• (bkz: 1)
  • hayki çalışması. adım adım anadolu turu yapmış şarkısında.
  • hakkında bu kadar az giri olmasına şaşırdığım klip/şarkı. 81'imize de kaliteli birer selam verir. siyaset üstüdür.
  • kimi yerlerini iyi yazmış olabilir lakin trabzon ile tulumu pekiştirdikten sonra gerisini izleme gereği duymadığım video. bölgeleri iyi bilmek için sanırım orada yaşamak gerekiyor. google yada kulaktan dolma laflar ile bir yere kadar gidiliyor. sonrası da yapay kaçıyor.

    yine de emeğe saygı +rep.
  • buram buram prim kokan çalışma. ha, söyleyen kişi samimiyse, şarkının sözlerini cidden de google'dan "türk şehirleri neleriyle meşhur?" diye aratmış da öyle oluşturmuş gibi izlenim verdiği için pek de başarılı durmuyor.
  • güzel ve bağımlılık yapan bir (bkz: hayki) şarkısı.
  • populizm nedir, nasil yapilir cok guzel ornekleyen bir rap sarkisi. ne gerek var hayki kardesim..

    edit: ulan arkadas bir insan sampiyon, o gibi sarkilar yapip diger yandan bu dandik sarkiyi nasil yapabiliyor aklim havsalam almiyor.
  • başıma bi şey gelmeyecekse hoşuma giden parça.
  • saçma sapan basit ve ilkel bi şarkıdır. ama arkada çalan tulumun geçtiği orjinal eseri bilen varsa lütfen yeşillendirsin.
  • güzel ülkemizi il il anlatan tulum ile süslenmiş güzel bir rap şarkısıdır.

    hayki - b1r

    edit: klibinin de hoş bir havası mevcut izlemeden geçmeyin derim.

    beyaz bir altın pamuk, adana'mdan hediye
    tüm dünya aşıktır, bilirsin; van'daki kediye
    gökteki ay; tıpkı bizim kütahya'da porselen
    güneş doğarken istanbul'dan bir başka yükselir

    artvin'de bal kadar tatlı, afyon'da kaymak
    ne müthiş; antalya'da deniz keyfi, uludağ'da kaymak
    ya da erzurum'da; palandöken, kilis'te yorgan diker halkım
    zonguldak'ta kömür yüz karartır

    pek sevilir bur'da, kastamonu kır pidesi
    ve ya bir simit kap otur seyret, üsküdar'da kız kulesi
    mersin'de kız kalesi, rize'den çaylar
    geçtiysem illa içmişimdir susurluk'tan ayran

    ve bayrak dalgalanır gülümser çanakkale
    mardin'de taş evler, her derde devadır pamukkale'm
    sivas'ta kangal korur köyü, edirne'de pehlivan
    yolun düşerse bir gün tadıp erzincan'dan peynir al

    denizli'den öten horoz, sekiz ilden duyulur
    bu bizim soframız, buyurun hepimizi doyurur
    huyumuz suyumuz bir, kazılan kuyumuz girme
    kıbrıs'ta bizimle elbet lefkoşa ve girne

    hep aynı yerde düştük yere, hep aynı yerde ezildik
    ne azeri, ne türkmen ayrı, ne lazı, ne kürdü
    sen parçala ve kirlet, ülkem kültürlere birlik
    amaç hep bir ağızdan "burası yurdum!" diyebilmek

    aşık seyrani, mimar sinan, erciyes, kayseri
    gaziantep türküleri, bahçalarda mor meni
    gel paris'ten, şanlıurfa'm topraktan evler
    ocakta mırra pişerken ozanlar manî söyler

    sırtımda nemrut, bir kolum cendere adım; yaman
    kekik kokar balıkesir, ığdır'dan söker şafak
    akkuş, aybastı, çatalpınar, fatsa, ordu
    tüm sokaklarım tozlu ben diyarbakır'da doğdum

    eğer karadeniz'den geçerseniz, trabzon'da durun
    dinle iskoçya'nın gaydasını kıskandırır tulum
    konya'dan seslenir mevlana celaleddin rumi
    bugün kimse yüz dönmüyor bize nasreddin gibi

    elazığ'da gakkoş'um, aydın'da efe
    bende dokuz dağın gücü, mermi göğsümden teper
    bir tek pir sultan abdal konuşturur bağlamayı
    bana bir metris, bir malatya hatırlatır ahmet kaya'yı

    bayburt, bolu, ankara, amasya ses ver
    samsun'da tütün sarıp, karaman'da koyun gütsem
    tekirdağ'da rakı içsem, gümüşhane'de kuş burnu
    hiç görmesem de, muş'u anlattılar, hoş buldum

    ardahan, hakkari, siirt; el kaldırın gardaş
    en iyi dostum hataylı, en kahraman maraş
    ne için kavga, ne için savaş? bu senin yurdun!
    sakarya, osmaniye, dersim ve burdur
    tokat'ın boynuna gerdanlık yeşilırmak

    hâlâ kars'ın bağrında, doksan bin şehit
    cudi, silopi, şırnak, serhat seyit
    tam 923 ilçe 81 şehir; izmir'de iç, kordonda sız
    ayrı keyif tabii, yiğit ağrı'nın başında erir mi kar?

    sıkı giyin, tam on yıl üstüme geldiler gıpta edip
    adım kırklareli, hiç sıkmadım düşman eli
    bitlis'te beş minare, kocaeli'm gönlüm gibi
    kimi bindallı giyer niğde'de, yazma örer kimi

    kazma kürek, toprak döver çiftçi; izler paraya boğulan
    keşke şimdi görüp yazsa karacaoğlan
    bu da azsa muğla, sinop, yozgat, uşak
    dur; silah yerine sanat, saz ve sözle kuşan vur

    yeni nesil, yeni kuşak, yeni alet, yeni suça, gel dedikçe geri koşar kul
    zoru başar, tut, bütün bu güzellikler senin
    bir gün birlikteysek eğer o gün el üstünde eliz
    nevşehir'de bir arif tanıdım, tek maaşı ilim
    edep, haya; adı hacı bektaş-i veli

    düzce, karabük, bartın, yalova, batman
    öyle ısparta'nın gülündeki dikenler her ele batmaz
    yeşil ve mavi kucaklaşır giresun'da tüm gün
    doğanın en masalsı yüzü kapadokya, ürgüp

    henüz askerdim; bir sabah soludum spil'i
    tüfek çatıp; süngü taktım, yere koyarken canımı
    düşüp koşarken tanıdım seni, toprağında kanım
    sen ki ben giderken arkamdan bakıp ağlayan kadın

    bingöl ya da çapakçur'da bir kahvede sabahçıyım
    aksaray, mamasun'da olta tutan balıkçı
    çorum'da dolmacıyım, kırşehir'de bakırcı
    ne faşistim, ne gerici, ne bölücü, ne ayrımcı

    bilecik, çankırı, eskişehir, kırıkkale
    koyun koyuna yattık, hem de yetmiş milyon kere
    çözüm mü kin ve hır? bakın bizim bu kar ve kır
    yarınlar hür ve bir darılma, küsme, gül, sarıl

    gitme, dur, kal, akmasın kan, kalkmasın el, ölmesin er
    anam görmesin dert, bırakma bölmesinler
    ben neysem öylesin sen, çünkü; bir yemin ve tövbemiz
    her nerede olursan ol bir; gönül ve gövdemiz
hesabın var mı? giriş yap