• iki kadeh şarapla gayet de güzel komedi olan film :))) tam ingiliz komedisi.
  • film boyunca aklımda nedense edip cansever’in “ben ruhi bey nasılım” dan alıntılar geldi durdu.

    yalnızlık kaybettikçe kazanır. filmin özeti de bu oldu benim için...
  • ekşi sözlük yazarları flim flim deyil diyor.
  • kusura bakmasınlar emeği geçenler ama gram beğenmediğim film. filmin ilk bölümleri okadar sıkıcı ki, bu film izlenmez psikolojisine giriyorsun, ama oyuncular hatrına birşeyler olacak diye de kendini zorlayıp izliyorsun, ama aynı sıkıcılıkta so sonuna kadar gidiyor, sadece son 7 8 dakika bir akıcılığı yakalıyor orda bitiyor ve izlediğine pişman oluyorsun

    bu kadroya bu film gerçekten inanılmaz. cumartesi akşamım ziyan oldu resmen.
  • herkesin zevki başka tabi ki. ama ben anlatmak istediğini, felsefesini çok sevdim.
  • bana ss lazio'nun 2000-2001 sezonu futbol kadrosunu anımsatan film. tek tek bakınca oyuncular ve yönetmen çok iyi ama ortaya güzel bir şey koyamamışlar maalesef.
  • sanki zorunluluktan cekilmis gibi, ortalamanin altinda bir film. senaryo bir yere varmiyor izleyiciye bir sey katmiyor aksine izleyiciyi boguyor. bu gibi filmleri ortamlarda begenmedim deyip linç yemekten korkanlarin begendigini dusunmeye basladim.
  • tanım: kara mizahın kara lekesi.

    filmde iyi işlenen tek şey yalnızlık. ancak hiçbir şekilde sonuca bağlanmıyor. bağlanmadıkça anlamsızlaşıyor. ve film öylece bitiyor.

    haluk bilginer çok iyi oyuncu fakat orijinal netflix yapımlarında artık yer almamalı.
  • sırf haluk bilginer ile engin günaydın hatrına izlediğim ve anlamsız bulduğum film.
    bir şey denemeye çalışmışlar ama olmamış sanki.
  • anlamadığım film. her karakterin birbirinden bağımsız bir hikayesi vardı hemen hemen. konudan konuya geçtiğimiz için bir türlü kendimi veremedim. erbil hariç tüm karakterler fazlasıyla samimiyetsizdi ama filmin neyi dert edindiğini, neyi eleştirdiğini anlayamadım :(
hesabın var mı? giriş yap