hesabın var mı? giriş yap

  • anacığım üzülmesin, beni de üzmesin, mübarek gün ailenin huzuru bozulmasın, ağzımızın tadı kaçmasın diye biraz sonra gerçekleştireceğim spektaküler eylem.

    hiç boşuna, "eşek kadar adam oldunuz, hala ananızdan mı korkuyonuz" şeklinde çemkirmeyin. ana bu lan, 40 yaşına da gelseniz camiye gidip gitmediğinizi sorar, sabah evden çıkmadığınızı, fosur fosur uyuduğunuzu gördüğünde 1 hafta yüzünü asar, hem sizin hem de diğer aile üyelerinin tatilini zehir eder.

    en iyisi uykudan bi süreliğine feragat edip, kuşluk vaktinin o tertemiz havasını ciğerlerinize doldurmalı ve münafıklığa bir adım daha yaklaşmalısınız.

  • 300bin tl’lik bir araban var.
    almak istediğin araba 500 bin tl. senin maaşın sabit, 10 bin tl. 20 ay çalışman lazım.

    ötv düşerse arabanın değeri 150 bin tl olur diye korkuyorsun.
    almak istediğin araba da 250 bin tl’ye düşüyor.
    10 ay çalışarak alabiliyorsun.

  • üzgünüm kızlar aşık olunacak o güzel erkekler o güzel atlara binip gittiler siz de demirin tuncuna erkeğin picine kaldınız. kalanları da ya evlendiler ya da dark side'a geçtiler*

  • kendini hiçbir şeye ait hissetmeme duygusudur. ne bir siyasi partiye delicesine bağlısındır ne de bir dine. he sorulursa verilecek cevapların vardır bunlara ama çoğu zaman verdiğin cevaplara kendin bile inanmazsın. memleketinin olmamasıdır. doğup büyüdüğün yer, senin için sadece doğduğun yerdir. hatta bazen o bile değildir. üniversite için başka şehire gelirsin memleketini özlemediğini fark edersin. aile sadece; seni doğurup büyüttüğü için, bunca zamandır seninle birlikte olduğu için önemlidir. 2-3 tane arkadaşın dışında hepsi aynıdır senin için. öyle fazla farkları yoktur.

    dinde olduğu gibi kendini bir millete de ait hissetmezsin. yanlış olmasın, hepsine verilecek cevabın vardır mutlaka ama huzurlu değilsindir verdiğin cevaplardan.

    iyi mi kötü mü bilmem ama ben böyleyim. ne din, ne millet, ne siyasi düşünce, ne parti, ne şehir... hiçbir şey... kötü yanı insan kendini bir şeylere ait hissetmek ister, bir şeylere sahip olmak ister. boşlukta gibisindir, sanki ölsen dünya dünya senin eksikliğini hissetmeyecek gibi. iyi yanı ise; her bağlılık aslında bir zayıflık değil midir? kafan rahattır çoğu zaman. sorun edecek pek bir şeyin yoktur. bir şeylere ait olarak nasıl yaşanacağını bilmediğin için mutlusundur da aslında. böyledir işte.

  • en tanıdık müziklerden biri de
    şampiyonlar ligi marşıdır.

    cem uzan abimizin maçları beleşe yayınladığı günlerden beri bu marşı duyduğumuz an aklımıza hemen futbol gelir.

    sözleri de bir acayiptir
    this is the besteeeeen
    das ist die festeeeen gibi gelir kulağıma hep.

    oturdum neymiş bu iş diye baktım.
    tony britten diye ingiliz kraliyet konservatuarı mezunu biri tarafından meşhur besteci handel tarzında uydurtulmuş.

    sözleri de üç dilde
    ingilizce,fransızca ve almanca
    tabi böyle olunca ortaya salata çıkıyor.

    sözleri türkçeye çevirirsem şöyle bir şey oluyor.

    bunlar en iyi takımlaaaaar.
    bu esas olayyyyyy
    ustaaaaaa
    en iyiiiiii
    büyük takımlarrrrrr
    şampiyonlaaaaaar
    büyük buluşmaaaaaa
    büyük olayyyyyy
    şampiyonlaaaaaaaaaar

    yahu ben bunu şiir diye yazsam edebiyat öğretmenim beni cetvelle kovalardı.

    demek neymiş.
    arkanda büyük para varsa
    en saçma şeyi bile
    yıllarca televizyonda besteeenn festeeennn diye döndürebiliyorsan

    akılda kalıyormuşsun.

    propagandanın temeli tekrardır
    bol tekrar yayımlatacak paranız varsa budaklı odunu bile süperstar haline getirebilirsiniz.

    ah şu milletin kafe açmak için batırdığı kadar bir parayı bana verselerde güzel bir sosyal deney yapabilsem.

  • hala bazilarinin " büyük milletler hic alfabe degistirmemistir taam mı" seklinde yorum yaptigi hadise. peki japonlar türkler gibi yüzlerce yildir turkce ile uzaktan yakından alakasi olmayan bir lisanin alfabesini mi kullanmaktalar. o japonya kendi dilinin alfabesini kullanmaktadır. slavlarin krill alfabesi aziz krill tarafından slav halkları için geliştirilmiş bir alfabedir bin kusur yıl önce. senin bu tabanda yapabileceğin tek eleştiri "neden göktürk alfabesi değil de latin alfabesi kullanmayı seçtik?" olabilir en fazla. ayriyeten türkler kendisi dişinda uluslarla en fazla ilişkide bulunmuş ırklardan biridir dünyada. karsilasmadigi milletler pek azdir tarihte. bunun beraberinde getirdiği kültürel etkileşim ile türkler pek çok değişim yasamis, pek çok defa alfabe değiştirmiştir. çinliler, japonlar gibi izole yasamamislaridir uzun yillar boyu. uzun lafin kısasi bok atacak başka bir şey bulun sevgili arap milliyetçileri.

  • atasayda bir yüzük alana bir yüzük bedavaymış. o kadar parası olanın metreside vardır düşüncesiyle kampanya yapmış adamlar.

  • şehirler arası otobüste telefon konuşmasından anlaşıldığı kadarıyla adam kayın validesini kaybetmiştir. sağı solu arar kefendi cenaze işlemleriydi selaydı falan hazırlıklar yapılır. sonra telefon çalar.

    x: efendim bacanak
    y: ...
    x: evet
    y: ....
    x: nasıl ölmemiş
    y: ......
    x: geri mi canlanmış
    y: ....
    x: ee napacaz ya selayı falan verdirdik kayıncı da kefen almaya gitti.
    y: ....
    x: geri ölme ihtimali var mı
    y: ....
    x: iyi napalım yarına kadar ölmezse durumu millete açıklarız artık. doktor hatası diye.

  • ayak tirnaklarimi kestim’i okurken sesli guldum.

    lan siz nasil insanlarsiniz. sevisme ihtimaliniz olmasa at toynagi gibi ayakla mi geziyorsunuz.

    kiz gelcek diye ayak tirnaklarini kesmis, vay benim erkegime…