• otobüsle yolculuğa çıkıp başınızı cama dayayarak dinleme isteği veren kırık dökük bir parça.
  • söz ve müziği halil koçak'a ait güzel bir sevda karababa şarkısı. aynı şarkı özcan deniz- eyvallah ismiyle de piyasada dolanıyor. sanıyorum doktorlar dizisinde de kullanılmış sevda karababa versiyonu.

    güvenmek istedim kendime
    fırsatım vardı olmadı
    birazcık şahlansam yakıştırılmadı
    tatmin oldular

    elden bir şey gelir mi
    kıymet bildiklerim gibi
    benimde bilinir mi
    sen haklıydın her zaman annem gibi

    haksızlığı da koydum bavula
    yalnızlığı da aldım yanıma
    teşekkür ettim her şey adına
    gidiyorum gidiyorum ama etmiyorum eyvallah
  • elden bazen birşey gelmez, bavula da koyacak birşeycik olmaz haksızlık dışında.

    güzel şarkıymış. kimseye muhtaç kalmamak lazım. çok ezdirmeyin kendinizi. siz kendi kıymetinizi bilin önce. siz bilmezseniz, eller hiç bilmez.
  • haksızlığı da koydum bavula dizesiyle gece gece aklıma gelen şarkı. zaten nasıl bir koca kafam varsa geceleri hep böyle şeyler geliyor. söylemeden geçmeyeyim: milyonlarca doktorlar izleyicisinden yeterli ilgiyi görmemesine üzüldüm. **
  • geceden mi, sessizlikten mi, uzun zamandır maruz kalınanlardan mıdır bilinmez kazara açık kalan tv den duyulduğunda arabesk olmuş bünyeye fena halde dokunan şarkı. benzeri durumlarda dinlenilmesi tavsiye edilmez.
    dokunsa da bam tellerine, son dediğine itiraz edilesi şarkıdır da aynı zamanda. sözkonusu olan aşksa eğer; hem paşalar gibi eyvallah der, hem de bir milim bir yere gidemezsin. kalakalırsın be anacım.
  • rüyamda yolculuk hazırlığına başlamışım demek ki, sabah bu şarkıyı söyleyerek uyandım. bilinçaltı ne tatlı bir çöplük.

    tanım: solistini google sayesinde bulduğum ama nakaratı ezbere olduğum arabesk-pop şarkı.
  • müziği haram geceler'e çok benzeyen şarkı
  • doktorlar dizisinden alıntı sahnelerden oluşan klibi ile, geniş kitlelerin farkındalığını ve beğenisini kazanmış şarkıdır. şarkı diziye bir şeyler borçlu bu durumda.

    dinlemek ve izlemek için tıklayın

    bir diğeri için (bkz: ağla kalbim)
  • mum ışığında oturmuş bu şarkıyı dinlerken hayatımı analiz ediyorum. bana reva görülen şu boktan hayatı. hak etmediğim kötülükleri, nankörlükleri, aldatılmaları... isyan ediyorum sonra. gözlerimden yaşlar akıyor, ağlıyorum. çoğunun aksine severim ağlamayı ben. gözlerimden dökülen tuzlu sıvının yanaklarımdan aşağı süzülmesine bayılırım. ağlarken aynada kendimi izlemek de hoşuma gider. ama karanlık şimdi. telefonun kamerasında bakıyorum kendime. telefonu farklı açılardan tuttuğumda mum ışığında kırmızı ve mavi görünüyor yüzüm. fotoğraflarımı çekiyorum, sanki pavyondaymış gibi çıkıyorum. garip!
    mum yuvarlak; yandıkça boşalıyor içi, kenarları yumuşacık oluyor. mumdan kopardığım parçaları yine muma atıyorum. onunla oynuyorum, zevkli çünkü.
    şarkı bitiyor tekrar başlıyor, sonra yine bitiyor yine başlıyor... sadece bir sese dönüşüyor artık benim için. yalnız bittiğinde farkına varıyorum sesin. ne diyor, hı, evet "haksızlığı da aldım yanıma, yalnızlığı da koydum bavula, teşekkür ettim her şey adına..." ne? teşekkür etmek mi? insanlar geliyor aklıma. beni üzen, kıran, duygularımın içerisine sıçan... teşekkür etmek bir yana beddualarımı esirgemiyorum onlardan. zira hiç esirgemem, beddua konusunda bonkör olanlardanım ben. ela ile olan ilişkisine inancını kaybeden levent gibi benim de her şeyin güzel olacağına dair umudumu kıranları affedemem. pollyanna gibi insan iken beni sartre'nin bulantı'sındaki karaktere dönüştürenleri nasıl affederim! mumum da sönmeye başlıyor. neyseki gözyaşlarım dindi. rahatlamış hissediyorum şimdi. ağlamak rahatlatır beni. uykum da geldi üstelik.
    bitmeye yakın daha fazla yanmaya başladı mum. üfleyip söndürecekken annemin "üfleyerek söndürmek fakirlik yapar, elinle söndür" demesi geliyor aklıma. batıl inanç diyip geçebilirdim belki, ama lakin mevzu bahis annemse haklı olabilir. elimi ateşlere atmaktan cekinirken neyseki mum kendiliğinden sönüp beni büyük bir zahmetten kurtarıyor.
    gece hiç ağlamamış, hiç isyan etmemiş, bir şeyleri, birilerini hiç sorgulamamış gibi uyanacağım yine sabah. güzel bir kahvaltıdan sonra kıyafet uydurmaya çalışacağım yine. o atkıyı dün takmıştım bugün şunu takayım diyeceğim. bu atkıya bu eldivenler gider deyip eldiven değişikliğine de gideceğim. dışarı çıkıp insanların arasına karışacağım usul usul. bir sokak köpeği, sokak kedisi görmek mutlu edecek beni yine. insanlar ile hayat pahalılığı, o, bu, şu üzerine günlük sohbetler edip olur olmaz yerlerde kahkahalar atarken kaldığı yerden devam edeceğim gudubet hayatıma. her şey yolundaymış, hiçbir şey olmamış gibi...

    "gidiyorum gidiyorum ama etmiyorum eyvallah."
  • iki efkarlanirim diye spotify'dan dinlemeye calistiginizda hoptek hoptek bir sey calip oynatan sarki. sanirim onlar da bunu dusunduler. bu kadar huzun yetsin istediler.. spotify yetkilileri belki düzeltmek isterler… ayrıca apple music hakan altun gül belalıdır sarkisinin sozlerini de flemenkce mi her ne haltsa bilmedigimiz bir dilde koymus..

    haksizligi da koydum bavula
    yalnizligi da aldim yanima
    bavul patladi
    ben de catladım
    ombalaleyoooo
hesabın var mı? giriş yap