• şefkatle sevişen şehvet.
  • kısa bir süreliğine mükemmel bir duygu.yoksa fazlası bünyeye zarar.hayatin gerçeklerine ters çünkü
  • onunla göz göze geldiğinde zamanın durmasıdır.
  • kağıtlarla haşır neşir bir işim var, dolu dolu tomar tomar kağıt.
    zannedilmesin ki bundan şikayetçiyim. kağıtları seviyorum, boş veya dolu, farketmez,
    güzel, temiz, beyaz, heyecan uyandırıcı ve mana dolular. su gibisin yerine hatta bir iltifat olarak kağıt gibisin dense ya keşke.*

    yalnız bir seneyi geçti bana bir hediyesi var bu kağıtların: -külfeti de diyebilirim-
    kağıt kesikleri,
    elimin herhangi bir yerinde, avcumda, parmaklarımda en az bir hafta arayla yerini bir yenisine bırakan bir sürü kağıt kesiği dolu.

    biraz önce bu haftaki kesiğe uzun uzun bakarken farkettim, aşk da bu kağıt kesikleri gibi aynı. anlamayacağınız bir anda, hatta en yoğun meşguliyetiniz içinde meydana gelir, bir bakarsınız akşama orada, sizden başka kimsenin göremediği küçük bir çizik, göremezler çünkü yok gibidir, siliktir, inceciktir. öyledir ki sanki doğalı buymuş, hep oradaymış gibidir.
    şaşırır bulmaya çalışırsınız, etkisi altındaki siz bile sonradan farkedersiniz,
    yalnız tatlı kaşıntısıyla belli eder asıl varlığını, sonra yerini acıya bırakır, hem kaşınır hem yakar. duramazsınız, görünmeyen o şey artık tüm canınızı ve ne yazık ki düşünsel gündeminizi istila eder, hızlıca.
    günlerce böyle sürer belki,
    sonra ağır ağır geçmeye başlar, utanmadan daha görünür olup kabuk bağlar. varlığını iyice belli etse de etkisini azaltır ve en sonunda yok olur. hiç olmamış, orayı hiç kaşındırmamış, acıtmamış gibi.

    ta ki yeniden yeni bir başkasıyla karşılaşana kadar.
  • aşk ''ondan'' başkasını sevememektir. en azından benim için öyle. 'ondan' başkasını sevemiyorum.
  • o haric herkesi sevmektir. diger turlusu kabustur.
  • "aşk, evlilikle tedavi edilen geçici bir hastalıktır."
  • aşk, ayırt etmektir, der broch.
  • evlilik, ask ile bitecegine inanilan bir hastaliktir. ask ise beynini kaldirimda birakmis insanlarin yiyecegi bir boktur.
  • karşılık bulduğunda kişiyi dünyanın en güçlü ve en mutlu insanı yapan, karşılık bulmazsa kişiyi yıkıp toparlanmasını imkansız hale getiren bir durum. duygu demek bu kadar güçlü bir şey için hakarettir.
hesabın var mı? giriş yap