• (bkz: cas'ın fenerbahçe hakkındaki gerekçeli kararı/#45444832)

    önce malum konudaki bilgisizliğini, daha doğrusu belki biraz ağır olacak ama 3 temmuz sürecindeki cahilliğini yüzüne vurmadan önce, şu gerekçeli kararın türkçesini içeren entryi yukarı bir koyalım. (hatırlarsanız uefa disiplin kurulu bahsi geçen şikeci kulübe 2+1 sene avrupa kupalarından men cezası verdikten sonra, malum konu cas'a da taşınmış; cas da spor hukukunda en üst makam olduğu için sıfırdan savunmaları alıp, yeniden karar vermişti) olur ya merak eder, okur belki başlığı; o başlık içinde hem türkçe, hem ingilizce olarak aziz yıldırım ve ekibinin yaptığı şikeyi tescilleyen kararın tüm metni var.

    ayrıca çok açık yazılmış zamanında, ama üşenmeden tekrar kopyalayıp yapıştırayım:

    --- kopyala ---

    cas: "yargıtay'ın kararını beklemeyeceğim. kendi yargılamamı yapacağım. yargıtay'ın olası beraat kararı cas'ı bağlamaz."

    cas: "fenerbahçe uefa'da adil yargılandı. önce 55 tanık bildirdi, ancak 19 tanık çıkardı. 122 sayfalık temyiz dilekçesi ve 109 ek verdi."

    cas: "fenerbahçe, cas’taki ilk davada uefa’nın mektubunun içeriğine itiraz etti ama ikinci davada söz konusu mektubu delil gösterdi. fenerbahçe’nin daha önce itiraz ettiği mektubu daha sonra delil olarak göstermesi dürüstlük kuralına aykırı davranıştır."

    cas: "tff’nin fenerbahçe’yi suçsuz bulması, fenerbahçe’nin uefa kurallarını ihlal etmediği anlamına gelmez."
    --- yapıştır ---

    köşe yazarlarının klasik romantizm kozunu oynayarak eduardo galeano'nun kitabındaki bir hikaye ile başlayan ve sözcü'de bugün çıkan komedi kıvamındaki algı yaratmak ve demagoji zorlamasından öteye gitmeyen, sadece şikeci takım taraftarlarını okşayan yazısını oradaki iki üç paragrafla çürütmek yeterli.

    üşenenlere sonlardan iki üç paragraf:
    --- oku üşenme ---

    576) ceza yelpazesi ışığında ve fenerbahçe yetkilileri tarafından başlatılan şike teşebbüslerinin, önceki şike davalarıyla karşılaştırıldığında çok ciddi olduğu göz önünde bulundurulduğunda, kurul bu yelpazenin üst bölgesinden bir cezanın hak edildiği konusunda hiçbir tereddüt duymamaktadır. bu nedenle kurul, fenerbahçe yetkililerinin dört maçta şike yapmaya teşebbüs etmiş olduğunu, çok sayıda fenerbahçe yetkilisinin şike planına dahil olduğunu ve şike operasyonlarının, kulübün en üst idari düzeyi tarafından yönetilip organize edilmiş olduğunu göz önünde bulundurmaktadır.

    577) bununla birlikte uefa, temyiz edilen karar ile ilgili bağımsız bir temyiz dilekçesi sunmadığı için, kurul, fenerbahçe'ye ceza verirken takdir hakkını kullanmakta kendisini sınırlı hissetmektedir zira uefa temyiz kurulu tarafından verilen cezanın ötesine geçememektedir. böyle bir durum ultra petita teşkil ederdi. böylelikle kurul, mevcut temyiz tahkim davasında ("idari ceza" eşdeğeri vasıtasıyla halihazırda çekilen bir uygunsuzluk süresine ek olarak) iki yıllık bir uygunsuzluk süresinden daha ağır bir ceza verememektedir.

    578) bu nedenle, her ne kadar kurul fenerbahçe'yi "yalnızca" dört maçta şike yapmaya teşebbüs etmekten suçlu bulduysa da (uefa cdb ve uefa temyiz kurulu fenerbahçe'yi sırasıyla beş ve sekiz maçta şike yapmaya teşebbüs etmekten suçlu bulmuştur), kurul, fenerbahçe'nin (halihazırda çekilen bir uygunsuzluk süresi dahil) üç sezon için avrupa şampiyonalarına katılmaktan men edilmesinin, gerçekleşen ihlaller ışığında orantısız olmadığını düşünmektedir.
    579) kurul, yukarıda ifade edilenlerin hepsini değerlendirerek, fenerbahçe'nin, katılmaya hak kazandığı gelecek uefa müsabakalarından 2 sezon men edilmeyi hak ettiğine karar vermiştir.
    --- oku oku ---

    ama ben hepsini bir kenara koyup asıl yazısındaki "devlet 'taraftar' mıdır?" sorusuna takıldım.

    ne güzel demiş, devlet taraftar olmamalıdır diye. devlet başındakiler taraftar olmasa idi zaten fenerbahçe 2011 aralık ayında tff etik kurulu raporundan sonra bir gecede meclisi toplayıp küme düşme yasasını kaldırmazdı. ocak ayında apar topar tff başkanı değiştirilmez, o gurur ile taraftarı olduğunu söylediği takım en az 3-4 alt kümeye düşürülürdü. devlet başındaki kişi kendisi ile aynı takım taraftarı olmasa platini apar topar ankara'ya getirildiğinde, "gerekirse tüm türk takımları 5-10 yıl avrupa'ya gitmez" resti çekilmez, avrupa kupalarındaki cezası 3 yıldan sonra devam etmesin diye koç grubu şampiyonalar ligine sponsor olmazdı.

    hayır devlet taraftar olmasa idi, çağlayan adliyesine giden yüzlerce trabzonspor taraftarı coplarla uzaklaştırılırken, oraya toplanan iki yüz üç yüz kadar fenerbahçe taraftarına müsaade edilmez, akşam haberlerde sadece onların görüntüleri verilmezdi.

    yazık, gerçekten sizin senelerdir yaptığınız ve yapacağınız böyle algılarla şu işten en az cezayla yırtan şikecilerin hakkını yediği insanların emeklerine yazık.

    peşin edit: gelecek mesajlara istinaden; zerre utanmanız varsa konuyu yeniden cas'a taşır, madem hakkınız yendi, hakkınızı orada da ararsınız.

    hayır, güya "düzmece" denilen aynı ses kayıtları ve delillerle sizin de trabzonspor'u uefa ve cas'a şikayet ettiğinizi bilmeyen ve hepsinde trabzonspor'un aklandığını bilmeyen birileri belki bir nebze susardı ama şu aymazlıklara susacak da değiliz.
  • dünyayı rokefellerler yönetiyor bizi aşı yapıp hasta ediyorlar temalı bir soner yalçın kitabında baş rol oynuyor. cemaatçileri araştırmaya devam etse daha iyiymiş.
  • 6 şubat 2020 chp'nin cnn türk boykot kararına katılmayan sözcü gazetesi yazarı. şu an cnn türk'te 5 tane akp'li gazeteciyle (biri nedim şener ama artık onu da iktidar yanlısı kabul etmekte fayda var) birlikte yayında.

    hedef göstermek değil amacım ama yani insaf yahu 1 gün oldu.
  • "solcu/komünist/sermaye düşmanı" filan demek istiyorum, ama sadece safi popülist.

    boş, altı doldurulamayan bir oyunbozanlık yapıyor her noktada. karşıt çözüm önerisi yok, ama sadece "vah vah, kapitalistlere ağlayalım mı?" tarzı bir küstahlık var.

    tam ben bunları yazarken cnn turk'de katılmış olduğu programda "ilaç firmaların hisseleri" konusuna da girerek komplo teorisyenlerine de göz kırpmıştır.

    kompleks sistemlere basit çözümler yapmaya çalışan bir yorumcu.
  • cnn turk’te karşısındaki profesöre karşı tuhaf tuhaf sorular soran, yorumlar yapan ilginç tip. yok yoğurt ye demiyormuşuz, yok o ortamda iktisatçı da olmalıymış. kim diye araştırdım sakarya üni turizm otelcilik , açıköğretim işletmeye tamamlamış , tüm türkiye bu adamı dinliyor korona karantinasında. vay arkadaş.
  • bu adamla aşağı yukarı aynı cenahta olsam da nedense bir türlü sinmiyor söyledikleri içime. bir gariplik var, bir huzursuzluk var. anladığım kadarıyla bir çok solcu da böyle düşünüyor.
  • cnn türk boykot edilmeye dün baslandi.

    muhalefet tarafında kimse cikmayacakti.. ilk defa demin gördüm bu vatandaşı.. sözcü'de çalışıyormuş..

    muhtemelen diğer muhalifler dik durunca " sözcü gazetesinde çalışıyor, sözcü muhalif bir gazete olduğuna göre bu vatandaşı da muhalif kontenjanından çağıralım" dediler herhalde..

    bu kişinin söylediklerini zerre dinlemem, bundan sonra da nerede görsem kanal değiştiririm.

    kaldı ki sözcü, bu vatandaşla ilişkisini kesmezse sözcü'yu de her ortamda protesto ederim..

    ayrıca bu program için kaç para aldığını da merak ediyorum..
  • medyada kılıçdaroğlu'nun adaylığını en çok savunan isimlerden biriydi. öyle ki, gün geldi yüzde 60'lardan bahsettiği oldu. seçimin kaybedilmesinde payı olanlardan biridir. yerinde olsam yüzüm kızarır, gazeteciliği de bırakırdım.
  • muhalif solcuların gazını almaya yönelik piyasaya çıkan gazetecimsi bir kişi. gazeteci demiyorum çünkü basın meslek ilkelerinden bihaber olduğu halde gazetede yer bulabilmiştir.
  • habertürk tv'de an itibariyle konuşmaktadır. ancak çok zayıf gördüm kendisini. akp'li nihal bengisu karaca ve mehmet şahin ikilisini çok rahat susturamadı. halbuki o donanım kendisi mevcuttur.
hesabın var mı? giriş yap