• güzel bir kadın, iyi bir felsefeci. ayrıca, robert koleji mezunudur. eğitiminin devamını abd'de tamamlamıştır.
  • çok tuhaf, alakasız giyinir bunu kendısı de kabul etmiştir.
  • kendisi marx ile ilgili bir kitap yazmış kültürlü ve kendinden emin bir hocadır.
    felsefe bölümü bölüm başkan yardımcısıdır odtüde.

    psikoloji öğrencilerinin ilk yıl aldığı felsefe dersini genelde o verir, soruları hiç de kolay değildir ama ilk sınavında pamuk kalbini konuşturur ve

    my name is ........ (3) gibi bir soru sorar.

    notu boldur, dersleri çok keyiflidir, öğrencileri derse katılsın diye çeşitli sorular sorar, dayanamayıp söz alırsınız ve iki lafıyla sizi göt eder.
    ama kesinlikle kaprisli, üstten bakan bir insan değildir. dersleri sadece felsefenin ezberlenmesini değil sorgulanmasını öğretir ve "düşünme"yi öğretir.
    her an her yerde karşınıza çıkabilir. genelde öğrencilerini çok tanımaz, ama gider konuşursanız hemen gülümser, sevecendir.

    tipi şöyledir. kendisi büyük ağızlı gülümseyen kadın.

    not: bütünlemesine girmiştim bir yaz, hiç de insaflı değildi ama çatır çatır yapmıştım ben de. girecek olup da araştırıp buralara gelip bakarsa bir başka zavallı, haberi olsun, iyi çalışsın.
  • geçen yılki "assos'ta felsefe günleri" kapsamında yaptığı "feuerbach, marx ve kierkegaard'da din ve bireyin oluşumu" başlıklı konuşmanın görüntülerine şuradan ulaşılabilir.
  • normalde felsefe söyleşileri kasıntı ve tıkanıklıkla geçer ama kendisi makalelerindeki gibi akıcı bir şekilde söyleşilerini gerçekleştiren güzel insan.
  • bir odtü markasıdır.

    şaka maka odtü felsefe hocalarının büyük bir bölümü böyledir. fakat barış parkan denince benim gözlerimde kalpler çıkıyor. tek kelime ile idolümdür. bütün mimiklerinin, duruş şekillerinin hastasıyım ama ne zaman ne için patlatacağı belli olmayan bir kahkası var ki iste o kahkahayı başka bir şeye değişmem. anlatırken bile insanı mutlu eden türden bir şey. iyi ki varsın barış parkan.

    kusura bakmayın akademik anlamda da 3-5 bir şey yazmak isterdim ama ne benim bilgim barış hocayı değerlendirmeye yeter ne de onun böyle bir şeye ihtiyacı olur. o yüzden tek diyebileceğim iyi ki geldim, iyi ki tanıdım. lakin keşke ayrılık vakti bu kadar tez gelmeseydi...
  • sürükleyici, doğal bir akış içersinde giden derslerinin yanı sıra hep giydiği kaçık siyah çorapla anımsayacağım insandır.
  • wittgenstein'dan sonra gelmiş geçmiş en karizmatik felsefecidir.
  • yaptığı bazı konuşmaları dinledim, gayet derli toplu anlatıyor ama elindeki notlar doğrultusunda ilerliyor ve kötü bir akademisyenden ders dinliyormuş hissiyatı veriyor. keşke biraz daha doğaçlama anlatıma ağırlık verse. en yakın zamanda kitabını okumayı düşünüyorum ama marksizmden de pek hoşlanmıyorum açıkcası. keşke bir iki filozofa odaklanmak yerine ahmet arslan'ın ilk çağ felsefesi kitaplarında yaptığı gibi kendisi de çağdaş felsefecilerle ilgili kitap serisi hazırlasa.
hesabın var mı? giriş yap