anne babanın birbiriyle konuşmaması

• - berke! söyle babana, yarin annemler geliyor, eve erken gelsin.
  - baba! yarin anaanemler gelcekmis, eve erken gelcekmissin!
  - oglum! söyle annene, annesini evime davet ederken bana mi sormus ki?
  - anne! anaanemleri davet ederken babama mi sormussun?
  - berke! söyle babana, burasi sadece onun evi degil!
  - baba! burasi senin evin degil.
  - allaaallla! kimin evi ya?
  - bana mi soruyosun baba?
  - yok oglum, annene soruyorum.
  - berke! söyle babana, ben onunla konusmuyorum. bana dogrudan soru soramaz.
  - baba! annem senlen konusmuyo... ona...
  - duydum oglum. sen ne edepsiz kadinsin yahu! söyle annene berke! edepsiz de!
  - anne! sen ne edeps... ya ben anneme bunu söyleyemem baba yaaa!
  - berke! bence babanin seviyesine hiç inme oglum. gel sana bisiklet alalim, onunla caddeye inersin.
  - berke! bisiklet için fazla büyümedin mi sen oglum? bence ben sana playstation alayim! onla arabaya, kamyona, uçaga binersin. simülatör krali olursun oglum!
  - berke! bence ben sana para vereyim, bisikletinle komsu kizi merve'yi yemege götürsün hem.
  - berke! playstation'in yaninda, acaba odana bi plasma tv mi alsak? duvarlarin çok bos di mi?
  
  ... yillar sonra ...
  
  - sayin seyirciler. bu haftaki konugumuz berke bey! bize kendinizi tanitir misiniz?
  - meraba. ben berke. 30 yasindayim. hiç evlenmedim, hiç kiz arkadasim da olmadi. psikopatim. haftada iki kere terapi görüyorum. yarismaci arkadaslarima söyleyin, onlara basarilar diliyorum.
• ayrı odalarda uyumaları, ayrı odalarda yemek yemeleri gibi bir üst versiyonları da vardır. çocukken görmeye gayet alışık olduğunuz ve asıl olması gerekeni tam manasıyla kavrayamadığınız için belki de üzerine çok da düşünüp üzülmediğiniz, daha ziyade huzursuzluk hissettiğiniz bu geçmiş zaman günleri, gün gelir ve artık olayın vehametini daha açık bir şekilde görebildiğiniz için yetişkin halinize daha çok koyar.
• ayrı yataklarda uyumaya başlarlar.. anne yine fedakar türk anasıdır ki; salondaki koltuğa sessizce geçen odur.. boşanma lafı dönmeye başlar.. evin çocuğuna düşense "siz de kurtulun artık ben de" demektir içinden.. ama kıyamazsınız yine de.. kim çocuktur kim anne.. karışır öyle zamanlarda birbirine.. anneye sımsıkı sarılıp, dünyadaki tüm kötülüklerden korumak istediğiniz anlardır.. en çok da babanızdan işte bazen..
• ne igrenç ne soğuk ne sikik bir evdir ki o anne baba birbiriyle konuşmaz.oysa ki yüzlerce yıldır beraber yatıp kalkarlar,yaşlanırlar.
• evde kendinizi elçi gibi hissetmenizi sağlayacak olgu.
• en kisa surede buna son veren cozum eve misafir gelmesidir. aksam yemeginden sonra caya gelen misafirlerin yaninda her ikisi de oturmak ve sohbete katilmak zorunda kalacagindan bir sure sonra o sessizlik zinciri kirilmis olur nisbeten..
• bizimkiler dizisinde sabri bey ve esinin sik sik icinde bulunduklari ve kediyi zor duruma sokmalari
• arada çocuğun harap olduğu,iki tarafında kendini haklı çıkarmak için türlü türlü triplere girdiği sıkıcı durum.
• hayatlarının geri kalan kısmını bir dönem aldıkları kararlarla beraber geçirmeyi planlayan iki birey önce bunun mutluluğunu yaşıyor..bir takım kağıtlara imza atılıyor,ve bir takım insanlar görgü şahidi olarak konuya misafir oluyor..bu insanlar aynı evde yaşamaya başlıyor...
  
  sıcak bir aile ortamı,mutlu bireyler,eşe sahip olmanın getirdiği güven duygusu,cinsel tatmin..yeni bireyler çocuklarınız..ilk çocuk bezleri,minicik ellerle gösterilen oyuncaklara sevinçle verilen paralar,aile sofrası,sürprizler..bir hayatı beraber yaşamanın vermiş olduğu eşsiz sevinç...
  
  hayır öyle değil beni kandırmayın...
  
  paylaşımlar gitgide kısıtlanmalara maruz kalıyor,sevgi artık bir bağlılığa alışkanlığa dönüşüyor,yalnız olsaydım mecbur olduğum sorumluluklarım olmasaydı yapabileceğim ne çok şey vardı listesi kabarmaya başlıyor...çocuklar artık bir yük,kafanızı dinlemek için verdiğiniz kısa aralar hayatınızın en mutlu anları olmaya başlıyor...
  
  buraya kusuyorum kendimi,siz egoistçe davrandınız..aile kavramı böyle değil,hiç olmadı...
  
  ufak tartışmalar,büyüyen kavgalar..eve bağlısınız,biriniz diğerinize bağlısınız..ve ne kadar kötü sizin birer parçanız olan bize bağlısınız herşeyden önce...sorumlu olmayı siz istediniz,bedeline hazır mıydınız?
  
  siz belki birbirinizle yıllardır konuşmadınız,sizin gibi milyonlarca aile var...ama bu işten en zararlı çıkan biz hala sizinle konuşuyoruz,saygıda kusur etmiyoruz..
  
  belki biraz psikolojimiz bozuk ama onun da elbet üstesinden geliriz...
• gelisim süreclerinde maruz kalan cocuklarda iletisim ve problem cözmeye dair araz yüklü bir davranis semasi olusmasina sebep olan durum. birinci dereceden yakinlarinin bilinen veya bilinmeyen bir problem karsisinda iletisimsizligi cözüm olarak görmesi cocuklarin kendi cevreleriyle olan bireysel deneyimlerine yansir. evde, askta, iste, okulda karsilastiklari irili ufakli sorunlar ile iletisim yollarini tikayarak basa cikmayi secen bireyleri bu yola iten baslica sebeptir.
  (bkz: davranis bicimlerinin taklidi)