• rivayete göre versay’da prens ile nişanlısı el ele tutuşurlar, o dönem bahçeden manzara yoksul halkın evlerine bakar. prenses el ele tutuşanının heyecanı için gecekonduları göstererek onlar da böyle hissediyor mu diye sorar prense.

    aşk dünyanın en eşitlikçi duygysudur sözün kasası, hepimiz için eşit heyecan ve acı verici.
  • “kafa sayısı kadar akıl olduğu gibi, yürek sayısı kadar da aşk türü vardır.” demiş tolstoy. kendisine çok hak veririm, aşkın o kadar çok tanımı vardır ki, bu yüzden tanımı yok gibidir.
  • beynin yaşadığı en güzel bozukluk.
  • varla yok arasında yaşanır bazı aşklar.
    gel demeye hayat izin vermez, git demeye kalbin.
  • değerli bir çiçektir ama insanın onu bir uçurumun kenarından koparacak kadar arzusu olması gerekir.
  • sevgiye dönüşmedikçe, bitmeye mahkumdur.
  • ödün vermektir.
  • 'yoğun duygulanım'dır
  • aşktan ötesi yok. yok da işte, ağızımıza bile almaya ar eder olduk. her duygu şahlanmasını, her hormon telaşını aşk telakki eden gafiller yüzünden dünyanın en duru ve en ulvi hâlini betimleyen kavram komaya girdi resmen.

    insan: eline avucuna düşen her şeyi yozlaştıran bir vahşi..

    aşk derken muhtemelen başka hallerden bahsediyoruz. ekseriyanın aşk dediğine biz zillet diyoruz. anna karenina'nın kendisini raylara atmadan evvel keşfettiği zillet... cisme, ete ve kemiğe yönelik çılgınca bir hırs ve ihtirastan ibaret.
  • kişinin evladına hissettiği duygu hali..
hesabın var mı? giriş yap