• biri 1.4 motorda 77 hp güç üretirken diğeri bunun 2 katı güç üretebiliyor. (örneğin fiatın 1.4 fire motoru ve vosvogenin 1.4 tsi motoru)

    özet geçersek;

    aşırı beslemeli motor havayı pompalayarak daha fazla yakıtla havanın karışmasını sağlayarak daha fazla güç üretiyor. atmosferik motorlarda ise yakıt atmosfer basıncı ile sağlanan havayla karıştırıldığı için daha az güç üretmekte. aşırı beslemeli motorlarda turbo, supercharger vs gibi sistemler var hava basıncını artırmak için. derin konular araştırıp öğrenin meraklıysanız.

    japonların araba üretirken atmosferik motora ağırlık verdiğini söylersek yanlış olmaz. bunun nedeni heralde daha zor arıza yapması. almanlar ise ağırlıklı turbo beslemeli motor kullanmakta. lan ben ortaokuldayken turbo efsanesi vardı. şimdi bütün arabalarda var.
  • mevcut vergi politikaları nedeniyle türkiyede büyük motorlu ( 2.0 üstü ) araç kullanabilmiş insan sayısı yavaş yavaş o kadar azaldı ki böyle bir tartışmanın sağlıklı olarak yapılabilmesi neredeyse imkansız...
  • laboratuvar koşullarında yapılan testlerde rakibi atmosferik motorlara göre iyi sonuçlar veren aşırı beslemeli motorlar iş gerçek kullanım koşullarına gelince ne yazık ki bahsedildiği kadar iyi olmadığı, hatta daha kötü sonuçlar dahi verebildiği için yeni emisyon standardı yönetmeliklerine uymak amacıyla üreticiler aşırı beslemeyi terketme ya da hacim arttırma yoluna gitmek zorunda kalmaktadırlar.

    yıllardır önümüze koyulan "1.4 atmosferik düşük güç üretiyor, 1.4 turbo ise vay anasını şuna bak oooff" saçmalığı da yakında son bulacak gibi görünüyor. çünkü 1.4 atmosferik diye bakarken yıllar öncesinin teknolojisi ile üretilmiş motora bakılıp 1.4 turbolu motora bakarken ise teknolojisi son birkaç yılda geliştirilmiş olan araçlara bakılıyor.

    örnek vermek gerekirse şayet, 2 litre hacimli subaru brz `(toyota gt86` ile ikiz) 200 bg, 1.5 litre hacimli mazda mx5131 bg güç üretiyor. yani yeni ve yakın zamanda geliştirilmiş atmosferik araçlara bakmanızı ve karşılaştırmayı buna göre yapmanızı öneririm.

    turbocharger'ın ve supercharger'ın çalışma mantığını dikkate alırsanız, havayı basınçla silindir boşluğuna gönderip aynı hacimde daha çok yakıt yakılabilmesi amacıyla kullanıldığını anlarsınız. bu da demek oluyor ki az yakan turbolu denilen araç aslında az yakmış gibi gösterirken kullanıcısına çaktırmadan yakıtı sömürüyor.

    bir diğer konu, arıza yapma sıklığı atmosferik motorlu araçlarda diğerlerine göre çok daha düşüktür.

    işin bir başka boyutu da aşırı besleme atmosferik verimi arttırırken termik verimi düşürmekte, bununla birlikte nox gazlarının oluşumunu arttırmaktadır.

    önümüzdeki yıllarda firmalardan 0.9 turbo/1.2 turbo motor seçenekli araçları tamamen kaldırmaları, yerine daha yüksek hacimli atmosferik veya turbo motor koymaları beklenmektedir.

    ilk ve son paragrafta belirttiklerime ait kaynaklar:

    http://www.hybridcars.com/…se-on-downsized-engines/

    http://www.telegraph.co.uk/…sizing-says-volkswagen/

    http://www.autocar.co.uk/…eal-world-emissions-tests

    http://www.reuters.com/…nes-exclusive-iduskbn12e11k
  • benzinli olanları kıyaslamak gerekirse, atmosferik motora en dandik lpg sistemini de taksanız gitmiyorum demez, turbo beslemeli motora ise lpg sisteminin kutusunu gösterseniz götünü başını sallamaya başlar. lpg'li atmosferik motorda yaşanacak arızayı maksimum bin - iki bin lira arasında telafi ederken, turbo motorlu aracın kaputunu bin liraya açtıramazsınız. *
    atmosferik sert kullanıma dayanıklı bir tosun, turbo ise kaşlarınızı çattığınızda ağlamaya başlayan bebek gibidir.

    ha adam gibi kullanırım diyorsanız, turbo yoldaştır.
  • biz zaten vergilerden dolayı 1.6 motoru gecemiyoruz da. avrupadaki emisyon kuralları sağ olsun atmosferik motor artık bir rüya olarak kaldı.
    turbolu 2.0 benzinli arabanın vergi dilimine takılmadığı günleri özlüyorum.
  • çoğu güzel ve önemli noktaya değinilmiş. ben de 1.0 atmosferik motorlu i10 kullanıcısı olarak birkaç kelam laf edeyim. bu motorlar (düşük hacimli atmosferik beslemeli)ekonomik ve sakin kullanım için tasarlanmış, genelde şehir içi kullanılımda rakiplerine göre daha ekonomik bir yürütme maliyeti sağlıyor. yokuşta, bayırda vs. çekmeme sebebi ise bence kullanıcı kaynaklı. şöyle ki; aracı yanlış viteste ve devirde tutmak hem maksimum tork değerini üretmesine engel oluyor, hem de motora gereksiz bir yük bindirerek (genelde boğarak) yakıt tüketimini arttırıyor. kullandığınız araçların teknik data'asına bu linkten ulaşabilirsiniz:(https://www.automobile-catalog.com/browse.php). eğer motor maksimum tork değerinin etrafında kullanılırsa araç çoğu durumda gerekli performansı gösterebiliyor. tabi turbolu araçlar bu maksimum torku 2000 devir/dakika civarında verirken atmosferik motorlar 3000 devir/dakika'nın üzerinde genelde maksimum torkunu verir. atmosferik motorlarda redline'a yakın bölge dışında devir çevirmek(sürekli olmamak kaydıyla) motor için iyi de bir olaydır. periyodik bakımları zamanında yapılmış bir atmosferik motor uzun yıllar çalışabilir.
  • atmosferik motorda turbo lag olmadığından gaza basılınca daha çabuk tepki verir. ayrıca daha basit ve bakımı kolaydır.
  • atmosferik vergilendirme sisteminin kurbanıdır.1.4-1.6 atmosferik benzinli kullananlar gelip tabiki verimsizlikten şikayet edecektir.keşke imkan olsa da hepimiz v6-v8 atmosferiklere binebilsek.aşırı beslemede ise daha küçük hacimde yüksek güç elde etmektedir.karakteristik olarak dizel motorlara benzemekte.
  • turbosuz 321 hp veren bir m3 sürmenin zevkine ermiş biri için bu konu pek tartışmaya açık değildir. düşük devirde düşük performans yok, lag yok, habire ayar isteyecek veya arıza yapacak koca bir sistem yok. tertemiz, turbosuz, helal beygir. her devirde ve her viteste gecikmesiz yüksek performans.

    bu entry'de "aslan besleyen yemini düşünmez yeğenim" mottosuyla yakıt ekonomisi gözetilmemiştir. yakıt ekonomisi için düşük hacimli ve turbolu araçlar tercih edilmelidir. süperşarj'a hiç girmiyorum. o ikisini de tam olarak sağlayamayan "ne şiş yansın ne kebap" kafasında karaktersiz bir arkadaşımız.
hesabın var mı? giriş yap