alonzo mourning

• nba'de karakter deyince hakeem olajuwon'la birlikte aklıma gelen tek insan..
  
  yıllar önce ligin en etkili ve dominant pivotlarından biriyken çeşitli sakatlıklar ve hastalıklar yüzünden gerek oyunundan, gerek fiziğinden çok şey kaybetmiştir bu adam.. bir dönemin en iyi 2-3 pivotundan biri olup şimdi sahaya çık, shaq'ı yedekle, 2-3 blok yap, 6-7 de rebo aldın mı ohh ne ala memleket yaklaşımına karşı en ufak bir tepki göstermeyip o sahaya çıkıp kanının son damlasına kadar savaşmak olmuştur alonzo mourning'in adı.. düşünün ki bir dönemlerin en harika uzunlarındansınız ama artık ne yazık ki sadece bir görev adamı olmanı söylüyorlar.. en ufak bir içerleme, en ufak bir reddetme yok.. bilakis verilen bu yeni görevi en iyi şekilde yerine getirmek için o yaşlı bünyesinin bütün sınırlarını zorlayarak ölümüne savaşmak var.. son zamanlarda böyle saygı duyulası, önünde diz çökülesi bir performansı ligin genç ve atletik yıldızları başta olmak üzere kimsede görmemiştim..
  
  geçen gün bir orlando deplasmanına çıktılar takımca, dwyane wade falan yalan oldu.. allahım o ne hırs, o ne azimdir.. her basketbolseverin izlemesi gereken bir karşılaşmaydı.. tek başına bütün orlando'ya karşı savaştı neredeyse.. iki pota altında o yaşta gidip gelip voleybol oynadı.. 15 sayı, 21 rebo, 4 blokla maç tamamladı.. yaş 35, yolun yarısı gelmiş.. hala inkar ediyor bazı gerçekleri.. bir zamanların en iyi pivotlarından biriydim, şimdiyse en iyi rol oyuncusuyum diye bağırıyor adeta, shaq sakatlanmış, antoine walker, udonis haslem gibi oyuncuların yanında bu takımın en karakterli uzunu benim diye bağırıyor her maç.. azim, hırs, istek, basketbol sevgisi fışkırıyor gözünden.. ciddi anlamda izlenmeliydi o orlando maçı.. neredeyse izlerken insanı ağlatacak bir performanstı ki gözlerimin dolduğunu hiç abartmadan söyleyebilirim..
  
  elin denyoları takımının en iyi oyuncusuyken yanındakiler fazla top kullanıyor diye asabileşip sorun çıkartarak takımın ahenginin içine ederken bu adam bir zamanların en iyi uzunuymuş, şimdinin pivot yedekleyicisiymiş hiç farketmiyor.. mantık aynı, vücut aynı, beyin aynı..
  
  nba dünyanın en güzel organizasyonlarından biriyse böyle karakterli adamların sayesindedir bu.. 2 smaç basıp kral olanlarla değil..
  
  evet, artık benim gözümde karakter=alonzo mourning'dir..
• yetimhanede büyüyen ve azmi sayesinde bugunlere gelen süpper oyuncu.
  
  zo lakabı sanılanın aksine ncaa ya da nba'de diil bu yetimhanede takıldı alonzo mourning'e..
  ilk olarak five stars basketball kampına gitti o yaz cok calı$tı ve basketbolunu üst seviyeye cıkardı.
  ncaa icin okul secmesi gerektigi zamanlarda zo coachlar tarafından en cok aranan oyuncuydu.
  syracuse, goergia tech ve georgetown arasından georgetown'ı secti.
  nba'de daha oynamadan nike reklam filmlerinde oynamaya ba$ladı.
  shaq'ında nba'e gelmesiyle muthi$ mücadele ba$ladı. o sene shaq en iyi caylak oldu mourning 2. sırayı aldı.
  sakatlıklar o senelerden zorlamaya ba$lamı$tı zo'yu.
  dream team'e secildi ve iyi oyununun ödülünü aldı.
  zaten 92'de charlotte hornets'e olaylı gelen zo olaylı ayrıldı. sezonun bitmesine cok uzun süre kalmamı$tı ve hornets zo'yu bedelsiz bırakmak yerine miami'ye takas etti.
  pat riley miami'de mourning'e takım liderligi görevini verdi o da oynadıgı süre icinde bunu güzelce yerine getirdi.
  nba'e ilk girdigi dönemlerde cabuk sinirlenen yapısıyla dikkat cekiyodu hatta bi sezon ici 18 teknik faul aldı .1999'da cenesi kırıldı ama 2000 senesinde burnunun kırılmasını kimse unutamıyo..
  detroit deplasmanında burnu kırıldı, hemen kenara alındı, normal $artlarda salonu terk etmesi ya da en iyi $artlarda soyunma odasına gitmesi gereken zo gerekli bandajı taktırıp 3.52 saniye sonra oyuna döndü macı 20 sayıyla tamamladı. 6 faul alıp oyundan cıkarken tüm salon cılgınca alkı$ladı onu. mactan 2 gun sonra ameliyat oldu ertesi gunku mac icin hazırım dedi.. böylesi biridir zo.
  
  meraklısı icin not: ameliyatın ertesinde oynanan macta zo 43 sayı attı maskeyle oynayarak.
  
  2002 - 2003 sezonunda miamiden ayrıldı ve new jersey nets'e gecti, zaten böbreklerindeki sorun yüzünden o sezonu kacırmı$tı nerdeyse. ertesi sezonda ligde sadece 2 mac oynadı herkes basketbolu bıraktıgını zannederken o cabaladı ve geri döndü.
  ilk iki macta 24 sayı attı ve sevenlerini heyecanlandırdı. bu sene nike'in zo icin özel olarak ürettigi bi tür koruyucu ile maclara cıkıyo, bu koruyucu özel bi maddeden üretilmi$ ve böbrekleri koruyo.
  nba'de her dönem sevildi mourning bu azminden dolayı duyulan sevgi ve sayı kendini ikiye katladı..
  
  good ''mourning'' new jersey nets diyoruz kendisine ..
• focal segmental glomerulosclerosis nedir biliyor musunuz? endotel hasariyla baslar, proteinuriden^* hematuriye^* giderek kotulesen bir prognoz cizer. glomerullerin yuzde 50'si inflamasyon gecirmektedir. cesitli kaynaklarda gorulmektedir ki, tedavi prognozu tamamen silmeye yetmez. mutlaka arada artan ataklarla seyreder, dayanilmaz agrilara neden olur. kimi zaman bobrek tasi olusumuna kadar gidebilir. kimi zaman diyalize girmesini gerektirecek kadar filtrasyon sorunu gozlenir.
  
  iste kariyerinin zirvesinde, nba tarihine altin harflerle adini yazmaktayken bu hastaliga tutuldu alonzo mourning. hem de kendiliginden baslayan ve durdurulamayan ataklara ragmen bloklari, sayilari ve reboundlariyla dominatorlugune devam ederek. sezon basinda baslayan bu agir sancilara ragmen disini sikti ve macini oynadi. miami'yi play-off potasina sokacak kadar iyi oynadi, sayi atamadigi zamanlarda zorlamaktansa pas vermeyi yegledi, asist ortalamasini yukseltti.
  
  ancak durumu agirlasti, olmadi. bir sonraki sezon iki maca ancak cikabildi, ikincisinde soyunma odasinda kivraniyordu. bunun hakkinda: "yetimhanede soguk suyla dus aldiktan sonra bir koseye kivrilir uyurdum, simdi ayni sekilde kivriliyorum; ancak acidan." cumlesini soyluyordu espn'e. devam edemedi sezona, hastahaneye kaldirildigini televizyondan ogrenebildik, yine de arta kalan vakitlerinde potayla baglarini koparmadigini, yuzugu takmayi fazlasiyla istedigini de.
  
  yılmadı. istedigini yapamadigi new jersey nets ve toronto raptors'taki gunlerinden sonra yuvaya, miami heat'e geri dondu. dondugu zaman "benchten soylemleriyle destek olur ancak" seklinde dalga gecildi kendisiyle. ayni sezonun sonunda mac kazandiran bloklariyla alkislaniyordu. sezonun ilk 4 macinin ardindan yuzde 34 ile free throw attigi icin onu elestirenler, sezon sonundaki new york macinda yaptigi 9 blok ve attigi 21 sayiyla onu ayakta alkisliyorlardi. nitekim uzun ugraslar sonucunda miami heat sampiyonluga eristi, artik yuzuge sahip bir efsaneydi zo.
  
  bugun basketbolu birakti zo, biliyorum ki 25 yasindaki nice pivotlardan en az kirk kat daha iyi oynar hala. o pota altindayken josh smith bile "cekindigini" belirtiyor. kritik anlarda top ondaysa iceriye girmeyi, bunu yapamazsa topu usta bir pasla yerine ulastirmayi beceriyor.
  
  uzun lafin kisasi, karakter ve basketbola saygi kavramlarini asmis bitirmis bir insanoglu, bir efsanedir.
• dün itibari ile emekliliğini açıklamış basketbolcu. 15 yıllık nba kariyeri boyunca 7 defa all-star seçilmiş, 2 defa da yılın defansif oyuncusu ödülünü^* kazanmıştır. 15 sezonda 838 maçta görev yapmış, 17.1 sayı, 8.5 ribaunt, 2.8 blok ortalamalarıyla oynamıştır.
  
  bu istatistikler zo'yu anlatmaya yetmez tabiki. zo denince akla yaptığı inanılmaz bloklar gelir. son saniyelerde bile sayılarından çok blokları ile maç kazandırmıştır. zo, bir duvardır ve eğer drive ederseniz ona toslayacağınız kesindir. ve eğer rakibi iseniz, aklınıza genelde kötü anılar gelir. zira yaptığı bloklar hem fiziksel hem de psikolojik olarak hasar verebilir.
  
  zo aynı zamanda bir hedeftir. dönemin en atletik oyuncuları için zo'nun üzerinden smaç basmak, ulaşabilecekleri en üst seviyelerden biridir. bunun sebebi kendisine duyulan saygıdan ve korkudandır. bugün vince carter'ın yaptığı en iyi smacı sorsalar, zo'nun üstünden yaptığı o efsane smaçtır^* derim. kendisi de bir röpörtajında o smacın ne kadar özel olduğundan bahseder.
  
  son yıllarda sakatlıklar ve hastalıklarla boğuşan zo, en sonunda bırakmayı seçti. önümüzdeki ay 39 yaşına girecek ve eğer basketbol oynamaya devam ederse, yaşayabileceği sakatılıklar gelecek hayatını etkileyebilir. kendisi de bu sebeple emekli olduğunu söylüyor. fakat yaşadığı bunca acıya rağmen içindeki oynama isteği sönmüş değil. aylardır karar verememesinin sebebi bu istek. onu efsane yapan özelliklerinden biri de bu.
  
  miami heat'in başkanı pat riley zo'nun formasının emekli edilebileceğinden bahsediyor. edilsin ya da edilmesin, alonzo mourning pekçoklarının gözümde şimdiden hall of fame'e girmiştir.
  
  bugün bir efsane nba'e veda ediyor. bize de kendisinin önünde saygıyla eğilmek düşer.
• 2005 playofflarının tartışmasız en hırslı oyuncusudur, sanmıyorumki bu sene ondan daha fazla şampiyonluğu isteyen bi oyuncu olsun. sayı anlamında yeterince katkı yapamasada pota altında her topa ölümüne atlıyıp, ortalığı karıştırması heleki defansif anlamda zaten her drive edenin eline vermesiyle bu sene miamiye beklenenden çok daha büyük bi katkı yaptı zannımca. oyuna getirdiği sertlik ve hırsı her nekadar çoğu zaman erken faullerle kendisine dönsede, kameralar kendisine odaklandığında valla tırsıp yerimde ben doğruluyorum, ki bazen shaqla aynı anda sahada oluyolar işte o zman potaya yaklaşanlara rahmet, ailelerinede sabır dilemekten başka bişey gelmiyo insanın elinden.
• bu adam nba'deki en sevimli adamdır şu anda. ailemizden biri gibidir, charlotte hornets ile başlamış ve miami heat ile dewam etmektedir. "sinek avlayıcı" denilen türden bi adamdır, werir bloğu habersiz. şu war ki, hiç kimseye zarar gelmez bu adamdan, hep gülümsüyor, hep alttan alıyor adam, "abi" diyip sarılasım war.
  
  bir çok kez 4-5 kere all star olmuş fakat sadece bu senekinde doğru düzgün oynayabilmiştir. diğerlerinde sakat olduğu için, koç onu sevmediği için falan oynamamıştı "kel kafa" yakışmayacak sanıyordum, şu an kel kafalıdır, gülümsemesi tamemen ortaya çıkmıştır abi, hızlı bi adamdır ayrıca, bi bakarsın oyunu başlatmış, bi bakarsın smaçı takmış dönüyo... odur...
• 90'lara damgasına vuran pivotlara baktığımızda (patrick ewing, hakeem olajuwon, david robinson, shaquille o'neal ve alonzo mourning - bunların yanına olağan dışı dominant savunması ile dikembe mutombo'yu da ekleyebiliriz aslında-) shaq ile birlikte geriye kalan tek isim. ny-mia serilerindeki kavgalarından tutun, üstünden sayı atmaya çalışan guardların lay-uplarını orta sahaya yollamasına kadar her şeyiyle izlenesiydi bu adam. ne var ki göze çarpan en büyük özelliği hırsıydı. hırsını çirkefleşmeden yansıtmasıydı. tertemiz bir hırstı bu adamınki, saf bir azimdi. gözümüze gözümüze sokuyor hala bu muhteşem karakteri. nba'i izlenesi kılan adamlardan biri kesinlikle.
• kendisinin, aklıma ilk getirdiği şey sprite kutularıdır elbette... o yeşil yeşil kutunun üzerinde onun imzalı fotoğrafı falan, çok güzeldi o yıllar ya. bir daha nba öyle zevk vermedi nedense.
  
  (bkz: nba yıldızlar serisi baskılı sprite kutuları)
• miami tarihinde forması emekli edilen ilk heat oyuncusudur.
• başardıkları sebebiyle önünde saygıyla eğilmek gereken, çoğu basketbol izleyicisinin gönlünde farklı bir yeri olan koca adam.