• toplum hayatındaki etkisiz elemanların insanları rahatsız ederek "biz de varız, buradayız." deme çabası.
  • dünyanın en gerizekalı olayı.

    an itibariyle aşti'de otobusun etrafını yüzlerce kişi sarmış durumda. içeri girene dek on dakika geçti. camları yumrukluyorlar, su şişelerini fırlatıyorlar. otobüsün içi ana baba günü.

    sizin yapacağınız işin amk. resmen terör lan.
  • şimdi düşünün elinizde bir grup genç var.

    gençler orta-az gelirli sosyal bir gruba dahil. dolayısı ile gelirleri ve kültür düzeyleri mahallelerinin dışına çıkmaya, spor yapmaya, sanatsal aktivitelere katılmaya yada en azından gecenin körlerine kadar sokaklarda gürültü ve kargaşa yapmadan efendi efendi evlerinde oturmaya vs. yetmemekte.

    bu genç dimaların deşarj olma şekli akşamları belli gruplara(çete mi desek) bölünüp apartman yahut park köşelerinde toplaşma, diğer gruplardan deneklerin bütün gün yaptıkları göze ve kulağa gıcık gelebilecek hareketlerin değerlendirmesini çıkartıp hangileri ile kavga dövüş çıkartacaklarına karar vermekten ibaret.

    gençlerimizi tanımladık. sıra geldi bu bu gençlerin bir tanesinin askere uğurlanması durumunu anlatmaya geldi.

    gençlerden bazılarının bir şekilde temin ettiği büyük olasılıkla tofaş marka, doğan, şahin yahut kartal model arabalara diğer gençlerin doluşup mümkün olan bütün boşluklardan bir adet gencin beline kadar dışarı çıkması ile konvoy şeklinde harekete geçen güruh, gece saatin kaç olduğuna aldırış etmeksizin ve kendilerinin aksina bir çok insanın gece saatlerini öteki gün işe güce gitmek sebebi ile dinlenerek geçirmesi gerektiğini gözardı ederek(iplemeyerek) cadde ve sokaklarda mümkün olan maksimüm gürültü düzeyini yakalayarak dolaşmaya başlarlar. sağa sola, yolda yürüyenlere yada yanlarından geçen arabalara maytap atmaları pek mümkündür.

    etrafa yeterince rahatsızlık verdiğine ve yeterince küfür yediğine kanaat getiren grup bu sefer otogara yönelir. otogara varan gençler askere gidecek kankasını havaya fırlatır. öyle fırlatırlarki misal fırlattıkları genç harem otogarınndaki firma bürolarının önündeki üstü kapalı alanın tavanına ayak tabanlarını vurup geri düşer. sonra genç otobüse bindirilir. bu sefer otobüsün önü kesilir. otobüsteki diğer yolcular kafadan bir saat esir alınır.

    otobüs yola çıktığında şehir çıkışına kadar sağlı sollu araçlarla taciz edilir vs.

    kısacası, askere uğurlamak gayet normal ve kimseye rahatsızlık vermeden hem coşkuyla hem hüzünle gerçekleştirilebilecke bir eylem iken, hergün çevremizde gördüğümüz, etrafına rahatsızlık veren, toplum yaşamına uyum sağlayamamış, çoğu zaman lümpen diye tanımlanan bu kesimin elinde o.ç.luğuna dönmüş bir eylemdir.

    bu eylem yüzünden uyuyamadım bir saat yatakta döndüm durdum gürültülerinden. el bombası falan olsa atıcam kafalarına caddeden geçerken.

    (bkz: oh be rahatladım)
  • "asker uğurlamak"'tan çıkıp "bir grup magandanın şovu"na dönmüş, aslında vatandaş olarak "bir araya gelen üç beş kişiye karşı" sokaklarda tamamen sahipsiz olduğumuzu hatırlatan olaydır.

    istiklâl caddesi'nde yürürsünüz mesela. herkes de insan gibi yürür. ama beş tane ayı bir araya gelip bağırmaya başlarsa kimse sesini çıkarmaz, çıkaramaz. etrafta "lan gençler naapıyonuz" diyen polis de çıkmaz.

    ankara otogarı'nda birbiriyle kolkola girip halka olmuş ve koro halinde "zıpla, zıpla, zıplamayan ibne" diye bağıran ve bunu asker uğurlaması adına yapan "gençler" görmüşümdür. etrafta annem yaşında kadınlar, babam yaşında amcalar ve bir grup insan bağıra bağıra küfrediyor. ne bir polis ne bir başka görevli "terbiyesizlik etmeyin" diyemiyor.

    iki akşam önce e-5'te rastladım bunlara. 8- 10 araçlık bir konvoy oluşturmuşlar, klasik olarak camdan yarıbeline kadar çıkmış "gençler"..fakat daha da faciası, bu vaziyette kornalar çalarak yüksek hızda makas atıyorlar araçların arasında, süper tofaşlarıyla. diğer şöförlerin ne yapacağına, kaza olup olmayacağına aldırmadan..çünkü onlar kutsal, asker uğurluyorlar. yine bir polis yok, engelleyen yok.

    askerlik kutsal, asker de kutsal, anladık. ben de gittim yaptım, hem de diyarbakır'da..fakat gel gör ki, askerlik, senin benim hayatımı güvene almak için var olan bir kurum. daha giderken beni tedirgin ediyorsan, istemez, evinde otur, gitme sen zaten. bir grup ayı arkadaşın kendi meşreplerince eğlenecek diye seni bahane ediyorlarsa da o zaman gizli gizli git.. her askere giden de orada kahramanlık destanı yazmıyor zaten. lojmanlarda yerleri süpüren, orduevinde içki taşıyan adama da seyit onbaşı muamelesi yapmanın bir alemi yok.

    bütün bunlar bir yana, "gençler", "asker uğurlaması" kelimeleri, bizim hayat düzenimizi bozmaya, bizi tedirgin etmeye, bizi rahatsız etmeye bir bahane olamaz. demokrasi diye yırtınıyoruz ama daha şehir hayatının gereklerini polislerimize bile öğretememişiz. öğretememişiz ki böyle bir kabadayılık karşısında iki tane ekip otosu hemen olaya el koyup "nooluyo lan" diyemiyor. "gençler eğleniyor" deyip göz yumuluyor. iyi de onlar eğlenirken ben ölürsem ne olacak. eşimin yanında, koro halinde küfreden adamların bende yarattığı rahatsızlığın bir önemi yok mudur bu devlette. küfür, bireysel edilirken ayıp da koro halindeyken şirin midir? en önemlisi, elalem çocuğunu ayı olarak yetiştiriyor, doğru dürüst okutmuyor, eğitmiyor diye ben niye onun rahatsızlığını çekmek zorundayım? eğer bu düzen böyle gidecekse, o zaman polis teşkilatını lağvedelim, herkes kendine bir tabanca alsın, kendi kendini korusun. en azından maaşlarından tasarruf ederiz.

    bu milletin gelenekleri var ama bu geleneklerin adabı da var. asker uğurlaması bir şenlik gibi yapılır, askere biraz moral vermesi amaçlanır. şehir içinde gürültü patırtı yapıp, başka insanlara kabadayılık yapmanın adı asker uğurlaması falan değil, düpedüz ayılıktır. buna seyirci kalan emniyet güçlerinin yaptığı da aymazlıktır, görevden kaçmaktır, vergilerimizden ödenen maaşa nankörlük etmektir.
  • şu sıfatını siktiğimin sıfatsızlarına iyi bakın. yavşak askere gidecek diye dünya dursun istiyor. kimse uyumasın, kimse yol alamasın, rahat edemesin... niye? çünkü askere gidiyor sik kırığı, bundan daha önemli ne olabilir değil mi? elinde bira kafasında duman... kendi sikik canını önemsemediği zaten ortada ama peki ya diğerlerinin canı? sikmişi canınızı adam askere gidiyor oğlum boru mu? bu sıfatını siktiğimin sıfatsızları askeden dönünce sokak ortasında düğün yapacaklar. yine durduracaklar dünyayı kendilerince, amına koduğumun cahil yavşakları!
    (bkz: sokak düğünü yapan az gelişmiş etnik pislik)
  • memlekette yapılan en saçma işlerden biri.

    adamlar 15 20 araba konvoyu oluşturmuşlar. iki tanesi en öndeki arabanın önünü kesip yolu trafiğe kapatmış. bir dünya insan yola inmiş. fotoğraflar çekiliyor, davul zurna halay çekiliyor. arkada dünya kadar trafik oluşmuş. trafiğin arasında da ambulans, sirenle, kornayla bu sığırların yolu açmasını bekliyor. bunun adı da örf, adet oluyor.
  • gelenekte var: giden uğurlanır, gelen karşılanır; amenna. yapılsın, âdâbınca. adabını sahipleri tayin etsin, herkese göre başkadır o kısmı, kendilerini bağlar... da, bunun mahalle halkını rahatsız etmeden de yapılabileni yok mu? bütçeye göre bir yer tutulup orada eğlenilse olmaz mı? mademki hayatta bir kere insanın başına gelen bir olay?

    yatalak hastası olanı, cenazesi olanı, susmayan huysuz bebeği olanı, dertli, borçlu, kederli olanı azıcık düşünsek olmaz mı? "aman onlar da bir güncük dayanıversin canım" derken azıcık empati yapsak olmaz mı? 500 nüfuslu, karşı karşıya bakan evleri arasında 4 metre mesafe olan bir sokakta (mahalleyi katmıyorum bakın, sokak diyorum. 5 sokak ötedekini naklen dinlemek mümkün nasılsa) o "bir güncük"ler bitmez tükenmez çünkü. biri bitse, biri başlar. ya nişan olur, ya sünnet, ya düğün, ya asker uğurlama. kendi sevincimizi yaşarken ötekinin sıkıntısını katmerlemeye hakkımız var mı?
  • dunyanin en sacma eylemi. adam 18 ay goreve gidiyor siz halay cekiyorsunuz lan.

    ben askere giderken arkamdan otogarda halay ceken hic bir pezevengi unutmadim. adamin bana 500 tl borcu var, gidiyorum diye halay çekiyor. çekersin tabi götlek.
  • nerede boş adam var, nerede boş beyin var bu konvoydadır diye düşündüğüm saçmalık. ulan gecenin bir yarısı olmuş kornalar, patlayıcı maddeler falan yedi sülalenize küfür ettiriyorsunuz. sanki bir siz gidiyosunuz amk askere beynini siktiklerim. şuan çok kızgınım lan bildiğin öyle böyle değil.
  • şimdiye kadar hiç haz etmediğim, geçen gördüğüm olaydan sonra da tiksinti duyduğum hadise.

    yer tabi ki taksim. bir grup vahşi ellerinde bayraklar, kendilerini yırtarcasına arabaların üstüne çıkmış, ağzında salyalarla bağırıyorlar ne dediklerini bile anlaşılmadan. ben ve kız arkadaşım iyice kenara çekilip grubun geçmesini bekledik. onlar geçtikten sonra da metroya doğru yürümeye devam ettik. tam metronun orada ki ışıklara geldiğimizde bu grup, yolun ortasında arabaları durdurmuş meşaleleri yakmış ortalığı terörize ediyordu. o gruba hiç yaklaşmadan metroya girmek üzereydik ki, grup arabaya bindi ve motorları bağırtarak ilerlemeye çalışırken bir adamcağız eliyle yavaş işareti yaptı. işte olan o an oldu. 5-6 arabanın içindeki vahşiler bir anda boşaldı ve adamcağızı tabiri caizse linç ettiler. 1'e karşı 20-25 kişi vardı. tabi ben metronun girişinde kalakaldım. herkes birbirine bakıyor. adamcağızın anasını siktiler bu orospu çocukları.

    arkadaşımın doğumgünü öncesi yaşadığım bu tiksindirici olaydan sonra butün gecem sikildi tabi. orada birşey yapamamış olmanın dışında bu vahşi grubun bu kadar fütursuzca şehrin göbeğinde böyle bişe yapabiliyor olması bütün gece başımı ağrıttı. şehir merkezinin göbeğinde böyle vandalca şeyler yapılırken bir tane bile yüce türk polisi göremedim maalesef.

    bu orospu çocukları (annelerini de katarak söylüyorum) nasıl insanlar! kendilerine sorsan delikanlının önde gideniyken 20-25 kişi, 1 kişiye sırtlan sürüsü gibi dalarken nerde kalıyor delikanlılıkları! şehir merkezine, sadece bayramda, seyranda, maç kutlamalarında gelen bu orospu çocuklarını kim nasıl yetiştiriyor!! onu yetiştiren anne babanın allah cezasını versin! ne kadar çok orospu çocuğuna sahip şu ülke! hepsinin allah cezasını versin!! ne para, ne eğitim, ne öğretim maalesef sonradan geçirmiyor bu dandiklik!
hesabın var mı? giriş yap