• sincan eklentisi ile beraber sincan - kızılay 40 dakikadan 1 saate inmiştir.
  • bir keresinde "osman abi sen burda inceksin yengeye selam" şeklinde bir anons duyduğum metrodur kendisi...
  • yoğun saatlerde turnikeleri atari salonu havasına bürünen metro.
    -tam kart!
    -tam kart!
    -indirimli kart!
    -indirimli kart!
    -tam kart!
    -perfect!
    -melih gökçek wins
  • afedersiniz sikim gibi çalışan metrodur.

    1. dünyanın hiçbir başkentinde metro saat 23.00'da son seferini yapmaz. yapamaz. melih g. güya sinyalizasyon çalışması yapacağım ayağına ve sözde geçici bir süreyle metro saatinde değişikliğe gittiğini açıklamıştı. bu geçici sürenin üzerinden 2 yıl falan geçti. allaha havale ediyorum.

    2. sincan'dan metroya binen ve aynı hat üzerinden ümitköy'e seyahat eden bir adamın tam 2 defa aktarma yapmak zorunda olması ise ayrı bir absürdlük örneği. güya o bir türlü bitmeyen sinyalizasyon çalışmasıyla bu aktarmalara da son vereceklerdi. gördük. in bir daha bin, sonra gene in tekrar bin. tövbe tövbe.

    3. bu metro yavaş gidiyor birader. koru-kızılay arasını neredeyse 40 dakikada gidiyor. ulan belediye otobüsleri (gerçi onu da kaldırdı zat-ı muhterem) bile daha kısa zamanda gidiyordu.

    4. kalabalık. hem de çok. sincan ve ümitköy kısımlarına küçük vagonlar gidiyor. millet koltuk bulmak için kavga etmekle meşgul. sabah ve akşam mesai saatlerinde ise oturacak yer bulabilmek sözkonusu değil. şanslıysan ayakta gidebilirsin.

    5. 65 yaş üstüne bedava ulaşım sistemin ebesini bellemiş. adam ekmek almaya bile kızılaya gidiyor. bedava olmasın mı tabiki olsun ama kısıtlamaları da olsun. eskiden olduğu gibi sabah-akşam mesai saatlerinde kullanılamasın.

    6. bu boktan metro sistemi yüzünden sincan, eryaman, ümitköy gibi bölgelerden kızılaya giden belediye otobüslerini kaldırdılar. şaka gibi lan sincan'dan ümitköy'e metro ringi var. mal mısınız abi siz. tasarruf diyorsunuz ama bu manyaklığı nasıl izah edeceksiniz?

    sonuç olarak ankara'daki şeyin ne olduğunu bilmiyorum ama metro değildir.

    edit: uyaran arkadaşlar saolsun. yağmurda halka açık yüzme havuzu kıvamına gelen istasyonlarını ve zırt pırt arızalanan trenleri unutmuşum. bir de artık herkesin unuttuğu ve 12 yıldır bitirilemeyen keçiören metrosu rüyası var ama o ayrı bir tartışmanın konusu.
  • ankaray'ın ilk açıldığı gün ve ertesi bir hafta metro ücretsizdi. 1996'ya denk gelir bu dönem. yani bundan 16 sene öncesine. işte o ilk hafta ankara halkının yarısı ankaray'a bir duraktan biner, bir aşti'ye, bir dikimevi'ne gidip metroyu deneme amaçlı kullanırdı. o ilk hafta ankaraya binip aynı şeyi yapanlardan biride benim.
    istanbul'da taksim-kabataş hattına bindiğimde ankara metrosu geldi aklıma. özellikle istanbul metrosu ve ankara metrosu arasındaki farkları düşündüm;

    1-istanbul'da reklam panolarında ki reklam, televizyonda dahi yayınlanıyor. yani ankara'da bu kış olduğu gibi 6 ay öncesinin, belediye yaz okulu reklamları değil.
    2-istanbul'da ki metroda ekranlarda sürekli olarak değişen durak bilgileri (km olarak dahi) yahut metroyu tanıtan animasyonlar yayınlanıyorken ankara'da o ekranlar son 4 senedir hiç açılmadı.
    3-istanbul'da her durakta duracağı durağı söyleyen bir sistem varken, ankara'da durak isimleri makinistin zevki doğrultusunda arada sırada duyuluyor.
    4-istanbul'da yürüyen merdivenler normal şekilde çalışırken, ankara'da haftada bir bozuluyor. (aslında bu da ayrı bir konu. yürüyen merdiven dediğin şey haftada bir neden bakıma alınır ya da bozulur.)
    5-istanbul'da yürüyen merdivenler ve yürüyen yollar ile aynı istasyonun iki farklı kapısı arasında 1 km lik mesafelik yol kat edebilirken ankara'da metro istasyonu giriş/çıkışları arası bazen 50 metre bile değil * *.
    6-istanbul'da metroda fotoğraf ve video çekmek turistlerin sıkça yaptığı ve her hangi bir yasağı olmayan bir durumken, manasız bir şekilde ankara fotoğraf çekerken görevli tarafından uyarılabiliyorsunuz. (bkz: kontroll/@mka)
    7-istanbul'da metroda havalandırma sistemi diye bir şey varken, ankara'da ankaray'ın camları açılarak ferahlanmaya çalışılıyor.
    8-istanbul'da akbil ve iett kartları ankara'da ki ego gibi olmaması hem kağıt israfına neden olumuyor hemde daha kolay bir sistem sunuyor. sonuçta cüzdandan kartı çıkarmadan direk manyetiğiyle okutabiliyorsun veya anahtarlığında ki akbille geçiş yapabiliyorsun. ankara'da ise giriş bankolarının üstünde onlarca boş ego görmek mümkün.
    9-en önemlisi istanbul'da metro tipleri birbirine benzerken, ankara'da ki şu anda var olan iki metronun tipleri arasında bin bir fark var. metro denilen şey sonuçta büyük kentlerin en önemli simgelerindendir. 'new york metrosu, londra metrosu, tokyo metrosu' denilince aklımda bir imaj, bir görüntü canlanabiliyor ama ankara için böyle bir şeyin imkanı yok. bir kere koltukların oturma düzeni ankaray'da 4'lü ve 3'lü ve 2'li olarak karşılıklıyken metro'da tamamen karşılıklı.
    10-ankara metrosunda mütemadiyen kermes havasında 'bilmemne günleri' veya 'bilmemne haftası' adı altında satış yapılıyorken, istanbul metrosunda duvarları hep aynı nostaljik ve estetik istanbul fotoğraflarının süslüyor olması.
    11- istanbul metrosu turistik bir hizmet de verirken * ankara metrosunun sadece ulaşım sunması.

    günlük 1.000.000 bilet basılan bir metrosu olan ankara'da, en çok kar eden kurumlardan biri ego. ankaray'a bugün bir daha bindim. 16 yıl öncesi ile şu an arasında ki tek fark istasyon tabelalarına kızılay-batıkent metro hattının güzergahlarının da eklendiği tabela. 16 yılda hiç gelişmeyen, kendini yenilemeyen, reklam anlayışı hala 'buraya bakarlar' ve 'belediyenin yaz okullu kampları' olan **, bir metro ankara metrosu.

    edit: denk gelmedi ama merak ediyorum; istanbul metrosunun istasyonlarında da ezan okunuyor mudur?
    edit2: okunmuyormuş.
    edit3: londra’da 400, moskova’da 298, paris’te 214 kilometre olan metro hatları ankara’da sadece 23 kilometreymiş.
  • hava kuvvetleri komutanlığı' nın önünde yürüyen bir adamcağızın kaldırımın içine düşmesiyle sonuçlanan ölümlü olayda melihin çıkıp "banane banane! ben yapmadım ki, ulaştırma bakanlığı yaptı! benim bu proje üstünde bir yaptırımım ve sorumluluğum bulunmamaktadır!!" derken; şimdi fersah fersah ilanla "metroyu başbakan götürdü, ben getirdim" gibi hakkında apır sapır açıklamalar yapılan cihaz.

    noldu? adam yolda yürürken ölünce "ben yapmadım." oluyor, metro bitince "ben yaptım." oluyor di mi? bi şey yapardım da yağmur yağıyor sanarsın diye yapmıyorum.

    bi de çıkıp "başbakanla 3258932 tane tesisi kullanıma açıyoruz! törenle! ankaralılar! eeeyy ankaralılar!" diye afişler asmış bilboardlara. kavşak ve park açan başbakanın işsizliğine mi yanayım, yoksa oraya diktiğin götü boklu saat için sana oy verecek adamların zihinsizliğine mi yanayım bilemedim. dikkat edersen her iki seçenekte de ben yanıyorum. siz yine ferahlardasınız.

    ha bir de haberin olsun diye yazıyorum : "o yaptırdığın antik yunandan kalma gibi duran taksi duraklarında oturan taksici amcalar var ya, hepsi senin yüzüne gülüyo, sen yokken arkandan sövüp duruyo. ben gece hangisine binsem küfür dağarcığım genişliyor sayelerinde." iki yüzlü adamlar hepsi. iki yüzlülüğü kimden öğrendilerse..
  • murat karayalçın döneminde başlatılmış, bütün proje adım adım planlanmıştır. sonrasında melih gökçek ankara'nın başına geldiğinde bitmiş, hazıra konan melih gökçek 2009 yerel seçimleri kampanyalarında "metroyu biz bitirdik!" demiştir.

    halbuki şu bir gerçektir ki; gökçek döneminde planlanıp bitirilmiş 1 tane bile durak yoktur. 1994 yılından beri, neredeyse 20 yıldır belediye başkanlığı yapan biri, şehrine 1 tane metro durağı yapamamıştır. ondan sonra laf edince niye laf ediyoruz deniyor.
  • yeni eklentisi ile ilk pazartesi sendromunda cartayı çekmiş metrodur. şöyle ki;

    -törekent-batıkent arası kör/topal 3 vagon çalışmakta. batıkente gelene kadar full dolmaktadır. nasıl olsa beleş. adam günde en az 4 lira kar edecek işe git gel yaparken. biraz sıkışık ve 15-20 dk daha uzun zamanda gidebilir.
    -batıkente gelen bu mini paket orada kızılaya gitmek için bekleyen 6 vagonun kafadan 3 tanesini dolduruyor.
    -batıkent normalde mesai başlangıç saatlerinde oturacak yerler+baş vagonları ayaklı olarak doldurabiliyor. 2 vagonda ona sayarsak eğer, geriye kaldı 1 vagon.
    -kalan vagonun önünde ostim(batıkentin %25 lik kesimi) ve demetevler, yenimahalle gibi ankara'nın metrekare bazında en yoğun yerleşim yerleri beklemekte.
    -sonuç olarak; macunköy-akköprü arası binecekler çin metrosunu aratmayan sahneleri sergilemekte.

    tabi bu vatandaşlar 1,5 ay sonra sinyalizasyonu eksik, tren sayısı yetersiz ve plansız açılan bu hattın onlara kazandırdırdığı sardalya konservesi formunu unutup sanki o tamamlamış gibi gidip malum kişiye oy basacak. çünkü o'nun kalpleri ısıtan sımsıcak gülümsemesi ve bir metro hattında payının olması yeterli. evet hakkını yemeyelim bu inşaatları o başlattı ama sadece başlattı.
  • ankara gibi bir şehirde çok faydalı bir ulaşım aracıdır. ama ne yazık ki gereken önem gösterilmemektedir. sürekli arızalanmadan tutun sefer saatlerinin asla net olmamasına, yağmurlu havalarda havuza dönüşmesinden son seferinin çok erken saatte olmasına kadar bir yığın sorunu var. fakat bunca sorunu düzeltmek için bir şey yapılıyorsa bile o kadar az yapılıyor ki hiç fark edilmiyor. anca öğrenci kartları kullanıldığında "bay öğrenci", "bayan öğrenci" desin. neye yarıyorsa bu saçma ve ayrımcı uygulama. başkasının kartını kullanacak adam gider aynı cinsiyetten birinin kartını alır kullanır, senin de bu saçma uygulaman yine saçmalık olarak kalır.

    kısacası ankara metrosu işe yarar bir uygulama ancak idaresinde iş yok.
  • dünyada eşi benzeri bulunmayan metro. kapalı mekan ama acayip yapmışlar abi adamlar, yağmurlu günlerde açık havadaymışsın gibi hissettiriyor, şemsiye falan açıyorsun yani, o derece.
hesabın var mı? giriş yap