttıkları ses. bu sesi duyduğunuz yerde çok büyük ihtimalle vahşet vardır. can güvenliğinize dikkat ediniz.
  • çok yakın zamana kadar, duyduğumda bana ananemi çağrıştırırdı. rükuya, secdeye giderken fısıltı gibi söylerdi bütün çocukluğum boyunca.

    şimdi metroda, otobüste, sokakta duysam "aha pimi çekecek herif" diye tırsıyorum.

    allah belanızı versin lan.
  • bedeli, ispatı ve anlamı gönülde mühürlü bir iddiadır..

    http://www.youtube.com/watch?v=tlfmdeyecoc

    adını sadece ezbere bildiğim ve fakat muhteviyatıyla tesirinden bîhaber olduğum herhangi bir makamda okunan bir ezanı dinlerken insan sesini düşünüyorum..

    o sesin câna nasıl ve neden bu kadar etki edebildiğini anlamaya çalışıyorum..

    nağmeler kanatlanıp süzülürken gök kubbede, kendi semâmın ıssızlığını görüp korkuyorum sonra..

    sonra, o ezanın içime dolmasına müsaade edebilirsem eğer, gönlümü hakikaten açabilirsem, o ıssızlık yerini hüzne bırakıyor.. yutkunuyorum.. ezelî ıssızlığımın yetim başının okşandığını hissettiriyor bu bana..

    daha daha sonra, o son "hayyalel felah"dan sonra gelen allahuekberle telaşa kapılıyorum.. bu ezanın bitmek üzre olduğunu haber veriyor çünkü.. o kadar hızlı bitiyor ki üstelik, tüm o ağır ağır akan nağmeler, edalı geçişler bir anda, birkaç saniye içinde hitama eriveriyor..

    yaşamak da böyle galiba.. o son allahuekberden sonra pek vakti kalmayan ezan gibi sanki ömür..

    edalı, nağmeli, makamlı ama hitamı kaçınılmaz keskinlikte bir ezan, hayat denen o tuhaf şeyin izahı gibi..
  • dunyada bilinirligi artmis olan islami nida. gecenlerde yasayarak ogrendim:

    mekan abd'nin kucuk bir universite kasabasi, pazar ogleden sonra bir kafede disarida oturdum kitap okuyorum. kafayi bir kaldirdim ki yaradana yan bakmakta olan bir evsiz kardesimiz tepemde dikiliyor. (+ homeless - ben)
    + sir, are you a christian man. your brother is in need. are you a christian man.( kiliseden yeni cikmis olacagimi dusunen evsizimiz hirstiyan misin diye soruyor)
    - no. ı am muslim. ( gozumun pek tutmadigi evsizi uzaklastirma caresi olarak muslumanlik ilani)
    + .... (sasirip duraklayan evsiz)...
    +..... allah akbar..
    -....( sasirip duraklayan ben)
    +.....( bagira bagira) allah akbar (son ses) allah akbar..
    - ..(panikle cepten bir dolar vererek) ok man ok, here is dollar.
    + jesus loves you (isa seni seviyor der ve yurur gider)
  • ortadoğu vilayetlerinde bir insanı linç etmeden ya da öldürmeden önce kullanılan vecize.
  • kelime manası olarak allahuekber, "allah en büyüktür" demektir.

    ortadoğuda bol bol bağırırlar, çağırırlar, şamata yaparlar allahuekber diye.

    onlar ne anlamda kullanıyorlar bu kelimeyi?

    bizim tanrımız sizinkini döver iddiasıyla, kendini ve çevresini gaza getirmeye çalışıyor aklınca müptezeller.

    gerçek manası ise şudur allahuekber'in:

    allah deyince aklımızda, kalbimizde bir tasavvur oluşur; işte o tasavvur neticede bir zandır ve allah bunların çok çok ötesindedir. bu sadece bizim için geçerli değildir; tüm evliya ve enbiya için dahi geçerlidir.

    allah hakkındaki marifetimiz sonsuz bir denize nispetle katre hükmündedir. ne kadar bilirsen bil, ne kadar marifetini artırısan artır, yine de sonsuza göre hiç hükmündedir o bilgin. allah tüm bunlardan büyüktür, ötedir.

    allahuekber idrakına kavuşamayan kimse, ufacık bir allah tasavvuru/zannı ile yetinir ve sığ kalır.

    bu bahsettiğimiz allah tasavvuru/zannı, aynı zamanda bir dünya görüşünün, evren ve varlık algısının çekirdeğidir; kurtuluşumuzun anahtarıdır.

    yeni bir marifet; yeni bir dünya için.
  • "allah en buyuktur" anlamina gelen arapca tamlama. etimolojik inceleme icin (bkz: kebir) ve (bkz: ekber).
  • çok ilginç kullanım alanları var bu güzel tamlamanın;

    https://fbcdn-sphotos-e-a.akamaihd.net/…90485_n.jpg
  • arapçada ''bombayı patlatıyorum'' anlamına gelen söz.
  • öncelikle sami dillerinin yapısı sebebiyle en büyük veya daha büyük veyahut tek büyük (ki bu anlama geldiğini söylemek filolojik olarak zorlama olur) olarak sıralanan anlamların hangisinin doğru olduğu belirsizdir ve kullanan kişinin niyetine bağlıdır. kasıta ve niyete göre en büyük manasına da gelebilir, daha büyük manasına da. zira sami dil yapısı her ifade öğesinde, (sözcükten cümleye kadar) hafıza mefhumuyla çalışır. modern arapça'da bile bazı sözcükleri anlamlandırmak, hatta ve hatta doğru okuyabilmek için geri bildirim şarttır. bu sebeple hangi anlamda kullanıldığını bilmek için ortaya çıktığı 7. yüzyıl arapça metinlerine bakmak gerekir ki bunlar da çok sınırlıdır. dolayısıyla allahuekber'in kesin manasını söylemek zordur.

    öte yandan etimolojik bir yaklaşımla, allahuekber'in nasıl üretildiği sorusunun cevabı kolaydır. islam geleneğinde çok nadir bahsedilse de (hatta hiç bahsedilmez bile diyebilirim ama ignac coldziher'in ismini hatırlamadığım bir makalesinde rastlamıştım) islam devleti öncesinde mekke'de bir idolü olan tanrılardan birinin ismi de allah'tı. ki çok eski bir tanrıdır. (bkz: elohim) söyleniş zamana göre farklılaşmıştır. el-ilah, ellah şeklinde söylenişleri de vardır. hz. muhammed, tek tanrı olarak duyurduğu tanrının ismini buradan seçmiştir. islam tek tanrıcılığı deklare ederken kabe'deki diğer tanrılar inkar edilmiş, fakat içlerinden biri tek tanrı olarak seçilmiştir. allahuekber sözü de, allah'ı, el-ilah'ı, yani ismi daha önceden de bilinen bir tanrıyı diğerlerinden ayırt etmek amacıyla, "büyük olan, en büyük olan allah'tır, diğerleri değil" manasıyla ortaya çıkmıştır. yani allahuekber en başta, allah adlı tanrıyı diğer kabe tanrılarından ayırt etmek amacıyla kullanılmıştır.

    ayrıca (bkz: la ilahe illallah/@ludvigboltzmann)
hesabın var mı? giriş yap