basket

• kde için yapılmış yetenekli bir not tutma programı. http://basket.kde.org/ adresinden nasıl bir şey olduğuna bakılabilir.
• aşırı sıcaklara dayanamayan bir çınar yaprağının dalıyla vedalaşıp süzülerek altındaki bankta oturan hamile genç bayanın evden getirdiği dışı terli içi buzlu su şişesinin yanındaki huzur timsali cam su bardağına sessiz sedasız girivermesi. genç kadının ikizlerinden sekiz yaşlarındaki karayağız yakışıklı adayının güzelliği farkedip şirince gülümseyerek "tam basket girdi" demesi.
  
  hafif keyifsiz bir öğle sonrasında sıkıntıya misilleme gibi bir basket. ilk sayısı günün ve haftanın.
• sepet
• 80'lerde çocuk olan benim neslimin çocukluktan gençliğe geçiş aşamasında hastası olduğu dergidir basket. yanlış hatırlamıyorsam 1986'da çıkmıştı. kuşe kağıda çok kaliteli bir baskısı vardı. nba denen dünyayı bir kuşak orada tanıdı. magic johnson, michael jordan, cleyde drexler, olajuwan-sampson ikiz kuleler, ne yerler ne içerle karakterleri nasıldır bu dergide murat murathanoğlu'ndan okuduk öğrendik. deniz gökçe'nin benim için tek ifade ettiği şey basket dergisinin yazarı olmasıydı.
  bir ara basket dergisi mağazası kurdular. üzerinde nba arması bulunan bir t-shirt aldım bunlardan, hala giyebiliyorum, yüzlerce kere yıkandığı halde nba arması baskısı da çok az hasar görmüştür.
• (bkz: basscat)
• beyaz golge den sonra, turk insaninin basketbolu sevmesinde ve benimsemesinde en onemli rol bence bu derginindir
• (bkz: shopping basket)
• dogru yerde, dogru zamanla topla bulusmak. (bakmayin kusurma cok komik buldum bu tanimi) ( kaos teorisi, determinizm ve basketbol uzerine kafa yormaya basladim ayrica, o derece geyige vurdum, hayatim yonsuzlesti, semranim hayatimdan ciktigindan beri.)(yani)
• fransızcada spor ayakkabısı demek için kullanılan halk dili kelimesi
• ilk sayilarinda harika posterler veren dergi. hala bazilarini saklarim. o zaman jordan'in jordan oldugu zamanlar. ne smac pozlari veirlerdi. icinden de fotograf keser saklardik.