hesabın var mı? giriş yap

  • şöyle bir ufaktan değerlendirelim.

    öncelikle şunu belirteyim, çamura göm, çıkar ve sık. bana mısın demez cayır cayır yakar tüm mermileri. muadili sayılabilecek m16'nın ufacık bir civatası gevşeyince atmazken bu ölüm kusan makina takır takır çalışır.
    dünya genelinde tutulmasının sırrı, basit yapıda ve çok dayanıklı olmasıdır. kullanımı kolay olduğu için, deneyimsiz bir insan bile bu tüfeği rahatça kullanabilir. bundan dolayı hemen hemen tüm terör örgütü mensupları bu tabancayı tercih eder. çok uzağa gitmeye gerek yok, neandertallerden hallice, iq seviyeleri rakamları geçememiş pkk/kck terör örgütü mensubu şempanzelerin ellerinde görürsünüz. bu beyin fakirlerinin bile kullanabileceği basitlikte olduğunu varın siz hesap edin işte. neyse konuya bağlı kalayım. tüfek aynı zamanda bir dakikadan daha kısa sürede parçalarına ayrılabiliyor. tüfeğin bu özelliği, diğer karmaşık yapıda olanlara göre temizlik ve bakımının kolayca yapılmasını sağlıyor. fakat ak-47'nin en çok bilinen ve kendisini ünlü yapan özelliği çok zorlu arazı ve hava şartlarında bile sorunsuz olarak çalışması. az sayıda temel parçanın bir araya getirilmesiyle imal edilen ve orijinal adı kalaşnikov olan bu tüfeğin sürekli olarak taklitleri üretildi. bugüne kadar dünya genelinde yaklaşık 100 milyondan fazla ak-47 üretildiği tahmin ediliyor.

    künyesine bakalım önce.
    1949 yılında sscb'de mihail timofeyeviç kalaşnikov tarafından tasarlanmıştır. 41,4 cm uzunluğunda namluya sahip ve 7,62x39 mm dediğimiz mermiyi atar. atış hızı dakikada 600 mermidir. otomatik ve yarı otomatik şekilde kullanabilirsiniz.

    kapak takımı: preslenmiş çekilten imal edilmiş bu parça, tüfeğin iç mekanizmalarının temiz kalması için gereklidir. silahın tüm çevre koşullarında başarıyla kullanılmasını sağlar.

    mekanizma: ak-47'nin mekanizması çok basit ve etkili bir biçimde tasarlanmıştır. zaten onu da bu kadar ünlü yapan detayda budur. basit. her neyse. bu parçanın ince ucu mekanizma hamilinin içine girer. kafa şeklinde adlandırılan diğer uç ise atım yatağında bulunan boş kovanı dışarı fırlatmak üzere tasarlanmıştır.

    mekanizma hamili ve piston: bu parçanın içinde sürgü ve ana ateşleme yayı bulunur. içinde piston bulunan gaz silindirine sabitlenmiştir.

    ana ateşleme yayı: sürgü hamilinin arka kısmına oturtulmuş bu parça, yivli tırnağı itmek suretiyle oturtulduğu yerden ayrılabiliyor. bu parça söküldükten sonra kapak takımı da yerinden çıkartılabilir.

    süngüler: ak-47 başlangıçta süngü takmak için belirlenmiş özel bir yeri olmadan tasarlandı. süngünün silah için gerekli olduğuna karar verilmesinin ardından süngünün silah için gerekli olduğuna karar verilmesinin ardından süngünün namluya kolayca takılmasını, sabitlenmesini ve gerektiğinde çıkarılmasını sağlayan bir süngü yatağı geliştirildi. sonraki tasarımlarda süngünün, kınının takılmasıyla tel kesici olarak da kullanılmasına imkan veren iyileştirmeler yapıldı. bazı süngü kınları plastikten üretildi. bazı süngüler ise tüfekten ayrı olarak elde de taşınan bir silaha dönüştürüldü.

    gaz silindiri: tüfek ateşlendiği zaman ortaya çıkan gazlar pistonu ve mekanizmayı geriye doğru, ana ateşleme yayına itiyor. fazlalık durumda olan gazlar ise namlunun üzerindeki gaz deliklerinden geçerek tekrar silindirin içine dolar.

    bomba atar yatağı: rusların gp-25 ve polonyalıların pallad modeli 40 mm çağındaki bomba atarları ak-47'nin standart birçok modeline ve akm modeline takılabiliyor. namlu altına takılan bu bomba atarın menzili yaklaşık 400 metre ve bir dakikada sekiz bomba atabiliyor.

    tahliye deliği: tüfek ateşlendiğinde kapalı kalan, ancak mekanizma geriye doğru giderken açılan bu delik, boş kovanın dışarı atılmasını sağlıyor.

    şarjör: kalaşkinov'un alamet-i farikalarından birisi olan şarjör, kısa ve kolayca göze çarpan kıvrımlı bir yapıda. şarjörün kapasitesi 30 mermi. fakat farklı sayıdaki şarjörleri de mevcut. tetik mahfazasının ön tarafındaki yatağa oturuyor ve gerektiğinde burada bulunan basit bir mandal vasıtasıyla kolayca yerinden çıkabiliyor. şarjör değişimini pratikleştiren bir hareket vardı. iki şarjörü bağlayıp, biri bittiğinde çekip direk ters olarak bağlanmış şarjörü takıp, tüfeği kurup ateşlemek. en bilinen örneği abdulgadir masharipov'dur.

    gez: ayarlanabilirdir. çentikler tanjant hesabı ile belirlenmiştir. ateş edilecek mesafeye bağlı olarak 100-800 metre arasında ayarlanabilir.

    son olarak benzer modellerine değineceğim.
    ak-47 başlangıçta bir sovyet tüfeği olmasına rağmen, yerel taklitleri arnavutluk'tan vietnam'a kadar birçok sosyalist ülkede üretildi. basit mekanizması ve kullanım kolaylığı nedeniyle birçok ülke ak-47'yi çoğu zaman yasadığı bir biçimde üretmiştir. böylece israil'in galil'i, finlandiya'nın rk 62/76'sı, hindistan'ın insas'ı ve buna benzer çok sayıda tüfek kalaşnikov ailesinin fahri üyesi durumuna gelmiştir.

  • annemin yeni aldığı telefonuna kaydetmeye çalıştığı temizlikçinin adıdır.

    şerife z9

    bmw modeli mi, robot mu, temizlikçi mi belli değil.

  • garsona teşekkür ederim, kasiyere teşekkür edip iyi çalışmalar dilerim, sokakları süpürürken görürsem görevliye kolay gelsin derim. evim 4. katta, asansör çalışmıyor, her geldiklerinde kuryeye, kargoya, sucuya kusura bakmayın, yorduk sizi, teşekkürler derim. ve genelde %40 gülümsemeli geri dönüş alırım.

    sorun değil, insanlar mutsuz ve yorgun, anlıyorum. siz de anlayın, nezaketten vazgeçmeyin.

  • eskiden ms'dim. hayatıma giren, ancak ilginç şekilde hayatımdan çıkan hastalık. bu cümleyi kurabilen kaç kişi var bilmiyorum ancak benim için durum bu. 4 yıl önce ms tanısı almıştım, 3 senedir iğne tedavisi görüyordum. bu tedaviler sırasında anafilaktik şoklar geçirdim, cildimde yaralar açıldı. zaman içinde kendimi daha kötü hissetmeye başladım, ms'in ilerlediğini düşündüm. oysa...

    ankara üniversitesi biyoloji bölümünde doktora yapmaktayım. danışman hocam prof. dr çetin ile keneler üzerinde yaptığım araştırmalar sonucunda türkiye'de çok az olduğu düşünülen lyme hastalığının aslında çok yaygın olduğunu ancak yetersiz labaratuvar imkanları ve doktorların bu hastalığı göz ardı etmesi nedeniyle lyme hastalarına yanlış teşhis konduğunu gördüm. daha da ilginci lyme hastalığı beyindeki lezyonlar dahil olmak üzere ms hastalığını birebir taklit edebilen tuhaf bir hastalıktı. kenelerden bulaşıyordu, ancak ms benzeri görüntüyü bulaştıktan 20-30 yıl sonra gösterebiliyordu. acaba bende de lyme olabilir mi düşüncesi ile bu hastalığı dah aayrıntılı şekilde araştırmaya başladım ve nihayetinde test yaptırmaya karar verdim. 5 yaşımdayken yapışan kenenin 30 yaşımdayken bana bu sıkıntıları yaşatacağına inanmak zordu. ancak test yaptırdım ve sonuç pozitif çıktı. ms hastası değildim, lyme hastasıydım. 25 sene önce yapışan kene yüzünden senelerdir yanlış tedavi görüyordum. hatta bu tedaviler nedeniyle ölümden dönüyordum.

    yakın zamanda hastanede antibiyotik tedavisine başlanacak. bir kaç ay içerisinde sağlığıma tamamen kavuşacakmışım. daha da ilginci çevremdeki diğer ms hastalarını da bu testi yönlendirdiğimde, tek lyme hastasının ben olmadığımı gördüm. şu anda ms hastaları yoğun şekilde lyme testi yaptırıyor ve ciddi bir kısmı benim gibi tedavi olabilecekleri bir hastalığa sahip olduklarını öğreniyor.

    kim derdi ki akademik araştırmaların sonucunda ömür boyu taşıyacağımı düşündüğüm bir hastalıktan kurtulacağım. kim derdi ki kendimi kurtarmakla kalmayacağım, bir çok insanın kaderinin değişmesine ön ayak olacağım. sağduyulu doktorlar verdiğim bilgilerin ardından tüm türkiye'deki ms hastalarının lyme testi yaptırması gerektiğini söylemeye başladılar.

    dahası bu lyme denilen hastalık sadece ms'i değil, romatizmayı, fibromialjiyi, als'yi, lupus'u, kalp hastalıklarını taklit edebiliyor. eğer hatırladığınız bir kene geçmişi varsa ve bu hastalıklardan birine sahipseniz mutlaka test yaptırın. kene geçmişiniz yoksa bile (başka bulaşma yolları da var) eğer bu hastalıklardan birine sahip olmanıza rağmen sıradışı semptomlarınız ya da içinizde bir şüphe varsa mutlaka bu testi yaptırın.

    yapılması gereken test kronik aşama için western blot (borrelia burgdorferi) testidir. elisa testinde sonuç alınamamaktadır.

    doktorlar bu araştırmalarımın sonuçları uyarınca hastalarını yönlendirmeye başladılar, ancak siz de, geç kalmamak adına bu testi yaptırıp sonucu ile önce kendinize sonra doktorunuza sürpriz yapabilirsiniz.

    dipnot : bu bilgiler önümüzdeki günlerde çeşitli medya kuruluşlarında ve bazı bilimsel dergilerde yer alacaktır.

    sonnot : test yaptırıp pozitiflik yakalanırsa, çay ve yemek ikramları kabulümdür.

  • avrupa birliği 20 milyar dolar ateşlese sultan ahmet camiini kilise yapacak tiplerin övündüğü ucuz şov.

  • yazılan mayışları, özlük haklarını görünce sinir hastası bir at gibi kişniyorum. kısacık çalışma saatleri, aylık 6-12 bin liretler havalarda uçuşuyor. mayışa ek olarak koynuna hatun koyan patron bile var.

    yazarların şöyle geçmişte yazdıklarını bi kurcalasan, donanımhaber ölücülerinden beter yüzlerce entrysini bulursun. çoğunun mendilinin markası blume, evdeki içtiği su sırmadır.

    ama ne de olsa türküye'de herkes minimum 1.83 boyunda, geniş omuzlu, yeşile çalan ela gözleri var hatta ağlayınca yeşil oluyormuş ha bi de başı hariç 20 cm değil mi ?

    36 sayfa entry'nin şöyle 20 sayfasını okumam sonucu, lüksemburg'ta yaşadığıma kanaat getirdim. birazdan thalys trenimle amsterdam'a gideceğim.

    debbe sonucu gelen editinho: minik damla için yardım kampanyası 2

  • türk dizi tarihinin;

    - en tırt holdingini, (bütün mahalleyi işe aldılar)
    - en tırt ceo'sunu, (hiç danışmanı, avukatı falan yok, en küçük sorunda bütün yetkileri damadına devretti)
    - en tırt komiserini, (kuzey'in peşine takıldı olay çözmeye çalışıyor, arada kuzey'i alttan alıyor, sakinleştiriyor falan)
    - en tırt mafya babasını, (alt tarafı bir adam vurdu, japonya'ya kaçtı herif)
    - en tırt girişimcilik hikayesini (makara),
    - en tırt stilistini (sabah sporunu park aletlerinde yapıyor)

    barındıran dizi.

    kabul edin aslında senaryo komple ilkokul müsameresi gibi ama izliyoz işte mal mal.