ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
recep tayyip erdoğan'ın bm'de boş salona konuşması
-
bm üyelerinin ihale beklentisi olmadığındandır.
hayattaki en büyük motivasyon kaynağı
-
üreme dürtüsünün getirdiği karşı cins tarafından beğenilme isteğidir.
diğer davranışlar sadece bu isteğe hizmet eder.
(bkz: sigmund freud)
kariyer.net'te cv elerken hissedilen buruk his
-
- sap sap sap sap sap sap sap sap sap. karıymış at sepete. sap sap sap sap sap. pınarlar verici olur at sepete. sap sap sap. ulan inşallah tokmakçısı yoktur. at sepete. sap sap sap sap
insanlar için biyolojik evrim bitti
-
aklıma "dünyada yapılabilecek bütün icatlar yapıldı" diyen amerikalı noter abiyi getirmiştir. 1900'lerin başında.
zeynep kılıçdaroğlu'nun rezidanstan daire alması
-
çalışıp kazanmaya alışık olmayan aktrolleri şaşırtan olay.
hayır gören de kadın akp zenginleri gibi kamu arazisine rezidans dikti zanneder.
edit: sevgili akpliler size cahil dediğimizde kızıyorsunuz ama yani niye böylesiniz
1- chp son 20 senedir hiçbir şekilde sol değil, cayır cayır liberal.
2- sol ve sosyalizm çok farklı şeyler. yani "solcu fakir olur" gibi bir önerme, "reza zarrab hayırseverdir" önermesiyle aynı geçerliliğe sahiptir.
3- avukat dediğin insan selam vermeye bile 200 tl alır. bu durumda kılıçdaroğlunun gidip belle vue yerine kümük bi rezidanstan alması da saçmaymış
van gogh tablosuna çorba fırlatılması
-
"bir yerde pembe saç varsa orada hayırlı bir şey olması mümkün değildir."
vincent van gogh
0.999...=1
-
x = 0,999...
10x = 9,999...
10x - x = 9,999... - 0,999...
9x = 9
x = 1
doğru bir önermedir.
istiklal'deki patlamada hükümeti suçlu bulmak
-
tabii her şeyde olduğu gibi tüm suç cehapededir. sığır byin ülkeyi yöneten kimse o sorumludur.
bu başlık kalsın. çomar beyninin nasıl olduğuna dair ibret!
magnus carlsen
-
yakın zamanlarda lex fridman ile yaptıkları podcast'i dinledim. podcast hans niemann dramasının hemen öncesinde yapıldığı için bu konu ile ilgili bir konuşma yok ancak genel itibariyle magnus carlsen'in şu ana kadar dinlediğim en açık sözlü sohbeti olabilir.
lex fridman - magnus carlsen podcast
ingilizcesi olmayan kişiler için ufak bir bölümü kabaca çevirmek istedim.
benim için en dikkat çekici konulardan biri lex'in, “seni şu an için ve bugüne kadar gelen zamanda motive eden şey hangisiydi; kazanmaya duyduğun istek mi yoksa kaybetme korkusu mu?” sorusuna verdiği cevap. özetlemek gerekirse konuyu iki ana bölüme ayırıyor.
“ dünya şampiyonluğu için kesinlikle kaybetme korkusu… diğer turnuvalar için kazanma isteği çok büyük bir etken, bu yüzden bu turnuvaları kazandığımda dünya şampiyonluğunu kazandığımdan çok daha fazla mutluluk hissediyorum çünkü dünya şampiyonluğundaki durum mutluluktan çok rahatlama hissi…
…kaybetme korkusuna gelirsek, dünya şampiyonluğunu oynamayacak olmamın çok büyük bir sebebi bu çünkü dünya şampiyonluğu bana hiç keyif vermedi, tamamen kaybetmemeye çalışmaktan ibaretti.
…kaybetmek bir seçenek değil. çünkü bu dünya şampiyonluğu! dünya şampiyonluğunda iki oyuncu var; kazanan ve kaybeden. eğer sıradan bir turnuvayı kaybedersem hayal kırıklığına uğrayabilirim, duruma göre çok kızgın bile olabilirim ama nihayetinde bir sonraki turnuvaya devam ederim. dünya şampiyonluğunda bi sonrakine gitmiyorsun, arada yıllar var. şu da var, dünya şampiyonu olmak uzun süredir benliğimin bir parçası oldu. bunu kaybetme seçeneğim yok.”
buradan sonra keyif aldığı dünya şampiyonluklarından konu açılınca ilk seferinde anand'ı yenerek dünya şampiyonluğunu aldığı maçtan sonra caruana ile 2018 de olan maçtan neden keyif aldığından bahsediyor. konuya hiç bu şekilde bakacağını tahmin etmeyen benim için burası oldukça etkileyici ve şaşırtıcı geldi.
“ o maçı farklı yapan şey; ben biraz düşüşteydim, o ise yükselişteydi. ratinglerimiz o kadar yakındı ki eğer maç esnasında bir oyun kaybetseydim o dünya 1 numarası olacaktı. o kadar yakınlardı ki beraberelerde ratinglerimiz değişmiyordu.
…o noktada benimle eşit seviyede bir rakibe karşı oynadığım ilginç bir maç gibi hissediyordum. onu kaybetmek bir felaket olmazdı. diğer tüm maçlarda çok daha iyi olduğumu düşündüğüm kişilere kaybetmiş olurdum ve bu benim için kaldırması çok daha ağır olurdu.”
kısaca kendi yorumumu eklememem gerekirse, oyunun en tepesinde bulunan, yıllardır tartışmasız en iyi, çoğuna göre tarihin en iyisi olan bu adamın insan olduğunu hatırlattı öncelikle. masaya oturduğu anda rakibini destekleyen insanların dahi içten içe maçın sonucunun carlsen'in o günkü formuna bağlı olduğu; eğer iyiyse kazanç şansının yüksek olduğunu, kötüyse dahi büyük ihtimal kaybetmeyeceğini düşündürecek kadar büyük bir dominasyon kuran bir oyuncunun da psikolojik olarak bu kadar zorlanması, hangi spordan bahsedersek bahsedelim en zorunun tepeye çıkmak değil orada kalmak olduğunu hatırlattı.
bu konuları açık açık konuşabilmenin bile onu rahatlattığı açık. bir sonraki dünya şampiyonluğunu oynamama kararı ile tamamiyle barışık görünüyor.
edit: imla
paradan daha önemli şeyler
vialand personeline fena halde aşık olmak
internet gazetelerinde aldatıcı başlık ekolü
-
gazeteciliğinin sonunu getirecek olan şey budur aslında. yandaş gazetecilik falan değil. 2 tık uğruna lağıma çevirdiler güzelim mesleği. birkaç derleme yaparsak:
*inanılmaz kaza! (bildiğin araba arabaya çarptı)
*böyle dostluk görülmedi! (16 milyonuncu kedi köpek dostluğu. lan bizim evde 24 saat kıç kıça yatıyor bunlar)
*chp'de toplu istifa! (aydın'ın nazilli ilçesinin gümbeti kasabasının chp belde teşkilatında 3 üyenin istifası)
*kredi kartı kullananlar dikkat! (işte şifrenizi falan çalıyorlar. evet, bu haberi 3 sene önce de yapmıştık. 3 senedir yine çalıyorlar. durmadılar hiç)
*turist kıza fethiye'de şok! (laf attılar, diskoda etrafında dans ettiler falan)
*bunu da yaptılar! (bi bok yapmadılar aslında. bu başlığı her şeye kullanıyoruz biz)
*galatasaray'da flaş gelişme! (ronaldinho'yu ya da 35 yaşında bir futbolcuyu alacak gibi oldular)
*cem yılmaz'ın herkesten sakladığı sırrı! (sabahları kepek ekmeği yiyormuş sadece)
*stüdyoda müthiş şok! (kadın eltisi hakkında atıp dururken kaynının görümcesi telefonla bağlanıp onu yalanladı)
*yok böyle bir olay! (çok sikindirik bir haber bu, emin olun)
*mucize kurtuluş! (kaza yaptı ama ölmedi. bugün kaza yapan 12bin insan gibi)
*kanserin tedavisi bulundu mu? (bulunmadı)
*bu ünlüyü tanıyamayacaksınız! (kıvanç'ın lisedeki hali)
*denizden bu da çıktı! (klozet falandır kesin)
*sosyal medyayı salladı (twitter'da 70 iq seviyesinde espri yapan bir ünlü)
*bilimin cevap veremediği 10 fenomen (hepsinin koca bir meydan laroussee serisini dolduracak kadar açıklaması var aslında ama kime anlatıyorsun?)
*memura müjde (hiçbir memurun aslında bir bok anlamadığı ek ödenek ve taban maaş katsıyılarında düzenlemeye gidilmiş. mayışlar 2 lira artmış)
* bakın ne dedi (merak etme, dediği şeyi öğrenmen sana hiçbir şey kazandırmayacak)
platoniğin aşırı umut veren sıradan davranışları
-
günaydın demesi. yuh! bir insan hoşlandığını bu kadar belli etmez, gülümseseydi bir de!!