• anadoluda 10 aileden 12si filan yikilir. kan davasi diye bisi var amk.
  • babalik testi sonuclarindan cikan yüzdeyi tüm popülasyona genelleme hatasi iceren görüs.

    emgme'nin de acikladigi gibi, babalik testi zaten belli bir süphe üzerine yapilir. böyle bir durumda %50 bile ciksa sasirmam acikcasi. her 10 testten 1'inde baba farkli cikiyorsa demek ki her 10 kisiden 9'u yersiz süpheleniyormus. baska bir örnek vermek gerekirse biyopsi testlerinde kanser orani %50 cikiyorsa o zaman nüfusun yarisi kanser mi diyecegiz?
  • saçma olan tespit.
    sonuçta biri babalık testi yaptırıyorsa gerçekten ortada şaibeli bir durum vardır. bu nedenle babalık testindeki sonuçların oranı yüksek. yoksa evli karısıyla sorunu olmayan adam neden test yaptırsın.
  • beynimi kirlettiniz.
  • epey bir şakirt ve götkılının elde rapor mahalledeki şeyhin peşine düşeceği olaylara sebep olacak hadise

    ciddi versiyon: yorumun doğru, oranın yanlış verildiği koşula bağlı istatistik verisi.
  • doğru bulmadığım, abartılı ve belli yaşam tarzlarını ele alarak yapılan tespitler bunlar.

    unutmayın ki toplumun bazı kesimleri bazı konularda ne kadar dejenere olmuşsa bazı kesimleri de belirli hususlarda o kadar temiz kalmıştır. istatistik bilimi matematiktir. matematiği birebir hayata uygulayıp kesin sonuçlar elde edemezsiniz.

    şöyle düşünün: türkiye geneli yağış ortalaması verisi elinizde var diye hatay'a karadeniz muamelesi yapabilir misiniz? türkiye'ye bilmem kaç milyon metreküp yağış düşüyor olmasına bakıp adana'da yağmur suyu biriktirmeye çalışılır mı?

    aldatma oranları da dahil olmak üzere, insanlar toplumlar çevreler yaşamlar hakkındaki istatistikler önyargı sebebi olmamalı. öyle güzel öyle temiz öyle sadık insanlar, çevreler, topluluklar tanıdım ki, birilerinin çıkıp "onları da biliyoruz" yargısında bulunması ancak yargıda bulunanı küçük düşürür.

    sadık insanlar varlar. sanılandan çok daha fazla varlar. kötülüğün olandan fazla, iyiliğin olandan az görünmesi, iyiliğin sessiz ve sakin, kötülüğün gürültücü ve arsız oluşundan. bir gece bacağınız sabaha kadar ağrısa tek gündeminiz bacağınız olur da kendinizi sağlıksız addedersiniz. sayısız sağlıklı ve tıkır tıkır işleyen organınız aklınıza bile gelmez bir sorun çıkarmadıkça.
    bir sınıfta öğretmenin adını ilk ezberlediği çocuk en haşarı olandır. arkalardaki sessiz sakin ve uyumlu çocuğun tanınması vakit alır.

    işte bundan, topluma haksızlık etmeyin. rakamlar formüller ve tahminlerden ibaret bir bilimi esas alarak insanları zan altında bırakmayın.
  • bence siz evlenmeyin.

    (bkz: cinayete yakın suserler)
  • bide çocuk açısından düşünmek lazım. düşünsene fakirsin ailende fakir, bok gibi bi hayat yaşıyorsun. birden bir kanun çıkıyor "her çocuğu olan bireyin babalık testi yapılması zorunludur". neyse hastaneler insanlarla dolup taşıyor, herkes tahlil için kan veriyor. tahlil sonuçu; kimi şok oluyor, kimi gururlu, kimi eşini dövüyor v.b...
    ve tabi bide hastanelerimizde dna üzerinden eşleştirme işlemleri başlatılmış. mesela dna sanıldığı anne babaya uymuyorsa, dna sı uyan bir aileye haber veriliyor, aile geliyor.
    şimdi şöyle bir sahne izleyelim.
    bir yetişkin erkek çocuğu olan aile zorunluluk gereği hastaneye gidip eşleştirme yapacak. adam "hadi bu işi bugün halledelim, ceza yemiyelim" diyor. anne "ben öderim cezayı boşver, evi temizliyecem ben" diyor adam az biraz şüpheleniyor ama "bunu kim napsın" diyor kendine. neyse evladlarını da alıp hastaneye gidiyorlar anne bi tedirginlik içinde beti benzi sarı, babanın şüpheleri artıyor, çocuğun dünya sikinde değil. veriyorlar tahlilleri, bir süre sonra sonuçlar belli oluyor "negatif"!!. bu çocuk bu aileye ait değil! adam öfkeli sinirli, anne yeminler ediyor "yok böyle birşey" diye, çocuğun sikinde değil dünya. sonra aileye bir kağıt daha veriyorlar çocuğunuz şu adama ait diye. çocuğun gerçek babasına da haber veriyorlar, çocuğunuz burda diye. herkes büyük bir şok içindeyken. son model bir araba hastanenin bahçesinde duruyor. arabadan çok karizmatik trilyoner olduğu her halinden belli bir adam iniyor. "benim çocuğum bu hastanedeymiş" diyor, doktorlar şu aile diye bizim aileyi gösteriyor. ve kavuşmalar sarılmalar. anne korkuyor, utanıyor "bir cahillikti affet" diyor, çocuk allaha şükrediyor, baba şokta. çocuğun gerçek babası hemen oğulundan ayrılıp adamın yanına geliyor, gayet kibar, gayet utangaç bir şekilde " sizin hanımla aynı mahallede oturuyorduk. gençtik cahildik yaptık bir hata. sonra ben yurt dışına çıktım iş için çok para kazandım, işlerde yoğundu dönemedim türkiye'ye yurt dışındayken de duydum ki hamileymiş ama ben yinede dönemedim. bir süre sonra da sizle evlendiğini duydum. ama bu hatamı telafi edeceğim, bundan sonra çalışmanıza gerek kalmayacak hayatınızın sonuna kadar lüks içinde yaşayacaksınız. yalnız ben bu meseleyi doktorla detaylı şekilde birkez daha konuşuyum. bi yanlışlık daha olmasın" der doktora doğru giderken çocuğun üvey babası adamın kolundan tutar "takma kafanı boş ver eğer bi yanlışlık olmuşsa bi daha sikersin" der.
  • abartılmış yorum. aldatmayı bir yere kadar anlarım da başkasından çocuk yapıp böyle bir ömür geçirme, kişinin bunu eşine ve hatta kendi vicdanına, aklına kabul ettirip hiçbir şey olmamış gibi bu şekilde bir ömür boyu yaşayabilme olasılığının değil bizde dünyada bile çok yüksek olduğunu düşünmüyorum. çocuk oyuncağı değil bu işler...
hesabın var mı? giriş yap