aşk

• bazılarının varlığını inkâr ettiği bazılarınsa deli gibi varlığına inandığı hissiyat.
  zamanla oluşmayan durum
  ^*
• hayatına başkasının hayatını sığdırmaya çalışırken kendininkini ihmal etmektir.
• iç sıkıntısı verir genelde. bu zımbırtının insanı ihya ettiğini gören yoktur. yaşlandırır, hem fiziken hem ruhen. çok ilginçtir ki insanı sessizleştirir bir de. konuşmak istemezsin, aslında çok konuşursun aynı zamanda. içerden içerden, hem kendinle hem aşık olduğun kişi/şeyle konuşursun, o kadar çok konuşursun ki fiziksel konuşma aktivitesi boş gelir insana. yazmak da zor gelir bence aşıkken. bazı şeyleri anlatmak isterken, cümleleri kurarken yorulursun, o iç sıkıntısı git gide artar, yine içten içe konuşmaya başlarsın. bu sefer de yazmaktan yorulursun.
  
  bitkinleştirir insanı. çelişkisi de burdadır. aşkın öznesiyle ilgili her şeyi yapabilirsin, asla yorulmaz ve durulmazsın, çılgınca şeyler yaparsın ama diğer her şey için bitkinsindir. bence duygusal kanserdir aşk. bir yerde sinsi sinsi başlar, hiç belirti vermez, sadece hoşlanıyorum evresidir burası. artık aşık olduğunu farkettiğinde ise metastaz aşamasındasındır. tüm duygularına yayılmış, yiyip bitirmiştir, başka şey düşünemezsin, diğer hücrelerine enerji kalmaz, diğer duyguları besleyecek gücün kalmaz, tükenirsin hızla. öldürür ruhunu, ölmezsen de ağır tahribatlar bırakır. gırtlak kanseri olan birini düşün mesela. kanserden kurtulur, gırtlağı alınır, hiçbir şey eskisi gibi değildir artık. garip bir sesle konuşmaya başlar. aşktan kurtulursan sen de bir şeylerini kaybetmiş olursun. belki hevesini, belki neşeni, belki konuşma isteğini, adaptasyonunu, ruhunu, duygularını kaybedersin. çünkü karşıdaki düşmanla savaşmak için senin de asker sürmen gerekir sahaya. işte senin askerlerinde duyguların, ruhun, arzuların, heveslerindir. bunlar savunma mekanizmandır ve kimilerini kaybedersin. sonra, bir savaşa daha da giremezsin zaten. girersen kaybedeceğin açıktır, esir olarak bile almazlar seni, önce işkence ederler, sonra öldürürler. zaten karşı koyamazsın da, savaşacak neyin kaldı ki?
• hayatına anlam katar hayatında yaptığın yanlışları düzeltmeni sağlar aşk. doğru kişiye aşık oldun mu çok daha başka olur aşk. bir insana değer vermeni bir insana yaptığın yanlışlardan pişman olmanı sağlar aşk. güzel şeydir kendisi tıpkı aşık olunan insan gibi hayatına girer ve doğru insanı bulduğunda hiçbir zaman hayatından çıkmaz.