ankhesenpaaten ^*

• tutankamon'un tahta çıkmasını sağlayan eşidir. kral^* akhenaton ile ünlü kraliçe nefertiti'nin kızlarıdır.
• 13 yaşındayken tutankamon ile evlendirilmişti. firavunun 18 yaşında ölmesi/öldürülmesi ardından suppiluliuma 1'e yazdığı ünlü mektupla bilinir:
  "kocam öldü, çocuğumuz olmadı. senin birçok oğlun olduğu söyleniyor. eğer onlardan birini kocam olmak üzere bana verirsen burada taliplerim arasından istemediğim bir seçim yapmak zorunda kalmayacağım."
  
  böylesi bir tutum yabancılardan hoşlanmayan mısır için geleneklere tamamen aykırıydı. ama mısır politik arenasında neler oluyorduysa 21 yaşındakı dul kraliçe kendi kaderini kendisi tayin etmek çabasına girmiş görünüyor.
  böylece genç hitit prensi zannanza, kraliçe ile evlenmek üzere yola çıktıysa da mısır sınırlarına girer girmez suikaste kurban gitti. bunun üzerine ankhesenpaaten, a.k.a. ankhesenamun iki talibi horemheb ve ay arasından ay'ı seçti.
  
  ankhesenpaaten, a.k.a. ankhesenamun'un kaderi bundan sonra günümüz insanına malum olmuyor. nasıl ve ne zaman öldüğü de bilinmiyor. kayıtlar ay'ın mezar taşında eşi olarak ilk karısı tey'in ismini zikrediyor. tarihin en gizemli kralının eşinin belki de resmi bir cenaze töreni bile olmadı.
  
  http://www.glintofgold.org/…io/ankhesenpaaten.htmli
  http://www.sullivanet.com/mummy/ancksunamun.htm
  http://en.wikipedia.org/wiki/ankhesenamun
• mısır firavunu akhenaton ve kraliçesi nefertiti'nin üçüncü kızı. asil ismi ankhesenpaaten i tutankamon ile evlendikden sonra ankhesenamen olarak degistirir.
• eved, tarihten, tarihin akışını değiştirebilecek nitelikte olan bir büyük olay daha.
  
  zamanın birbirine düşman iki büyük krallığı hitit ve mısır. mısır kraliçesi kocası tutankhamun'un ölümü üzerine hitit kralı şuppilulimua' ya bir mektup yazar.
  
  heyy şupi der, 13yaşında iken evlendigim kocam tuti bana tam lazım olacak yaşlarda ikennalları dikti, zaten bütün gün yılanlarla oynayan biriydi. mısır benim gibi nemli ve sıcak, kocasız kaldım. nil'de tek başıma yuzemiyorum, gece rüyalarıma mumyalar giriyor, korkuyorum. vakit geçmiyor. bu topraklarda bana denk, bana eşdeğer de biri yok. şimdiye dek emrim altında çalışmış olan biriyle evlenmek de istemiyorum...neyse uzatmayayım konuyu şuraya getiricem, duydum ki senin birçok oğlun varmış. bana onlardan birini gönder de hem bana koca hem de mısır a kral olsun der.
  
  şupi der ki, ne diyo lan bu a.kodumun karısı!!
  
  mısır altın tepside sunuluyor ya hitit kralına, şaşırır şupi!! "bu işin içinde kesin bir iş var" der ve bir elçi gönderir mısır kraliçesi amkhesenpaaten e ve der ki, "bana bak ank... oğlumu gondericem ama bu işin içinde bir iş varsa şayet karışmam ona göre." ank, kısaca, "sacmalama anlattık ya koca istiyorum koca" cevabının yazıldığı olduğu mektubu elçiye verir.
  
  şupi mektubu okur ve bu karı harbiden ciddi lan, yaşadık amk der. zira kendi babil kralının kızı ile evlidir e oğlu da mısır a kral olunca ufff koskoca bir krallık!!!
  
  şuppilulimua, alelacele oğullarından birini içgüveysi olarak mısır a gönderir. oğul, bırakın kraliçenin
  koynuna daha mısır topraklarına bile giremeden
  amkhesenpaaten in rakipleri tarafından öldürülür.
  
  bu haber birkaç hafta sonra şupi ye ulaşır. şupi öfkeden deliye döner, tanrılara isyan eder ve yakınlardaki ne
  kadar mısır yerleşimi varsa hepsine saldırın, yakıp, yıkın pek yakında da mısır a gidicez der. hitit askerleri civardaki tüm mısır yerleşim yerlerini yakıp yıktıktan
  sonra yanlarında birçok savaş esiri ile birlikte hitit
  topraklarına geri döner; lakin esirler ölümcül bir veba
  taşımaktadırlar ve bu veba hitit topraklarında büyük
  bir hızla yayılır. öyle ki şuppilulimua bile vebadan
  ölür. şupi isyan ederek tanrıları kızdırmıştır ve tanrılar da ceza olarak ülkesine hastalık göndermiş ve canını almıştır şupi nin. o zamanlar bilim mi var, olayları hep bu minvalde değerlendiriyorlar hâliyle. neyse. savaş arabasına koyup yakalarlar şupi yi.
  
  kraliçe amkhesenpaaten ise kur'an'da adı geçen ve yusuf peygamber ile ozdeşleştirilen, yuya, namı diğer firavun ay ile evlendirilir ve olaylar bilinen şekliyle akışını sürdürür. eğer diğer türlüsü olmuş olsaydı
  tarihin akışının ne derece ve ne yönde değişecek olduğunu varsa biraz bilginiz ve ilginiz varın siz düşünün.