• ataturk'un kur'an-i kerim'i kastederek soyledigi iddia edilen soz. (bkz: yave)

    kazim karabekir'in notlarinda su sekilde gecer:

    - evet karabekir, arap oğlunun yavelerini türk oğullarına öğretmek için kur’ân’ı türkçeye çevirttireceğim. ve böylece de okutacağım. ta ki budalalık edip de aldanmakta devam etmesinler…
  • bugün aynı şeyi türkiye'de binlerce aydın, bilim adamı, yazar, akademisyen ve yurttaş, dünya çapından milyonlarca insan düşünürken, atamızın o günlerde böyle bir şey söylemesi biraz zaman ötesi olmuş.

    kaldı ki, "türkoğulları" demiş, bu lafı yadırgayan keko, devşirme veya kafkas kökenliler üzerine alınmasın.
    çünkü aklı eren, sorgulayan bir türk anca bilir, arapların kendilerine bile bir faydası yokken, türklere zulüm ve karanlıktan başka bir şey getirmeyeceğini.
    aksini iddia eden aklı evvel, arapların anadilinde yazılan kur'an'ı neden anlamadığını, "gerçek islam'ı" yaşamak yerine bugün bu saatte bile, neden kendi kendi pisliklerinde, birbirlerini boğazladıklarını bize bir anlatı versin...
  • kazım karabekir paşa'nın anlattığına göre atatürk, kuran-ı kerim'i türkçeye birebir tercüme ettirmek istemektedir. bu düşüncesini kazım karabekir paşa ile paylaşınca, karabekir çok şaşırır ve itiraz eder. bunun çok yanlış olacağını, halihazırda zaten kuran-ı kerim yorumları olduğunu, yapılacak tercümenin doğruluğunun şüpheli olacağını falan söyler.

    aynı kazım karabekir, zaten hilafetin kaldırılmasına da karşı çıkmıştır. onun önerisi, hilafet ile sultanlığın birbirinden ayrılması, hilafetin ise osmanlı ailesinde kalması yönündedir.

    görüldüğü üzere kazım karabekir paşa son derece vizyonsuz biridir.

    paşa'nın, kuran-ı kerim'in türkçeye tercüme ettirilmesi fikrine karşı göstermiş olduğu ateşli itirazlara karşılık, yine paşa'nın iddiasına göre atatürk, kendisine bu yanıtı vermiştir.

    kaynak: kazım karabekir anlatıyor/uğur mumcu
  • arapların din adı altındaki uydurmalarını kasteden söz. tarikat çevreleri tarafından atatürk'ün din düşmanıymış gibi gösterilmeye çalışılmasında sıklıkla kullanılır. halbuki bu sözdeki fikir bilinen bir durumdur. bunu akif'in şu beytinde de buluyoruz:

    "nebiye atf ile binlerce herze uydurdun
    yıktın da dini mübini yeni bir din kurdun"
  • kazım karabekir'in atatürk düşmanlığını es geçerek ve sözün "sahih" olduğunu düşünerek yola çıkalım. yavuz bülent bakiler dahil birçok atatürk düşmanı burada peygambere hakaret edildiğini iddia ediyor. fakat aynı sözde "türk oğulları" ifadesi var; atatürk arap oğulları ifadesinde peygamberden söz ediyorsa, türk oğulları ifadesinde neyden söz ediyor? burada "oğul"un soy anlamında kullanıldığını görmemek için sadece yobaz olmak yeterli. zira "israiloğulları" ifadesinden kopya çekebilir. ne demektir israiloğulları? " ibrani din büyüğü ve atası yakup'un 12 oğlunun soyundan gelenlere verilen isimdir." insan soyundan söz etmek için "ademoğulları" kelimesi kullanılır; edebi eserlerde ve özsellikle eski kitaplarda çoğul değil tekil olarak "ademoğlu" kullanılır. yani atatürk, kur'na dili arapça olduğu için bunu suistimal eden arapların ve aslında tüm din bezirganlarının hilelerinin bozulması gerektiğini söylemeye çalışıyor. zaten dinin türkçeleşmesi ile ilgili esas hedefinin bu olduğu başka sözlerinden ve inkılaplarından da anlaşılıyor. mesela:

    "“türkler dinlerinin ne olduğunu bilmiyorlar. bunun için kur’an türkçe olmalıdır.” ve “türk, kur’an’ın arkasından koşuyor.; fakat onun ne dediğini anlamıyor, içinde ne var bilmiyor ve bilmeden tapınıyor. benim maksadım, arkasından koştuğu kitapta neler olduğunu türk anlasın.”

    peki yobazların atatürk'ün bu sözüne niye bu kadar saplanmış durumdalar. cevabı bence şurada:

    (bkz: türkiye'nin %92'sinin türkçe kuran okumamış olması)
  • böyle bir ifade varsa eğer.. ne de doğrudur.

    araplardan bu ülke insanlarına bir dirhem iyilik gelmemiştir. ya bela ya kavga ya kan gelmiştir.

    zaten kelin ilacı olsa başına sürer.
  • değeri yıllar sonra daha iyi anlaşılacak bir söz.*
  • çok doğru bir söz
  • mustafa kemal'in, kazım karabekir'e kur'an-ı kerim'i neden türkçeye tercüme ettirmek istediğini anlatırken kur'an-ı kerim için kullandığı ifade:

    https://pbs.twimg.com/media/cw9vfosw8aafpd7.jpg

    "evet karabekir, arapoğlunun yavelerini türk oğullarına öğretmek için kur’an’ı türkçeye tercüme ettireceğim! ve böylece de okutacağım! ta ki budalalık edip de aldanmakta devam etmesinler."

    burada en önemli nokta şudur: bir müslüman, allah'ın ayetlerini "arapoğlunun yaveleri"* (yani saçmalıkları) olarak tanımlayan birini bile isteye kendine "önder" olarak kabul ederek onun ilke ve icraatlarını benimserse dinden çıkar.

    (bkz: mustafa kemal atatürk'ün dini inancı/@the dawn mist glowing)
    (bkz: atatürk ilke ve devrimleri/@the dawn mist glowing)

    mustafa kemal'in ayetler hakkında kullandığı benzer ifadeler için:

    (bkz: ikra bismi rabbi safsatası/@the dawn mist glowing)
    (bkz: gökten indiği sanılan kitaplar/@the dawn mist glowing)
hesabın var mı? giriş yap