hesabın var mı? giriş yap

  • uzun süredir ilk buluşmamama karşın, ilk buluşmam dün gibi aklımdadır. eni boyu okulun çevresinde atılmış kıçı kırık tedirgin bir turdan ibaretti.
    sağındaydım sağ elinde bir defter vardı; ders değil tenefüstü.. solumdaydı, tedirgin sol elim ise cebimdeydi; hava sıcaktı.
    bahse konu her hafta kısalan etekli hatunla ilk ve son buluşma el tutmasız, yıllar sonra “keşke” anımsamalı geçti-gitti..
    biraz önce bir kız ve oğlan sahilde yürüyorlar. kızın elinde kitap, çocuğun eller ceplerde, arada rahat 15 cm.. ilk bulusmalari oldugu aleni..
    arada rahat 15 yıl.
    kıçı kırık turlamalar da, kızlar da, oğlanlar da, kitaplar da, cepteki eller de, mesafe de aynı. yine ders yok ve hava güzel.
    sen sen ol, al defteri elinden. çikar elini cebinden, tut elini. en fazla ne olabilir ki..?? olsa olsa karizmayı bir günlüğüne yemektir en büyük bedeli.
    keşke dersin sonra bak, benden söylemesi..

  • federasyon başkanı tüpçü, teknik direktörü terim, kaptanı emre, hamisi erdoğan olan bir takım düşünüldüğünde yadırganmaması gereken kişidir.

  • olay ankara üniversitesinde geçiyor. biyoloji okuyan çocuk ayakta altı parmak mutasyonunun sadece babadan geçebileceğini duyuyor ama buna itiraz ediyor çünkü babası 5 parmaklı.

    hocası git ailenle konuş deyince daha dram ortaya çıkıyor çünkü ailesi seni amcandan aldık aslında sen amcanın çocuğusun diyor. işler karışıyor; amca gerçekten 6 parmaklı ama dedesi 5 parmaklı.

    amca dededen değil yani. e babaanne öleli 7-8 yıl olmuş.

    köyde çaktırmadan soruşturuyolar köyde 6 parmaklı kimse yok.

    hikaye bu kadar.

  • --- spoiler ---

    rita bennett'in öldürüldüğü küvet sahnesi. daha doğrusu dexter'in onu bulma anı. çok etkilenmiştim ve baya üzülmüştüm. 2 duyguyu zirvede yaşatan bir sahne idi.

    --- spoiler ---

  • homer ölecektir, son gece çocuklarını yatağında ziyaret edip onlar uyurken onlara güzel şeyler söyler, över tek tek. maggie'ye "ne tatlısın, ne şirinsin" der, lisa'ya "ne zeki, çalışkan b kızsın , övünç kaynağımızsın" falan der. sıra bart'a gelir, bakar bakar diyecek bir şey bulamaz ve:

    -bart, (bi kaç sn. sessizlik) ,yorganın çok güzel

  • anlamak için uzun uzun test çözmenize gerek olmayan şey.

    kalbimin tek sahibine* eşliğinde duygulanıp tabi tabi* eşliğinde eğleniyorsanız bu zekayla bu yaşa gelebildiğiniz için şükür namazı kılın. bakın ne kadar basit.

    edit: gerçekleri çarpıtmadan söylüyorum ki haftada 3-4 gün uyumadan önce ya da çizim yaparken muhakkak beethoven dinlerim, lil wayne kimdir bilmiyorum bile. karşınızda nasıl bir deha var bilin yani.

  • az önce balkona çıktım. aşağıda iki tombik teyze vardı. başörtülü, kendi halinde, ellerinde eczane çantası olan ve sürekli bir yerlere yetişen teyzelerden. ne konuşuyorlardı anlamadım, biri diğerine şunu dedi:

    "benim içim dışım bir, içim de şişko, hep yemek düşünüyorum kötülük değil"

    kahkaha attım. inip teyzeyi yiyesim geldi. kırt kırt kırt!

  • birçok oyuncu hakkında bu şekilde iddialar varsa da bu ifadeyle anılmayı en fazla hakeden oyuncu (bkz: grant hill)'dir.

    öncelikle şunu ifade etmekte fayda var. türkiye'de özellikle (bkz: lebron james) için bu ifade sık sık kullanılıyor başka oyuncular da bazen bu şekilde anılıyor ama genelde haksız bir itham çünkü nba futboldaki federasyonlara değil kulüp birliklerine karşılık gelen bir oluşumdur bütün takımların çıkarlarını korumakla görevlidir bu yüzden nba yönetimi ,tüm takımların ortak çıkarı olmayan icraatlerde bulunmaz.

    grant hill , m.jordan efsane döneminde ona veliaht gösterilen oyuncuların ilkidir. üst düzeydi ama m.jordan gibi bir efsaneyle aynı dönemde yaşadığı halde nba yönetimi kapsamlı bir pr çalışmasıyla nba ile özdeşleştirmeye çalıştığı oyuncuydu. (jordan'ın da olumsuz durumları vardı. )nba yönetiminin bu tavrı şu sebepten dolayıydı ; 90'larda nba oyuncuları genelde kötü şartlarda büyümüş insanlardı , özellikle siyahi oyuncularda kriminal geçmiş çok sıradandı. birçok oyuncunun nba öncesi hapishane tecrübesi vardı. yıldızların hapishaneden nba'in zirvesine giden hayatları ilginç olsa da sporseverler için saygın değildi. diğer spor dallarıyla karşılaştırıldığında taraftarları içinde siyahilerin oranı en yüksek olan spor basketboldu ama kriminal geçmişi olan oyuncular en fazla siyahi abd vatandaşları gözünde nba'in değerini düşürüyordu (kötü temsiliyet) bunun da tabi ekonomik etkileri olumsuz oluyordu.

    90'ların başlarında kriminal olaylara karışmış oyuncular , kötü şartlarda yetişme , sorunlu aile ilişkileri özellikle siyahi basketçiler için sık sık duyduğumuz hikayelerdi.

    g.hill ise klasik olumsuz siyahi imajının aksine son derece iyi eğitim almış , piyano çalan , çok başarılı insani ilişkileri olan ve getto aksanı kullanmayan bir oyuncu olarak tanındı . bu özelliklerinin yanında kariyerinin ilk yıllarında çok büyük oyuncu olacağını gösteren bir performans ortaya koydu. nba yönetimi olumsuz oyuncu imajını yıkacak oyuncu olarak g.hill'i uygun gördü ve başarılı da oldu. ilk sezonunda all-star oldu. üstelik en fazla oyu alarak bunu gerçekleştirdi. (m.jordan dışında bu başarıyı gösteren yok. )

    g.hill imajı tutunca nba menajerleri bundan ders aldı ve yeni oyuncular nba'e katılırken eskisi gibi dram hikayeleriyle reklam yapmayı bıraktılar çünkü anladılar ki bu tür oyuncular az miktarda takdir toplasa da haklarında oluşan önyargı daha kuvvetliydi.

    - getto'da büyümüş çetelere bulaşmış bir insan getto'da ekstra olumlu algı oluşturmuyordu çünkü o şartlardaki insanlar bile bu oyuncuları kendilerine zorbalık yapan çetelerle özdeşleştiriyordu.

    -babasız büyümüş olmak veya fakir olmak başta sempati oluştursa da kötü şartlarda büyümüş oyunculara karşı beklentiler diğer oyunculara göre daha fazlaydı. mesela g.hill eski okuluna 1 milyon bağışlaması büyük iyilikti ama mesela a.iverson , ailesine yardım ediyorsa bu zaten sorumluluktu. yine g.hill rakibine bağırıyorsa asabiyet , a.iverson bağırıyorsa bu serserilikti.

    bu algıları fark eden menajerler nba'e adım atar atmaz oyuncuların olumsuz geçmişini yok ettiler , nba buna yönelik kurallar çıkardı. mesela giyim kuralları getirildi(a.iverson maç önceleri çete mensubu kıyafetleri giyiyordu.) olumsuz açıklamalar direk cezalandırıldı , nba dışında bile imaja zarar verecek hareketler cezalandırılmaya başladı. ( kavga , aile içi şiddet vs. )

    g.hill , sakatlıklar yüzünden hiçbir zaman beklenildiği seviyeye ulaşamadı ama kariyeri menajerlerin oyunculara bakışını değiştirdi üstelik sadece nba'de değil. bugün basketbolseverler bile l.james'in babasıyla asla görüşmediğini , k.durant'in sefalet içinde büyüdüğünü , s.adams'ın eski çete üyesi olduğunu bilmiyorsa bu g.hill etkisidir.

  • bati ulkelerinden birinde, matematikten surekli zayif notlar alan cocugu, ailesi bir faydasi olur dusuncesiyle katolik okuluna gonderir.
    bakarlar ki cocuk hep tam not almakta...

    sebebini cok merak edip sene sonunda cocuga sorarlar:
    "ne degisti?"

    cocuk cevap verir:
    "okulun ilk gununde arti isaretine civilenmis adami gorunce durumun ciddiyetini anladim."

  • kırmayın. kendi dünyalarının önemli bir anısı demek ki. ılk defa duyuyormuş gibi merakla dinleyin. soru sorun, yorum yapın.

    zaman gelir babanızın sesini bile unutursunuz da o topraktan bir kerecik seslensin istersiniz.

    hem üç günlük dünyada niye üzersiniz ki adamcağızı. çok mu önemli işiniz var. alt tarafı instagramadaki kadınlara bakıp laf yetiştiriyorsunuz. sonra da yapabilirsiniz.

    debe editi bencil, bireyselliğe odaklı, kırıp dökmekten zerre korkmayan ve nezaketsiz bir toplum olmaya doğru evrilirken, bu yazıya bu kadar güzel tepkiler geleceğini ummuyordum. hâlâ birilerinin yüreğinde merhamet saklı. çok mutlu oldum. öyleyse umut var demektir. var olun.