• netflix tarafından çekilen arnold schwarzenegger belgeseli. ilk bölümü vücut geliştirme, ikincisi aktörlük ve üçüncüsü de kendisinin politika ayağını ele alıyor. çocukken kendisinin filmleriyle büyümüş biri olarak atletlik bölümü ve haliyle daha çok aktörlük kısmı ilgimi çekti.

    açıkçası kariyerini planlamada, finansal anlamda organize olmakta ve ne istediğini bilmek konusunda kendisine çok saygı duymamı sağlayan bir belgeseldi. kariyerinin adımlarını bu kadar iyi planlı şekilde tırmanması, kendisinin müthiş bir vizyona sahip olduğunu gösteriyor. ayrıca avusturyalı olmasına rağmen, orayı pek övmemesi ve amerikan propagandası yapmayı ihmal etmemesi bana samimi geldi. ne de olsa kariyerini amerika birleşik devletleri'ne borçlu birinden bahsediyoruz. bir başka çocukluk kahramanımız sylvester stallone da söyledikleriyle, belgesele çok pozitif katkı sunmuş. ancak arnold belgeselinde ele alınnan filmler arasında total recall'un es geçilmemesini dilerdim. tahminimce paul verhoeven'den belgesel adına katkı gelmeyince böyle bir karar alınmıştır.

    valilikle ilgili belgeselde edindiğim en pozitif izlenim çevre dostu bir politika gütmesiydi. danışmanları aracılığıyla filmlerinden etkili alıntılar yapması kampanya sırasında etkili olmasının yanında, göreve geldiğinde işler yolunda gitmediğinde onu kurtaramadığını da gördüm. siyasal endişeleri olmadığı için cumhuriyetçi olarak demokratlarla işbirliği yapmasından çekinmemesi, politik yolların dışından gelerek kaliforniya valisi olmasının en büyük artısı gibiydi. ama valiliği sırasında en sert eleştirildiği konulardan biri olan kaliforniya’da idam onayını en çok imzalayanın da o olmasına değinilmemesi bana biraz kendisine yalakalık sezdirdi.

    kısacası çocukluğumda çok sevdiğim conan the barbarian, the terminator, twins, total recall, kindergarten cop ve true lies filmlerinin başrol oyuncusunun hayatı konusunda ilgi çekici bir belgesel seyretmiş oldum. 80'li ve 90'lı yılları onun filmleriyle geçirenlere, ayrıca fitness antremanı yapmaya meraklılara arnold'u seyretmelerini öneririm.
  • kazmanın biri sandığım arnold'un baya kafa bir adam olduğunu öğrendiğim belgesel. çok da güzel kurgulanmış. hayatını atlet, oyuncu ve politikacı şeklinde 3'e bölerek anlatmışlar. atlet ve oyuncu bölümleri su gibi akıyor. film gibi adeta.

    politikacı bölümünün son kısmında da özel hayatındaki çalkantıları işlemişler. yaptığı bir anlık hata yüzünden ailesinden olmuş. hizmetçisini hamile bırakmış. çocuk gittikçe kendisine benzemeye başlayınca da saklayamamışlar. güler misin ağlar mısın tarzı bir durum. hayatının son demlerini bildiğin yalnız bir adam olarak geçiriyor. hata büyük olsa da insan hâlini görünce üzülüyor. adama baya bir koymuş.

    sonuç olarak hayatı büyük bir başarı hikâyesi. çıkarılacak derslerle dolu. stallone'ye de şöyle bir belgesel yakışırdı.

    edit: netflix stallone için de aynı türden bir belgesel hazırlamış. kasım'da yayınlanacak.
  • bir adam, bir hayat, üç ayrı yol, üç zirve. bir yükseliş değil sadece anlatılan, bir ilerleyiş. başarmayı odak noktası haline getirmiş ve kişiliği ile bütünleştirmiş birinin hikayesi. ama asıl ilginci zamanı geldiğinde üç tepeden de inmeyi bilip , koltuğu başkalarına devretmesi. amerikan rüyasını kendine hizmet ettiriyor. bir çocukluk kahramanımızın bilinmeyenleri. arnold schwarzenegger in nüktedan biri olduğunu görüyoruz. stallone ile 80'li yıllardaki gizli rekabetini ikisinden de dinleyip, şimdi beraber filmlerde oynamalarına şahit olmak ilginç. o artık yaşlı bir insan ve göçüp giden arkadaşlarının anısıyla yoluna devam ediyor. ama normal hayatı olmamış biri olarak ağzında purosu ve tankıyla aksiyona devam diyor. ilk bölümde anlatılan vücut geliştirme sporunu yaygınlaştırmak için yazdığı kitap 80'lerde bizde her gazete bayiinde, kitapçıda raflarda ve çok popülerdi görsel
  • az önce sly belgeseline yazarken aklıma geldi bununla ilgili yazmamıştım. arnold abi tipik avusturya/alman vatandaşı. hırslı ve sabırlı, çalışkan. anlamıyorum o milletin içinde ne var, ne yiyip içiyor da bu hale geliyorlar. sen köyünden çık gym'e git sonra mr. olympia'yı gözüne kestir. çoğu insan arnold'un aslında genetik olarak şanslı olduğunu söyler ancak ben öyle olduğunu düşünmüyorum. bence arnold abi öyle sabırla, öyle hırsla çalıştı ki o hale geldi. sly abi gibi senaristlik/oyunculuk yeteneği pek olmasa da kendine olan güveniyle aslında sektörde kendine has bir karakter geliştirdi. zaten oraya gelene kadar yarışmalarda vücudunu sergilemeye çalışırken o gerekli özgüveni almış. ben mesela sikseler kamera karşısına geçip konuşamam. çok utangacım. halbuki onu aşsam bir youtube kanalı açıp videolar çeker paylaşırım mesela. çok fikir geliyor aklıma. arnold abi öyle bir özgüvene sahip ki kılıfına uydurup oyuncu olmuş hatta herif vali bile oldu mk politikaya girdi. neden olmasın ki diyor adam :) neyse belgeselde çok güzel anlatmış. bence arnold abinin sesi güzel olsa albüm falan bile çıkarırdı. sly ile birlikte gerçekten sinema sektöründe bence en değerli karakterlerden, ilk on 'a girer net.
  • "herkesten daha uzun çalışabiliyordum.
    başka ülkelere gittiğimde sefalete de katlanabiliyordum.
    bu sayede başkalarının yapamadığı şeyleri de yapabiliyordum.
    beni rahatsız etmiyordu, çünkü geldiğim yerden daha iyidi"
  • arnold abimizin, azcik kurgu da olsa, hayat kesitlerinin anlatildigi pek basarili biyografik belgesel.

    arny zeki bi herifmis. belgesel atlet, aktor ve amerikali olarak 3 bolum seklinde arnold u anlatiyor. genel olrak kendisinin, vazgecmeyen ve yuksek odakli biri oldugunu anliyoruz.

    ben pek begendim. guzelmis gayet izlenir, yardirin.
  • netflix'te yayınlanacak olan arnold schwarzenegger belgeseli.

    fragmanı şuradan izlenebilir: https://www.youtube.com/watch?v=92chlaygixg
  • bir arnold schwarzenegger belgeseli.

    reis hayatta elde edilebilecek ne kadar başarı varsa hepsini tek tek unlock etmiş, 75 yaşında, elinde purosuyla hayat hikayesini anlatıyor.

    avusturya'nın ufak bir köyünde fakir bir ailenin çocuğu olarak doğmuş, önce ingiltere'ye, sonra florida'ya, oradan kaliforniya'ya yerleşip, dünyanın en büyük vücut geliştiricilerinden biri olmuş. yarışmaları alt üst etmiş. yetmemiş, film yıldızı olup box office rekorları kırmış. yetmemiş, dünyanın en büyük ekonomilerinden olan kaliforniya'ya 8 yıl valilik yapmış. kısaca baştan sona soluksuz bir azim ve başarı öyküsü.

    belgeselin en çarpıcı yanlarından biri abisini, annesini, babasını kaybetmesi gibi farklı dönemlerde yaşadığı acıları hep işine kanalize ederek minimize etmiş. hatta kendisi “ben oturup ağlayanları, hüzne kapılıp kendilerini harap edenleri anlamıyorum. bu insanlar yeterince çalışmıyorlar. benim üzülmeye zamanım yok.” gibi bir laf ediyor. çarpıcı.

    belgeselin sonlarına doğru hizmetçisinden olan gayrimeşru çocuğunun 25 yıllık evliliğini bitirmesi ise kendi tabiriyle yaptığı en büyük “fuck up” gibi görünüyor. koca arnold'un evin hizmetçisiyle yatıp gayrimeşru çocuk sahibi olması bir rezillik, daha büyük rezillik ise çocuğun annesinden bahsederken “joseph ve onun annesinin zarar görmesini istemem” demesi. kadınla birlikte olup çocuk yapmışsın dayı, çocuk 27 yaşına gelmiş. annesinin adını zikretmek bu kadar zor mu? o da insan değil mi? ayıp.

    totalde üç bölümlük, kısa ve güzel bir belgesel diyebilirim. izlemeye değer.
  • arnold schwarzenegger'den babasinin oglu gibi bahseden ki$inin kullandigi hitap $ekli.
hesabın var mı? giriş yap