• ebüssüreyya sami'nin 1913 - 1914 yıllarında yarattığı 10 öykülük polisiye dizisinde osmanlı'nın sherlock holmes'u olarak anılan kahraman.

    merkez kitapçılık 2 ciltte toplamış. amanvermez avni'nin serüvenleri 1. cilt osmanlı'nın sherlock holmes'ü adındaki kitabın arka kapağı şöyle diyor:

    "osmanlı hafiyesi amanvermez avni, yardımcısı arif ile birlikte beyoğlu'nda kazancı yokuşu'nda yaşamaktadır. bu ev düşmanları tarafından yakılınca tepebaşı'nda bir eve taşınır. sık sık kıyafet değiştirmekte, evindeki laboratuvarında yaptığı araştırmalarla en karmaşık olayları aydınlatmaktadır. kendi sardığı kalın sigaralara ve sütlü kahveye düşkün olan amanvermez, fransızca, rumca ve ermenice konuşmaktadır. çağdaşı polisiye kahramanları gibi alt edilmez biri değildir. peşindekiler tarafından gemiden denize atılır, eter koklatılarak bayıltılır. tam da bu yüzden inandırıclığını hiç kaybetmez, sevimli bir hafiyedir."
  • polisiye olarak belki çok basit hikayeler amanvermez'in hikayeleri ama 1913/14 istanbul'un da vukuu bulması olayların damakta değişik bir tad bırakıyor hikayelerde geçen mekanlara aşinalıktan dolayı.. bence 20/25 episode'luk harika bir tv dizisi olurdu bu hikayelerden.. şöyle güzel de bi prodüksiyonla seyrine doyum olmazdı diye düşünüyorum.
  • üsküdar kerem yılmazer sahnesinde izlediğim şehir tiyatroları oyunu. beklentim cok düşük gittim ama o kadar da kötü bulmadım oyunu. hikaye polisiye sevmediğim için beni cok sarmadı lakin 130 dakika olmasına rağmen sıkmadı da. olayların bir kısmı kopuk, birbirine bağlanmıyor. sherlock holmes’a benzetilen avni’nin bence çözümleme ve zeka konusunda alakası yok ya da yansıtılamamış, dolayısıyla hikaye çok basit kalıyor. sahnenin kullanılışı, mekan değişikliğini anlatmak için kullanılan set duvar ve ışıklandırma cok güzel olmuş. dönemin kültür çeşitliliği oyunun en göze çarpan yanların bir tanesiydi bence. farklı şiveler konusunda oyuncular çok başarılıydı, tempoları hiç düşmedi, oldukça iyiydiler. dekor ve kostümler hoştu.
    kerem yılmazer sahnesi’nin de artık kullanılıyor olmasına çok sevindim, rahat ve büyük bir sahnesi varmış. iyi seyirler.
  • osmanlının sharlock holmesi, fakat diğer polisiyelerden farkı vardır. yeri geldiğinde yenilir,külyutar, yeri geldiğinde kadın kılığına girer... yanılır, aldanır... hayatın kendisi yani..."bir osmanlı polisiyesi amanvermez avni" diyebiliriz... kullanıcı adıma ilham vermiştir kendisi. amanvermez avni'den sonra başka karakterlerde çıkmıştır... cingöz recai, şeytan hadiye, fakabasmaz zihni, elegeçmez kadri, pire necmi, hafiye yılmaz…
  • kuşaktan silah çıkarılan, bıyık altından gülünen, ezan seslerinin arasından "aman yandım eyvah" feryatlarının yükseldiği isli puslu istanbul havası kokan eğlenceli polisiye serinin sevimli kahramanı. bu sabah elime geçen amanvermez avni'nin serüvenleri adlı kitabı işe giderken okumaya başladım ve beni siyah beyaz da değil taaa sepia efektli istanbul günlerine, galata kulesine, beyoğlu'nun ara sokaklarına geri götürdü. ha bir de fakabasmaz zihni diye bir polisiye kahramanımızın da olduğunu gene bu kitap sayesinde öğrendim. en kısa zamanda onu da bulmayı umuyorum, merkez kitaplar yayınevinden çıkan bu güzel kitabı kemal tahir'in son dönemde piyasaya yeniden çıkan mayk hammer serisiyle eşzamanlı olarak okuyabilirsiniz.
  • sıkı polisiye okuru olduğunu idia eden birçok ki$inin henüz farkına varmadığı osmanlı dönemi polisiye kahramanı.

    erol üyepazarcı'nın sayesinde günı$ığına çıkmı$ maceraları merkez kitaplar tarafından iki cilt olarak yayımlandı.
  • bugün üsküdar sahnesinde izlediğim çok beğendiğim oyun. osmanli döneminde yaşamış olan gerçek bir hafiye olan amanvermez avni’nin hikayelerinden harika bir senaryo hazırlanmış. oyunun tüm karakterleri çok yüksek performanslı oynamış, çok akıcı, çok eğlenceli bir oyun çıkmış ortaya. gerek senaryosu, müthiş oyunculuğu, ışığı, modern müzikleri, kostümleriyle etkileyici bir oyundu. sahne çok iyiydi. sahnede dikkatimi çeken farklı bir tarz vardı. sanki bir çizgi roman ambiansi yaratılmış, bu da oyuna farklı bir lezzet katmış. tiyatro gibi tiyatro hakikaten, emeği geçen herkese tebrikler.
  • beklentiyi sözlükteki entryler sayesinde biraz yüksek tutarak muhsin ertuğrul sahnesinde izlediğim oyun. bu yüksek beklentinin çok altında kaldı genel olarak. süresi fazlasıyla uzundu ve iki ayrı olayın bağlantısının olmaması da hayal kırıklığı yaşattı.

    hakkında hiç yorum okumadan gitseydim çok beğeneceğime eminim. dekorlar olağanüstü etkileyiciydi, hele de sahneyi bir ekrandan izliyormuş hissi yaratması... bir ara an'dan çıkıp gerçekten ekran sandım. oyunculuklar duru ve başarılıydı.

    tiyatroda aslında olay kurgusundan çok verilen his önemlidir, sinemanın aksine. bu oyunda ise film izliyor etkisi baskındı.

    takdir edilesi ama çok daha fazla beklentiye girmeden gidip görülesi.
  • ümraniye sahnesinde izlediğim istanbul büyükşehir belediyesi şehir tiyatroları kapsamındaki oyun.

    avni ve arif karakterlerini başarılı buldum. yerli şarlok denemesi mantıklıydı.
    oyun metninde de zaten aleni bi şekilde birçok kez göndermesi yapılmış. her defasında da sevimli durmuş.

    tek eleştirim oyunun ses ekibine. ben de dahil pek çok seyirci ara ara replikleri anlayamadık. ekoyla mı ilgili, mikrofon mu yetersiz her neydiyse problem bi şekilde dikkat dağıttı.
  • dün akşam üsküdar'da izledim ve beğendim ama dostlar, ağalar, romalılar nasıl tiyatroda oyun başlayıp kapı kapandıktan sonra bir daha açılmazsa, oyun sırasında da alkış tutulmaz; perde bitsin alkışlarınızı yaparsınız.
hesabın var mı? giriş yap