• film nazi katliamını; bir gayi, bir transeksüeli konu almadığı için şaşırmadığım olay.
  • son yarım saatini kesselermiş filmin belki aday olabilirmiş.
  • türkiye için en fazla "bir adım gelişme" sayılabilecek filmin oscar'da son dokuza kalamaması olayı. her ne kadar anlatmaya çalıştığı öykünün şüphesiz iç yakan ve insanın temel değerlerini okşayan bir öykü olması çok güzel olsa da uluslararası standartlarda net bir şekilde vasat kaldığı da bir gerçek.

    isveç'in oscar adayı kare'yi bir izleyin, akademi'nin kriterlerini ve neyi çekici bulduğunu daha iyi anlayacaksınız.
  • oscar ne önce onu bir anlamak gerek.

    oscar amerikan film endüstrisinin ödül töreni. daha çok nasıl bir hikayecilik isteniyor, sinema hangi yöne gitmeli bunların açıklaması gibi.

    ayla ayarında saçmalıklara ödül vermeyi 1970'lerde bıraktı oscar.

    yabancı film içinse kendisinden ödün vererek başka bir pencereye ödül verirler. yine temel sinemanın gittiği yol kendileri için ama amerikan filmi kadar keskin hatlar beklemezler.

    yabancı film oscarı ayrıca burda yazıldığı gibi klişe fikirlere verilmez. 2. dünya savaşı vs. kendi iç ödüllerine girer. ödül alan iran filmlerine bakın anlarsınız. bunlar yabancı dalın seçimleri değil.

    kaldı ki oscar artık senaryo için çoklu katman arıyor. kelime çevirince böyle saçma duruyor, layer diyim rahat anlaşılsın.

    bir hikaye tek layer ise ona artık kimse ödül vermiyor veya düzenli kurguysa.

    adam şunu yaşar, şunla karşılaşır, aşık olur, ayrılırlar, intihar eder. bu tek layer. bu hikayecilik sadece sinemada değil edebiyatta da öldü.

    hala yapılıyor mu evet, dandik işlerde veya sadece tek layer takip edebilecek izleyici-okuyucuya yapılıyor.

    ayla tek layer. çok basit, bilgisayar programı yazmış gibi bir seneryo.

    çoklu katman filmler neler mesela, amores perros, onun amerikan çakması crash. ki bu remake oscar aldı zaten. çakma olduğu bilinmesine rağmen. neden, çünkü o yöne gidilmesi istendi.

    daha net anlatmak gerek, bugün baba filmi yeni çekilse aday olamaz. bu baba kötü film demek değil, o tek katmanın ulaşabileceği son sınır hatta. ama o sınır geçildi artık.
  • şaşırtmayan olay.

    oscar adayı diye pazarlayıp 4 milyon üstünde seyirci çektiler salona.
  • diyaloglarda biraz daha savaş karşıtı sözler bulundursaydı ve biraz kirli kıyafetler bulunsaydı oscar adayı olabilirdi.güzel reklamdı bence
  • asker yolu bekleyen hanim kiz rolundeki oyuncunun filmin basindan beri 200 metre oteden farkedilen renkli lensleri yuzunden olabilir mi acaba?

    abi hic ama hic mi gozunuz beyniniz yok? kendi cektiginiz filmi hic izlemediniz mi? koca sette bir allahin kulu bunu soylemedi mi?

    bir de son gorundugu sahnelerde (aglarkendi sanirim) bildigin lensler kaymıştı.

    he canim he oscar...

    edit: imla
  • bir taraftan abdye sövüp öte yandan "bak zamanında nato için neler yaptık bizi harcamayın" diyen bir ülkenin pr çalışmasını kimsenin yemediğini gösterir.
  • filmin günümüz sahnelerini ortadan kaldırılsaydı kesinlikle aday olma ihtimali daha yüksek olacaktı. thy've selam, göz kanırtıcı reklamlara devam.
  • üzücüdür.

    gönül isterdi tabi bir türk filminin oscar almasını fakat maalesef olmadı. olmadı diye de ne filmi kötülemeyi ne de oscar'ı kusursuz göstermeyi doğru buluyorum.
hesabın var mı? giriş yap