atmak

• herhangi biri hakkında atmaktan bahsetmeniz, yani "atıyor" demeniz hakkınızda kamu davası açılması için yeterlidir. hele ki bunu andan oktar hakkında derseniz, davanız hazırdır...
• matematik desteklisi icin (bkz: istatistik).
• argoda, pul koleksiyonu göstermek, bebeklik resimlerine bakmak ve sair kisve altında, karşı cinsi bir mekana (ev, otel, arkadaşın yazlığı vb) götürmek.
• atma eylemi için bir dolu alan bir boş alan ve eylemi gerektiren arzu gerekir. eylem yönü boştan doluya olabileceği gibi, doludan boşa da olabilir. atılan her ne ise, atıldığı her nereye sığmadığı, yüreğin şişliğiyle anlaşılır. içeriğe çatlaklar ve küçük kırılmalar oluşur.
• uydurmak anlamındaki için,
  
  abartmak maksadında tadında yapıldığında gayet lezzetli muhabbetler veren eylem.
• ani bir hınç ile, bir nesnenin yerini değiştirmek ki yerden veya hawadan olabilir. fırlatmak, savurmak da buna paralel diğer eylemlerden öbürleridir.
• bilmediği bir konuda, "sallama" görüş belirtmek, uydurma tahminler yapmak, öğrenmeden anlatmak; diyelim ki; martaval atmak, sallamak, atiyorum, atmasyon veya diğerleri buna örnek teşkil edebilirler.
• destekli^* ve desteksiz^* olmak üzere iki çeşidi bulunan eylem.
• bilimsel altyapidan yoksun, soruyu kapatmak veya soruya hic bakmamak sureti ile $iklardan birini i$aretlemek.
• son zamanlarda arabaya benzin, mazot almayı anlatmak için kullanılan bir eylem.
  -abi 30 liralık gaz attım hala lamba yanmadı diyorlar falan.
  artık kim icad ettiyse..