• ay'a gitmeden tüm dünyayı gidildiğinde inandırabildilerse abd'nin gücü karşısında saygıyla eğilmemiz gereken iddia.

    nasa'dan bağımsız olarak ay görevi yürütenler: rusya, avrupa uzay ajansı, japonya, çin, israil, hindistan. ay'a onlarca kez uydu, sonda, insansız araç falan indirildi, neredeyse her santimetre karesi fotoğraflandı, haritalandı. yörüngesinde defalarca turlandı. karanlık yüzü bile detaylı incelendi. bazıları abd ile kanlı bıçaklı hiçbir ülke de nasa'nın 50 yıldır tüm dünyayı kandırdığını ortaya çıkaramadı. soğuk savaşın en sıcak zamanında abd başkanının donunun rengini bilen kgb bu kadar büyük bir yalandan istihbarat alamadı. ayın yüzeyindeki arının kanat çırpışını görebilen ultra teleskoplardan bahsediliyor ama ne hikmetse post truth komplo teorisyenlerinden başka hiçbir resmi kurum, kuruluş tarafından ay seyahatine dair tek bir yalanlama gelmedi.

    şu roket yakıt hikayesine gelirsek. dünya'nın kütleçekimi ay'dan 6 kat daha fazla ve atmosferi var. dünya yüzeyinden kurtulmak isteyen araç yerçekimi ve hava direncinden dolayı daha büyük bir kuvvete ihtiyaç duyar. dahası ay'a kadar giden 384 bin km'lik mesafe boyunca kütle çekimine karşı yol alınırken ay'dan dünya'ya dönerken dünya'ya çekilme kuvveti kullanılır. nehirde akıntıya karşı yol gidip akıntı yönünde geri dönmek gibi. dahası giderken gidiş dönüş yakıtının tamamı taşınırken dönüşte büyük oranda depo boştur, dahası giderken tam teçhizat ile yola çıkıp dönerken iniş modülleri, roverlar gibi tonlarca malzemeyi orada bırakıp dönüyorsun.

    sonuç olarak yeryüzünden kalkış yapabilmek için 50 tonluk bir ağırlığı dünya kütle çekimine ve hava direncine karşı saniyede 11 km hızla fırlatman gerekirken; ay yüzeyinden kalkış yapabilmek için 5 tonluk bir ağırlığı atmosfersiz ortamda, 6 da 1 düşük yerçekiminde saniyede 1,5 km hızla fırlatman yetiyor. atmosfer direncini falan bir kenara koysak bile sadece onda bir kütleyi altıda bir yerçekiminden kurtarmak için gereken enerjinin altmışta bir olduğu açıktır. hayret edilecek bir şey yok yani.

    edit 1: en çok 1969 yılındaki bilgisayar teknolojisi üzerinden itiraz gelmiş. yapmayın gençler. ay'a gitmek için bilgisayara gerek yok. belli bir tonajdaki cihazın belli bir koordinata ulaştırılması olayı bu. 1930 lardan beri iyi bilinen roket teknolojisi ile ilgili. bilgisayarlar sadece hız, yol, kuvvet, koordinat hesaplamalarını yapıyor. yeterince insan kaynağın, zamanın ve bütçen varsa kılı kırk yaran o hesapları kağıt kalemle bile yapabilirsin. elimdeki cep telefonun işlemcisi 500 kat daha güçlü demek ki cep telefonumla plüton'a gidebilmeliyim düz mantığını bırakın artık. bu çocukça bir akıl yürütme yöntemi.

    kırk yaş üstü insanların rahatlıkla hatırlayabileceği gibi bilgisayar hayatımızda yokken de manuel olarak gayet muazzam şeyler yaşanıyordu. mühendislik ve bilim sayesinde daha 1920 li yıllarda yüz katlı, yüz elli katlı gökdelenler tasarlanıp, dikiliyordu. 1970 li yıllarda sesten hızlı yolcu uçakları (concorde) kıtaları, okyanusları aşabiliyordu, 1940 larda atom çekirdeğini parçalayıp şehirleri yok edebilecek teknoloji bir uçakta taşınan bombanın içine sığdırılabiliyordu. atomu parçalamak için ön şart olarak dayatılmayan bilgisayar teknolojisi ay görevi gibi büyük oranda mekanik seyreden bir program için neden olmazsa olmaz gibi düşünülüyor anlamadım.

    edit 2 : bir tanesinin itirazı da şöyle. tek kez insanlı gidilip onda da başarılı olunması şüpheli görünmüş arkadaşa.

    * 1961 den 1969 temmuzundaki o tarihi ana kadar 3 insansız araç başarıyla indirildi ay yüzeyine. orbiter, ranger ve surveyor. bu üç başarılı inişi bulana kadar 20 nin üzerinde araç harcadılar. kimi yolda bozuldu, kimi ay'ı ıskaladı, kimi ay'a çarptı. ay'a ulaşabilenler iniş için uygun yer bulabilmek adına yüzlerce poz fotoğraf çektiler.

    * 1967 de ilk insanlı ay görevinde fırlatma platformunda yangın çıktı iki astronot yanarak can verdi.

    * 1968 ve 1969 yılları içinde 5 defa ay'a insanlı seyahat düzenlendi. ay'a kadar gidilip yörüngesi etrafında tur atılıp dönüldü. neil amstrong'dan önce farklı uçuşlarla 12 astronot ay'a gidip döndü. sadece ay yüzeyine inmediler.

    *1969 da yeterli tecrübe edinildiğine emin olduklarında ay yüzeyine inildi.

    * ay'daki ilk insan ayağından sonra 1972 aralığına kadar 6 kez daha ay'a gidildi. toplamda 14 astronot ay yüzeyinde yürüdü. alan shepard ay yüzeyinde golf bile oynadı.

    * 1971 yılında apollo 15 görevinde yanlarında ay taşıtı götürüp ay yüzeyinde araba kullandılar. tek başarılı görev sonrası tövbe etme durumu yok yani. bilgisayar teknolojisi gelişip insansız görevler maliyetli ve tehlikeli manuel uçuşların yerini aldıkça tedricen bitirildi apollo misyonları.

    * ay'da, bugüne kadar düşenler, çarpanlar, geride bırakılanlar dahil 191 tonluk insan yapısı araç ve malzeme olduğu tahmin ediliyor.
  • ben buradan, 50 senedir bu isi gizli tutup, tek kelime sizdirmamayi basaran on binlerce nasa calisanina ve onlarca astronota tesekkurlerimi, bu isi ortaya cikaramayan rus ve cin devletlerine de teessuflerimi iletmek istiyorum. beceriksizler.
  • biz 2015 senesinde şehirler arasında otobüsle can güvenliği ile yolculuk yapamazken adamlar 69'da bunu yapmış. yapmadıysa bence bütün dünyayı buna inandırmaları da az bir iş değildir.

    pluton'dan 1 kbps ile veri transferi yapıyor olmak, bizim istanbul'un ortasında 3g'yi kullanamadığımızı düşününce, neyse şimdi 'kendi ezikliği' muhabbetine dönecek.

    edit: kb (kilobyte) büyüklük birimi, hız birimi olan kbps (kilobyte per second) diye düzeltilti. sıpeşıltenkstu aya el basmis yeminli astronot.
  • o kadar yazdık ama aramızda hala tartışmaya açık bir konu olduğunu düşünen insanlar var. nasıl bu kadar emin olduğumuzu merak ediyorlarmış. lan olm siz şaka mısınız? karşılaştırma kıstası olarak din, küfür vs. diyorlar hala.

    bir kaç entry evvel videosunu linkini verdiğimi çiğneyerek anlatayım. amerikalılar ay yüzeyine indikleri vakit retro reflektör adında yansıtıcı bir alet bırakıyorlar. tek amacı senin dünyadan gönderdiğin ışığı sana tekrar geri göndermek. böylece oraya insanların gidip gitmediğini anlayabiliyorsun. hadi imkanın yok aynı testi uygulayamıyorsun diyelim. yıllar evvel teleskopla çekilmiş fotoğrafları var. ahanda.

    sovyetlerin, hindistan ve çin'in onaylamasını geçtim 2008 senesinde japan aerospace exploration agency (bkz: jaxa) tarafından gönderilen selene (bkz: kaguya) bile apollo 15'in indiği alanın fotoğraflarını çekti paylaştı. çekilen şu fotoğrafın olduğu alanın 3 boyutlu modelini çıkartarak gerçekliğini ıspatladı.

    http://global.jaxa.jp/…08/05/20080520_kaguya_e.html

    dünyanın en güçlü ülkeleri yıllarca sonsuz emek ve kaynak ayırdılar. bugün kullandığımız bir çok teknoloji bu yatırımlar sayesinde keşfedildi. bebekken sıçtığın bez bile o gittiğine inanmadığın insanlar dar alanda sıkıntı yaşamasınlar diye icat edildi. yuri gagarin adlı insan evladı uzaya gideli 53 sene oldu. neil armstrong ay'a adımını atalı ise 45 sene oldu. şurada kim olduklarını görebileceğiniz altı kişi, siz klavye başında sikinizi kaşırken an itibariyle uluslarası uzay istasyonunda (ıss) yani uzayda nefes alıp veriyorlar. adam gelmiş hala nasıl emin olabiliyorsunuz diyor. dünya, orion ve mars'a yapılacak olan insanlı yolculuğun gerçekliğini konuşurken, hindistan mars'a insansız uzay aracı göndermişken ekşi sözlük olarak günü bu skindirik başlık altında tartışarak bitirdik ya başka birşey demiyorum.
  • aksini iddia eden bir anektoda sahip olan görüş. bakın anlatayım:
    apollo astronotlarindan biri olan neil armstrong aya ilk adim attigi zaman sadece o unlu "benim icin kucuk, insanlik icin buyuk bir adim" sozunu soylememistir.
    ayrica uzay gemisine tekrar binmeden once, su esrarengiz sozu de soylemistir:
    "iyi sanslar bay gorsky." nasa'da bulunan bir cok kisi ilk basta bunu, rakipleri olan rus kozmonotlari icin oylesine soylenmis bir soz oldugunu dusunduler. ama daha sonra boyle bir kisinin ne rus
    ne de amerikan uzay programlarinin birinde bulunmadigini ortaya cikardilar.
    yillarca bircok insan armstrong' a "iyi sanslar mr. gorsky" nin ne anlama geldigini sorup durdular, ama herseferinde armstrong bu sorulara sadece gulumsemekle yetinde. yalnizca bir kac yil once(5/08/1995, tampa bay fl), bir roportaj esnasinda muhabir konuyu 26 yil once soylenmis o unlu soze getirdi. ama bu sefer armstrong soruyu yanitsiz birakmamisti, cunku mr. gorsky ölmüştü ve armstrong
    da bundan dolayi bu soruyu artik yanitlayabilecegini dusunmustu.
    armstrong kucuk bir cocukken arkadasiyla beraber evinin arka bahcesinde baseball oynuyormus. arkadasi bir esnada topa oyle bir vurmus ki top armstrong'un komsularinin yatakodasinin penceresinin onune dusmus.
    burda bay ve bayan gorsky oturuyormus. topu almaya gittigi sirada kucuk armstrong, bayan gorsky'nin bay gorsky'e bagirarak soyledigi su sozlere kulak misafiri olmus:
    "oral seks!her zaman oral seks istiyorsun?! oral seksi ancak yan tarafta oturan cocuk ayda yurudugu zaman gorebilirsin."

    not: bunun dogrulanmis, gercek bir hikaye oldugu iddia edilir..
  • "ay'da yer çekimi olmadığı için roketsiz iniş yapamassın" ile "ay'da yer çekimi olduğu için roketsiz kalkış yapamassın" cümlelerini aynı paragrafta kullananların savunduğu şey
  • klasik klişelerle desteklenen iddia daha önce yazıldı mı bilmem ...

    bayrak dalgalandı : buruşuk bayrak takıldıktan sonra bir daha hareket etmemektedir.

    gölgelerin paralel olmaması : tek ışık kaynağı güneş olmadıgından dolayı (ay da var amk) dünyanın ayı aydınlatma derecesi ayın dünya yı aydınlattıgından daha fazladır. ayın yansıtıcı gücünün çok yüksek seviyede olması farklı açılardan aydınlatma sağlamıştır.

    astronotların radyasyondan ölmemesi (van allen kuşağı) : uzay aracındaki özel alüminyum alaşımlı gövde sayesinde radyasyon miktarı düşürüldü. deniz seviyesinde yaşayan bir insanın 3 yılda aldıgı radyasyon miktarına indirildi böylece ölüm olmadı.

    yine neden gidil miyor peki : amk sanki metrobüsle kadıköyden beylikdüzüne gidiyo pezevenk adam zaten rusya ya karşı yapıyor bunu ve bu kadar fazla maliyeti olan bir aktivite yerine uzay istasyonu kurup daha fayda sağlayacak işler yapıyor.

    artı belki de en önemlisi : aya bırakılan reflektörler.. dünya dan güçlü lazer ışınları yollandığında aydan geri yansıması görülebilecektir.

    ya da siktir edin gitmediler amk. ne demek ya 1500 sene önce yaşamış peygamberimizin yüzü suyu hürmetine yaratılan dünyayı aşıp aya gitmek .. tövbe haşa
  • apollo mürettabatının ay yüzeyine bir yansıtıcı yerleştirdiğinden bihaber cahilleri yanıltan iddiadır.
    eğer uygun ekipman ve eğitiminiz varsa lazer ışığını yansıtıcıya yönlendirip geri yansıtabilirsiniz.

    edit: aya insanlı toplam 6 sefer yapıldı ve 12 astronot ay yüzeyinde zaman geçirdi.
  • bu projede çalışan türklerin sayısı bir elin parmaklarını geçmez, değişik milletlerden binlerce kişi çalışmış. yukarıda delikan76 katılan şirketleri listelemiş. nasıl bir yalan ki onbinlerce kişiden bir tane bile itiraf eden çıkmıyor.

    hakaret ediyormuşuz. gerizekalının yazdığı soruların cevabının fazlası sırf bu başlıkta var. okumamış. okuduğunu da anlamıyor, hala cevap verin diyor. bu konuda yazılmış, hakemli dergilerde yayınlanmış makaleler var. saatlerce süren kayıtlar var. sizin 3 kuruşluk bilginizle sorduğunuz soruların çok daha detaylı, çok daha sofistikelerini dünyanın her yerinden bilim adamları sordu, cevaplar aldılar. hiçbirini okumamış, okusa da anlamayacak cahil beni ikna edin diyor. sen kimsin düdük? alt tarafı 31 arası conspiracy sitesi okuyup yazıyorsunuz

    taş sahte çıkmış diyor. taşların sahtesini de hakikisini de satan olmuş. dünyada ay çılgınlığı yaşanmış, bütün diplomatik misyonlar örnek istemiş, bazılarına çürükleri sıkıştırmışlar. bunları nasa'daki amca oğlumuz anlatmadı, başlıkta da verilen ciddi kaynaklarda hepsi anlatılıyor.

    o kadar astrofizikçi, yazılımcı, mühendis, teknisyen, test pilotu, astronot yalan söylüyor siz doğru söylüyorsunuz.
    kaynak? kıçınız , düz dünya siteleri vs.

    edit: ruhi çenet entry'sini yanlış anladığım için günahını almışım.
  • "ayın dünyaya uzaklığı 384.000 km.
    16 temmuz 1969'da fırlatılan araç 20 temmuz'da ayak basıyor. 5 gün yani 120 saat. bu durumda apollo 11 aracın hızı neydi ?"

    1969 lar.. nasa' da dünyanın en yetenekli bilim adamları toplanmış. bir komplo kuruluyor, haberleri var ya da yok. farketmez. bir bina dolusu bilim adamına matematikçiye astronoma uçak muhendisine vs. soruyorlar ne kadar sürer aya gitmek. ona göre fake fırlatma ve fake iniş sırasında ne kadar ara vereceklerine karar verecekler. bunlar diyor ki 5 gün sürer. sen de 5 gün sonra indirmiş gibi yapıyorsun.

    sscb orada ağzı açık izliyor. üllenin zehir gibi bilim adamları bu sürenin ne kadar kısa olduğunu anlamıyor. abdyi rezil rüsva edecek böyle bir sıçışı kabulleniyorlar.

    diyelim ki herkesin basireti bağlandı o zaman. bununla bitmiyor 70 ler boyunca aynı hatayı defalarca tekrarlıyor abd. kimse uyanmıyor.

    aradam onlarca yıl geçiyor. böyle bariz bir hata bunca bilim adamı ve fizikçinin gözünden kaçıyor taa ki 2018 de bir ekşi sözlük yazarı eline kalemi defteri alıncaya kadar.

    lan siz kendinizi ne sanıyorsunuz?
hesabın var mı? giriş yap