assume form

• james blake'in amazon.fr'da yanlışlıkla ön satışa konmuş, büyük ihtimalle ocak sonu yayınlanacak 4. stüdyo albümü. belki şaşırtma^* yapıyordur oğlan, göreceğiz.
  edit: 18 ocak'ta yayınlanacak albümde travis scott, andré 3000, moses sumney, rosalía ve metro boomin ile çalışılmış.
  
  1. assume form
  2. mile high (ft. travis scott and metro boomin)
  3. tell them (ft. moses sumney and metro boomin)
  4. into the red
  5. barefoot in the park (ft. rosalía)
  6. can’t believe the way we flow
  7. are you in love?
  8. where’s the catch? (ft. andré 3000)
  9. i’ll come too
  10. power on
  11. don’t miss it
  12. lullaby for my insomniac
• ön satışlar: https://www.jamesblakemusic.com/
  takipsiz kargo olduğu için kaybolur diye alamıyorum. riski alabilecekseniz koşun imzalı artwork var. 15 ocak son.
  sosyal medyada dolaşan küçük snippetlerden duyduğum kadarıyla albüm müthiş olacak. özellikle rosalia'yla yaptığı parça. sabırsızlıkla bekliyorum.
• barefoot in the park nasıl güzel bir şarkıdır. çok sevmek!
• james blake’in 2019’un ilk günlerinde yayınlanan 4. stüdyo albümü. birçok platformda yılın en iyileri arasında yerini daha yıl bitmeden aldı bile.
  
  dinlediğiniz ilk anda uzaklara götüren albümün sound'unda yine polydor imzası var. ek olarak bu kez travis scott ve andré 3000 gibi isimlerle de çalışılmış.
  
  söze "know i may have gone through the motions my whole life" diyerek başlıyor ve tüm şarkılarda piyanoyla birlikte “tüm hayatının” gölgesindeki duygu seline sürüklüyor.
  
  don't miss it parçasında geçen “everything is about me/i am the most important thing” sozuyle de aslında kendine odaklı bir albüm olduğunu kendi ifade ediyor. albümde 136 kez "i" kelimesi geçmesi de fun-fact olarak burada dursun.
  
  ispanyol elektro flamenko sanatçısı rosalia ile düet yaptığı "barefoot in the park" ise başlı başına konuşulması gereken, yoğun melodisiyle duyduğunuz an yerinize çakılmanıza neden olan, pitchfork'un de "unutulmaz" olduğu konusunda onayladığı çok başka bir eser olmuş.
  
  2016'da yayınladığı kendine has deneysel elektronik tarza sahip the colour in anything albümünden sonra beyoncé, jay-z, frank ocean, kendrick lamar gibi isimleri de kendi "yeraltı elektronik" ortamında ağırlayan başarılı müzisyeni hep sahnelerde, hatta istanbul’da da görmek istiyoruz.