• perdelerinde püsküller, koltuklarında kadife minderler bulunan, bütün döşemeleri türk kültürünün en bilinen motifleriyle bezeli yanar döner kumaşlardan yapılmış olan, muavinlerin geleneksel osmanlı kıyafeti giyerek servis yaptığı, yolculukta neskafe yerine türk kahvesi, kolonya yerine gül suyu ikram eden otobüs firması. açıkçası korktum biraz, inince "servis yok, atlarla devam edeceksiniz" diyecekler diye.
  • şu anda otobüslerinden birinin içinde istanbul'dan izmir'e gittiğim turizm firması.

    yolculuk konusunda burjuva bir insan olduğumu inkar etmeyeceğim. izmirliyim, 4 senedir istanbul'da okuyorum, bu süreç içerisinde hep uçakla gittim geldim. ailem de tek başıma otobüse binip uzun yola gitmemi çok fazla türk filmi izlediklerinden olsa gerek istemiyorlardı.

    neyse son senemin finalleri bitti, bir ara izmir'e gidip artık ailemi görmem lazım. ancak, yazın gelmesiyle birlikte izmir'e uçak fiyatları, hem de haftasonu olduğu için 200 lira'dan başlayınca, otobüs araştırmasına girdim. 40 lira'ya anadolu ulaşım'dan bilet buldum. ne yalan söyleyeyim, hem 40 lira olmasıyla, hem de adının anadolu olmasıyla herhalde servis otobüsünden hallice bir şekilde gideceğiz diye düşündüm.

    arkadaş şu anda otobüsteyim. önümdeki koltukta televizyonum, koltuğumun altında fişim ve kucağımdaki über hızlı internetim ile dünyanın en güzel yolculuğunu geçiriyor olabilirim. yanıma da kimse oturmadı şansıma. muavin bey de gel git ikram, kendini paraladı. kucağımda topkekim, karşımda esra erol başlayacak şimdi, susurluk'ta ayranımı içecem. vallaha da mükemmel. bundan sonra pegasus'a bineni dövsünler. gerçi okul bitti artık, neyse, geç keşfettim.

    ayrıca kulaklıklar için tek kullanımlık kulaklık bonesi, uyku pad'i, yine üstüne tek kullanımlık bone geçirilmiş yastıklar, her şey mevcut ve hijyenik.

    tek sorun, bu akşam 6'da tam olarak mezun olup olmadığımı, yaz okuluna kalıp kalmayacağımı öğrenecek olmam. duruma göre ya otobüsten kendimi aşağı atmayı, ya da herkese topkek ısmarlamayı düşünüyorum.

    edit: algida kup dondurma verdiler lan.

    edit 2: otobüs kalkar kalkmaz içecek ve açık büfe abur cubur verdiler.
    20 dakika sonrasında su servisi oldu.
    feribota bindik, mola, indik, bursada 15 dk mola, sonrasında algida dondurma verdiler, yanına su, şimdi daha dondurma bitmeden tekrar ikram allahım kendimi susurluk'a saklıyordum halbuki.

    edit 3: yoğun ikramlara karşı koyamamam sonuç olarak susurluk'ta aldığım tost ayranın 4'te 3'ünün kalmasına sebep oldu, bi de otobüse geri bindiğimizde yine ikram yaptılar, allahım patlayacam. ayrıca notlarım açıklanmak üzere, umarım çığlık atmam otobüste.

    gelişmelerle karşınızda olacağım.

    edit 4: eh, mezun olup mühendis çıktığım anı paylaşan turizm firması olduğuna göre ben asla seni bırakmam anadolu turizm! ayrıca sonrasında bir kere daha ikram oldu.
  • herhangi bi gün gidiş bileti alana salı-çarşamba-perşembe dönüğü takdirde dönüş biletini avea/patlıcan sponsorluğunda hediye ediyorlar.

    ben de fırsat bu fırsat gideyim dedim şimdi istanbul'dayım. bugün gece 01:00'de otobüsüm var.
    dün gece geç saatlerde telefonum çaldı, açtım baktım ki anadolu ulaşım.

    - beyefendi salı gecesi saat 01.00 ankara aracına 2+1'de tekli koltuk yeriniz vardı dimi ?
    - evet
    - teknik bi arıza yüzünden o aracımızla seyahat edemieyeceksiniz onun yerine neoplan çıkacak yalnız siz yine tekli koltuk gibi seyahat edeceksiniz, yanınızdaki koltuğa yolcu almıyacağız efendim.

    - vay vay vay..

    'vay vay vay' kısmı hariç yukarıda geçen konuşmta tamamıyla gerçek. çok şaşırdım. tekli koltuğumu kaybettirdiler ama gönlümü kazandılar. müşteri memnuniyeti buymuş ben de yeni anladım.

    yaşa, var ol !
  • bu karda kışta, izmir'den ankara'ya 6 saatte giden otobüs firması.

    kafamı cama dayamış uyurken hayvani ivmeyi hissedip uyandığımda karşılaştığım manzarayı anlatmak istiyorum şimdi size; beyaz. bu kadar amk, beyaz. göz gözü görmüyor sisten. şöför efendi gözlerine batman filan taktırmış heralde ama, müthiş bir güvenle yardırıyor çünkü. muavini çağırıp uyarmayı düşündüm ama nasılsa siklemeyecekler diye muhteşem bi mantıkla montumu kafama sarıp geri uyudum, otobüs benim tarafa devrilirse gözüme cam girmesin diye. çok akıllıyım çünkü.

    bir de rica ediyorum, muavinlerini ekvator civarından getirtmesinler artık. bizim bünyemiz 54 derece sıcağa alışkın değil, sağ tarafım buharlaştı mesela.
  • son 5 günde üç kez yolculuk yaptığım otobüs firması. gerçekten memnun bıraktılar, bu entryi yazmak farz oldu.

    durumum gereği, senede 15-20 defa ankara - istanbul arası gidip gelirim, bir-iki defa da ankara - izmir arasında. bu yolculuklarım esnasında, bugüne kadar anadolu'yu hiç kullanmamıştım. bir arkadaşımın tavsiyesi üzerine ankara - izmir arasında denemeye karar verdim. aşti yazıhanelerindeki personelden belliydi farklı bir firma oldukları. bir kere adamlar sistemli çalışıyorlar. bagajla ilgilenen adam ayrı, otobüste karşılayan muavin ayrı, yolcuların gelip gelmediğini kontrol eden peron görevlisi apayrı, kıyafetleriyle birlikte. kesinlikle bir düzen hakim. otobüste öyle garip, nefes nefese anonslar yapılmıyor. çok güzel bir bant kaydı var, insana enerji ve neşe veriyor.

    yol boyunca çeken televizyon kanalları ve filmler uzun saatlerin çekilir olmasında büyük rol oynuyor, aynı şekilde muavinlerin nazik ve ilgilenen tavrı da. yolu ekrandan izleyebilmek de ayrı bir keyif. 5 gün içerisinde yaptığım üç yolculukta da herşey aynıydı, on numara. izmirden ankaraya dönerken afyon yakınlarında otobüs arıza yaptı beklenmeyen bir şekilde, gecenin 4'ünde dağ başında durmak zorunda kaldık. kaptan da muavin de canla başla çalıştılar patlayan boruyu halletmek için. arıza olduğunu bildirmedikleri için (tahminim otobüsün %90'ı uyuduğu için rahatsız etmek istemediler) merak edip otobüsten aşağı indiğimde yağ içinde kalmış kaptanı gördüm. adam o halde bile durumu detayına kadar izah etmeye çalıştı bana, "zaten otobüsün arızası tamir edilemeyecek kadar vahim olsa afyonda araç hazır, hemen gelir 15-20 dakikaya" dedi ki, bu bile yetti firmaya hayran olmama.

    kablosuz internet üç yolculuk boyunca hiç kesilmedi. 4 defa ikram yaptılar 8 saat içerisinde, ki bu benim yolculuk tarihimde eşine rastlamadığım bir vakadır, aç bırakmadılar hiçbir şekilde. bir de 8 saat sürer dediler izmir için -üstelik iki mola ile- izmir otogarında çantamı alıp saate baktığımda sekiz saat yeni bitmişti. bu kadar da dakik bir firma. en güzeli de 2+1 otobüsleri. böyle bir konforu hiç yaşamamıştım ben. deri koltuklarda tekli oturmanın rahatlığı çok başka gerçekten, ikili koltukların da arasında mesafe var. priz ve uyku bantları da cabası. kısacası düşünülmemiş hiçbir şey yok neredeyse. fiyatı da diğer firmalarla aynı seviyede, ama sunulan hizmet göz önüne alınırsa kesinlikle onlardan kat kat üstün.

    kısacası, ankara - istanbul ve ankara - izmir güzergahlarında tercih edilmesi gereken tek firmadır anadolu.

    bir sene sonra gelen düzelti: bildiğin reklam yapmışız.. ama harbiden iyilerdi adamlar.
  • saçma sapan muavinlerin -18 beyinlerine maruz kalabilirsiniz.

    26 temmuz 2015 22.30 arabasına çandarlı'dan ankara'ya bilet aldık 5 kişi almak yasakmış efendim biz 4 kişi alıp ayriyeten bir kişi daha aldık o da en arkanın bir önü 42 numara... 50 dk 160 plakalı bu aracın içinde cehennem sıcaklarından kalkıp daha rezil sıcaklara sahip bir şehre gidiyoruz ister istemez rahat diyede şort giymişiz. önce stajyerin stajyeri bir çocuk küçük valizler üstüne büyük valizler koymaya çalışırken valizimizi kırdı. bırak valizi içindekiler patır kütür düşmenin etkisi ile zaten kırıldı. peki neyse tamam dedik oldu bitti geçti, sonra 46 numara'da arkamda oturan adam uşak molası sırasında herkes indi adam inmeyecek heralde dedim yol veriyordum geçmeyince dedim bari ben geçeyim gideyim ama adam bir anda harekete geçti eli bacağıma deydi insan bi özür diler dimi? ona da neyse dedim yanlışlıkla olmuştur karanlık görmemiştir falan diyorum iyi niyetliyiz ya. bindik tekrar 5'e doğru kitap okurken ben uyuya kalmışım ama bacağımda bir el hissediyorum "iyi sıhatte olsunlar" yanımdaki kızdan falan hani yanlışlıkla çarpmıştır tanımıyorum falan diye şey yapıyordum ki gözümü bir açtım arkamdaki takım elbiseli pezevenk sen gel koltuğun arasından elini benim bacağıma uzat okşamaya çalış. "sapık manyak bu yaptığın tacizdir kendini ne zannediyorsun be sen hayvan herif" diye yakın menzilimdeki insanları istemesem de uyandırıp rahatsız ettim sonrada bir hışım stajyerlerin stajyeri muavin gelsin diye düğmeye bastım. bak ben kadın başıma konuşuyorum herkes görüyor ağızlarını açıp tek kelime etmiyorlar kabul tamam lan karışma ben başımın çaresine bakacak biriyim yazlıkta bütün site bana rambo lakabını takmışsa bi nedeni var tabi ama eee? muavin geldi dedim böyle böyle "bakın bu adam elini kolunu uzatıp bacağımı okşuyor bir şey yapın lütfen" diyorum çocuk ne dese beğenirsin? ****e ama adam uyuyo. yanlış anlamışsınızdır.**** lan manyak mıyım ben durduk yere tanımadığım adama suç atacak kadar? ama yok ben haksız oldum. buda böyle rezil rüsva iğrenç bir anımdır. şikayet etsen diyecekler ki; e sen tahrik ettin... hadi çık bakalım çıkabilirsen işin içinden.

    bu da burada dursun belki karısı kızı görürde utanır ;)

    edit: fotoğrafı da yanımda oturan kız çekip gönderdi ...
  • koca ülkede bulunan yüzlerce şirketin arasında bu zamana kadar memnun kaldığım tek şirkettir. nedenini de anlatayım, yaşadığımı yaşayabilecek insanlara bir yardımım dokunsun.

    eskişehir'de bulunan anadolu turizm acentasından saat 00:30'da istanbul'a hareket edecek araca bilet almıştım. o saatte eskişehir otogar'a otobüs ya da tramvay seferi olmadığı için, ulaşımımı anadolu ulaşım'ın servis aracı sağlayacaktı. acentadaki arkadaş 23:46'da servisin bileti aldığım acenta önünde olacağını, belirttiği saatte orada beklemem gerektiğini söyledi. ben de bana söylenen saatten yaklaşık 5 dakika önce, 23:40'da acentanın önüne gelip beklemeye başladım. servis bana söylenen saatte gelmemişti. 25 dakika daha bekleyip otobüsü kaçırmamak için bir taksiye binip otogara ulaştım. taksiden inerken fiş aldım ve anadolu ulaşım'ın acentasına gittim. başımdan geçenleri anlatıp, kendilerinden taksiye ödediğim ücretin bana iade edilmesini istedim. orada bulunan görevli önce bileti satın aldığım acentayı arayarak bana servise binmem için söylenen saati öğrendi, söylediğim saatin doğru olduğu ortaya çıkmış oldu. daha sonra servis şoförünü arayarak saat kaçta orada olduğunu öğrendi, servis şoförü bana söylenenden 10 dakika önce orada olup, kimse olmadığı için yoluna devam etmişti. sonuç olarak doğru söylediğim anlaşılmıştı. 5 dakika süren bu telefon görüşmelerinden sonra en ufak bir itiraz dahi olmadan taksiye ödediğim ücreti bana geri verdiler. kendilerine bir de buradan teşekkür ediyorum.
  • bilet almak için aradım kendilerini ve bebeğim için de bir adet koltuk istediğimi söyledim.onlar da bana bebek için oto koltuğu monte edelim mi diye sordular hatta bebek için mama servisimiz de var filan dediler...her yaşa hitap eden bi firma anlıycanız.
    bir uşak firması olması da ayrıca gurur verici...
  • uşak ' taki kendine ait otogarımsı oluşumda anonslara fon olarak "sevişmeden uyumayalım" şarkısını seçmiş otobüs firması...

    gecenin üçbuçuğunda iki otobüs dolusu insan ortalıklarda dolaşırken anons müziğiyle birlikte millet birbirine kötü kötü bakmaya başladı. sanırım herkes ilk kıvılcım için bir işaret bekledi...

    yakında "uşak ' ta muhteşem orgy" haberlerini okuruz 3. sayfalarda.

    otobüsleri filan süperdir, en arka koltukta bile gayet güzel yolculuk yaptırmıştır o başka.
  • uşak merkezli bir otobüs firması. kütahya-uşak-eskişehir bölgelerinde faaliyet gösterir. hatta belki de bulunduğu bölgenin en iyi firmasıdır. filosu o yöre insanının daha önce hiç göremedeği setra ve man fortuna otobüslerden oluşur ve istanbul, izmir gibi şehirlerde en geniş servis ve yazıhane ağına sahiptir. uşak egemen, kütahya as-tur, buzlu turizm gibi firmaların işlerini sekteye uğrattığından sahibinin bir mafya kurşununa kurban gittiği söylenir. kütahya - istanbul ve kütahya - izmir seyahatlerimde vazgeçemediğim firmadır, sloganı da "geleceğe yolculuk"tur ayrıca...
hesabın var mı? giriş yap