aynı isimde "ayla" başlığı da var
  • kaliteli bir yapım ve oyuncu kadrosu ile güzel işler yapılabileceğini kanıtlayan türk filmi. oscar aday adayı olması filmin reklamı için öne çıkarılan bir detay. buna bir şey diyemem, yapabilirler. asıl reklam insanların filmin ardından yanındakine ya da uzaktaki bir yakınına söyledikleridir. bu da işin kalitesi ile ilintilidir. görüyoruz ki filmi izleyen çoğu insan sinemadan memnun ayrılıyor. bana göre de eksikleri olmasına rağmen diğer saçmasapan türk filmleri arasında adeta parlıyor. görüntü yönetmeni harika iş çıkarmış. ancak filmin yönetmeninin bazı sahneleri başka türlü çekmesini ve sahne geçişlerini daha iyi ayarlamasını isterdim doğrusu. yani yönetmen performansı diğerlerine göre bir seviye aşağıdaydı. çetin tekindor'la başlayan filmin ikinci kısmına yapılan eleştirilere katılıyorum. birkaç hafta önce babam filmini izledikten sonra aynı karakterle karşılaşmak garipti. filme farklı bir şeyler katmasını beklerdim usta oyuncunun. o saç mevzuu ise gerçekten çok itici. oyuncuya olduğu kadar yönermene de eksi yazılabilecek bir not. yine süleyman asteğmenin kızı ve gazeteci rollerindeki hanımların da hayli kötü olduğunu söylemek gerek. ve tabii filmin parlayan yıldızları: ali atay, ismail hacıoğlu ve kim seol. filmin ilk kısmına hayran kalınmasına sebep olan üç muhteşem performans. çok çok iyiydiler. diğer yardımcı roller de bu üçlüyü iyi tamamladılar.

    diğer taraftan filmin hikayesi -izleyenler bilecektir- lion'a çok benziyor. o filmin de geçmişteki kısmı minik karakter nedeniyle çok sevilmiş, günümüzdeki kısım ise biraz zayıf kalmıştı. film de benzer şekilde nihayete eriyordu. bu nedenle ayla'yı izleyenlere benzer bir tadı lion'dan da alabileceklerini söyleyelim.
  • savaş sahneleri yetersiz. oscar'a oynamak istiyorsak sadece ühühühü ağlama dramasıyla zor iş bence. oyunculuklar, müzik (bkz: fahir atakoğlu) ve konu muazzam lakin bütçeden dolayı olsa gerek pek bir çatışma göremedik. bu tarz 2. dünya savaşı ve sonrası filmlerinde aranan özelliktir kan, savaş.
  • bu dünyaya süleyman astsubay gibi insanlar lazım.
  • filmi henüz izlemedim o yüzden filmle ilgili yorum yapmayacağım; ancak şunu belirtmek isterim ki bu filmin yapım şirketi dijital sanatlar aynı zamanda akp’nin seçim reklamlarını da yapan şirket. yönetmeni de aynı şekilde... isterseniz profesyonellik * deyin geçin isterseniz başka şey. bu bilgiler ışığında yaklaşık kesinlikle oscar a aday adayı gösterileceğini de öngörebiliriz.
  • ayla filmini izlemedim ama yazılan entry leri okuyorum da bizim ülkeden bi bok olmaz. hainlik içimizde. birdman in oscar aldığı ki bana göre akademinin en büyük skandalıdır , amerikan sniper in aday olduğu bir oscar ödül töreninde ayla oscar alamaz 2. dünya savaşı filmi kan yok savaş yok olmamış diyor bazıları. senin allah belanı versin bu filmi izleyip oscar ı ona mı bağladın. ayla ya oscar ı çok görmemek lazım.

    gerçi detaylı araştırmalarım sonrası ayla nin oscar değil, oscar in ayla ya ihtiyacı olduğunu söyleyebilirim.
  • ben cok sevdim.

    --- spoiler ---
    filmin sonu gecen oscar adaylarindan gercek hayat hikayesi lion filmi ile hemen hemen ayni sekilde baglanmis, ama ikisi de cok vurucu ve guzel, iyi ki de oyle baglanmis..
    --- spoiler ---
  • buradaki çiğköfte ayranla beslenen çakma sinema editörlerinin laflarına bakıp da gitmekten imtina etmeyin. hakikaten çok iyi olmuş bu film. gidin.
  • uzun zaman sonra beni bir türk filmi için sinemaya çeken oscar aday adayı filmimiz. evet gerçekten en son hangi türk filmini sinemada izlediğimi hatırlamıyorum. bu filme de gitme sebebim konunun sağlam olması ve yapım sürecinde ses getirmiş bir film olmasıydı.

    öncelikle şunu söyleyim filmi sevdim ve neredeyse babam ve oğlum'dan beri tüm salonun ağlama krizine girdiği bir film izlememiştim. bizler duygusal açıdan vuran bir filme dayanamayan bir milletiz ama ağlatan film mükemmel bir film de değildir.

    filmin sevdiğim yanlarından bahsedeyim. bir kere konu çok hassas ve bu eksende geçen bir hikayenin kalbine dokunamayacağı bir seyirci olduğunu düşünmüyorum. prodüksiyona iyi bir yatırım yapıldığı belli gerçekten masraftan kaçınılmamış. filmin en güçlü yanının oyunculuklar ve sinematografisi olduğunu düşünüyorum. ismail hacıoğlu, kim seol ve ali atay adeta döktürüyor. hafif kafası kırık asker sadık rolündeki caner kurtaran'ın filmin iyilerinden olduğunu söylemem gerek. sinematografi gerçekten akıyor. keşke bu kadar iyi yerli görüntü yönetmenlerimiz olsa. müzikler de bence başarılıydı duygu yüklü sahnelerin etkisini artırmayı başarabilmiş. filmin 50'lerde geçen dönemin anlatıldığı bölümünü ve bu bölümde koreli kızla, süleyman astsubayın birlikte yer aldığı her sahneyi beğendim. çatışma sahneleri belki daha iyi olabilirdi ama yine de sırıtmıyordu.

    gelelim filmin beğenmediğim yanlarına ve oscarda neden şansının olmadığına. ne zaman süleyman astsubay çetin tekindor'a dönüyor işte orda film tökezlemeye başlıyor. burdan sonra gereksiz karakterler filme dahil oluyor ve film gereksiz uzayan sahnelerle devam ediyor. çetin tekindor'un oyunculuğu çok abartı duruyor ve yıllarını ayla'yı düşünmekten yaşayamayan bir baba rolünde inandırıcı gelmiyor. buna rağmen öykünün duygusallığından dolayı son sahne yine de etkileyici olmuş. belgeselci rolündeki sinem öztürk filmin en kötü oyuncusu bir insan bu kadar mı rol yapamaz. resmen sıradan bir dizide oynar gibi oynamış.

    --- spoiler ---

    filmin bir diğer beğenmediğim noktası ise yıllardır hollywood sinemasının yaptığı kendi ülkesini kahramanlaştırma politikasını gütmesi. zaten süleyman astsubay'ın yaptığı şeyler türk askerini ve ülkemizi gayet güzel anlatıyor. amerikalıların filmde türkleri övmesi falan son derece gereksizdi. murat yıldırım'ın oynadığı karakter başta çok güzel düşünülmüş geldi. komünizmi savunan türk askeri üzerinden savaşa iki tarafında bakış açısından yaklaşılacak sandım ama hiç öyle bir şey olmadı. hatta bu karakter sonradan bu görüşü bile savunmadı. yani savaşın kazananı olmaz, savaşlar kahramanlar yaratmaz minvalinde bir anlatım dili üzerine kurulsaydı bu film işte o zaman daha evrensel bir film olabilirdi ve oscar şansıda var diyebilirdik belki.

    --- spoiler ---

    toparlayacak olursam ayla özellikle savaş döneminde geçen duygu yüklü bölümüyle, prodüksiyonuyla, oyunculuklarıyla ve teknik detaylarıyla ortalamanın baya üstünde bir türk filmi. ama bu kadar bütçeye rağmen iyi film yapma konusunda hala çok başlarda olduğumuzu da gösteren bir film. sinemamızın recep ivedik ve cumali ceberlerle can çekiştiği bir dönemde böyle filmler görmek umut verici.
  • yazıldı mı bilmiyorum filmdeki süleymanın evden çıkıp camiye giderkenki sahnede gerçek süleymanla selamlaşmıştır. (evinin karşısındaki kahvede oturan ihtiyar)
  • henüz oskar aday adayları dahi belli değilken afişlerini "oskar adayı" diye basan film.
hesabın var mı? giriş yap