hesabın var mı? giriş yap

  • zaman çok hızlı geçiyor. ufak bi hesap yaptım. iki gün sonra ben tam 34 yaşında ve tam 22 yıldır babasını görememiş biri olucam.

    bu 22 yılda o kadar çok şey birikti ki ona söylemek istediğim nereden başlasam bilmiyorum. cenazesinin olduğu gün "ne kadar çok seveni varmış babamın geldiğinde söyleyelim" demiştim annemede daha bi hıçkırarak ağlamıştı. ölümü, ölenin artık gelmeyeceğini hemen kabullenemiyor insan. ağzımdan öyle kaçmıştı işte.

    başlarda kızgındım hep. sanki ölmeyi o istemiş gibi söyleniyordum sürekli kendi kendime. allaha da kızıyordum. dedem daha yaşlı o ölseydi babamı almasaydı allah. bi kaç ay sonra dedem de öldü zaten evlat acısına daha fazla dayanmadı kalbi. o da ölünce kaldık dımdızlak. evin hatta ailenin tek erkeği olmak 12 yaşındaysanız biraz zor oluyor. maddi olarak söylemiyorum. babamın 39 yaşına kadar yaptığı serveti çok uğraşmama ramen 22 senede bitiremedim. şu an ölsem kendi oğluma mirasım babamdan bana kalanların bir kısmı olacak :/

    konuyu dağıttıkça dağıtıyorum. uzun lafın kısası babama bir kez olsun "seni seviyorum baba" demeyi çok isterdim. sanıyorum ki hiç söylememiştim sağlığında. anneme de söylediğimi hiç hatırlamıyorum. şimdi arayıp söylesem " niye bu kadar çok içiyorsun oğlum" der. yarın da şu anki cesaretim olmaz. ben niye böyle bi adamım ya?

    kafa güzel olunca uzatıyorum böyle. buraya kadar okuyup sarhoş muhabbetimi çekenlerden özür diliyorum.

    son sözlerim babama olsun. söylemek isteyip de söyleyemediklerimin bir kısmı;

    " babacım ben seni çok seviyorum.. çok özlüyorum.. oğluma senin adını verdim. babacıııım diye seviyorum onu. ben sana layık bi evlat olamadım ama oğlum umarım senin gibi bi insan olur. gözlerim yanıyor baba. sanırım toz kaçtı. bu arada cenazene o kadar çok kişi geldi ki inanamazsın. ne çok sevenin varmış"

  • bu akşam saat 22:45 sularında dominos pizza'nın mecidiyeköy gülbağ şubesine pizza almak için gittim. mağaza müdürü olduğunu tahmin ettiğim sivil giyimli bir çalışan, pizzamın hazırlanmasını beklediğim süre içerisinde dik dik bakışlarıyla rahatsız etti. pizzayı alıp ödememi kredi kartıyla yaptıktan sonra dükkandan çıkarken arkamdan 'çok güzelsin bee! ' diye bağırdı. hiç dikkate almadan dükkandan çıktım evime doğru yürürken yaklaşık iki dakika sonra beyaz arabasıyla yanaşıp camı açtı ve adımı ve soyadımı söyleyerek 'seni facebooktan ekleyeceğim' diye bağırdı ve yoluna devam etti. adımı ve soyadımı kredi kartı slipinden aldığını düşündüğüm bu adamın dükkanına alışveriş yapmaya gelen ve ilk taciz edilen kadın olmadığımdan da neredeyse eminim. çalışanlarınızı seçerken hangi kriterlere dikkat ediyorsunuz?

    debe editi: (bkz: #60102536)

    son durum edit: dominos ile dünden beri yapılan telefon görüşmeleri sonucu, ellerinde görüntülerin olduğunu, şahsı tespit ettiklerini ve çalışanları olmadığını belirttiler. savcılık kendilerinden görüntü talep ederse paylaşacaklarını söylediler. ben az önce savcılığa gidip dilekçemi verdim. destek mesajlarının hepsine yetişemedim. teşekkür ediyorum herkese.

  • bu kadınları yanlış tanıyıp da ömür boyu onlardan nefret etmeyin gelin ben size akrep kadınlarını anlatayım.
    doğuştan "güçlü ol" felsefesini bir zırh gibi giyen bu kadınlar yani biz nedense dünya yıkılsa ayakta dimdik durmam gerek der, kendimize kaldırabileceğimizden çok yükler yüklenmesine izin veririz. akrep burçlarında hiç oynamayan bir terazi vardır yani karşıdaki kim olursa olsun olaylara tarafsız bakmayı başarır bu nedenle devamlı yargılar en çok da kendisini. dışarıdan ne kadar kendini beğenmiş, eleştirilere kapalı gibi görünse de içten içe en çok kendisini eleştirir ve en çok kendisine kızar. yalan söylemekten nefret eder ve kurtuluşu yalanda görse bile yalana kolay kolay yanaşmaz bu nedenle güvenilirdir ve kendisinden devamlı tartışmalarda hakemlik yapması istenir. aynı tarafsızlık ve dürüstlüğü karşıdaki insanda da arar ve yalanına şahit oldukları insanlara ömürleri boyunca asla güvenmezler. diyelim ki bir akrep kızına 4-5 yaşlarındayken bir söz verdiniz ve tutmadınız ya da göz göre göre yalan söylediniz, akrep kadını bunu ömrü boyunca unutmaz, bunun için asla kin beslemez ancak kafasının bir yerlerinde hep güvenilmez olarak kalırsınız. insanları eline alıp yönetmeyi sevmez, kendisi özgür ruhludur ve birinin hakimiyet kurmasına izin vermez -çok aşık olmadığı sürece- bu nedenle etrafındaki insanlardan da kendileri gibi özgür ve güçlü olmalarını bekler. arkadaş seçimlerinde güçsüz olanları koruma içgüdüsü etkili olabilir ve gereksiz tartışmalara sırf arkadaşlarını korumak için girebilir daha sonra ise korumaya çalıştığı arkadaşı tarafından tartışmanın ortasında satılabilir.

    akrep kadını onların yanında sizden daha güçsüz bir canlıyı ezmenize asla müsade etmeyecektir. onun yanında bir hayvana eziyet ederseniz -elinizdeki yemeği vermek için kediyi maymun etmek de dahil-, ne bileyim bir arkadaşını aşağılarsanız hemen koruma içgüdüleri devreye girecektir. bu anlarda sizi ne kadar severse sevsin kolaylıkla karşısına alabilir. yok efendim bana kıyamaz o demeyin sonuçlarına katlanırsınız. diyelim ki bir arkadaşınıza yamuk yapıldı ve yamuk yapan kişiyi (x kişisi diyelim) 5-10 kişi sıkıştırdınız, içgüdülerine yenilen akrep burcu asla ama asla x'in üzerine gerek fiziksel gerekse psikolojik olarak çullanmanıza izin vermez hepinizi karşısına alarak x'i korur. onun haklı olduğuna inanmıyordur ve muhtemelen o da ondan nefret ediyordur ancak bir kişiyi onca insanın karşısında yalnız bırakmak da doğasında yoktur.

    aşk konusunda epey karışıktır bu kadınlar, birisi dikkatini çekerse ona hiç dönüp bakmasa bile erkeği mıknatıs gibi çeker, kendisi de şaşırır bu duruma ama dediğim gibi güçlü olmayı hayat felsefesi yapan akrep kadını ilişkiler konusunda yara alma korkusuyla çekimser davranır. sizden ne kadar hoşlanırsa hoşlansın size gerçekten aşık değilse reddedilme ihtimaliniz epey yüksektir zira bu kadınlar kimseleri gerçekten canlarını yakabilecekleri kadar yakınlarına almak istemezler. eğer sizi sevdiğini kabullenmiş ve size yeterince güvenmişse ve açık açık sizi ne kadar sevdiğini söylemeye başlamışsa (epey şart eki var dikkat ederseniz) artık bu ilişki için yapmayacağı fedakarlık yoktur. inandığı şeyler uğruna dünyayı karşılarına alabilirler.

    akrep kadınları doğaldır, yapmacık insanlardan kesinlikle hoşlanmazlar. akrep kadınına göre ona sırf laf olsun diye ya da bir çıkarınız olduğu için iltifat etmeniz karşısına geçip iki tokat atmanızdan daha fecidir. siz istediğiniz kadar iyi oyuncu olun her zaman hareketlerinizin altında yatan gerçeği görebilirler. samimi olmak şartıyla sizden büyük beklentileri olmaz. sevdiceklerinin aldığı deri bir bileklik ya da ne bileyim kumsalda bulup onlara verdikleri beyaz bir taş bu kadınları dünyalar kadar mutlu edecektir. tam tersi olarak samimi bulmadıkları bir insandan ferrari alsalar umurlarında olmaz anahtarı alıp çöpe atarlar.

    6.hisleri kuvvetli derler ya cidden öyledir. gün içinde olacakları rüyada görmeyi bırakın da kafasından geçirdikleri ancak sormadıkları sorulara cevap alacak kadar garip bir enerjileri vardır.

  • atmaya başlamıştır.

    --- spoiler ---

    1-40 yaşından genç kardeşlerim, bugün size öyle şeyler anlatacağım ki gerçekten deli olacaksınız. size devamlı namusu aldığı maaş kadar olan gazetecilere, siyasilere, devlet adamlarına (orijinaller baş tacı) ve bana neden güvenmemeniz gerektiğini yaşanmış olaylarla anlatacağım.

    2-şahsen bu anlatacağım olayların içindeki asli figürlerden bir tanesi de benim. bugün size akrabam olan mehmet cengiz’i anlatacağım. beşli çeteye böylelikle ilk selamımızı vereceğiz. lan omurgasız ertuğrul özkök, mehmet cengizle röportaj yapıp yalakalıktan diyordun ya...

    3-...”ben size çete denmesine çok üzülüyorum.”, sen de iyi oku. 40 yaşından genç kardeşlerim, bizim esas soyadımız yamakoğlu’ydu. soyadı kanunu çıkınca dedemler peker’i, onlar ise cengiz soyadını aldılar. dedem o bölgenin en zengini olan ahmet yamak ağa’ydı.

    4-dedemi araştırırsanız kurtuluş savaşı’ndaki çetecilik faaliyetlerine olan katkılarını görürsünüz. mehmet cengiz’in babası sultan amca sülalede sevilen, maddi durumu iyi olmayan, dedemin yardımcısı bir kişiydi. mehmet cengiz’le benim akrabalığımın tam olarak tanımı budur.

    5-ben bolu cezaevi’nden tahliye olduktan sonra diğer bir akrabamız olan zafer salman tarafından daha sık görüşmemiz sağlandı. ben devlet ricalinin isteği üzerine 1997-1998 senelerinde bulgaristan ve romanya’ya bazı çalışmalar yapmak için gönderildikten...

    6-...sonra türkiye’de mesut yılmaz başbakanlığında, gazetecilerin cazgırlığıyla temiz toplum yaygarası ülkeyi inletiyordu. beni de bu hikayede sermaye yapmak istediklerini gıyabımda tutuklama kararı çıkardıklarında anladım. özel bir uçak çağırarak türkiye’ye döndüm.

    7-benim çok büyük bir hata yaptığımı, bir daha tahliye olamayacağımı düşünüyorlardı. benim rahatlığım ise herkesi şaşırtıyordu. burdan sonrasını çok iyi dinleyin. kırmızı başlıklı kız ve kurtun masalındaki kırmızı başlıklı kızın durumuna milletçe nasıl...

    8-...düştüğümüzü iyice öğrenin. mesut yılmaz’ın macaristan’a kumar oynamaya gittiği, orada dayak yediği haberleri bir anda ülkenin gündemini değiştirmişti. başbakan mesut yılmaz kumar oynamaya gitmedim diyordu. çünkü merkez sağ partisi olduğu için dindar kesimin oylarını...

    9-...kaybetmek istemiyordu. ben teslim olduğumda ülkenin gündemi bu konuyla çalkalanmaya başladı. çok saygı duyduğum, o dönemki rahmetli milletvekili enis sülün’ün aracılık yaptığı yazıldı söylendi. irtibatta olduğum devlet görevlilerinin şemaları yazıldı söylendi.

    10-bugün itibariyle son yapacağım paylaşıma kadar geçecek isimler, konular, hepsi birbiriyle bağlantılı. lütfen her satırı dikkatli okuyun (organize şubenin yaptığı o şemadaki isimlerle ilerideki paylaşımlarımızda sık sık karşılaşacağız). bayrampaşa cezaevi’nde...

    11-...yatarken yine bir el devreye girdi, “bayrampaşa cezaevi’nde sedat peker krallığı” haberleri bir anda ülkenin gündemi oldu. cezaevleri genel müdürü suat ertosun cezaevine gelerek incelemeler yaptı. istanbul başsavcısı, mekanı cennet olsun, ferzan çitici cezaevine gelerek...

    12-...benimle görüşme yaptı. cezaevi benim kontrolümde olduğu için, gitmem için üç tane cezaevi önerdi. pazarlık sonucunda ben başka bir cezaevini söyleyerek orayı kabul ettirdim (cezaevinde isyan çıkmaması için benim isteğimi kabul ettiler). kırşehir cezaevi’ne gidince...

    13-...bazı sebeplerle mesut yılmaz’a düşman olan süleyman demirel’in akrabası kamuran çörtük’ün kulağına gidecek şekilde bahsi geçen mesut yılmaz’ın kumar oynadığı kasetinin bende olduğunu ayrıca da başka videoların ve belgelerin bende olduğunu belirtecek haber yolladım.

    14-şu an da olduğu gibi her şey planladığım gibi gitti. kamuran çörtük mesut yılmaz’a kumar kasetlerinin bende olduğunu söyleyince mesut yılmaz, akrabam olduğunu bildiği için 1998 senesinde kırşehir cezaevi’ne mehmet cengiz’i yanıma ziyarete yolladı.

    15-ben de kasetin doğru olduğunu ancak kamuran çörtük’e vermediğimi söyledim. mehmet cengiz, mesut yılmaz ve turgut yılmaz inanmak için kaseti görmek isterler dediğinde cezaevindeki telefonumdan aradım (o zaman cezaevleri benim için çok rahattı). mesut yılmaz ve...

    16-...bakan cavit kavak’ın içinde olduğu bir dakikalık bölümünün görüntüsünü mehmet cengiz istanbul’a döner dönmez kendisine teslim ettirdim. yaptığımız pazarlık mehmet cengiz’in ziyaretinden sonraki ilk mahkemede tahliye olacağım ve uğradığım maddi kaybın telafi...

    17-...edilmesi için 5 milyon dolar ödemeleri yönündeydi. anlaşma sağlandı. ilk 2,5 milyon dolarını peşin aldım. kalan 2,5 doları da ortak akrabamız olan zafer salman vasıtası ile teslim aldım (paralar mehmet cengiz tarafından zafer salman’ın hesabına gönderildi...

    18-...bir kısmı da zafer salman’a elden teslim edildi.). o dönem mesut yılmaz’ın yakını olan, devlet güvenlik mahkemesi’nin başsavcısı olan engin baltacı’nın organizasyonu ile tahliye edildim. aylarca cezaevine girmeden önce basın kuruluşları temiz toplum çığırtkanlığı yaparken,.

    19-...o kadar ağır cezalarla yargılanırken tahliye olmam ülkenin gündemini allak bullak etti. bütün herkes bu nasıl olur dedi. lan kablamalar, lan tırrekler, sedat peker bilgileri fütü’den alıyor diyenler; o tarihlerde fütü emekleme aşamasındaydı, ben hem türkiye’nin...

    20-...hem de birçok ülkenin dengelerinde yer alıyordum. noldu lan kablamalar? fütü kim lan dediğimde bazıları bana megaloman olduğumu söylemişti. tamam biraz megalomanım, ancak fütü’nün çırak olduğu dönemde ben ustaydım. o zaman da maaşı namusu kadar olan gazeteciler vardı.

    21-hem de onlara da prim verilirdi. tüm halkı temiz toplum masallarıyla uyutmaya devam ederken biz devrin başbakanıyla bu filmleri çeviriyorduk. bu hikayeyi tüm türkiye ilk defa öğreniyor (bana lütfen inanın, temiz toplum diye bir şey yoktur...

    22-...çünkü insan kirlidir. sadece güzel kandıranlar vardır.). bu sahtekar ertuğrul özkök varya, o tarihteki temiz toplum projesinin başında o vardı. o zaman da prim alıyordu, şimdi de prim alıyor. mehmet cengiz telefon konuşmasında milletin a...na koyacağız diyor,..

    23-.bu ülkedeki tüm fakirleri kurtaracak vergi borçları siliniyor, ülkenin bütçesinin neredeyse yarısını beşli çetenin diğer dört ailesiyle beraber çalıyorlar, halen daha “size çete denmesini ben tasvip etmiyorum” diyor. daha bitmedi. ben size mehmet cengiz’i ve cengiz ailesini..

    24-...anlatacam. yalnız twitter’da bir anda 25 tweet yayınlanabiliyor. lütfen, bakın lütfen tembellik yapıp okumamazlık yapmayın. ben namus sözü verdim diye, akit yaptım diye azrail’in ışığında cezaevi parmaklıklarının gölgesinde bunları anlatırken eğlence olsun diye okumayın.

    25-bakkalınıza anlatın. berberinize anlatın. manavınıza anlatın. kasabınıza anlatın. birilerine anlatın.bu 25 tweetlik serinin haricinde birazdan mehmet cengiz’i anlatan yeni tweetler atacağım.onlar da çok önemli. lütfen okuyun okutturun. söz namus ise sizin için de söz namustur.

    26-40 yaşından genç kardeşlerim, bu mehmet cengiz ile ilgili ilk yayınladığım 25 tweetin devamıdır. ben cezaevinden tahliye olduktan sonra mehmet cengiz’in yazıhanesinde turgut yılmaz bey ile tanıştık. kendisi akıllı ve bir duruşu olan insan. gerçi sonraları bana biraz...

    27-...kötülük yaptı, tayyip bey’i pınarhisar cezaevi’nde ziyaret ettiğim ve bazı sebepler için. ancak bunlar başka bir paylaşımın konusu olacak. inşallah video çekmeye başladığımda bunları konuşacağız. bazıları diyorlar ki “niye şimdi söylemiyorsun?” lütfen kusura bakmayın...

    28-...twitter alemini biraz öğrendim. burası genelde eğlence arayanların yeri ancak size de vefasızlık yapmak istemem. youtube’da yayınladığım videolarla oluşan ateşin sönmesini siz engellediniz. ancak sizin yapabildiğiniz, ateşin köz halinde yanmasını sağlamak oldu

    29-seçim öncesi youtube’da yapmayı planladığım videolarla ben yapmam gerekeni yapacağım. neyse konumuza geri dönelim. bu video krizini hallettikten sonra mehmet cengiz’in yükselişi durdurulamaz bir hal aldı. öyle ya kahraman oldu. tabii ki sizler şu ana kadar bilmiyordunuz.

    30- ancak başbakan mesut yılmaz’ın, aslında ise ülkeyi yöneten turgut yılmaz’ın kahramanı oldu. tabii o zamanki dönemlerde 5 milyon dolar büyük para. ilk olarak simteli satın aldım. 10 yıldır kendisi ile görüşmediğim menajer olgun aydın’ın üzerine aldım...

    31-...(geçmiş zaman ama yanlış hatırladığımı zannetmiyorum). hatta o tarihlerde akşam gazetesi’nde ekonomi yazarı olan güler kömürcü, sedat peker simteli satın alıp koç ailesine rakip oldu diye bir haber yapmıştı. simteli satın aldık ancak bankalar korktuğu için bizimle...

    32-...çalışmıyordu. yine mehmet cengiz’i ziyaret ettim, durumu anlattım. kendisi bankasya’nın genel müdürü ali fuat taşkesenlioğlu’nu aradı. simtel adına ilk 500 bin dolarlık alım kredisini bankasya’dan aldık. 40 yaşından genç kardeşlerim, bankasya’ya para yatıranlar...

    33-...fütücü diye cezaevine koyuldu. bankasya’nın 16 sene genel müdürlüğünü yapan ali fuat taşkesenlioğlu spk’nın başına geçip borsayı yönetti. mehmet cengiz türkiye’nin en zengin iş adamı oldu. kültür bakanlığı’nın organizasyonu ile türklük hakanı ödülünü alan ben ise...

    34-...çocuklarımla beraber binlerce kilometre uzakta gurbette yaşamaya mahkum oldum. bu nasıl namus? bu nasıl şeref? bu nasıl onur? parası olan fütücülere dokunmayacaksın, 16 sene bankasya’nın genel müdürü olan kişiyi spk’nın başına getireceksin, mehmet cengiz’i...

    35-...(milletin a…na koyan) türkiye’nin en zengin iş adamı yapacaksın. hani lan namus? hani lan şeref? siz devletin namusunu kirlettiniz. sadece burda kalsa iyi. ali fuat taşkesenlioğlu’nun kız kardeşi zehra taşkesenlioğlu’nu erzurum milletvekili yapacaksınız (daha bitmedi).

    36- ak parti erzurum milletvekili zehra taşkesenlioğlu’nun kocası ünsal banı türk hava kurumu üniversitesi’nin rektörü yapacaksınız (diplomaları para ile sattığı için, soruşturma geçirdiği için görevinden ayrıldı). ayrıca ünsal banın ilk eşi amerika’da. hakkında...
    37-...fütü soruşturması olduğu için türkiye’ye gelemiyor. tüm bunlar ortadayken fütü ile mücadele ediyoruz diye milleti kandıracaksınız. siz delisiniz lan. siz manyaksınız. onu da anlatacam. vallahi anlatacam billahi anlatacam. 40 yaşından küçük kardeşlerim; 2 ay önce...

    38-...görevinden ayrılan spk başkanı ali fuat taşkesenlioğlu, ak parti erzurum milletvekili zehra taşkesenlioğlu, onun kocası ünsal banın isimlerini lütfen unutmayın. borsa dosyasını açtığımda bu kişileri ses kayıtları ile whatsapp yazışmaları ile daha yakından tanıyacaksınız.

    39-söz namus. mehmet cengiz @yilmazsozcu abiye tazminat davası açmışsın. bu benim anlattıklarımla ilgili de tazminat davası açsana. beni yalanlasana. varlığı ile onur duyduğum @yilmazsozcu abiyi tanımıyorum ancak benim kırmızı çizgim. görüşeceğiz. vallahi görüşeceğiz.

    40-twitter ahalisi ben artık sizi tanıdım. siz magazini ülkenin yağmalanmasından daha çok seviyorsunuz. mecburen sizi de mutlu etmek için bir şeyler anlatayım. mehmet cengiz’in çok uzun yıllar süren bir sevgilisi vardı. mehmet cengiz kıza bir ev hediye almıştı.

    41-kızın ismini söylemem bana yakışmaz ancak evi o dönemki sağlık bakanı’na yakın olan, ünyeli ancak düzce’de yaşayan bir iş adamının üzerine aldı. kızdan ayrıldıktan sonra kıza evi vermeyince kız bana ulaştı (yüzyüze görüşmedim). bunca yıldır ona arkadaşlık yaptım...

    42-...evi bana vermiyor deyince yine ortak akrabamız olan zafer salman’ı çağırıp “bu olay konuşuluyor, sülalemizin itibarını düşürür evi kıza versin” dedim. evi kıza verdiler. rezilliği görüyor musunuz? ya ülkeyi yağmala bir taraftan da bunca sene takıldığın kıza...

    43-...aldığın evin tapusunu verme (twitter alemi nasıl bu magazin haberi hoşunuza gitti mi?). neyse ciddi konulara geri dönelim. mehmet cengiz duayen gazeteci sabahattin önkibar’la bundan bir sene önce görüşüp “sedat peker’le 30 senedir hiç görüşmedim”demiş.

    44-cezaeviden çıktıktan sonra ben sizin holding binasına gelmedim mi (baz istasyonu kayıtları çıkar elbet)? hem senin hem kardeşin ekrem cengiz’in telefonundan kaç kere görüşmedik mi? ziyarete geldiğimde yanındaki arkadaşlara dağıtırsın diye 200-300 bin dolar...

    45-...hediye vermedin mi? beni yalanlasana. bu haberleri yapan gazetecilere dava açsana. babanız sultan amca öldüğünde mezarlıkta görüşmedik mi (resimler var)? türk-islam kültüründe bir insan öldüğü zaman onun evlatları mezara girip onu mezara yerleştirmez mi? mezarın...

    46-...içinde üç kişi vardık. iki oğlu bir de ben. yani evladı kadar yakınım (resimleri var). hani biz 30 senedir görüşmemiştik? hadi beni yalanlasana. yalanlayın da. 40 yaşından genç kardeşlerim, mehmet cengiz ile aramız bir dönem kötü oldu. 2000’li yılların başlarında...

    47-...rize’ye ziyarete gittiğimde yerel gazeteciler yerel televizyoncular etrafımı sardığında, mehmet cengiz ile ilgili soru sorduklarında “devleti soyan benim akrabam değildir. onlar devleti soyuyorlar o yüzden akrabam değiller.” dediğim konuşmamın bantlarını niye toplattırdın?

    48-2004 yılında ben cezaevine girince türkiye’nin önemli kulüp başkanlarından biri araya girip bizi barıştırmadı mı? önümüzdeki zamanlarda turkcell hisselerinin halka arzı yapılacakken, basında temiz toplum çığlıkları atılırken senin iş büronda yaptığımız görüşmeleri...

    49- ...konuşmayacak mıyız? 40 yaşından küçük kardeşlerim şu ana kadar okuduklarınızdan anlaşılacağı üzere temiz toplum masallarına kanmayın. siz bu hikayedeki kırmızı başlıklı kızsınız. televizyonda anlatılan masallara inanmayın. tartışmacı görüntüsünde olan primcilere...

    50-...asla inanmayın. ekrem cengiz, remzi gürle beni görüştürdün sağolasın (7. videoda remzi gür detayı). bunları da video çekerken konuşacağız. video çekerken son yıllarda gerçekleşen birçok şeyi de konuşacağız. mehmet cengiz unutma konuşacağız. yenileceksiniz !

    --- spoiler ---

    kaynak

  • ben de şeker kullanmıyorum. keşke kilosu 300 lira olsa. çay içmem mesela o da 900 lira olsun. zaten benim dinime göre de bu ikisini kullanmak haram. içenlere yazıklar olsun..

  • volvo’dur. bir tane denyo gormedim bu araci kullanan. zaten genelde guvenlik icin alinan bir araci kendisini ve cevresini dusunenler kullanir diye tahmin ediyorum.

    edit: yogun mesajlardan anladigim kadariyla xc90 haricmis.

  • yargılamadan önce down sedromu bir kromozom anomalisi olup, beslenme ve yaşam şekli ile alakası yoktur bunu bilelim.

    günümüzde yapılan tarama testleri hatalı sonuçlar verebilmekte ve sağlıklı olması beklenen bebek down sendromlu olarak doğabilmekte. ne yazik ki bir tanıdığım bunu yaşadı ve senelerce depresyondan çıkamadı. çoçuğu istemedi, hayattan tüm bağını kopardı, onu dünyaya geri döndürebilmek için ailesi senelerce çabaladı, çoçuk şuan 10 yaşında ve anne hala iyi değil.

    yani konu anne bebeğini öldürmüş. neee vay caniiiii!! değil. anne belli ki çıkamadığı depresyonda, bilinçsizce bunu yapmış. çok ama çok üzücü.

    lütfen bilmeden hissetmeden, anlamadan, empati kurmadan yazmayalım.

  • şirketi personel küçülmeye gidip çok sayıda çalışanı işten çıkaracağı için, önceden gitmek isteyenleri tazminatsız "ayıklama" maksatlı yapılmış çakallık çalışması.

    tam olarak aynı davranışı, pandemiden yıllar önce ibm ve yahoo şirketleri de yapmıştır. sonları da pek iyi olmamıştır. (ibm'in tüketici grubundan bahsediyorum)

  • dünyanın en güzel şeyidir. hiçbir arkadaş ortamı, romantik ambiyanslı yemek, lüks sofra bu kahvaltının tadını vermiyor arkadaş..

    o zeytinler, reçeller, domates ve biber söğüşü, bayram için hazırlanan yöresel yemeklerden minik minik kupleler...
    hele ki çay... 126 bardak içtim la.. daha dün bu saatlerde iftara 12 saat vardı.. nasıl dayanmışım la ben bu oruça?