hesabın var mı? giriş yap

  • 2038 yılında bilişim sistemlerini etkileyebilecek bu problemi açıklamaya çalıştım ben de.

    https://youtu.be/uml6vmd5ui4

    bundan önce daha iyi anlaşılması adına bahsetmek istediğim y2k, yani 2000 yılı bug'ı.

    bildiğiniz gibi bilgisayar sistemleri 1950'li yıllarda geliştirilmeye başlandı ve günümüze kadar devam etti. bu süreçte birçok program yılları yalnızca son iki basamakla temsil ederek 2000 yılını 1900'den ayırt edilemez hale geldi. bu da 1 ocak 2000'de bir çok sistemde problemler yaşanacağına dair kehanet oluşmasına neden oldu.

    peki ne oldu 1 ocak 2000 günü?

    aslında çok büyük bir olay yaşanmadı, avustralyada otobüslerde bilet kontrolü yapılan makinalar bozuldu, japonyada bir kaç cep telefonu markasında hatalar yaşandı, amerikada bazı slot makinaleri çalışamaz hale geldi. yani ölümcül bir olay yaşanmadı bilişim sistemlerinde. korkulduğu gibi olmadı yani.

    2038 yılı problemi ise, birçok dijital sistemde zamanı 1 ocak 1970' 00:00:00 utc'den* bu yana geçen saniye sayısı olarak temsil etmek ve onu işaretli bir 32-bit tamsayı olarak saklamakla ilgilidir. bu tür uygulamalar, 19 ocak 2038 utc 03:14:07'den sonraki süreleri kodlayamaz. y2k sorununa benzer şekilde, yıl 2038 sorunu, zamanı temsil etmek için seçilen yetersiz sayıda bit (rakam) nedeniyle oluşur.

    nedenleri

    1 ocak 1970'den bu yana, işaretli* bir 32-bit tamsayı kullanılarak depolanabilen en son zaman, 19 ocak 2038 salı günü 03:14:07'dir (2^31 - 1 = 1 ocak 1970'ten sonra 2147483647 saniye).

    bu tarihten sonraki süreyi artırmaya çalışan programlar, değerin dahili olarak negatif bir sayı olarak saklanmasına neden olur ve bu sistemler, 13 aralık 1901 cuma günü 20:45:52'de (1 ocak 1970'den 2147483648 saniye önce) meydana geldiği şeklinde yorumlayacaktır). bu, sayacın kullanılabilir ikili rakamların veya bitlerin bittiği ve bunun yerine işaret bitini çevirdiği tamsayı taşmasından kaynaklanır.

    hangi sistemler savunmasız?

    öncelikle embeded olarak çalışan ve özellikle tarihleri hesaplama veya loglama için kullanan sistemler. özellikle uçuş sistemlerinde ve otomobillerde yoğun olarak kullanılıyor bu tarz sistemler. bu sistemlerdeki abs gibi kilitlenme önleyici fren sistemleri, esc ve esp gibi elektronik stabilite kontrolü yapan kısımlar ve gps alıcıları kullanıyor olabilir. ancak bu, tüm bu sistemlerin y2038 sorunundan etkileneceği anlamına gelmez, çünkü bu tür birçok sistem tarihlere erişim gerektirmez. bunu yapanlar için, mutlak saatler/tarihler değil de, yalnızca saatler/tarihler arasındaki farkı izleyen sistemler hesaplamanın doğası gereği büyük bir sorun yaşamayacaktır.

    ayrıca mysql'in 2021 ağustos sürümünden önceki versiyonlarında, unix_tımestamp fonksiyonu 19 ocak 2038 salı günü 03:14:07'den sonra 0 döndürüyormuş.

    problemi veri yapıları hangileri?

    günümüzde kullanılan birçok veri yapısı, gömülü 32 bitlik zaman temsiline sahip. ama tam bir liste vermek neredeyse imkansız.

    dosya sistemleri (birçok dosya sistemi, süreleri temsil etmek için yalnızca 32 bit kullanır), binary dosya biçimleri (32 bit zaman alanlarını kullanan), veritabanları (32-bit zaman alanları olan), unix_tımestamp() benzeri komutlara sahip sql gibi veritabanı sorgu dilleri vs..

    kısaca 32-bit zaman gösterimleri içeren veri yapılarını kullanan herhangi bir sistem risk arz edecektir.

    peki çözümü nedir?

    2038 yılı sorunu için evrensel bir çözüm yoktur. örneğin freebsd ve openbsd gibi işletim sistemleri bazı değişiklikler yapmışlar ama bazı değişiklikleri de backward compatibility nedeniyle yapamamışlar.

    neden umursayalım ki daha 17 sene var?

    bazen gelecekte bazı şeyler olur ve bunun ne zaman olacağını bilmek isteriz. bazen, 17 yıllık bir ipotek gibi, 17 yıldan fazla bir süre sonra planlanması gerekir. bu sorun zaman geçtikçe daha da kötüleşecek, çünkü yazılım geliştirici olmanın en sinir bozucu yanlarından biri, her zaman upgrade yapmayan birilerinin olmasıdır. ve her zaman, asla upgrade yapmayan bir çok insan olacak, emin olun.

    64 bit işlemcileri kullanmaya başladığımızda sorun ortadan kalkacak, değil mi?

    64 bit işlemci kullanmanız, 2038 yılı bug'ı konusunda temiz olduğunuz anlamına gelmez. örneğin, yeni apple bilgisayarınızda 64 bit işlemci var ama işletim sistemi hala 32 bit tam sayılar ve 32 bit time_t ile çalışıyor.

    tamsayı boyutunu değiştirdiğinizde, tüm yazılımınızı yeniden derlemeniz gerekir. o zaman mac uygulamalarının 32 bit ve 64 bit sürümleri göndermesi gerekir. ancak bu durum hem geliştirici, hem de kullanıcı için acı verici ve sorunlu bir süreç.

    ve sırf yeni bir 64 bit işlemci kullanıyor olmanız, herkesin kullanacağı anlamına da gelmez. 32 bit işlemciler sadece pc'lerde ve eski donanımlarda değil, arabanızda, telefonunuzda, saatinizde, tv'nizde, dvd oynatıcınızda da ucuz ve bol bol duruyor olacak.

    kaynaklar:

    https://en.wikipedia.org/wiki/year_2038_problem

    https://www.quora.com/…-overflow/answer/soner-gönül

  • kara murat/malkoçoğlu filmlerinin vazgeçilmez bir ikilemidir. buna göre siyah elbiseli hain bizans askerleri (en az 10 kişi) kara murat'la karşılaştıklarında, kahramanımıza mutlaka sırayla saldırırlar. biri kara murat'ın üstüne atlayıp folloş olurken, elleri silahlı diğer askerler oldukları yerde sallanaıp sıralarını beklemektedirler. biri de demez mi ki arkadaş sen arkadan tut ben vereyim kılıcı, vereyim topuzu. yok olmaz. illa ki teker teker olacaktır. hatta bu öyle bir hal almıştır ki, kendi sırasında kara murat tarafından öldürülen bazı askerler, kara murat başkalarıyla dövüştüğü sırada çaktırmadan yerde yuvarlanarak kadraj dışına çıkmakta ve yepyeni bi asker edasıyla tekrardan saldırmaktadırlar (kalifiye eleman eksikliği var tabi). bu bazen öyle bir hal alır ki karamurat biriyle dövüşürken, arkasını döndüğü sırada bile bu bizanslılar bir şey yapmadan beklerler ellerinde kılıçlarla. sonra yok koca bizans neden yıkıldı, yok istanbul aslında konstantinapolis... iyi valla.

  • -alo hamiyet gazetesi mi?
    -evet.
    -bugünkü patlamayı biz gerçekleştirdik.
    -siz kimsiniz kardeşim?
    -tdk-pçtk-acil yol
    -mtk'dan ayrılanlar mı?
    -hayır hayır. biz stk'dan ayrılıp, mkyk'yı kurmuştuk.
    -ha evet. iyi ama sonra o örgüt kendini feshedip bldk-mnh'yi kurmuştu.
    -tamam. sonra o ikiye bölündü.
    -tamam onu da biliyorum tdö-kt yurtdışına çıktı, eylemlerine orada devam etti.
    -tamam işte. biz de öteki örgütüz.
    -olur mu kardeşim? öteki örgütün ismi tdk-pçhk.
    -ilk başta öyleydi. sonra örgüt yöneticisi bir grup tasfiye edilince bu ismi aldı.
    -iyi ama tasfiye edilen örgüt yönetici kendi örgütünü kurdu, aynı isimle. ayrıca sizin isminize de ambargo koymuş. üzgünüm sizin isminizde bir örgüt olamıyor.
    -ne demek kardeşim olamıyor?
    -sizinkinin de isimi hakkını almış, bilgisayara baktım bu arada.
    -vay ibne.

  • ülkenin % 33'ü siyasal islâma,

    % 33'ü suriyelilere,

    % 33' ü turistlere tahsis edilmiş.

    kalanı biz dürüst vergi mükelleflerinin.

  • "istanbul'da balıkçı sayısı kebapçıların altına düştüyse sorun var demektir."

    adam bir cumlede o kadar guzel anlatmis ki sehrin durumunu. buyudu, buyudu, tam bir ortadogu sehri oldu..

    roportaj

  • yakın zamanda babam vefat etti.cenaze oldu,akrabalar geldi ,yasinler, dualar okundu,akrabalar gitti.
    artık üzerinden zaman geçti yani. normal hayatımıza dönme zamanı geldi. yada dönmüşüz gibi yapma zamanı.

    neyse benim de aklıma geldi, artık babamın facebookunu kapatmam gerektiğini düşündüm.
    şifresini bildiğim için kolayca halledicektim. adresi şifreyi girdim.
    mesaj kutusunda 6 mesaj vardı. baktım.
    "allah rahmet eylesin abi" veya "abicim seni hiç unutmicaz" tarzı mesajlar vardı ve bunların hepsi 40-50
    yaşında insanlardan gelmiş.

    hayatımda böyle trajikomik bi olay daha görmedim. bilgisayarın karşısında dondum kaldım salak gibi.

  • buraları okuyor musun bilmiyorum özkan abi. ama geçecek. 24. yaşındayım 2. kez yenmek üzereyim lenfomayı geçecek hepsi. ben sizin konserlere geleceğim siz bizi coşturacaksiniz. biz ise birbirimizi tanımayıp aslında çok iyi tanıyan bi avuç insan olarak çok çok daha fazla tadını çıkaracağız o anların sen sadece inan

  • bedirhan bey merhabalar,

    ben yaptığınız deneyi izledim ve size bu satırları yazma gereği duydum. öncelikle bilime duyduğunuz ilgi için sizi tebrik ediyorum. bilmek sizin de farkında olduğunuz üzere çok heyecan verici bir macera. bu yolculuğunuzda sonsuz başarılar diliyorum.

    eğer kabul ederseniz tecrübeli bir deney avcısı olarak size ufak önerilerde bulunmak isterim. birincisi deneylerin bize ne anlattığını da öğrenmeye ve öğretmeye çalışmak. mesela sizin yaptığınız balon ve su deneyinde balon neden patlamıyor bunu da izleyenlerle paylaşsanız daha iyi olmaz mı. siz eminim bunu biliyorsunuzdur ancak ben bilmeyenle için paylaşmak istiyorum.

    su ısı kapasitesi yüksek sevimli bir moleküldür. normal şartlarda balonu patlatacak olan ısı balonun içindeki suyun ısıyı hapsedip buharlaşmak için kullanması nedeniyle balonun yapısına zarar vermez. biraz daha detay vermek gerekirse şunları da ekleyebiliriz;

    suyun önemli özelliklerinden biri ısının su üzerine olan etkisi ile ilgilidir. örneğin su, doğal maddeler arasında en yüksek ısı kapasitesine sahip moleküllerden biridir. ısı kapasitesi, herhangi bir cismi soğutmak için çıkartılacak ısının miktarının ölçümüdür. suya uygulanan ısı, su moleküllerinin kinetik enerjisini (hareketini) arttırmadan önce ısının önemli bir miktarı ilk önce su molekülleri arasındaki zayıf hidrojen bağlarını kırmak için kullanılır. bu yüksek ısı kapasitesinden dolayı su iklim koşullarının dengelenmesinde de en önemli unsurdur.

    diğer sıvılarla karşılaştırıldığında su ısıtıldığı zaman daha yavaş buharlaşma eğilimi gösterir. bu, yüksek buharlaşma ısısı olarak bilinir. bunun nedeni suyun kaynamadan önce ısının önemli bir kısmını moleküller arasındaki hidrojen bağlarının koparılmasında kullanılmasındandır. benzer olarak donması için geçmesi gereken süre de uzundur. bunun anlamı suyun buz haline dönüşmesi için büyük miktarda ısı salması gerektiğidir.

    sizin deneyinizde mumun ısısı balona zarar vermeden önce su tarafından emilerek kullanıldığından balon patlamadan kalabilmektedir. su doğada bulunan sıvılar arasında ısı tutma kapasitesi en yüksek maddedir. ısı iletim kapasitesi ise cıvadan sonra ikinci sıradadır. (bildiğiniz gibi çok zehirli olduğu için cıva ile deney yapmamalıyız bedirhan bey.)

    öte yandan su ve ısı konusu konuşulurken değinmeden geçemeyeceğimiz bir diğer konu da yoğunluk konusudur. dünyamızda bilinen diğer tüm maddelerin aksine suyun yoğunluğunun en yüksek olduğu derece +4 santigrat derecedir. bu da buzun suyun üzerinde yüzmesine ve su canlılarının kışın dondurucu soğuklarda bile hayatta kalabilmesine olanak sağlamaktadır. daha basitçe söylemek gerekirse buz, sıvı sudan hafiftir.

    suyun sahip olduğu diğer heyecan verici özellikleri de merak ederseniz sizinle paylaşmak isterim. çünkü aralarından bazıları gerçekten tam deney yapmalık. mesela yüzey gerilimi. bunu sonra konuşalım.

    size önermek istediğim bir diğer konu da deneyleri yaparken mutlaka koruyucu gözlük ve eldiven kullanmanız bedirhan beyciğim. biliyorum bunları takmak sıkıcı ama bilmelisiniz ki sizin gibi bilim insanları laboratuvarlarda hep bu şekilde çalışıyorlar. bu hem koruyucu, hem de çok karizmatik. bu tarz koruyucu ekipmanları kolaylıkla internetten edinebilirsiniz. bir site de önereyim göreceksiniz ki çok güzeller. eğer bana ulaşırsanız size seçtiğiniz bir tanesini hediye etmekten onur duyarım. mail adresim limonkimyonzorro@gmail.com (bir de deneyimizde ateş varsa o aşamayı kesinlikle bir yetişkin gözetiminde yapmalıyız. elimizi yahut evimizi yakmak istemeyiz.)

    son olarak yaptığınız deneyleri nasıl seçtiğinizi ve hangi bilimsel siteleri takip ettiğinizi merak ediyorum açıkçası. ben de bir sürü site takip ediyorum ve eğer sizinkileri benimle paylaşırsanız çok sevineceğim.

    benim takip ettiğim siteler şunlar;

    www.evrimagaci.org
    www.yalansavar.org
    www.kozmikanafor.com

    daha önce denk gelmediyseniz sizin de buraları okuyup yeni deney konuları bulacağınıza eminim.

    yaptığınız deney için tekrar tebrik ediyorum ve başarılarınızın devamını diliyorum. görüşmek üzere.

    edit:
    su hakkında daha detaylı bilgi için;
    (bkz: kar tanesi/@limon kimyon zorro)