• yenilginin nedenlerden biri de ordu içerisindeki siyasi çekişmelerdir. ittihat ve terakki yanlısı subaylar ile hürriyet ve itilaf yanlısı subaylar arasındaki çatışma ve emir komuta zincirinin bozulması da mağlubiyetin nedenlerinden biridir ve orduya siyasetin girmesinin nelere yol açtığına dair bir örnektir.

    önemli sonuçlarından biri de osmanlıcılık fikrinin artık bu topraklarda maya tutmaycağının anlaşılmış olmasıdır. balkanlardan gelen türk göç dalgasının da etkisiyle türkçülük önem kazanacaktır. savaş sonunda müslüman arnavutluk'un da bağımsızlığını kazanması islamcılık fikrine de darbe indiren bir gelişme olmuştur.
  • osmanlı'nın 1500 yıllarda balkanlarda nüfus planlaması yapmadığı için 1800 ve 1900lü yıllarda haybeden kaybedilen balkanların son savaşı.

    yunanlı, bulgar gibi çapulcu tiplere yok yere kadim türk yurdu bırakıldı. 3-5 apaçi havadan bugün ismi yunanistan, bulgaristan ve makedonya olan güzelim topraklarımıza beleşten kondu.
  • babaannemin annesi, pek çok bulgar türkünün evini barkını geride bırakıp anadolu'ya göç etmek zorunda bırakıldığı savaş zamanında kız kardeşinden ayrı düştüğünü, kardeşinin kaybolduğunu ve bir daha hiçbir zaman ondan haber alamadığını anlatıp ağlarmış sürekli. ölümüne değin kardeşinin adını sayıklamış. birkaç gündür aklımdan çıkmıyor bu konu. kardeşine ne oldu, katliamların yapıldığı bulgaristan'da bir şekilde hayata tutunup hayatını devam mı ettirdi, bir şekilde yolunu bulup o da mı anadolu'ya göç etti, evlendi mi, çocukları oldu mu, olduysa şu an neredeler diye sorular dolanıp duruyor zihnimde. keşke elimde fırsatım olsa da bu hikayeyi aydınlatabilsem, birbirimizin varlığından bihaber yaşadığımız akrabalarımı bulabilsem.
  • modern silahlara ve yeterli yiyeceğe sahip olunmasına rağmen alınan böylesi ağır bir yenilginin esas sebebini bir türlü anlayamayan osmanlı genelkurmayı, son çare olarak subaylara yazılı bir yeterlilik sınavı yaptı ve birçok subayın okuma yazma bilmediği ortaya çıktı.

    emir veriyorsun, emri yerine getiren birlik yok, çünkü subay sandığın adam okuma yazma bilmeyen bir alaylı...
  • bu savaştaki mağlubiyetin en büyük sebebi, balkan devletlerinden daha güçlü olmamıza rağmen ordumuzun siyaset sebebiyle ihtilafa düşmesidir. yüzbaşı selahattin'in romanı eserinde bu durumla alakalı çarpıcı bir örnek vardı. selahattin (yurtoğlu) savaşın kızıştığı bir noktada siperde askerlerine kumanda eder. genellikle subaylar arasında siyasi anlaşmazlıklar olduğu bilinir ancak anlıyoruz ki iş çok daha ciddi boyutlardadır. bir er bile, başındaki teğmenden nefret etmektedir. nitekim bulgar hücumu sırasında bir asker, düşman yerine silahını (o sırada rütbesi teğmen) selahattin'e doğrultur. "mektepli gâvurlar! bizi düşmana kırdırıyorsunuz!" der ve ateş etmeye hazırlanır. selahattin hızlı davranıp isyancı askeri vurur ve canını kurtarır...

    bir manga asker, düşman taarruz ediyorken birbirini öldürüyorsa harbi kazanmak mümkün müdür? bu feci bozgundan ibret almamız gereken hususları belirlemeli ve gelecek nesillerin aynı hataya düşmemesini sağlamalıyız.

    bir başka çarpıcı örnek, (bkz: hasan tahsin paşa)
  • türk tarihinin en büyük felaketlerinden birisi.

    peki neden kaybettik? çok hızlı bir şekilde ve kısaca sebepleri özet geçeceğim;

    1)osmanlı önce 1911'de trablusgarp'da italya ile daha sonra ise yemen'de isyan eden husiler ile savaşa tutuşuyor.bu yüzden osmanlı genelkurmayı dikkatini balkanlardan ayırmış durumda.ayrıca en iyi eğitimli ve donanımlı osmanlı birliklerinin bir kısmı yemen'e gönderilmiş.

    2)balkan ittifakı devletleri -özellikle bulgaristan- rusya tarafından aşırı şekilde silahlandırılıyor.bu sebeple normalde kendi güçleriyle satın alabileceklerinden daha fazla silaha sahipler.bu da bu ülkelerin neredeyse bütün erkek nüfusunu silah altına almasına imkan tanıyor.

    3) ne balkan devletleri sanıldığı kadar küçük ne de osmanlı sanıldığı kadar büyüktü.

    1912'de balkanlarda osmanlı'nın 350 bin askeri var.

    balkan ittifakının ise ;
    bulgaristan 360 bin,
    sırbistan 190 bin,
    yunanistan 115 bin,
    karadağ'ın 35 bin askeri var.
    toplam balkan ittifakı asker sayısı 690 bin.bu sayı seferberlik ilan ettiklerinde daha da artacak* ve osmanlı tebaası olan gayrimüslimleri de ordularına katacaklar(ayrıca osmanlı topraklarında ki bölücü komitacılardan destek görecekler).

    osmanlı'nın asker sayısı az olduğu gibi orduyu takviye edebileceği nüfusu da az.

    osmanlı'nın balkan savaşlarından önce 1906'da yapılan nüfus sayımına göre nüfusu 15,5 milyonu müslüman olmak üzere 21 milyon.bu 21 milyon nüfusun 6 milyonu rumeli'de yaşıyor ve bu 6 milyon nüfusun sadece 2 milyon kadarı müslüman.geri kalanları ise sırp-bulgar-yunan ve arnavutlardan oluşan gayrimüslimler(müslüman arnavutların sayısı daha fazla).

    peki bu 2 milyon müslüman sayısı neden önemli? önemli çünkü balkanlarda patlak verecek bir savaş anında sadece balkanlardaki müslüman erkekler silah altına alınıp cepheye gidebiliyor(gayrimüslimler ordu da görev almaktan kaçınıyorlar,osmanlı yönetimi de pek meraklı değil zaten),zira osmanlı ulaşım ve seferberlik sistemi oldukça hantal olduğu için anadoludan takviye kuvvet ancak bir kaç ay sonra gidebilir.hal böyle olunca osmanlı'nın balkanlarda ki mevcut asker sayısı oldukça az. meseleyi şu şekilde kısaca izah edelim; balkan coğrafyasında sadece balkanlarda yaşayan osmanlı müslümanları orduya alınıyor.balkanlarda 2 milyon müslüman var.bu sayının yarısı kadın.geriye kalıyor 1 milyon.bu 1 milyonunda tamamı yetişkin erkek olmadığına göre(yani yaşlılar ve çocuklar var) geriye yuvarlak hesap 500 bin gibi bir sayı kalır.bu sayı esasen bu yüzden mühim.yani osmanlı anadoludan takviye getirmeden balkanlardaki asker sayısını çok fazla arttıramaz.

    şimdi gelelim karşı tarafa.balkan ittifakı ülkelerinin nüfusu ise;
    bulgaristan 1908 nüfus sayımına göre 4 milyon 215 bin,
    sırbistan 1910 nüfus sayımına göre 2 milyon 922 bin,
    yunanistan 1907 nüfus sayımına göre 2 milyon 631 bin,
    karadağ 1911 nüfus sayımına göre 220 bin.

    kaba bir toplama yaparsak osmanlıya karşı birleşen balkan ittifakının toplam nüfusu 9 milyon 988 bin -yuvarlak hesap 10 milyon - ve bu sayıya osmanlı'nın kontrol ettiği balkan topraklarında ki gayrimüslim sırp, bulgar, yunan ve arnavutlar dahil değil(balkanlarda osmanlı topraklarında 4 milyon kadar gayrimüslim var ve bunların ezici çoğunluğunu bu milletler oluşturuyor) ve buradan hareketle balkan ittifakının de facto nüfusu aslında 14 milyon.peki neden osmanlının balkan topraklarında ki gayrimüslimleri balkan ittifakına dahil ediyorum?

    çünkü balkanlardaki osmanlı tebaası gayrimüslim sırplar, bulgarlar, yunanlar osmanlı'ya sadakat göstermiyorlar.osmanlı imparatorluk idealinin yerini artık milliyetçilik almış.osmanlı ordusuna karşı gerilla faaliyetlerine başlıyorlar.ordunun geri hatlarını sabote ediyorlar.hatta daha ileri gidip sırp, bulgar, yunan ordularına katılıyorlar.osmanlı ordusu sanki kendi vatanında değilde işgal ettiği yabancı bir toprakta savaşıyormuş gibi bir duruma düşüyor.

    ayrıca şöyle de bir durum var.bu 14 milyon sırp-yunan ve bulgar ''gayrimüslim'' nüfusun tamamı balkanlarda bulunurken osmanlı'nın 15 milyonluk müslüman nüfusu anadolu ve ortadoğuda büyük bir coğrafyaya yayılmış durumda ve bu 15 milyonun tamamından asker ne yazık ki alınamıyor.osmanlı ordusunun çoğunluğu türklerden oluşuyor.ancak nüfusun ne kadarının türk olduğunu bilmiyoruz. 1927 nüfus sayımına göre türkiye'nin nüfusu 13 milyon olduğuna göre pek fazla olmaması gerekiyor.sonuç olarak nüfus açısından bakarsak kısacası türkler çoğunluk değil ve oldukça azlar.

    özet olarak osmanlı ordusu dört bir yanı kendisinden daha kalabalık düşman ordularla ve ülkelerle çevrili ve balkanlarda kontrol ettiği topraklarda ki nüfusun kahir ekseri kendisi için potansiyel tehdit oluşturduğu,adeta arkadan bıçaklamak için hazır bekledikleri bir durumda savaşa giriyor.

    4)savaştan önce balkanlarda ki osmanlı ordusunun mevcudu aslında 350 bin değil 420 bin.ancak hem osmanlı hükümetinin hemde osmanlı genelkurmayının içine düştüğü gaflet sebebiyle 70 bin asker ''tasarruf'' ve '' yaş haddi'' bahaneleri ile terhis edilmesi sonucunda 350 bine düşüyor.

    5)orijinal osmanlı savaş planı savunma üzerine kurulu.bu planı ii.abdülhamid döneminde osmanlı ordusunda danışmanlık ve hocalık yapan ve osmanlı ordusunun durumunu gayet iyi bilen alman goltz paşa yapıyor.özellikle balkan ittifakının en güçlü devleti olan bulgaristana karşı edirne-batı trakya-kavala ve selanik hattı ne pahasına olursa olsun savunulacak.zira burası makedonya ve arnavutluk ile irtibatı sağlayan hayati bir yol.harita (edirne-selanik arası kırmızı bölge) plana göre bu bölgeye karşı yapılan bulgar taarruzu püskürtüldükten sonra osmanlı ordusu karşı taarruza geçecek.bulgaristan mağlup edildikten sonra balkan ittifakının beli de kırılmış olacak.savunma savaşının osmanlı için bir başka önemi de şu; osmanlı asker sayısı üstte bahsettiğimiz nedenlerden dolayı balkanlarda çok az olduğu için anadoludan takviye kuvvetlerin gelmesi lazım.savunma savaşı osmanlı ordusuna ihtiyacı olan süreyi kazandırmayı amaçlıyor.

    ancak goltz paşa görevden ayrıldıktan sonra osmanlı ordusunun başına geçen nazım paşa bu planı değiştiriyor ve savaş başladığı anda hemen hem sırplara hemde bulgarlara karşı hücuma geçilmesini plana ekliyor.planın en saçma tarafı osmanlı kuvvetleri kendisinden iki kat daha kalabalık bir düşmana taarruz edip yenmesinin beklenilmesi.balkan ittifakı orduları osmanlı genelkurmayı tarafından çok küçümseniyor.savaş başladığında bu plan uygulanamıyor zira osmanlı ordusu taarruza geçemeden , daha hızlı seferber olan sırp ve bulgar ordularının hücumuna uğruyor.üstelik taarruza uğradığı sırada savunma pozisyonunda da değiller.açık arazide düşman taarruzuna yakalanıyorlar.osmanlı ordusu adeta baskına uğramış bir hale dönüyor.

    6)ordu içerisinde aşırı bir siyasileşme var.subaylar ve askerler ittihat ve terakki destekçileri ile hürriyet ve itilaf destekçileri arasında ikiye bölünüyor.1908 devrimi ile zaten emir - komuta zinciri aşınan ordu bu siyasi hizipleşme ile artık bütünlüğünü kaybediyor.önce ittihatçılar daha sonra ise itilafçılar orduda kontrolü ele geçirip hükümet kuruyorlar.ordu içinde ki bu iki grup seçimlere bile müdahale ediyorlar(bkz: sopalı seçimler).balkan savaşı başladığında bu iki hizip birbirlerine karşı çekememezlik davranışı gösteriyorlar.birbirlerinin işlerini baltalıyorlar.o kadar ki sırf başka bir hizbe üye diye başka bir komutanın başarılı olmasını engelleyen bir çok kişi var.

    7)ordu içinde ihanet var.ordu içerisinde çok fazla hain var.hasan tahsin paşa ve esad toptani bunlardan en ünlüleri.

    8)eğitim ve lojistik sorunları.asker iyi eğitimli değil ve osmanlı lojistik sistemi askerlere gerekli ikmali sağlayamıyor.ayrıca çok fazla kabiliyetsiz subay var.osmanlı askerleri kötü bir şekilde yönetiliyorlar.

    9)iletişim ve istihbarat çok kötü.osmanlı komuta kademesi arasında iletişim çok zayıf.adeta birbirlerinden haberleri yok.balkan ittifakı zaten bölgede halkın çoğu kendi milletleriyle akraba olduğu için balkanlarda çok güçlü bir istihbarat ağına sahip.ayrıca sırp-bulgar ve yunan bölücü komitacılar da balkan ittifakına destek veriyor.

    10)osmanlı donanması yok gibi bir şey. neredeyse marmara denizinin dışına çıkamıyor.ege denizi yunan donanmasının kontrolü altında kalıyor.bu sebeple denizden selanik ve makedonyaya yardım götürülemiyor.

    11)aslında bu büyük toprak kayıpları osmanlı tarafından telafi edilebilir.birinci balkan savaşı bittiğinde osmanlı trakya'ya 300 bin asker getiriyor.ikinci balkan savaşı patlak verdiğinde bu ordu edirne'ye yürüyor.eğer rusya osmanlı'yı savaşa girmekle tehdit etmese selanik'e kadar osmanlının önünde herhangi bir güç yok.

    ayrıca ;
    (bkz: midye enez hattı)

    nüfus sayımı kaynakları ;
    1
    2
    3
    4
    5

    edit düzeltme
  • bugün başlamasının 107. yıl dönümüdür.
    100. yılında ble anılmadığı düşünülünce, yine akla gelmeyecektir.

    tarihinde bu kadar belirleyici olan bir olayı dahi anamayan bir millet bunun travmasını aşamayacak, tarihle yüzleşmediği için de aynı hataları tekrar edecektir.

    okuyalım:
    https://twitter.com/…kan/status/1181559567223853056
  • çanakkale'de yardıma gelen meleklerin, evliyaların, iman gücünün uğramadığı savaşlardır. koskoca osmanlı devleti küçük balkan devletleri karşısında hezimete uğramıştır, bulgar ordusu istanbul'u işgal edecek konuma gelmiştir. ne yazık ki bu savaşlar detaylıca anlatılmaz, kimse bilmez bu yüzden herkes kendini yenilmez zanneder. varsa yoksa 18 mart çanakkale falan filan.
  • tabi anlatılmaz ve bahsedilemez; aksi takdirde, o gün yapılan hataların, bugün aynen tekrar edildiği gün gibi ortaya çıkar amk!
  • 1913'te mustafa kemal, sofya ateşemiliterliği zamanında bir bulgar operasına gider. operadan o kadar etkilenir ki, akşam düşüncelere daldıktan sonra arkadaşı şakir'in odasına gidip şunları söyler:

    "şakir, kim ne derse desin, şimdi balkan savaşı’nda mağlup olmamızın sebebini daha iyi anlıyorum. ben bu adamları çoban diye bilirdim. halbuki, baksana operaları bile var. operada oynayacak sahne sanatkârları, müzisyenleri, dekoratörleri, hepsi yetişmiş. opera binası dahi yapmışlar. "
hesabın var mı? giriş yap