arkadaşlık kesme sebepleri

• “arkadaşı kesme sebepleri” olarak okuduğum, psikopat entryler göreceğimi hayal ederek girdiğim, ama umduğumu bulamadığım başlık, hem mecazi, hem de gerçek anlamda (bkz: yaran yanlış okumalar)
• kişisel menfaatler öne çıkınca orda duramam artık
• eski ama güzel bir hikayede, karga kişisi arkadaş grubu ile birlikte yürümektedir. sonra fark eder ki gruba yeni kişiler girdiğinden beri eski arkadaşları ile pek konuşamamaktadır. aynı zamanda bu yürüyüş sırasında sözünün de sık sık kesildiğini fark eder. sonra sessizleşir ve uzun süredir arkadaşlıklarının eskisi kadar güçlü olmadığını, içini dökemediğini vs. hisseder. ve durur, arkadaşlarını karga’nın durduğunu fark etmeden yürümeye devam ederler. sonra karga bu kişileri izler ve yokluğu beklediğinden geç fark edilir. arkalarına dönüp karga’yı çağırırlar ama karga artık yoktur, en azından kalp olarak; aslında onlar da orada yoktur, kalp olarak. yıllar sonra bu kişi ile tekrar karşılaşıldığında eski arkadaşı kargaya, o gün durduğunu fark ettiğini ama o an seslenmek istemediğini söyler. arkadaşlığı kesmenin abartı olduğunu ekler. ama kalpten giden gitmiştir, kalan sağlar bizimdir.
  dipnot; işbu olay ergenliğimde yaşanmıştır. şu an bir yetişkin olduğum için artık kendimi bu kadar kolay kırılacağım arkadaşlıklar içine sokmuyorum.
• saygısızlık.
  anlayışsızlık.
  kıskançlık.
  bencillik.
• arkadasliktan kasit ne? bunun net tanimi lazim once.
  
  benim cok arkadasim vardir, ama dostlarim azdir. arkadasliklari kesip kesmemek onemsizdir. yani size kazandirip kaybettirecegi az olan deger icin, haddinden fazla ustune kafa yormak olur bunlar.
  
  ama dostluklar farklidir. belki senelere yayilmis bir guven ustune kurulu deger var orada. eh haliyle bu iliski, idarecilik ister, olgunluk ister, yer yer kendi onceliklerinizden feragat ister. evlilik gibidir yani.
  
  bu durum karsilikli oldugu surece dostluklar kesilip atilmaz. ama sizi kirabilme luksunu ve imtiyazini verdiginiz insanlar, bunu hor kullanirsa, gozunun yasina da bakilmaz.
  
  alayimiz ego sahibi canlilariz. ego kotu birsey degil. sizin karakter ve onurlu durusunuzun da zeminidir egonuz. siz egonuzun boyunuzu asmasina izin vermezseniz, ve baskalarinin egolarina da saldirmazsaniz, yani bu dengeyi dogru ayarlayabilirseniz, dostluklar bozulmaz.
  
  ne zaman bozulur? karsinizdakinin saygisindan, iyi niyetinden supheye duserseniz bozulur. bunun yargici da siz olursunuz. hayat deneyiminiz, insan okumaniz, tahaummul ve olgunlugunuza gore de, yargicliginiz sizi yaniltmaz.
  
  ben gencken yargicligim herkes gibi kotuydu. cok yakin arkadasin, ustunu acimadan cizdim. (her genc gibi) pisman miyim? degilim. yanlis miydi? evet.
  
  o yuzden kesin kararlar verip, yargicliga soyunmadan once pismeye bakin. bakin ki, sonuclari kabulllenebilecek kadar eyvallahiniz olmasa da, bunlarin onemsizligini anladiginizda, heybenizdeki yukunuzu tasirken yorulmayin. size sorduklarinda bisey olmaz deseniz de, pisman olmasaniz da, yorgunlugunuzun sebebini anlamaniz gec olmus olacak.
  
  cunku siz de egosunun kurbani olmus bir baska gotu boklusunuzdur aslinda. :)
• kurnazlık, söz tutmama, yalan söyleme vb gibi genel kötü eylemler olabilir. bunların yanında kişisel olarak rahatsızlık veren bazı örnekler de eklenebilir.
• evlenmek
• seni aşağıya çeken, ağırlık yaratan kim varsa keseceksin arkadaşlığı gerçi arkadaş kelimesinin anlamı da bozuldu. tanıdık yerine arkadaş diyoruz. arkadaş iyi günde değil kötü günde beliren bir kişidir. adı üstünde arka taş. yaslayacaksın sırtını ve oradan bir darbe almayacağını bileceksin. böyle olmayan çıkarcıların koy götüne gitsin.
• ot. içmeyeceğim arkadaş. sübliminal içerikli ısrarlarınız sizi daha zeki gösteriyor evet ama beni sizden uzaklaştırıyor. geriye sadece merhaba-merhaba kalıyor.
• yalan söylemesi, başarınızı kıskanması, sürekli sizinle yarış içinde olması, yüzünüze gülüp arkanızdan iş çevirmesi, bencil olması, yapmacık olması vs... uzar gider böyle.